Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/24 E. 2022/668 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/24 Esas
KARAR NO : 2022/668
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/01/2020
KARAR TARİHİ : 12/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin çeşitli imalatlar yapan ve aynı zamanda akım gözlem istasyonları imalat, montaj ve gözlem hizmetleri veren bir firma olduğunu, müvekkilinin hizmet verdiği davalı firmanın icra takibine konu cari hesap ekstresi ve cari hesap mutabakatında da görüleceği üzere 30/06/2017 tarihi itibariyle 283.296,20 TL alacaklı oluduğunu, taraflar arasında imzalanan 03/02/2015 tarihli sözleşme ile aylık ölçümlerinin müvekkili firma tarafından yapılmasının kararlaştırıldığını, yapılan işin … Bölge Müdürlüklerinin denetiminden geçmekte olduğunu, …’ nin ilgili birimlerinin talep ettiği yıllık değerlendirmeler, kesit çıkarmaları ve tüm raporlamaları içerdiğini, sözleşmenin 2016 yılında da devam ettiğini, yapılan hizmetlere ilişkin faturaların davalı firmaya gönderildiğini ancak ödeme yapılmadığını, davalı firamaya kayyım atandığını ve ödemelerin sürüncemede kaldığını, faturaların tahsili için icra takibi başlattıklarını ancak davalının itiraz ettiğini, arabuluculuğa başvurduklarını ancak anlaşma sağlanamadığını, bu nedenlerle öncelikle borçlu hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesini ve …. İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayıl icra takibine karşı yapılan itirazın iptalini ve icra takibinin devamını ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, davacı şirket ile santrallerde 29 adet AGI’lerin anahtar eğrisi ve en kesit eğrilerinin çıkarılması, onaya sunulması vb. diğer belge ve raporlarının hazırlanması işlemlerine ilişkin sözleşme imzaladıklarını, davacının sözleşmeye konu edimlerini gereği gibi ifa etmediğini, müvekkili şirketin onaylamamasına rağmen 4 adet faturayı gönderdiklerini, faturalara süresi içerisinde iade faturası düzenleyerek gönderdiklerini, davacı tarafın ihtarname keşide ederek iade faturayı iade ettiğini ve icra takibine başvuracaklarını bildirdiklerini, itiraza uğrayan faturaları müvekkili tarafından ihtarname ile davacıya iade ettiklerini, tacirler arasında borç ve alacakların takası usulüne dayanan cari hesaba müvekkili tarafından itiraz edildiği halde faturaların cari hesap ekstresine yazılmasının hukuka aykırı olduğunu, itiraz edilen faturanın bir alacağın varlığını ispatlamadığını ve delil niteliğinin ortadan kalktığını, müvekkili şirket ile davacı arasında cari hesap cetveline ilişkin bir mutabakata varılmadığı halde davacı tarafından cari hesaba dayalı icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirkete kayyım atanması ile davacının hukuka aykırı talebinin ilgi ve alakasının bulunmadığını, bu nedenlerle haksız ve dayanaksız davanın reddini ve kötü niyet tazimnatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf ıslah dilekçesi sunarak, hesap mutabakatındaki imzayı inkar ettiğini ve bunun yetkili kişi tarafından imzalanmadığı savunulmuştur. Davacı taraf ise, davalının muhasebecisinin hesap mutabakatını imzaladığını ileri sürmüştür.
Davacı taraf açıklama dilekçesinde, cari hesap kesim tarihi olan 30/06/2017 tarihinden itibaren TTK’nın 1530. Maddesine göre faiz işletilerek takip yapıldığını bildirmiştir.
Tarafların sunduğu belgeler ve bildirdikleri kurumlardan evrak örnekleri dosyamız arasına alınmıştır.
Davalı tarafın ayıp ifasına ilişkin ilgili … bölge müdürlüklerinden belgeler getirtilmiştir.
Tarafların sunduğu belgeler ve dosya kapsamına göre bilirkişi heyeti tarafından verilen kök ve ek rapora göre; ” dava konusu faturaların davalıya iletildiği, davalı tarafın iade faturasının davacı tarafından kabul edilmediği, davalı tarafın 283.896,20 TL tutarlı 30/06/2017 tarihli mutabakat yazısını imzalandığı, taraflar arasında imzalanan sözleşmeye göre … ‘ lerin 9 ay boyunca tüm can sularının aylık ölçümleri 2 ayda bir 4 adet iletim kanalının ölçümleri ve 16 adet giriş AGİ’lerinin aylık ölçümlerinin davacı firma tarafından yapılmasının kararlaştırıldığını, …’nin talep ettiği yıllık değerlendirmeler, kesit çıkarmaları ve tüm raporlamaların işin niteliğine dahil olduğunu, sözleşme maddesi 10.2 gecikme halinde alınacak cezalar başlıklı ceza hükmüne ilişkin, işin zamanında bitirilememesinin gerekçe gösterildiğini, su miktarına ilişkin kesilen para cezasının davacı şirketin yükümlülüğü olmadığı, bu nedenlerle ihtar ve temerrüt durumu ile takip tarihi itibariyle asıl alacak ve işlemiş faiz yönünden hesaplanan davaya konu alacak tutarının 30/06/2017 tarihi itibariyle 283.296,20 TL olduğu, takip tarihi itibariyle işlemiş faiz tutarının 43.485,97 TL olduğu, takip tarihi itibariyle asıl alacak miktarının 326.782,17 TL olduğu,” bildirilmiştir.
Dosyaya sunulan belgelere ve incelenen ticari kayıtlara göre hazırlanan kök ve ek rapor mahkememizce yeterli ve denetime elverişli, gerekçeli görülmüş, maddi hesap hatası ve faiz oranına ilişkin resen mahkememizce değerlendirme yapılması mümkün olduğu anlaşılmış ve yeni bir rapor alınması talebi kabul edilmemiştir.
Davalı tarafın, yetkili kişi imzasını içermeyen hesap mutabakatına itiraz ettiği ancak bunun davalının muhasebe birimince imzalanarak davacıya gönderildiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, akım gözlem istasyonu kurulması ve ölçümlerin yapılmasına ilişkin iş nedeniyle yüklenici davacının cari hesap alacağından kaynaklı itirazın iptaline ilişkindir.
Taraflar arasında 02/03/2013 tarihinde hizmet sözleşmesi yapıldığı anlaşılmıştır.
İncelen takip dosyasından; 05/03/2019 tarihinde 283.896,20 TL asıl ve 56.656,35 TL işlemiş faiz toplamı 340.461,55 TL üzerinden takip yapıldığı, davalının süresinde itirazı üzerine takibin durduğu ve işbu davanın açıldığı, arabuluculuk görüşmelerinden de sonuç alınamadığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafça davalı şirket adına; … için 18.10.2015 tarihli … seri nolu 29.275,80 TL tutarlı, … için 18.10.2015 tarihli … seri nolu 19.517,20 TL tutarlı, … için 18.10.2015 tarihli … seri nolu 19.517,20 TL tutarlı, sözleşme konusu HESler için … seri nolu 215.586,00 TL tutarlı olmak üzere toplam 283.896,20 TL (KDV dahil) fatura kestiği ve bunların ihtilaf konusu olduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafın, sözleşmeden sonra ünvan değişikliği yaptığı anlaşılmıştır.
Davaya konu faturaların 18/10/2015 tarihli olduğu, davalının bunları ticari defterlerine kayıt ettiği ancak itiraz süresinde iade faturasını kestiği anlaşılmıştır. Taraflar arasında cari hesap şeklinde hesap işlediği anlaşılmaktadır.
Tacirler arasında hesap mutabakatlarının muhasebe birimince yapılmasının ticari bir alışkanlık olduğu, dolayısıyla davalının muhasebecisinin imzaladığı ve diğer belgelerle uyuşan hesap mutabakatına itibar etmek gerektiği anlaşılmıştır.
Davacının mutabakat mektubu tarihinin 30/06/2017 olduğu, sözleşmenin 12.1. ve 29.8. Maddesine göre hakedişin onayından sonra 10 gün içinde ödeme yapılacağı kararlaştırılmıştır.
… nden eksik can siyi bırakıldığı gerekçesiyle davalı hakkında 19.372,00TL idari para cezası kestiği anlaşılmıştır.
Davacının üstlendiği iş, ölçüm ve raporlama olup, akıtılacak can suyunun miktarına müdahale görevi olmadığı anlaşılmıştır. Bilirkişi tarafından da idari para cezasından davacının sorumlu olmadığı tespit edilmiştir.
Bilirkişi ek raporunda, sehven 283.296,20TL asıl alacak üzerinden yasal faiz oranda faiz hesaplamış ise de, bunun yanlış olduğu, davacının avans faizi uygulanması talebinin yerinde olduğu, mahkememizce resen hesap mutabakatının onay tarihinden 10 gün sonra olan 10/07/2017 tarihinden takip tarihi olan 05/03/2019 tarihine kadar ve 283.896,20 TL üzerinden yapılan avans faiz hesabında 55.446,50 TL faiz işlediği tespit edilmiştir. Bu husus yeniden rapor alınmasını gerektirmediğinden, mahkememizce resen hesaplanmıştır.
Bilirkişi tarafından yapılan incelemede, davacının üstlendiği işi yaptığı, davaya konu faturaların ait olduğu döneme ilişkin de hizmet sunulduğu ancak davalının iade faturası keserek itiraz ettiği, oysa hizmetin yapıldığı ve ayıplı olmadığı sabit olup, bu hususun davalının muhasebe birimince ticari akışa uygun şekilde hesap mutabakatı imzalanarak teyit edildiği, bu durumda itirazın asıl alacak yönünden tamamen ve işlemiş faiz yönünden kısmen haksız olup iptali gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
Mahkememizce kısa karar kurulurken sehven 283.896,20TL yerine 283.296,20TL yazılmış ise de bu husus maddi hatadan kaynaklanmakta olup HMK’nın 304/1. Maddesi uyarınca resen düzeltilmesi mümkün olduğundan, hükmün bu kısmı gerekçeli kararda düzeltilmiştir.
HÜKÜM :
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile, davalının …. İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı dosyasına yönelik itirazının 283.896,20 TL asıl alacak ve 55.446,50 TL işlemiş faiz yönünden iptaline, takibin bu miktarlar üzerinden devamına ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, davanın geri kalan işlemiş faiz yönünden reddine,
2-Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan %20 üzerinden hesaplanan 67.748,54 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Kabul edilen dava değeri olan 339.342,70 TL üzerinden hesaplanan 23.180,49 TL harçtan peşin alınan 4.394,76 TL’nin mahsubu ile eksik 18.785,73 TL harcın davalıdan alınarak hazineye ödenmesine,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir edilen 50.507,98 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Reddedilen dava değeri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir edilen 1.118,85 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından tebligat, müzekkere, bilirkişi ücreti ve sair giderler için sarfedilen toplam 3.720,80 TL yargılama giderinin, kabul/red oranına göre 3.705,00 TL’nin ve peşin yatırılan 4.394,76 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00TL’nin, haklılık oranına göre takdiren tamamının davalıdan, alınarak Hazineye irat kaydına,
8- Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İlişkin, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile … Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 12/10/2022

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır