Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/936 E. 2021/18 K. 12.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/936 Esas
KARAR NO : 2021/18
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/10/2019
KARAR TARİHİ : 12/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
A. Tarafların Talepleri
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili kurumun özerkliği ve tarafsızlığının sağlanması için kuruma devamlı ve düzenli gelir sağlamak amacıyla 3093 sayılı Türkiye Radyo Televizyon Gelirleri kanunun düzenlendiğini, davalı firmanın 28.07.2017 tarihinde 7020 sayılı yasa hükümlerinden yararlanmak istediğin müvekkiline bildirdiğini, davalının söz konusu talebi müvekkili tarafından incelenerek bilanço dönemi borçlarının yapılandırılması uygun görüldüğün toplam 214.602,72 TL borçlarının 18 eşit taksite bölünmesi ile her iki ayda bir ödeneceğini söz konusu taksit tutarının ilgili tarihe kadar kurumlarına daha önce bildirilen TRT enerji payı banka hesaplarına ödenmesi için alınacak banka hesap bilgesinin müvekkilinin gönderilmesi gerektiğini davalı firmaya bildirildiğini, mahsup edilen miktardan sonra kalan anapara 126.962,25 TL olduğunu, anaparaya 25.02.2016 vade tarihinden itibaren tahsil tarihine kadar gecikme zammı oranında gecikme faizi hesaplandığını, bakiye toplam alacaklarının tahsili için bu davayı açtıklarını, bu nedenlerle vadesinde ödenmeyen meblağın ve bu tutara vade tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek 3093 sayılı kanunun md.5c-3 fıkrası yollamasıyla 6183 sayılı AATUHK’ nda öngörülen gecikme zammı oranındaki faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirkete usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğ edildiği ancak davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.
B.Uyuşmazlık ve Deliller
Mahkememizce resen görevlendirilen mali müşavir bilirkişi … marifetiyle hazırlanan 21.12.2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “davacı yana ait 2013-2014 ve 2015 yılları ticari defterleri ve belgeleri incelendiğini, ticari defterlerin usulüne uygun olduğunu, davacının davalı yan ile ilişkisinin tahakkuk fişi düzenlendiğini de 181.00- Elektrik Hasılat Payı Gelir Tahakkuku hesabına borç tahsil edildiğinde alacak olarak ticari defterini kayıt ediyor olduğunu, tahsil edilmeyen gelirlerin tahakkukun da yapılmadığından ticari defterde davalı bakiyesi tespit edilmediği için davacı kurum mutabakat belgeleri üzerinde çalışma yapıldığını, davalı yanın ticari defterlerini sunmadığını, davalı tarafın 175.793,88 TL anapara borcunu kabul ederek taksitlendirme yaptırdığını, ancak 5. Taksitten sonraki taksitlerin ödenmemesi nedeniyle yapılandırmanın bozulduğunu, davacı kurumun davalı şirketten dava tarihi olan 15.10.2019 itibariyle alacağının 215.625,32 TL olarak hesaplandığını, davacının heline karar alınması halinde 6183 sayılı yasaya göre belirlenen gecikme zammı oranları üzerinden tahsil tarihine kadar gecikme zammı talep edebileceğini..” mütalaa etmiştir.
C. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe;
Dava dilekçesi, davacı kuruma ait işlem dosyası, muhasebe ve finansman dairesi başkanlığının resmi belge suretleri, davalı şirketin muhasebe kayıtları ve bilirkişi raporu davamızın delillerini oluşturmaktadır.
3093 Sayılı TRT Gelirleri Kanunun TRT Enerji Payını düzenleyen 4. Maddesinin c Fıkrasında ” Nihai tüketiciye Elektrik Enejisi satışı yapan lisans sahibi tüzel kişiler, iletim dağıtım ve parekende satış hizmetlerine ilişkin bedeller hariç olmak üzere, elektrik enerjisi satış bedelinin ( 01/07/2017 tarihinden geçerli olan hüküm- sanayi sicil belgesine sahip sanayi işletmelerine yapılan elektrik enerjisi satışı hariç) % 2 ‘si tutarındaki payı ( katma değer vergisi, diğer vergiler , fon ve paylar ile benzeri kesintiler hariç ) faturalarında ayrıca gösterir ve bu kapsamdaki bedelleri Türkiye Radyo Televizyon Kurumuna intikal ettirirler.”
Alacakların takip ve tahsilatına ilişkin 5/ c maddesinde ise;” Nihai tüketiciye elektrik enerjisi satışı yapan lisans sahibi tüzel kişilerce bu kanunun 4. Maddesinin ( c) bendine göre hesaplanacak bedeller en geç tahakkuku takip eden 2. Ayın 25 inde Türkiye Radyo – Televizyon Kurumunun göstereceği banka hesabına ödenir ve tahakkuk cetvelleri aynı süre içerisinde Türkiye Radyo – Televizyon Kurumuna gönderilir,
Nihai tüketiciye elektrik enerjisi satışı yapan lisans sahibi tüzel kişiler üçer aylar bilançoları kesinleştiğinde, o dönemin ödemeleri ile bilançoya göre ortaya çıkacak farklar müteakip ayın sonuna kadar taraflarca mutabakatı yapılarak tasfiye edilir.
Ödemelerin geciktirilmesi halinde, her geçen ay ve kesri için, nihayi tüketici elektrik enerjisi satışı yapan lisans sahibi tüzel kişilere 6183 sayılı amme alacaklarının tahsil usülü hakkında kanunda öngörülen gecikme zammı oranında gecikme zammı uygulanır. Kurum alacağı 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İİK hükümlerince takip ve tahsil olunur. ” Hükümleri bulunmaktadır.
Bu yasadaki düzenlemelere göre kanunun 5/c maddesi gereğince, 2013/2014/2015 bilanço dönemi için davalı şirket tarafından davacıya gönderilen mutabakat evraklarının davacı kurum tarafından tetkik edilmesi sonucu davacı şirketin ödeme yapılması için yazı ile bildirimde bulunduğu ancak yasada belirtilen tebliğ tarihinden itibaren 60 günlük süre içerisinde ödemeyi yapmadığı sunulan kayıtlardan ve bilirkişinin düzenlemiş olduğu rapordan anlaşılmıştır.
Yine davacı kurum alacağının ne miktar olacağı konusunda bilirkişinin 21/12/2020 tarihli düzenlemiş olduğu raporda da davacının asıl ana para alacağının 126.962,25 TL olduğu, bu tutara 25/02/216 tarihinden 15/10/2019 tarihine kadar gecikme faizi işleyeceği ifade edilmiştir.
Yargıtay’ın yerleşik uygulamaları da bu yönde olup 4. Hukuk Dairesi Esas No : 2015/10812 Karar No: 2017/8237 sayılı kararında aynı husus vurgulanmıştır. Anılan kararda ” Yukarıdaki yasal düzenlemeler ışığında dava değerlendirildiğinde, Kurumun 3093 Sayılı Türkiye Radyo Televizyon Gelirleri Kanunu’nun 4 üncü maddesinin (c) bendi kapsamındaki katkı payına ilişkin alacağı, yine aynı Kanun’un 5/c maddesindeki özel düzenleme gereğince, sadece gecikme zammı oranının hesaplanmasına ilişkin olarak 6183 sayılı Kanun hükümlerindeki orana atıfta bulunmakta, katkı payı alacağı yönünden ise 2004 sayılı İcra İflas Kanunu hükümlerince takip ve tahsili gereken alacaklar niteliğinde genel bir alacak olduğu anlaşılmaktadır.” denilmekle alacağın varlığı açıklığa kavuşturulmaktadır.
Böylece davacının talepleri bilirkişi raporu ile aynen belirlendiğinden açılan davanın kabulüne karar verilerek aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile 126.962,25-TL’nin 25/02/2016 tarihinden itibaren 3093 sayılı kanun 5/c-3 ve 6183 sayılı AATUHK’da öngörülen faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 8.672,79-TL harçtan peşin alınan 2.168,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 6.504,59-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 44,40-TL başvuru harcı, 2.168,20-TL peşin harç, 700-TL bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 858,40-TL olmak üzere toplam 3.771,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 16.011,41-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde ödeyen tarafa iadesine,
6-Dava açılmadan evvel sonradan haksız çıkan taraftan alınmak üzere suç üstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına dair,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/01/2021

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.