Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/281 E. 2021/355 K. 16.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/281 Esas
KARAR NO : 2021/355
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/10/2018
KARAR TARİHİ : 16/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, Müvekkili ile davalı … Tic. A.Ş arasında 22/052/2009 tarihinde alacağın temlikine ilişkin protokol düzenlendiğini, müvekkilinin alacağını davalıdan tahsil edememiş olması sebebiyle ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlu süresinde itiraz ettiği için takip durduğunu, ancak davalı borçlunun bu itirazının haksız ve dayanaksız olduğunu, icra takibine konu alacağın mevcut ve talep edilebilir ve miktarının da doğru olduğunu, dolayısıyla davalı tarafın borca itirazının haksız bulunduğunun kabulünün gerektiğini, bu sebeple davacı müvekkili takip konusu alacağı sebebiyle icrai takibata geçtiğini ve haksız şekilde davalı borçlunun itirazı üzerine duran icranın devamı için huzurdaki itirazın iptali davasının açılması zorunlu olduğunu, davalının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazın iptali ile takibin devamını, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz işletilmesini, kötü niyetli davalının aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Tasfiye Halinde … A.Ş vekili cevap dilekçesi ile; Davanın görev yönünden reddinin gerektiğini, davacı ile müvekkili arasındaki ilişkinin bankacılık işlemleri kapsamındaki akitten kaynaklanan ticari iş niteliğinde olması sebebiyle görevli mahkeme ticaret mahkemesi olduğunu, hukuki dayanaktan yoksun davanın esastan reddinin gerektiğini, davacının müvekkili şirket nezdinde bulunan kar ve zarar ortaklığından kaynaklı hesabını … İç ve Dış Tic. A.Ş’ye devir ve temlik ettiğini, müvekkili şirketten hiçbir hak ve alacaklarının kalmadığını beyan ederek müvekkili kurumu ibra ettiklerini, bu bağlamda müvekkili kurumun huzurdaki davada taraf sıfatı da bulunmadığını, davanın husumet yokluğundan reddi gerektiğini, bir an için sözleşmenin geçersiz olduğu kabul edilse dahi, davacının kesinleşmiş muaccel bir alacağı bulunmadığından tasfiye sonuçlanmadan alacak talep edilmesi mümkün olmadığından davanın bu yönden de reddinin gerektiğini, Mahkemenin yetkisiz olup, Bakırköy Mahkemelerinin yetkili olduğundan davanın yetki yönünden reddini, görev yönünden davanın reddini, husumet yokluğu nedeniyle davanın reddini, davacı yanın hukuki dayanaktan yoksun davasının esastan reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki alacağın temliki sözleşmesi uyarınca davacı alacağının ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine davalılar tarafından yapıla itirazın İİK67 ve devamı maddelerince iptaline karar verilmesi istemine ilişkindir.
Davacı tarafından dava Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde ikame olunmuş, … Asliye Hukuk Mahkemesi’nce 05/09/2019 tarih 2018/… E., 2019/… K. Sayılı kararı ile görevli olmadığından davanın usulden reddine karar verilmiş, karar istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir. Davacı vekilinin süresinde olduğu anlaşılan talebi ile dosya İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmiş, tevzi işlemine tabi tutulan dosya mahkememizin 2019/… E. Sayılı sırasına kaydı yapılmış, işbu dava dosyamız 2019/… E. Sayılı dosyadan tefrik edilerek yukarıda belirtilen mahkememiz esasına kayıtlanmıştır.
Mahkememiz esasına kayıtlandıktan sonra duruşma günü taraflara tebliğ edilmiş ise de 14/01/2021 tarihli duruşmaya davacı mazeretsiz olarak katılmamış, davalı ise mazeret ileri sürmüştür. Davalı mazeretini sunduğunda, davacının duruşmaya mazeretsiz olarak katılmayacağını bilebilecek durumda olmadığından yerleşik Yargıtay uygulaması doğrultusunda davalının mazereti bu yönden kabul edilmemiş ve dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’ nun 19/12/2019 tarih 2017/13-676 Esas, 2019/1415 Karar sayılı kararı)
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan işbu davanın, işlemden kaldırıldığı 14/01/2021 tarihinden itibaren üç aylık yasal süre içinde yenilenmediği dosya münderecatından anlaşılmaktadır. Buna göre yasal süresi içinde yenilenmeyen davanın açılmamış sayılmasına dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dava dosyasının takipsiz bırakıldığı 14/01/2021 tarihinden itibaren üç aydan fazla zaman geçmesi nedeni ile HMK’nun 150/5. ve müteakip maddeleri gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Harçlar Yasasına göre alınması gereken 59,30TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir edilen 4.080,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil eden davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İlişkin, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliği ile karar verildi.16/04/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”