Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/181 E. 2021/180 K. 04.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/181 Esas
KARAR NO : 2021/180 Karar

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 13/03/2020
KARAR TARİHİ : 04/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili …’ın davalı kooperatiften 16/07/2012 tarihinde 75.000-TL kredi kullandığını, kullandığı 75.000-TL kredinin teminatını teşkil etmek üzere İstanbul İli, Büyükçekmece İlçesi, …’de yer alan anneannesi ve kefili olan dava dışı Mualla Kaynarkan adına kayıtlı iki katlı kargir binası üzerine 130.000,00-TL üst limitli olmak üzere davalı lehine ipotek tesis ettiğini, krediyi kullandığı sırada kredi tutarının %3 oranında kesinti yapılarak 2.250,00-TL bloke edildiğini, krediyi kullanırken ortaklık payı olarak 100,00-TL ödeme yaptığını, davacı müvekkili ödeme planına göre ilk 3 taksiti zamanında bankaya yatırdığını, 4. Taksit ise gecikme sebebiyle icra takibine konu edildiğini, Bakırköy … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden davalı vekiline ödendiğini, 5.taksit Bakırköy … icra … dosyası üzerinden yapılan icra takibi neticesinde 3.890,00-TL si kefil…’ın maaşından kesilerek kapatıldığını, 6. Taksitin ise yine davalı tarafça icra takibine konu edildiğini, Bakırköy …icra … Esas sayılı dosyası üzerinden kefil …’ın maaş kesintisi yapılarak kapatıldığını, 26.08.2015 tarihinde kullanılan krediye ilişkin tüm borcun ödenmesi için davacı müvekkilinin yakını olan … tarafından verilen ipotek sebebiyle dava dışı… aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin Kefili …’ın 11.02.2016 tarihli kıymet takdir raporuna itiraz ederek meskeniyet iddiası talepli dava açtığını, İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesi Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyası üzerinden görülen davada mahkeme kıymet takdiri yönünden itiraza yetkisizlik kararı verildiğini, dosyanın Büyükçekmece İcra Hukuk Mahkemesine gönderildiğini, Büyükçekmece … İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinde Kıymet takdirine itiraz davasının neticelendirildiğini, meskeniyet iddiası ve kıymet takdirine itiraz davaları devam ederken, esnaf ve kefalet kooperatifine borcu bulunan esnaflar için faiz indirimi yapılarak borçlarının yapılandırılması Bakanlar Kurulu’nun karar aldığını, müvekkilinin bu yapılandırmadan yararlanmak istediğini, 2016 yılında Esnaf ve Kefalet Kooperatifler’ne olan borçlarda faiz indirimi ve yapılandırma kararına göre 31 Mart 2016 tarihinden önce Esnaf ve Kredi Kefalet Kooperatifi’nden kredi kullanarak borcunu ödeyemeyen ve takibe düşen esnaf ve sanatkarların kooperatife başvurarak yapılandırma talebinde bulunmaları karşılığında kredilerin yapılandırılması imkanı sağlandığını, yapılandırma kapsamında kooperatif takibindeki asıl alacak tutarına yani bankaca kooperatif blokeli ve mevduat hesaplarından alınan tutarlar, icra masrafları ve diğer masraflarda gecikme faizi hesabı yapılmayacak, ayrıca yapılandırmadan yararlanmak için başvuran ve borcunu nakit yatıran esnaf ve sanatkarların asıl alacak tutarları faizsiz tahsil edilecek, yapılandırmaya müracaat ederek 12 aya kadar taksitlendirmeden yararlanmak isteyenlerin ise asıl alacak tutarına taahhüt tarihinden itibaren yüzde 8 faiz oranı uygulanacağını, borcunu 24 aya kadar taksitlendirme talebinde bulunan esnaf ve sanatkarın ise asıl alacak tutarına taahhüt tarihinden itibaren yüzde 12 faiz uygulanacağını, hakkında icra takibi yapılmış ortakların rehinli veya haczedilen menkul ve / veya gayrimenkulun satışı istenmiş veya bu aşamaya gelinmiş ise bu durumda kooperatif takibinde bulunanların en az % 50 sini peşin ödemesi halinde kalan kısmı için ortağın talebine göre ve icra nezdinde taahhüt almak kaydıyla 24 aya kadar taksitlendirme yapılarak temerrüt faizleri silineceğini, davacı müvekkili, borcun yapılandırılması için davalı kooperatife müracaat ettiğini, faiz indirim talebine ilişkin dilekçenin alınmaması üzerine 31/08/2016 tarihinde polis marifetiyle tutanak tutulduğunu, müvekkilinin aftan yararlanmak için 17 Ocak 2017 tarihinde posta yolu ile de başvuruda bulunduğunu ve davalı kredi ve kefalet kooperatifi adresine aftan yararlanarak taksitlendirme talebini taahhütlü olarak gönderdiğini, 2.kez af çıktığında 29/09/2017 tarihinde faiz indirim talepli dilekçeyi verebildiğini, dava dışı ipotek veren… aleyhine takip başlatıldığını, yasaya aykırı olarak başlatılan icra takibi asıl borçlu …’ın takibe dahil edilmemesi sebebiyle İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası üzerinden verilen kararla iptal edildiğini, kararın Bölge Adliye Mahkemesi’nin istinaf yolu ile yaptığı denetimden geçerek kesinleştiğini, dosya üzerinden yapılan takip sebebiyle Büyükçekmece …İcra Müdürlüğü’nün…Talimat sayılı dosyası üzerinden ipotekli taşınmaz ihale yolu ile satıldığını, asıl borçlu hakkında yapılmış usule uygun takip bulunmaması sebebiyle Büyükçekmece …İcra Hukuk Mahkemesi’nin…Esas,… Karar sayılı dosyası üzerinden verilen kararla ihale feshedildiğini, davalı kooperatif takipten önce müvekkiline ihtarname göndermediğini, temerrüde düşürmediğini, Bakırköy ..Noterliği’nin 08/08/2018 tarih ve…yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderilerek borcun ödenmesi istendiğini, Büyükçekmece …Noterliği’nin 17/08/2018 tarih ve… yevmiye numaralı ihtarnamesi ile de temerrüt koşullarının oluşmadığı yönünde ihtara cevap verildiğini, takibin iptal edilmesi üzerine davalı taraf müvekkile Bakırköy …Noterliği’nin 12/02/2019 tarih ve…yevmiye numaralı ihtarnamesini göndererek 70.512,00-TL’nin ödenmesi talep edildiğini, daha sonra müvekkil askerde iken ve İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün…Esas sayılı dosyası üzerinden başlatılan takip derdestken, İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün…Esas sayılı dosyası üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlatıldığını, davacı müvekkil ipotekli taşınmazın cebri icra yolu ile satışına engel olmak için… tarafından 23/09/2019 tarihinde yapılan 130.000-TL ödeme neticesinde dosya borcunu kapatarak ipoteğin fekkini sağlayabildiğini, ipoteğin cebri icra yolu ile satılmaması için davacı müvekkil fahiş tutarda hesaplanan faizi ödemek zorunda kaldığını, müvekkili, krediyi kullandığı tarihten ödeme yaparak kapattığı tarihe kadar kullandığı kredinin 3 katı tutarında ödeme yapmak zorunda kaldığını, fahiş faiz ödediğini, ayrıca müvekkilden krediyi kullandığı sırada kredi tutarının % 3 oranında kesinti yapılarak bloke edilen 2.250,00- TL ile ortaklık payı olarak ödeme yaptığı 100,00- TL de kendisine iade edilmediğini, bu nedenlerle müvekkilinin davalı kooperatiften kullanmış olduğu kredi ile ilgili olarak davalıya borçlu bulunmadığının tespitine, fazlaya ilişkin hak ve alacaklarımız saklı kalmak üzere HMK 107 vd maddeleri uyarınca fazlaya ilişkin hak ve alacaklarımız saklı kalmak daha sonra artırmak ve eksiltilmek ve kaydı ile ; davalıya krediden dolayı fazla ödenen kredi asıl alacağı , kredi faizi ve krediden dolayı iade edilmeyen ( % 3 oranındaki kesinti yapılan blokeli 2.250,00- TL ve ortaklık payı olarak ödeme yapılan 100,00- TL de içinde olmak üzere) alacak içinde olmak üzere şimdilik 2.850,00-TL.’nin, ödeme tarihinden itibaren ticari işlere uygulanan reeskont faizi üzerinden hesaplanacak faizi ile birlikte, davalıdan alınarak davacı müvekkile ödenmesine karar verilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile müvekkili arasında 16/07/2012 tarihli 75.000,00-TL bedelli kredi sözleşmesi yapıldığını, işbu sözleşmeye istinaden davacının ödemediği kredi taksitleri takibe alındığını ve müvekkili tarafından … Bankası- …şubesine ödediğini, kredinin ilk 3 taksitinin ilgili banka şubesine ödendiğini, bu taksitlerle ilgili müvekkiline herhangi bir ödeme yapılmadığını, davacının en son 23/09/2019 tarihlinde 13.000,00-TL ödeme yaptığını, bu ödemenin kredi borcunu kapatmak için olmadığını, ipoteği kaldırmak amacı ile yapıldığını, bu şekilde ipoteğin kaldırıldığını, Bakırköy …icra… Esas ve… dosyası üzerinden ve Bakırköy … İcra Müd….Esas sayılı dosyalarına yapılan ödemeleri ile bu dosyaların kapanmadığını, borçlunun düzenlemeden faydalanabilmesi için 29/09/2019 tarihinde kadar yazılı olarak müracaat etmesi ve aynı süresi içinde borcun en az %50’si defaten banka hesaplarına veya icra dosyalarına ödemesi, ayrıca bu süre içinde icra masrafları ve vekalet ücretlerini de ödemesi gerektiğini, davacı düzenlenmelerde belirtilen imkanlardan ve şartlardan faydalanmadığını, borcun en az %50 sini ödemediğini, ve hiçbir şekilde ödeme yapmadığını, davacı 17/01/2017 tarihinde posta yolu ile başvuruda bulunduğunu, aftan faydalanmak istediğinden bahsetse de tarih itibari ile herhangi bir yapılandırma, af veya başka bir düzenlemenin söz konusu olmadığını, müvekkili alacağını tahsil amacı ile … İcra Müd. …Esas sayılı dosyasından ipoteğin para çevrilmesi yolu ile takip ile ipotekli yerin satış işlemlerine devam edildiğini ve ipotekli yerin ihale ile satıldığını, bu nedenle dosya borcu kredi alacağı bu şekilde icra dosyasına ödendiğini, borçlu ipotek bedeli olan 130.000,00-TL yi ödeyerek ipoteğin kaldırdığını, krediden kaynaklanan hak ve alacaklarının devam ettiğini, davacının 2013 yılından itibaren 68.834,54-TL anapara borcu bulunduğunu, toplamda 144.810,29-TL ödeme yapıldığını, davacınını dediği 2.250,00-TL bloke ve ortaklı payı 100,00-TL nin kredi çekilirken alınan masrafları olduğunu, borçlunun tüm kredisi ödendiğinden borç kapandığında bu miktar aynen ilgili kişiye geri ödendiğini, ancak borcun henüz ödenmediğini, bu sebepler ile davanın reddine karar verilerek yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacının davalı kooperatif aracılığı ile bağıtladığı kredi sözleşmesi nedeni ile davalıya borçlu olmadığının tespiti ile davalıya fazladan ödendiği iddia edilen bedelin istirdatına karar verilmesi istemine ilişkindir.
Dava konusu kredi sözleşmesi celp edilmiş ve incelenmesinde davacının 26/07/2012 tarihli ve 75.000,00 TL bedelli kredi sözleşmesini imzalayarak anılan krediyi kullandığı anlaşılmıştır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde mutlak ticari davalar belirtildikten sonra her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları nispi ticari davalar olarak sayılmış ve 5. maddesinde de “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir” hükmü getirilerek görev hususunun kapsamı düzenlenmiştir. Buna göre bir davada Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olabilmesi için mezkur kanunun 4. maddesinde sayılan mutlak bir ticari dava olması veya her iki taraf tacir olup uyuşmazlığın da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bir husustan doğması gerekmektedir.
HMK.nun 1. Maddesine göre, göreve ilişkin kurallar kamu düzeninde olup, aynı yasanın 114/1-c bendi uyarınca dava şartı olan bu husus, HMK.nun 115/1 maddesi gereğince mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılır.
HMK’ nın 138. Maddesine göre mahkeme, öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verir; gerektiği takdirde kararını vermeden önce, bu konuda tarafları ön inceleme duruşmasında dinleyebilir. Mahkememizce dava şartı olduğundan usul ekonomisi gereğince taraflar davet edilmeden doya üzerinden inceleme ve karar verme yoluna gidilmiştir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 11.04.2019 tarih 2017/15-2141 Esas., 2019/442 Karar)
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının, davalı kooperatif eliyle davalı bankadan kredi kullandığı belirlenmiştir. Kredi sözleşmesinin bir sureti de dosyamıza ibraz edilmiştir. Dosya kapsamında davacının tacir olduğuna ilişkin bir bilgi, belge bulunmadığı gibi davacının da bu yönde bir iddiası bulunmamaktadır. Yine kredi sözleşmesi de salt tacirler için kullanılan Genel Kredi Sözleşmesi formatında değildir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık mutlak ticari dava olmadığı gibi her iki tarafın tacir ve ticari işletmesinden kaynaklanan nispi ticari dava kapsamına da girmemektedir. Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifleri aracılığı ile kullandırılan kredi nedeniyle doğan uyuşmazlıkta görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. … Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’ nin 27/12/2019 tarih … Esas, … Karar sayılı kararında da aynı hususlar vurgulanmıştır. Bu durumda, mahkememiz dava konusu uyuşmazlığa bakma konusunda görevli olmayıp, uyuşmazlığa bakma görevi asliye hukuk mahkemesine aittir. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, taraflarca ileri sürülmesi dahi yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerektiğinden mahkememizce göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usul yönünden reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, davanın HMK 114/1-c ve 115/2.maddeleri uyarınca görev yönünden USULDEN REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın görevli olan İSTANBUL ASLİYE HUKUKU MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’nun 331 mad. uyarınca Harç, yargılama gideri ve gider avansının görevli mahkemece değerlendirilmesine, davaya başka bir mahkemede devam edilmediği takdirde talep üzerine harç yargılama gideri ve gider avansı konusunda mahkememizce karar oluşturulmasına,
4-HMK 20.maddesi gereğince; karar tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtaratına,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
04/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır