Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/197 E. 2020/401 K. 09.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/197 Esas
KARAR NO : 2020/401

DAVA : Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz
DAVA TARİHİ : 20/03/2020
KARAR TARİHİ : 09/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili sunduğu dava dilekçesi ile; davacı şirketin … 56. Noterliğinin … tarih … yevmiye sayı ile onaylı … tarih …sayılı şirket hisse devri ile aynı noterliği aynı tarihli … yevmiye sayılı işlemi ile onaylı …sayılı şirket müdür seçim kararının tescili hususunda davalı sicil müdürlüğüne başvurulduğunu, davalı şirketin … tarih … sayılı kararı ile ticaret bakanlığının iç ticaret genel müdürlüğü yazısına dayanılarak tescil talebini red ettiğini ve yetkisin Belediye Meclisinin olduğunu gerekçe gösterildiğini, red kararının haksız olduğunu, aynı hususta … 10. Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında ve … 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin… Esas sayılı dosyasında Belediye Başkanını yetkili olduğuna ve atamanın tescil ilanına karar verildiğini, beyanla davalının red kararının iptaline ve alınan işlemlerin tescil ve ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi ekinde tescili istenen belge ve kararları ile, davalı sicil müdürlüğünün red kararı örnekleri dosyamız arasına alınmış ve incelenmiştir.
Davalı taraf cevabında, davanın haksız olduğunu, idari yargının görevli olduğunu, red kararının çevre ve şehircilik bakanlığı yerel yönetimler genel müdürlüğünden alınan görüş doğrultusunda ticaret bakanlığının gönderdiği yazı uyarınca verildiğini, davanın haksız olduğunu, ticaret sicil yönetmeliği hükümleri uyarınca işlem yapıldığını, belediyelerin genel yetkili karar organının belediye meclisi olduğunu, beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Tarafların sunduğu bilgi ve belgeler dosyamız arasına alınmış ve incelenmiştir.
… 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında verilen gerekçeli karar örneği dosyamız arasına alınmış incelenmesinde benzer konuda … A.Ş. Tarafından açılmış dava olduğu görülmüştür.
Davacı tarafın geçici tescil talebi üzerine mahkememizce hak kayıplarının önüne geçilmesi amacıyla HMK’nın 389 ve TTK ‘nın 32. Maddesi uyarınca geçici tescil talebi kabul edilmiştir.
Tedbir talebine yönelik davalı tarafça itiraz edilmiş, itiraz dilekçesi davacıya tebliğ edilmiş ve duruşma günü belirlenerek taraflar çağrılmıştır.
Davacı taraf tedbirin uygulanmadığından bahisle HMK ‘nın 398. maddesi uyarınca disiplin hapsi isteminde bulunduğu görülmüştür.
Taraflar mürafaa duruşmasında geldiklerinde ön inceleme duruşmasının yapılmasını talep ettikleri görülmüş ve mahkememizce aynı celsede ön inceleme ve ardından tahkikat duruşmasına geçilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkememizce, davacı şirketin yönetimsiz kalmaması ve telafisi zor zararın ortaya çıkmaması için tedbir kararına itiraz yerinde görülmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, tek ortakla kurulan limited şirket hisselerinin … Belediye Başkanlığına hibesine ilişkin devir kararının ve devir sonrası şirkete yönetici atanmasına ilişkin kararın tescil ve ilanı talebinin; belediye meclis kararı bulunmadığından bahisle davalı sicil müdürlüğünce talebin reddine dair kararın iptaline ve hisse devri ile ortaklar kurulu kararının tescili istemine ilişkindir.
6102 sayılı TTK’nın 395. Maddesinde “Esas sermaye payının devri ve devir borcunu doğuran işlemler yazılı şekilde yapılır ve tarafların imzaları noterce onanır. Ayrıca devir sözleşmesinde, ek ödeme ve yan edim yükümlülükleri; rekabet yasağı ağırlaştırılmış veya tüm ortakları kapsayacak biçimde genişletilmiş ise, bu husus, önerilmeye muhatap olma, önalım, geri alım ve alım hakları ile sözleşme cezasına ilişkin koşullara da belirtilir. Şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemişse, esas sermaye payının devri için, ortaklar genel kurulunun onayı şarttır. Devir bu onayla geçerli olur. Şirket sözleşmesinde başka türlü düzenlenmemişse, ortaklar genel kurulu sebep göstermeksizin onayı reddedebilir.”
Aynı yasanın 623. Maddesine göre ” Şirketin yönetimi ve temsili şirket sözleşmesi ile düzenlenir. Şirketin sözleşmesi ile yönetimi ve temsili, müdür sıfatını taşıyan bir veya birden fazla ortağa veya tüm ortaklara ya da üçüncü kişilere verilebilir. En azından bir ortağın, şirketi yönetim hakkının ve temsil yetkisinin bulunması gerekir. Şirketin müdürlerinden biri bir tüzel kişi olduğu takdirde, bu kişi bu görevi tüzel kişi adına yerine getirecek bir gerçek kişiyi belirler. Müdürler, kanunla veya şirket sözleşmesi ile genel kurula bırakılmamış bulunan yönetime ilişkin tüm konularda karar almaya ve bu kararları yürütmeye yetkilidirler.”
Bu hükümlere göre şirket hissesinin devri ve şirket müdürlüğünün tüzel kişi adına yerine getirecek kişinin belirlenmesi usulü netleşmiştir.
Ticaret Sicil müdürlüklerine ilişkin düzenleme içeren TTK’nın Birinci Kitap İkinci Kısım’da; “Ticaret sicili müdürlüğünün kurulması, sicil defterlerinin tutulması, tescil zorunluluğunun yerine getirilmesine ilişkin usul ve esaslar, sicil müdürlerinin kararlarına karşı itiraz yolları, sicil müdür ve yardımcıları ile diğer personelde aranacak nitelikler, disiplin işleri ile bu konuyla ilgili diğer esas ve usuller Cumhurbaşkanınca çıkarılacak yönetmelikte düzenlenir. Ticaret siciline tescil, kural olarak istem üzerine yapılır. Sicil müdürü tescil için aranan kanuni şartların var olup olmadığını incelemekle yükümlüdür. Tescil edilecek hususların gerçeği tam olarak yansıtmaları, üçüncü kişilerde yanlış izlenim yaratacak nitelik taşımamaları ve kamu düzenine aykırı olmamaları şarttır. İlgililer, tescil, değişiklik veya silinme istemleri ile ilgili olarak, sicil müdürlüğünce verilecek kararlara karşı, tebliğlerinden itibaren sekiz gün içinde, sicilin bulunduğu yerde ticari davalara bakmakla görevli asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile itiraz edebilirler.” düzenlemeleri bulunmaktadır.
TTK’nın 26. Maddesi uyarınca yayımlanan Ticaret Sicili Yönetmeliği’nin 21. ve devamı maddelerinde de kanuni düzenlemeye paralel bir düzenleme yapılmıştır.
Anılan yasal ve yönetsel düzenlemelerde, limited şirket yönetim kuruluna seçilecek kişilerin nasıl aday oldukları ve önerildiklerini denetleme görev ve yetkisi Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne verilmemiştir. Ticaret sicil müdürlüğü, sadece tescil talep edenlerin yetkili olup olmadığı ve tescili istenen kararın şirketin yetkili bir karar organı tarafından alınıp alınmadığını denetleme yetkisine sahiptir.
Şirket ortağı olan tüzel kişinin, ister kamu tüzel kişisi olsun, ister özel hukuk tüzel kişisi olsun, yönetim kuruluna aday gösterecek kişiyi nasıl belirleyeceğine dair TTK’nda bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu konu, ilgili tüzel kişinin tabi olduğu yasal düzenlemelere ve ayrı bir yargı denetimine tabidir.
Somut olayda davalı tarafın, tescil isteminin reddine ilişkin kararına gerekçe yaptığı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yazısının, şirket hisse devrinin yapılmasına ilişkin olmadığı, zaten şirketin bedelsiz olarak hibe suretiyle … Belediye Başkanlığına devredildiği, şirketin 2019 yılı sonlarında tek ortaklı olarak kurulduğu ve kuruluş tarihinden itibaren pek bir süre geçmeden hibe edildiği, şirketin kuruluş ve faaliyet amacının da belediye tarafından kamuya faydalı işler yapmak olduğu, sermaye şirketi olması nedeniyle taahüt edilen sermaye ile sınırlı sorumlu olduğu, belediye tüzel kişisinin kişisel ve sınırsız sorumluluğunun olmadığı, Belediye Başkanının şirketin hibe edilmesini tek başına kabul etmeye yetkili olduğu, bu yetki denetiminin ticaret sicil müdürlüğüne ait olmadığı, ayrı bir davaya konu edilebilecek bir husus olduğu, aynı şekilde şirket müdürünün atanmasına ilişkin kararın da denetiminin şirkete karşı açılacak bir iptal davası ile ileri sürülebileceği, mahkeme kararı ile müdür atama işlemi iptal edilmediği sürece müdürün görevini ifa edebileceği anlaşılmıştır.
Açıklanan gerekçelerle, davalının tescil talebinin reddine ilişkin kararı hukuka aykırı görülmüş ve davanın kabulüne dair aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının kabulüne, … Tic Ltd Şti’ne ilişkin … 56. Noterliğinin … tarihli … yevmiyeli Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesi ve … Tic. Ltd. Şti.’nin 22/01/2020 tarihli, 2020/1 ve 2020/2 tarihli Ortaklar Kurulu Kararının, tescilinin reddine ilişkin … Ticaret Sicil Müdürlüğünün … tarihli … sayılı red kararının iptaline, anılan devir ve ortaklar kurulu kararının ticaret sicile tescil ve ilanına,
2-Mahkememizce 06/07/2020 tarihinde verilen geçici tescile ilişkin ara tedbir kararını, Şirketin yönetimsiz kalmaması ve hak kayıplarının önüne geçilmesi için, kamunun ve davanın bir zararınında gündeme gelmeyecek olması nazara alınarak devamına ve davalı tarafça gereğinin yerine getirilmesine, aksi halde HMK.398. Maddesindeki disiplin yaptırımının veya TCK kapsamında görevi ihmal suçu kapsamına girme ihtimaline binaen Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulacağının davalı tarafa ihtarına,
3-Kararın ticaret sicil müdürlüğüne tebliğine,
4-İlan işlemlerinin davacı tarafça yaptırılmasına,
5-Yeterince harç alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
6-Yargılama gideri olan 218,00TL ile peşin ve başvuru harç ödemesi olan 108,80TL toplamı 326,80TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Artan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 3.400,00TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
İlişkin, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/09/2020

Başkan …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Katip …
e-imzalıdır.