Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/360 E. 2022/759 K. 15.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/360 Esas
KARAR NO : 2022/759
DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/07/2020
KARAR TARİHİ : 15/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 28/07/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkile ait dava konusu … plakalı traktörün 20/12/2017 tarihinde hırsızlık neticesinde çalındığını, çalınan traktörün … poliçe numaralı … Şirketine başvurulduğunu, ancak olayın şüpheli bulunduğu gerekçesi ile sigorta şirketi hırsızlığa karşı teminat kapsamındaki poliçeye rağmen ödeme yapmaya yanaşmadığını, ayrıca arabuluculuğa başvuru yapıldığını ancak anlaşma sağlanamadığını belirterek, meydana gelen hırsızlık neticesinde çalınan davalı sigorta şirketince kasko poliçesi ile koruma altına alındığını … plaka sayılı traktörün uzman bilirkişi marifetiyle rayiç araç bedelinin tespiti ile şimdilik 60.000,00 TL’nin ihbar tarihi olan 28/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsili talebi ile fazlaya ilişkin hakları saklı tutulması talebi ile bilcümle masraf ve avukatlık ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava konusu poliçede … Bankası A.Ş. …şubesi … ve … olarak kayıtlı olduğunu, davacı tarafın bu yönüyle dava/başvuru hakkının bulunmadığını, ayrıca davacının tazminat talebine konu olay sigorta teminat kapsamı dışında olduğunu, olayda hırsızlık hadisesi değil dolandırıcılık durumunun mevcut olduğunu bu nedenle teminat kapsamı dışında olduğunu, davacıya sigorta teminat kapsamında ödeme yapılabilmesinin mümkün olmadığını belirterek, davanın reddini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER:
-… İş Mahkemesinin 2019/… Esas sayılı dosyası Uyap kayıtları,
-… Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/… Talimat sayılı dosyasında alınan Tanık … ‘ün ifade tutanağı,
-01/07/2020 tarihli, arabuluculuk son tutanak aslı celp edilmiş dosyamız arasına alınmıştır.
-Sigorta alanında uzman Bilirkişi … ŞEN’in 27/12/2021 tarihli bilirkişi raporu,
-Doç. Dr. … AD. Öğretim Görevlisi Makina Mühendisi Bilirkişi … …’in 20/04/2022 tarihli raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı sigortalı araç malikinin kasko sigortasına karşı açtığı tazminat davasıdır. Uyuşmazlık davacı tarafın maliki olduğu ve çalındığı iddia edilen aracın çalınıp çalınmadığı, zararın poliçe kapsamında kalıp kalmadığı, davalının bu zarardan sorumlu olup olmadığı, zarar doğmuşsa bunun miktarına ve davacının dava ehliyeti olup olmadığına ilişkindir.
Ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir. Dava şartlarına ilişkin eksik ve incelenmesi gereken başka ilk itiraz bulunmadığı anlaşıldıktan sonra davacı tarafın sulh olma imkanı bulunmadığından uyuşmazlık noktaları belirlenip tahkikat aşamasına geçilerek dosyamızından tüm deliller toplanıp bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonuca gidilmiştir.
Mahkememizce resen görevlendirilen Sigorta konusunda uzman bilirkişi … ‘in hazırladığı 27/12/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; ” dosyaya sunulu hasar talebinin davalı sigorta şirketi tarafından yapılan araştırmalarında olayın çalınma hadisesi olmadığını, dolandırıcılık olduğunun anlaşılmış olduğunu, ve poliçede teminat harici olması nedene ile tazminatın ödenemeyeceğini, ancak bu tespiti ispat edecek bir bilgi ve belgeye rastlanılmadığını, davalı talep konusu olayda hırsızlığın vuku bulumadığını, araç anahtarının kontak üzerinde bırakıldığının davacının adli merciler nezdindeki ifadeleri ile sabit olduğunu, ifade etmekte ancak dava konusu dosyada böyle bir ifadenin olmadığını, 24/11/2017 teminat başlangıç ve 24/11/2018 Teminat bitiş tarihli … nolu … (… Sigorta) Sigorta Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi incelendiğinde, … plakalı araca ait poliçenin 2. Yıl için düzenlenmiş devam eden sigorta sözleşmesi olduğunu ve davaya konu hasarın teminat içinde olduğunun görüldüğünü, ayrıca poliçede Dain Mürtein olan … Bankası A.Ş … Şubesi’nin sigortalının kredi borcu bulunmadığını belirten muvafakati nedeni ile hasar tazminatının sigortalıya ödenebileceğini, davacı sigortalının araca ait evrak dosyası, araç asıl ve yedek anahtarı ve ruhsat aslını davalı sigorta şirketine teslimi ile belirlenecek tazminat bedelinin ödenebileceğini, davacının davalıdan isteyebileceği tazminat bedeli sigortalı aracın çalındığı tarihte tespit edilen piyasa rayiç bedeli olduğunu, davalı tarafından görevlendirilen … Ltd. Şti’nin 22/02/2018/29/12/2017 tarihli raporunda araç bedeli olarak 60.221,00 TL belirlenmiş olduğunu, davacı vekili tarafından olay tarihinde ….com sitesinden alınan emsal araç bedelini gösteren ilanların araştırıldığı … 55.000,00 TL Ekstrak otomotiv 60.000,00 TL rakamlarının alınmış olduğunu, Sigorta Sektöründe Piyasa rayiç bedeli görevlendirilen eksper ve dosyada olduğu gibi isterse sigortalının da araştırılarak sunmuş olduğu rakamların ortalaması alınarak (5/.407,00TL) ve sigortalı ile mutabık kalınarak belirlendiğini… ” mütalaa etmiştir.
Mahkememizce resen görevlendirilen Makina Mühendisi alanında uzman bilirkişi … …’in hazırladığı tarihli bilirkişi raporunda özetle; ” dava konusu olan aracın marka ve tipine göre www. ….com sitesinde arama yapılmış olup, aynı tipte 5 adet ilan tespit edildiğini, ve tespit edilen tüm ilanlardaki araçların 10 yaşında olduklarını ve bu hususlar dikkate alındığında kabin farklılıkları olsa da ortalama bir değer elde edebilme açısından istatiksel açından anlamlı olacağını, ilanın ortalama fiyat değeri 204.600,00 TL olarak hesaplanmış olup, bu doğrultuda dava konusu aracın/traktörün işbu rapor tarihindeki ortalama piyasa rayiç değerinin 205.000,00 TL ancak tespit edilmesi gereken dava konusu aracın çalınma /riziko tarihindeki 20/12/2017 piyasa rayiç değeri olduğunu, ayrıca Türkiye İstatistik Kurumu tarafından en son 04/04/2022 tarihinde yayımlanmış olan Harcama Gruplarına Göre Endenks Sonuçları kullanıldığını, ilgili endeks sonuçlarına göre Motorlu Araçlar endeksi riziko tarihi itibari ile Aralık 2017 tarihinde 267,43 TL olup, işbu rapor tarihinde ise Nisan 2022 tarihli 859,12 TL olduğunu, her iki endeks sonucu birbirine oranlandığında 267.43/859,12=0,31 değerine ulaştığını, ilgili bu değer hesaplanmış olan ortalama rayiç bedele uygulandığında 205.000,00 TLx0,31=63.550,00 TL değerine ulaşılmış olduğunu, dava konusu aracın riziko tarihinde işbu yöntem ile hesaplanmış olan ortalama rayiç değerinin 63.000,00 TL olduğunu belirterek, dava konusu aracın /traktörün riziko tarihindeki (20/12/2017) ortalama piyasa rayiç değerinin 60.000,00 TL olduğunu… ” mütalaa etmiştir.
Davacı tanığı … ‘ün talimat mahkemesi aracılığı ile alınan beyanında; ” Davacı benim babam olur, biz babamla birlikte orman işlerinde mevsimlik olarak çalışırız, orman işi olmadığı zamanlarda ise hem … plakalı traktörümüzün periyodik bakımını yapmak hem de traktörü oradaki şantiyelere kiralamak için başka şehirlere gideri,z olay günü de bu amaçlarla İstanbul’da bulunuyorduk, traktörümüzü … bulunan iş makinelerinin parkına çektik, istirahat amaçlı babamla birlikte oranın yakınlarındaki bir otele yerleştik, sabah geldiğimizde traktörümüz yerinde yoktu, park yerinin yanında bulunan taksi durağı ve çevredekilere sorduğumuzda hiç kimsenin görmediğini söylediler, biz de bunun üzerine avukatımızı aradık, avukatımız karakola giderek hemen şikayetçi oldu, soruşturma hala devam etmekte, olay ile ilgili bilgim ve görgüm bundan ibarettir dedi.” şeklinde beyanda bulunduğu görüldü.
Davacı tanığı … ‘ün mahkememizce alınan beyanında; ” Davacı benim amcamın oğlu olur. Kendisi orman köylüsüdür. Yazın ormandan elde ettikleri malzemeleri taşımak için traktörü kullanırlar. Kışın orman işleri yapılmadığından traktörü şoförlü kiralama suretiyle işletirler. Dava konusu olay olmadan önce de kiralık işler baktığına ilişkin beni aramıştı. Ben kendisine bizzat tanıdığım firma olmadığını söylemiştim. Davacının oğlu aynı zamanda traktör operatörüdür ve traktörü de o kullanır. Dava konusu olaydan hemen önce beni arayarak İstanbul’a geleceklerini aynı zamanda hem bakım işlerini halledeceklerini hem de varsa şoförle kiralama işi olup olmadığını araştıracaklarını söyledi. Daha sonrasında İstanbul a gelip … ilçesinde iş makinalarının park edildiği geniş bir yere araçlarını park etmişlerdir. Kendileri Kasımpaşa tarafından bir otele yerleşmişler. Ertesi gün beni arayıp traktörün yerinde olmadığını söylediler. Ben hemen yola çıkarak onlar ile buluştum. Yakında bulunan taksi durağında konuyu sorduk. Olayla ilgili bilgilerinin olmadığını ve aracın çalınmış olabileceğini söylediler. Araca ulaşamayınca ben davacı ve oğlunun burada yapacak bir işlemi olmadığını ve beklemelerinde fayda olmadığını söyleyerek onları memleketlerine gönderdim. Avukat olduğum için bütün işlemlerini ben yaptım. Suç duyurusunda ben bulundum. Araştırmaları ben yaptım. Sigorta başvurusunu da ben yaptım. Ancak sigorta eksperi davacıya ulaşamadığını ve olayın şüpheli göründüğünü ifade ederek raporunu bu yönde hazırlamış ve sigorta şirketi talebimizi reddetti. Ancak davacı orman köylüsü olup memleketindeydi. Ulaşılamamak söz konusu değil. Öte yandan dava konusu aracın anahtarı ve ruhsatı hala bizdedir. Biz bunu sigorta şirketine de bildirip teslim ettik. Daha sonra bize iade ettiler. Sigorta şirketi, anahtar üşeklinde beyanda bulunduğu görüldü.
Tüm dosya kapsamı bir arda değerlendirildiğinde; davacı yanın çalındığını beyan ettiği … plakalı traktörün kasko sigortasının davalı yanca yapıldığı, traktörün hırsızlanması şikayeti ile davacının … Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulunduğu, yürütülen soruşturma neticesinde daimi arama kararı verildiği görülmekle, davacı yanın mahkememizde dinlettiği tanık beyanları da dikkate alınarak davalı yanın traktörün hırsızlanmadığı hususundaki iddialarını ispat edemediği, bu nedenle davacıya ait traktörün çalınması sebebiyle davacının uğradığı zararın kasko sigortası poliçesi kapsamında kaldığı hususun mahkekemizde tüm dosya kapsamı, tarafların sunduğu deliller ile mahkememizce celp edilen bilgi ve belgeler ve alanında uzman bilirkişilerce hazırlanan raporlarla tam bir vicdani kanaat oluşmakla davacının uğradığı zararı davalı sigortadan talep edebileceği anlaşılmış; davacının zararının 60.000,00 TL olduğu alanında uzman bilirkişilerin denetime açık ve yerleşik yargı içtihatlarında benimsenmiş bilimsel metodlara uygun ve hükme esas alınmasına karar verilen raporları ile sabit görülmüş; tazminata işleyecek faizin ise davalının ödeme yapmayacağına ilişkin davacı yana bildirimde bulunduğu 19/07/2018 tarihi itibariyle temerrüte düştüğü değerlendirilerek temerrüt tarihi olan 19/07/2018 tarihinden itibaren başlatılmasına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; 60.000,00 TL tazminatın 19/07/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 4.098,60 TL harçtan peşin alınan 1.024,65TL harcın mahsubu ile bakiye 3.073,95 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 54,40 TL başvuru harcı, 1.024,65TL peşin harç, 1.550,00TL bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 189,70TL olmak üzere toplam 2.818,75TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 9.600,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde ödeyen tarafa iadesine,
6-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00TL nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
Dair; davacının yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, … Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/11/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır