Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/393 E. 2020/669 K. 17.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/393 Esas
KARAR NO : 2020/669 Karar

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 18/08/2020
KARAR TARİHİ : 17/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı borçlu arasında süre gelen 25.05.2019 başlangıç tarihli kira sözleşmesi mevcut olduğunu, bu sözleşme çerçevesinde müvekkili şirketin borçlu davalıdan 53.100,00TL Nisan 2020 kira bedelinden kalan bakiye 20.554,84 TL, 53.100,00 TL Mayıs 2020 kira bedeli 59.147,50-TL, Haziran 2020 kira bedeli alacağı bulunduğunu, tahsil edilemeyen bakiye alacak için borçlu aleyhinde İstanbul …İcra Müdürlüğünde … Esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, borçlu tarafın başlatılan ilamsız icra takibine itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalı taraf her ne kadar itiraz dilekçesinde herhangi bir borcu olmadığını iddia etmiş olsa da, dosya incelendiğinde gerçekler açığa çıkacağını, kötü niyetli borçlu davalının itirazının iptaline karar verilerek takibin devamına karar verilmesini, haksız ve dayanaksız borçlu davalının itirazının iptaline ve icra takibinin devamına, takibe kötü niyetli olarak itiraz eden davalının %20’dan az olmamak üzere icra inkâr tazminatını müvekkile ödemeye mahkûm edilmesine karar verilerek, yargılama harç ve masrafları ile ücreti vekâletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Koronavirüs olarak bilinen covid-19 tipi virüs salgını nedeni ile ülkece alınan tedbirler kapsamında müvekkili şirket tarafından öngörülmesi mümkün olmayan mücbir sebep niteliğindeki bu salgın hastalıktan dolayı mağazalarında ticari faaliyetini sürdürmesi imkânsız hale geldiğinden kira sözleşmesinden kaynaklı tüm yasal haklarının saklı kalmak kaydıyla 02.04.2020 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ile müvekkili şirketin Kiralanan Yeri ve Türkiye genelindeki tüm mağazalarını 19.03.2020 tarihi itibariyle geçici olarak kapatma kararı aldığını, bu süreçte mağazaları tekrar faaliyete geçene kadar kira ödemesi ve kira sözleşmesinden doğan aidat vb. diğer yan edimlere ilişkin ödemelerin yapılmayacağını, mağaza açıldıktan sonra da ifa imkansızlığına sebep olan mücbir sebebin devam ettiği yani mağazanın kapalı kaldığı bu süreye ilişkin geçmişe dönük hiçbir ödeme yapılmayacağını, ancak İçinde bulunduğumuz Mart ayı kira bedeli ve aidat gideri taraflarına peşin ödenmiş olduğunu, mağazanın kapandığı 19.03.2020 tarihinden Mart ayı sonuna kadar geçen döneme ait kira bedeli ve kira sözleşmesinden doğan aidat vb. diğer yan edinimlere ilişkin ödemelerin mağazalar açıldıktan sonra taraflarına ödenecek ilk ayın kira bedelinden mahsup edileceğini, bahse konu olağanüstü durum sebebiyle faaliyetin durdurulduğunu ve mağazanın kapalı kaldığı bu sürenin mağaza yeniden faaliyete başladığında kendiliğinden kira süresine eklenmiş kabul edilmesi gerektiğini davacıya ihtar ettiklerini, müvekkili Şirketin Mart 2020 – Haziran 2020 tarihlerindeki kira bedelini ödeme yükümlülüğü bulunmadığını, taraflar arasında imzalanan kira sözleşmesinin 12. maddesi kira bedelinin ödenmeyeceği hallerinin düzenlendiğini, davacının haksız şekilde müvekkili şirket aleyhine icra takibi başlatması sebebiyle, dava değerinin %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, davaya konu Ankara … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı icra takibinin durdurulmasına, her halde davanın reddine karar verilerek, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Ödenmeyen kira alacağına dayanan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın İİK67 ve devamı maddeleri uyarınca iptaline karar verilmesi istemine ilişkindir.
İstanbul … İcra Müdürlüğünün…Esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınmıştır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde mutlak ticari davalar belirtildikten sonra her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları nispi ticari davalar olarak sayılmış ve 5. maddesinde de “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir” hükmü getirilerek görev hususunun kapsamı düzenlenmiştir. Buna göre bir davada Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olabilmesi için mezkur kanunun 4. maddesinde sayılan mutlak bir ticari dava olması veya her iki taraf tacir olup uyuşmazlığın da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bir husustan doğması gerekmektedir.
Dava dosyasının incelenmesinden; icra takibinin ödenmeyen kira alacağına istinaden başlatıldığı, dayanak kira sözleşmesinin de dosyaya sunulduğu tespit edilmiştir. Davalı beyanı ile de anlaşılacağı üzere uyuşmazlığın kira ilişkine dayandığı noktasında bir çekişme bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık kira borcunun ödenip ödenmediği ve mücbir sebebin somut olaya ve kira ilişkisine uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı noktalarındadır. 6100 Sayılı HMK’nın Sulh Hukuk Mahkemesi’ nin görevini düzenleyen 4. Maddesinin 1. Fıkrasının a bendi uyarınca “Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir. Tarafların ticari şirket olması da sonuca etkili değildir.( İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi’ nin 29/12/202 tarih 2020/1595 E., 2020/2312 K.sayılı kararı) Huzurdaki davada mahkememiz görevli olmayıp uyuşmazlık hususunda Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir. Açıklanan nedenlerle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, davanın HMK 114/1-c ve 115/2.maddeleri uyarınca görev yönünden USULDEN REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın görevli olan İSTANBUL SULH HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’nun 331 mad. uyarınca Harç, yargılama gideri ve gider avansının görevli mahkemece değerlendirilmesine, davaya başka bir mahkemede devam edilmediği takdirde talep üzerine harç yargılama gideri ve gider avansı konusunda mahkememizce karar oluşturulmasına,
4-HMK 20.maddesi gereğince; karar tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtaratına,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/12/2020

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır