Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/392 E. 2021/727 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/392 Esas
KARAR NO : 2021/727
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/08/2020
KARAR TARİHİ : 19/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
A. Tarafların Talepleri
Davacı vekili 18/08/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle: müvekkiline açılan ….İcra Müdürlüğü’nün 2018/… esas sayılı dosyasına dayanak olan 06.06.2016 keşide tarihli 14.000 TL bedelli çekin arkasındaki müvekkili adı altındaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin davalıya borcunun bulunmadığını belirterek davanın kabulünü, davalının %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatı ödemesini, ihtiyati tedbir kararı verilerek takibin durdurulmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 22/02/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın davaya konu olan çekin üzerindeki imzaların kendisine ait olmadığı iddiasının taraflarınca kabul edilemez halde olduğunu, alınacak bilirkişi raporu ile de bu durumun açığa çıkacağını belirterek davanın reddini, davacının kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
B.Uyuşmazlık, Deliller, Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe
Dava menfi tespit davasıdır. Uyuşmazlık davacının çekteki imzanın sahibi olup olmadığı, davacının davalıya bu çek nedeniyle borçlu olup olmadığı, icra takip tarihi itibariyle davalının, davacıdan alacaklı olup olmadığı, davacının dava konusu kambiyo senetlerinden dolayı borcunun bulunup bulunmadığı, kötüniyet tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Davanın menfi tespit davası olması sebebi ile öncelikle dava konusu icra dosyası mahkememiz dosyası arasına alınmış, yapılan incelemede … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı dosyası ile mahkememiz dosyasının taraflarının aynı olduğu, dosyamız davacısının borçlu, dosyamız davalısının alacaklı olduğu, dava değerlerinin asıl alacak yönünden aynı olduğu, takibin kambiyo senedine dayandığı görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizce ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar değerlendirilmiş, dava şartına dair eksiklik bulunmaması ve davalı tarafça haklı bir sebebe dayalı olan herhangi bir ilk itiraz ileri sürülmemesi nedeniyle ön inceleme tamamlanmış, tarafların sulh olma imkanı bulunmadığından uyuşmazlık noktaları belirlenip tahkikat aşamasına geçilerek dosyamızın delillerini oluşturan, dava konusu çek, icra dosyası, davacının mahkememiz huzurunda alınan kendi el ürünü imza örnekleri, … Noterliği’nden gelen davacı imzasını havi belgeler, banka dekontları, sözleşmeden cayma bildirimi, kimlik fotokopisinden oluşan dosyamız delilleri üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle sonuca gidilmiştir.
Mahkememizce dava konusu çekte bulunan imzanın davacı eli ürünü olup olmadığının incelenmesine karar verilmiş, bu kapsamda davacının imza örnekleri mahkememiz kaleminde alınmış, öte yandan davacıya ait imzaların bulunduğu yukarıda belirtilen belgeler ilgili yerlerden getirtilmiştir.
Mahkememizce dosya ATK’ya tevdi edilmiş, ATK … İhtisas Dairesi hazırladığı 29/07/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; inceleme konusu çekte bulunan imza ile davacıya ait mahkememizce elde edilen imzalar arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, istif, eğim, doğrultu, alışkanlıklar, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlikler saptanmadığından söz konusu imzanın mevcut mukayese imzlarına kıyasla davacının eli ürünü olmadığı mütalaa edilmiştir.
Davalı taraf sunduğu 20/08/2021 tarihli itiraz dilekçesinde davacının yeteri kadar imzasının alınmadığını bu nedenle rapora itibar edilmeeyeceğini ifade etmiştir.
Dava icra takibine dayanak olan bono altındaki imzanın davacıya ait olmadığı iddiası ile İİK 72 maddesi uyarınca açılmış menfi tespit davasıdır.
Dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davaya konu çekten davacıya atfen atılı bulunan imzanın davacının eli ürünü olmadığı tespit edildiğinden davalının davalc taraf aleyhine açtığı menfi tespit davasının kabulü ile …. icra müdürlüğünün 2018/… E. Sayılı dosyasında takip konusu olan 14.000,00.-TL bedelli 06/06/2016 vade tarihli çekten dolayı, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalı alacaklının takibinde haksız ve kötüniyetli olduğu hususu davacı tarafından ispatlanamadığından İİK 72/5 maddesi koşulları oluşmadığından, davacının % 20 tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜ İLE; davacının …. İcra Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı takip dosyası ve takibe konu bono nedeniyle davalıya borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2- Davacının kötüniyet tazminat talebinin koşulları oluşmadığından REDDİNE,
3-Alınması gereken 868,22-TL harçtan peşin alınan 217,06-TL harcın mahsubu ile fazla alınan 512,32-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 54,40-TL başvuru harcı, 217,06-TL peşin harç, tebligat ve posta masrafından oluşan 137,20-TL, olmak üzere toplam 408,66-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 4.080-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde ödeyen tarafa iadesine,
7-Davalı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/10/2021

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır