Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/957 E. 2020/569 K. 11.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/957 Esas
KARAR NO : 2020/569

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/10/2019
KARAR TARİHİ : 11/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı taraf dava dilekçesi ile; taraflar arasında 5/12/2017 tarihli 1213 sayılı faktoring sözleşmesi imzalandığını, sözleşme kapsamında davalıya ödemeler yapıldığını ve davalının alacaklarının temlik alındığını, yapılan ödemenin teminatını oluşturmak üzere davalıya ait Trabzon İli, Yomra ilçesi, Kaşüstü Mahallesi … ada …parsel sayılı taşınmazı üzerine 13.000.000,00TL bedelli %42 yıllık faiz oranı ile ipotek konulduğunu, sözleşme kapsamında ilk işlemin 02/072018 tarihinde yapıldığını ve buna göre davalının iki adet toplam 6.500.000,00TL bedelli faturalardan kaynaklanan alacağından 2.333.120,00TL’lik kısmını davacıya temlik ettiğini, ödeme aracı olarak da fatura borçlusu … A.Ş keşideli,…muhataplı her biri 900.000,00TL bedelli 6 adet toplam 5.400.000,00TL’lik, aynı keşideci imzalı ve aynı banka muhataplı biri 750.000,00TL meblağlı ve biri 333.120,00TL meblağlı çeklerin verildiğini, bu çeklerden bir kısmının ödendiğini ve davalının borcuna mahsup edildiğini, bir adet çekin aynı keşideci imzalı …Muhataplı 900.000,00TL bedelli çek ile değiştirildiğini, … çekinin karşılıksız çıkması nedeniyle İstanbul… İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında takibe geçildiğini, 750.000,00TL meblağlı ve 333.120,00TL meblağlı çeklerin de karşılıksız çıkması nedeniyle İstanbul … İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında takibe geçildiğini, ikinci işlemin 17/08/2018 tarihinde yapıldığını ve davalının … şirketinden olan 1.416.000,00TL bedelli faturadan kaynaklı alacağının 1.145.000,00TL’lik kısmını davacıya temlik ettiği, ödeme aracı olarak yine …keşideli … muhataplı 1.145.000,00TL bedelli çek verdiğini, üçüncü işlem olarak 27/08/2018 tarihinde davalının yine faturadan kaynaklı 3.835.000,00TL’lik alacağının 2.030.800,00TL’lik kısmını davacıya temlik ettiğini ve ödeme aracı olarak yine…Turizm keşideli …muhataplı 1.030.800,00 TL ve 1.000.000,00TL bedelli iki adet çeki teslim ettiğini, yapılan tahsilatların davalının borcuna ve hesabından mahsup edildiğini, sözleşme kapsamında 44. İşlemin 29/08/2018 tarihinde yapıldığını ve buna göre davalının 3.835.000,00TL bedelli faturadan kaynaklanan 144.470,00TL alacağını da davacıya temlik ettiğini, ödeme aracı olarak da …Tur keşideli … muhataplı 144.470,00TL bedelli çeki verdiğini, çeklerin zamanda ödeneceğinin keşideci… tarafından da taahhüt edildiğini, ancak bir kısım çeklerin ödenmediğini ve bununla ilgili İstanbul … İcra müdürlüğünün … Esas ve İstanbul… İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyalarında takibe geçildiğini ve ödeme yapılmadığını, bunun üzerine davalı hakkında İstanbul … İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesine ilişkin takip yapıldığını, takipte tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla tahsilat istendiğini ve bakiye borç üzerinden talep edildiğini, ancak davalının haksız itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, arabuluculuk başvurusundan da bir sonuç alınamadığını, itirazın işi uzatmaya yönelik olduğunu beyanla itirazın iptaline ve davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf savunmasında: faktoring sözleşmesinin geçersiz olduğunu, 6361 sayılı yasa kapsamında geçerli ve fatura ile tevsik edilmiş bir alacak olmadığını, dolayısıyla davacıya bir borçlarının olmadığını, icra müdürlüğünün yetkisiz olduğunu, İStanbul Anadolu mahkeme ve icra dairelerinin yetkili olduğunu, hem çek nedeniyle takip yapılması hem de ipoteğin paraya çevrilmesinin hukuk aykırı olduğunu, mükerrer takip yapıldığını, davacının kötü niyetli olduğunu beyanla davanın reddine ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşmenin 4. Kısım 20. Maddesinde İstanbul İcra daireleri ve mahkemelerinin yetkili kılındığı, yetki şartının tarafların tacir olması nedeniyle geçerli olduğu anlaşılmış ve davalının yetki itirazı HMK’nın 17. Maddesi uyarınca red edilmiştir.
Mahkememizce takip dosyası dosyamız arasına alınıp incelenmiş, 15/04/2019 tarihinde 5.116.490,00TL asıl alacak üzerinden ve %42 faizle takip yapıldığı, itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Tapu kaydı ve ipotek senedi celbedilip incelenmiş, ipoteğin taraflar arasındaki faktoring ilişkisinden kaynaklı alacağın teminatını teşkil etmek üzere limit ipoteği olduğu görülmüştür.
Davalı ve fatura borçlusu… şirketinin vergi kayıtları ve BA/BS formları vergi dairesinden celbedilip dosya arasına alınmıştır.
Taraflar arasındaki çeklerin tehsiline ilişkin icra takip dosyaları celbedilip incelenmiştir.
Ön inceleme duruşmasına katılan davalı taraf, ikinci cevap için sürelerinin dolmadığını ve beklenmesini talip etmiş, mahkemece yasal sürenin sonuna kadar ikinci cevap verilebileceğine dair ara karar oluşturulmuştur.
Dosyamız bilirkişiye verilmiş ve rapor alınmış, raporda; faktoring sözleşmesinin geçerli olduğu, toplam borcun 5.302.551,22Tl olduğu rapor edilmiştir.
Davalı vekili duruşmada: faktoring sözleşmesinin usulüne uygun olmadığı yönündeki itirazının bilirkişi tarafından değerlendirilmediğini, geçiştirildiğini, biz farklı bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasını talep ettiğini bildirmiş ancak bu hususun mahkemece değerlendirilmesi gerektiği, raporun yeterli olduğu görülmüş ve itirazı red edilmiştir.
Davalı taraf bu kez dilekçe ile, ara karardan dönülmesini ve yeni bir heyetten rapor alınmasını talep etmiş, talebi ara karar ile red edilmiştir.
Davalı taraf, davaya konu sözleşmedeki imzanın kendilerine ait olmadığını, imza incelemesi gerektiğini, bu konuda İstanbul İcra Hukuk mahkemelerinden derdest dava olduğunu ve sonucunun beklenmesini talep etmiş, mahkememizce ilgili dosya örnekleri getirtilmiş.
İncelenen İcra hukuk mahkemeleri dosyalarından, davaya konu ipotek senedi ve faktoring sözleşmesindeki imzalara yönelik bir itiraz olmadığı, dolayısıyla davamızın sonucunu etkiler nitelikte olmadığı, davalının cevap dilekçelerinde de imza inkarı olmadığı anlaşılmış, yargılamayı uzatmaya matuf talebi red edilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce 11.11.2020 tarihli saat 15.55 saatine bırakılmış duruşmadan hemen önce saat 14.41’de davalı vekilinin UYAP üzerinden hakimin reddine ilişkin talep dilekçesi sunduğu görülmüş, bir sureti davacı vekiline verilerek görüşü sorulmuştur.
Davacı vekili, Davalı tarafın reddi hakim talepleri yargılamayı uzatmaya yönelik olduğunu, kabul etmediğini, davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiğini beyan etmiştir.
Davalı vekili, Reddi hakim talebinin değerlendirilmesini talep ettiğini, bu talebi değerlendirilmeyecek ise sözlü yargılamaya geçilmesine ilişkin ara karardan rücu edilmesini talep ettiğini, mahkeme heyetinin tarafsızlığından yana şüphelerinin olduğunu, itirazlarının değerlendirilmediğini, bu nedenle reddi hakim talebinde bulunduğunu ileri sürmüştür.
Davalı tarafın reddi hakim talebinin tüm heyete yönelik olduğu, oysa heyetin tümden reddinin mümkün olmadığı, red talebinin davayı uzatmaya matuf ve kötü niyetli olduğu değerlendirilerek, red talebinin geri çevrilmesine karar verilerek yargılamaya devam edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, faktoring sözleşmesinden kaynaklı ipoteğin paraya çevrilmesine ilişkin takibe itirazın iptaline ilişkindir.
Taraflar arasında faktoring sözleşmesi yapıldığı ve bu kapsamda temlik alınan alacaklara karşılık davalıya ödemeler yapıldığı, dava faktorun alacağının teminatı olarak davaya konu ipoteği aldığı, davalının verdiği faturaların ve çeklerin dava dışı …A.Ş’den alındığı, davalı şirket ile dava dışı fatura borçlusu şirketin ortaklık yapısının benzer olduğu, yöneticisinin aynı kişi olduğu ve faktoring sözleşmesine kefil olduğu anlaşılmaktadır.
Davalı ve dava dışı şirket arasında organik bağ var ve her ikisinin yöneticisi aynı kişi ise de, … tur ve davalının aynı sektörde iş yaptığı, dolayısıyla birbiriyle ticari ilişki, alacak borç ilişkisine girmesinin olağan olduğu, bazen aynı kişiye ait şirketlerin asıl işveren alt işveren veya işveren yüklenici, bayilik vebenzeri ilişkilerinin olabileceği, dolayısıyla her iki şirket arasında böyle bir ilişki olmasının faktoring sözleşmesinin geçerliliğine etki etmeyeceği anlaşılmıştır.
Davacı faktor, temlik aldığı alacağı 6361 sayılı yasa nedeniyle tevsik etmek zorunda olup, bu kapsamda dava dışı …Turizm şirketine kesilmiş faturalar ve karşılığında alınmış çekler mevcut olup, görünürde bu şart gerçekleşmiştir. Anılan fatura ve çeklerin ticari defterlere kaydedilmemesi faktor yönünden sonuca etkili olmayacaktır. Bu, ancak tarafları bağlar. Dolayısıyla faktorun araştırması gereken husus görünürdeki ilişki olup, şirketlerin ticari defterlerini inceleme olanağı ve yetkisi yoktur. Hatta şirketler arasındaki ilişkinin gerçek olup olmadığını da inceleme yükümlülüğü yüklenemez. Önemli olan, Vergi Usul kanunu ve Türk ticaret kanununa uygun, muhasebe standartlarında geçerli bir belgeyle alacağın tevsik edilmesi olup, somut olayda bu şart gerçekleşmiştir.
Davalının imza inkarına ilişkin iddiası, resmi belge olan ipotek senedinin sahteliği iddia edilmediğine göre dinlenilecek bir iddia değildir.
Bilirkişi tarafından defter ve kayıtlar üzerinde yapılan incelemeye göre, ödenmeyen çekler nedeniyle İstanbul … İcra müdürlüğü ile İstanbul … İcra müdürlüğü dosyalarından kaynaklı davalının, 5.302.511,22TL borcu mevcut olup, talip edilen ipotek miktarı bu miktarın altındadır. Yanı davalının borcu da sabittir.
Alacak sabit, faktoring sözleşmesi geçerli, temerrüt oluştuğuna göre, davacının ipoteği paraya çevirmeye ilişkin talebi haklı olup davanın kabulüne ve haksız davalının itirazı nedeniyle takdiren %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesine karar vermek gerektiği vicdani kanaat hasıl olmuş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının KABULÜ ile, davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyasına yönelik itirazının, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas ve İstanbul… İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyalarında yapılacak tahsilat ile tekerrür olmamak kaydı ile İPTALİNE, takibin devamına,
2-İtirazın haksız ve alacağın likit olması nedeniyle takdiren %20 oranı üzerinden hesaplanan 1.023.298,00TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Yasasına göre alınması gereken 349.507,43 TL karar harcından, davacı tarafça yatırılan 61.794,41 TL peşin harcın mahsubu ile 287.702,TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 61.794,41 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T gereğince 139.789,90TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça sarfedilen toplam 3.130,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İlişkin gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.11/11/2020

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır