Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/942 E. 2020/56 K. 28.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/942
KARAR NO : 2020/56

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 15/10/2019
KARAR TARİHİ : 28/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesin özetle; 14.04.2019 tarihinde saat 14.40 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile Bartın ili istikametinden Mugada istikametine seyir halinde iken, … köyü … mahallesinde cami önüne geldiği esnada, havanın yağışlı, yolun virajlı ve kaygan olması sebebiyle direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu gidiş istikametine göre sol tarafta bulunan …Cami duvarına aracının sol ön kısmı ile çarpması neticesinde tek araçlı, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kazada … plaka sayılı araçta yolcu konumunda bulunan müvekkili …’in yaralandığını ve bedensel güç kaybına uğradığını, davacı müvekkilin kazada ağır yaralandığını, sağ kolunun kırıldığını, …Hastanesi’nde tedavilerinin yapıldığını, dava sürecinde, davacının adli tıp kurumu veya üniversite hastanesi adli tıp anabilim dalı başkanlığına sevki ile yapılacak muayene sonucu maluliyetinin hesaplanmasının talep olunduğunu, müvekkili …’in kaza tarihinde 42 yaşında olup elektrikçi olarak çalıştığını, iş göremezlik tazminatı hesaplaması yapılırken asgari ücret üzerinden hesaplama yapılması gerektiğini ve taleplerinin de bu yönde olduğunu, geçici iş göremezlik için 500,00-TL ve daimi iş göremezlik için 500,00-TL olmak üzere toplam 1.000,00-TL iş göremezlik maddi tazminatının hüküm altına alınmasını talep ettiklerini, davalı … şirketinin poliçesi kapsamında belirlenecek daimi iş göremezlik tazminatı tutarın sakatlık ve ölüm teminatından;  maluliyet oranının yüksek çıkması veya geçici iş göremezlik süresi boyunca bakıcı giderine hükmedilecek olması halinde ise bakıcı giderine ilişkin zararın sağlık gideri, tedavi teminatından tahsiline karar verilmesini talep ettiklerini, işbu kaza nedeni ile müvekkilinin uğramış olduğu iş göremezlik zararının hesaplanarak taraflarına ödeme yapılması talebi ile sigorta şirketlerine başvuru yapıldığını, 22.04.2019 tarihli dilekçelerinin 23.04.2019 tarihinde davalı … çalışanı tarafından teslim alındığını, zararlarının karşılanması talebi ile müvekkilinin uğramış olduğu zararın tespiti için gerekli tüm belgelerle birlikte sigorta şirketine başvuru yapıldığını ve başvurunun üzerinden 15 gün geçmiş olmasına rağmen davalı … tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, açıklanan sebeplerle davacı müvekkilin yaralanmasından dolayı dosyanın aktüer bilirkişisine gönderilerek müvekkilin iş göremezlik tazminatının hesaplanmasını ile müvekkillerinin iş göremezlik zararının asgari üzerinden hesaplanması gerektiğini, trafik kazası sebebiyle oluşan bedensel zarar nedeniyle, 6100 sayılı HMK’nın 107. maddesine göre fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik geçici iş göremezlik için 500,00-TL ve daimi iş göremezlik için 500,00-TL olmak üzere toplam 1.000,00-TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren hesaplanacak avans faizi ile davalı … şirketlinden tahsiline karar verilerek, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin sorumluluğu sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kazaya karışan… plaka sayılı araç müvekkil şirket nezdinde 06.09.2018 – 06.09.2019 başlangıç ve bitiş tarihli … nolu ZMMS ile sigortalı olduğunu, bu poliçedeki kişi başı sakatlık ve ölüm teminatları ise kaza tarihi itibariyle kişi başına 360.000,00 TL olduğunu, müvekkili şirketin sigortalısının kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunduğunun ispat edilmesi halinde, sigortalısı araç sürücünün kusuru oranında poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, tüm dosyanın ve savcılık evraklarının da eklenerek adli tıp kurumu trafik ihtisas kurulundan kusur raporu alınmasını talep ettiklerini, kabul anlamına gelmemek üzere davacının sürekli sakatlığı Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesinden erişkinler için engellilik değerlendirmesi hakkında yönetmelik kapsamında alınacak rapor ile ispatlanması gerektiğini, davacının iddia ettiği maluliyet oranının ve maluliyetinin kaza ile ilgisinin ispatlanması gerektiğini, davacının maluliyet durumu ve sürekli sakatlık oranının Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi’nden alınacak rapor ile tespit edilmesi gerektiğini, sigortacı olan müvekkili şirketten olay tarihinden itibaren ticari faiz talebinde bulunulmasının hatalı olduğunu, sigortacı olan müvekkil şirketten ancak K.T.K 98. ve 99. maddeleri uyarınca, gerekli tüm belgelerle birlikte yapılan müracaattan 8 işgünü sonrasından itibaren, böyle bir müracaat bulunmadığı takdirde ise, ancak dava tarihinden itibaren faiz talep edilebileceğini, dava öncesi müvekkil şirkete herhangi bir müracaat bulunmadığından davayı kabul anlamına gelmemek üzere müvekkili şirketin yalnızca dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olabileceğini, davacının ancak yasal faiz talep edebileceğini, yaralanan ve / veya maluliyetinin olduğunu iddia eden davacının takması zorunlu olan emniyet kemerini takıp takmadığının netleşmesinin gerektiğini, ortaya çıkan sonuçta müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı hususlarının mahkemece tespitinin gerektiğini, davacı takılması zorunlu olan emniyet kemerini takmaması kaynaklı olarak malul kalmışsa müterafik kusurlu olduğunu, dava konusu olayda hatır taşıması bulunduğunu, davacının sigortalı araçta hangi nedenle bulunduğu, olayda hatır taşımasının söz konusu olup olmadığı araştırılması gerektiğini, dava, trafik kazası nedeniyle tazminat istemine ilişkin olduğunu, davacıların desteği davalı şirkete ait diğer davalı …’in kullandığı araçta hatır yolcusu olarak bulunduğunu, herhangi bir ücret karşılığında da yolculuk yapması söz konusu olmadığını, tazminat alacaklısının bir çıkar karşılığı olmaksızın taşındığı olaylarda, taşıyanın sorumluluğu haksız eylemden doğma bir sorumluluk olmakla beraber hatır taşıması söz konusu olduğundan tazminatın kapsamı üzerinde özel olarak durulması gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla ve %25 dan az olmamak üzere tazminattan indirim yapılması gerektiğini, geçici iş göremezlik ve tedavi masrafları bakımından müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğu kalmadığını, dolayısı ile davacının tedaviye ilişkin talebinin muhatabı artık SGK olduğunu, bu nedenle müvekkil şirket yönünden açılan davanın reddinin gerekeceğini, davanın aracın işletenine ve sürücüsüne ihbarı gerektiğini, davanın kazaya karışan 74 DA 381 plakalı araç sahibi Aydın Kahraman’ a ve sürücüsü Abdullah Kahraman’ a ihbar edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacının geçirmiş olduğu trafik kazası nedeni ile uğradığı bedensel zararların davalı … şirketinden tahsili istemine ilişkindir.
Davacı vekili ön inceleme duruşmasından önce 13.12.2019 tarihinde vermiş olduğu dilekçesi ile özetle davalı tarafından maddi tazminat taleplerine ilişkin ödeme yapıldığını, bu nedenle maddi tazminata ve ferilerine yönelik taleplerinden feragat ettiklerini, yapılan sulh anlaşması gereği tarafların karşılıklı olarak vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi olmadığını beyan etmiştir.
Davacının dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş, vekalet ücreti ve yargılama giderleri konusunda davacı beyanın aksine bir talepleri olup olmadığı sorulmuş davalı tarafından bir cevap verilmemiştir.

Mahkememizce 28.01.2020 tarihinde icra edilen duruşmaya da usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen taraflar katılmamıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 307 ve devamı maddelerinde düzenlenen davadan feragat hüküm kesinleşinceye kadar her zaman dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak kayıtsız ve şartsız olarak yapılabilen, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı olmayan, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesine dair bir taraf usuli işlemidir. Davacı vekilinin feragati sayılan şartlara haiz olduğundan mahkememizce davanın feragat nedeniyle reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, tarafların karşılıklı olarak birbirlerinden vekalet ücreti talebi olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Feragat nedeni ile REDDİNE,
2-Alınması gerekli 54,40-TL karar harcının davacının peşin yatırdığı 44,40-TL harçtan mahsubu ile alınması gereken 10-TL’nin Muhasebat Genel Müdürlüğü Genel Tebliğinin 11/2. Maddesinde belirtilen 16,02-TL’den az olması nedeni ile harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Taraflarca vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5-Kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.28/01/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır