Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/885 E. 2020/144 K. 27.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/885
KARAR NO : 2020/144

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 14/10/2019
KARAR TARİHİ : 27/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 06.08.2018 tarihinde (… Sigorta AŞ. Poliçe no:… acenta no:) … plakalı ,… marka,mülkiyeti …’ya ait olan, … (TC no:…) kullanımındaki araç ile aynı istikamette önünde normal bir şekilde seyreden, müvekkili … (TC no:…), mülkiyeti kendine ait, kendi kullanımındaki … alman plakalı araca, … / … İlçesi, … Bulvarı, SGK önünde fren yaparak durduğu esnada, arkasından dikkatsiz, kontrolsüz bir şekilde aşırı süratli olarak gerekli takip mesafesi bırakmadan (bu araca ait yerde 20 metre kazık fren izi bulunduğunu) gelen aracın ön kısmı ile müvekkilinin aracının arka kısmına çarpması nedeniyle maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, aracın …’daki tamir masraflarının şöyle olduğunu; … 12.11.2018 , uluslar arası … kategorizasyon barkodları kullanılarak, 7.678,95 € olarak tespit edildiğini, tespit bilirkişi ücreti olarak 484,09€ ödeme yaptığını, müvekkilinin bu hasardan ötürü …’deki sigortasından yeşil kart tazminat almadığını, müvekkilinin zararının tazmini için bu uzlaşma yoluna başvurulmuşsa da bir netice elde edilemediğini, bu davayı açmanın zorunlu hale geldiğini, sonuç olarak açıklanan nedenlerle; meydana gelen kazadan oluşan ve karşılanmayan müvekkilinin zararının; davalı sigorta tarafından ZMM sigorta poliçesi ile (… Sigorta AŞ. Poliçe no:… ) güvence altına alınmış kusurlu kullanılan … plakalı aracın, arkadan çarpma şeklinde gerçeklesen trafik kazasından kaynaklanan, uğranılan müvekkil zararı, 7.678,95 € tahsil anındaki kur üzerinden sigorta için ZMMS poliçe kapsamında kalan kısım ile sınırlı olmak üzere, davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini, faiz:3095 SK 4/a maddesine dayalı olarak; zarar için kaza tarihi olan 06.08.2018 tarihinden itibaren, (sigorta için ihbar tarihi 20.2.2019 tarihinden itibaren) faize ile fazlaya ilişkin talep haklarının saklı tutularak tahsilini, 1250 TL tercüme masrafının ve tespit bilirkişi ücreti olarak 484,09€ nun yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılarak tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı … ve … cevap dilekçelerinde özetle; yetki konusunda itirazları olduğunu, olayın …’de olduğunu, ikametgahlarının … olduğunu, davanın … Mahkemeleri’nde açılması gerektiğini, olayın üzerinden bir yıl geçtiğini, bu nedenle zaman aşımı itirazları olduğunu, davanın haksız ve fahiş olarak açıldığını, davacının arabasının … SGK önünde, üç şeritli yolda, park yasağı olan bir yerde, hiçbir işaret, ikaz ışığı veya dörtlüleri yanmadan park etmiş vaziyette en sağ şeritte durduğunu, en sağ şeritte belediye otobüsünün arkasında seyir halinde ilerlerken otobüsün bu aracı fark ettiğini ve birdenbire orta şerite geçtiğini, ancak bu hatalı park eden aracı sonradan fark ettiğini ve duramadığını, kaza meydana geldiğini, eksperin %75 karşı tarafın, %25 kendisinin kusurlu olduğunu söylediğini, bu tespiti de kabul etmediklerini, dava dilekçesinin kendilerinin %100 kusurlu olduğunun söylendiğini, bunu da kabul etmediklerini, olay yerinde keşif yapılarak yeniden mahkemenin tespit yapmasını ve kusurun belirlenmesini talep ettiğini, tanık dinlenilmesini talep ettiğini, davacı tarafın hasar konusundaki beyanlarını da kabul ettiklerini, …’da bir hasar tespit değeri yapıldığını ve bu değerin 7.678,95 Euro olduğunu, davacı tarafın talep ettiği tercüme masraflarını ve her türlü taleplerini kabul etmediklerini, sonuç olarak açıklanan nedenlerle; öncelikle yetki ve zaman aşımı itirazlarının kabulü ile yetkili mahkemelerin … Mahkemeleri olduğunu, haksız davanın tüm ferileri ile reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin de davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta Anonim Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının hasara ilişkin talepleri karşılandığından işbu davanın reddinin gerektiğini, davacının müracaatı üzerine yaptırılan inceleme sonucu 1.305,00-TL hasar oluştuğunu, 26.10.2018 tarihinde anlaşmalı servise 1.305,00-TL ödendiğini, dolayısıyla yapılan hasar bedeli ödemesi ile davacının zararının karşılandığını, fazlaya dair taleplerin reddinin gerektiğini, her halükârda müvekkil sigorta şirketinin ancak ZMS Sigortası Genel Şartlarında öngörülen şekilde belirlenecek gerçek zarar miktarından sorumlu tutulabileceğini, diğer taraftan haksız fiilden kaynaklanan zararın ancak haksız fiil tarihinde ve memleket parası üzerinden gerçekleştiğinin kabul edilmesi gerektiğini, araçta meydana gelen hasar ve tamir bedelinin poliçe genel şartlarına göre tespit edilmesi gerektiğini, tercüme bedelinin dava dayanağı KZMSS teminatı kapsamı dışında olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu yönündeki iddialarının kabulünün mümkün olmadığını, ihbar edilmeden ödenen ekspertiz ücretinden müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunda bulunmadığını, ayrıca her halükârda talep edilen ekspertiz ücretinin makul oranı aştığını, her halükârda asıl alacağı belirlemek için delil tespit gideri olarak ödenen ekspertiz ücreti, yargılama giderleri ile birlikte hüküm altına alınması gerektiğini, davacının faiz başlangıcına ilişkin taleplerinin kabul edilebilir olmadığını, sonuç olarak açıklanan nedenlerle; davacının hasara ilişkin zararı karşılanmış olduğundan işbu davanın reddini, tercüme masrafı teminat dışı olduğundan tercüman masrafına ilişkin taleplerin reddini, her halükârda sorumluluğa esas kusur oranlarının tespit edilebilmesi için konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılmasını, tüm delillerin toplanmasından sonra dava dosyasının konusunda uzman bilirkişiye tevdii ile yukarıdaki ilkeler ışığında Türkiye piyasa koşulları dikkate alınarak gerçek zararın tespit ettirilmesini, yapılacak yargılamada, sınırlı sorumluluk ilkesi, gerçek zararın giderilmesi ilkesi, zenginleşme yasağı ilkesi, kusur oranında sorumluluk ilkesinin her durumda gözetilmesini, haksız ve hukuka aykırı ekspertiz ücreti taleplerinin reddini, her durumda müvekkili şirketin temerrüde düşmediği dikkate alınarak müvekkili şirketin yargılama giderleri ve vekâlet ücretinden sorumlu tutulmamasını, fazlaya ilişkin taleplerin reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacının, gerçekleşen trafik kazası nedeniyle uğramış olduğu zararın davalılardan tazminine karar verilmesi istemine ilişkindir.
Tensip zaptı uyarınca davacının delillerinin toplanmasına ilişkin ara kararlar oluşturulmuş ve davanın basit yargılamaya tabi olduğu anlaşılmakla duruşma günü belirlenerek taraflara bu hususta davetiye gönderilmiştir. 27/02/2019 tarihinde icra edilen duruşmaya davacı yan katılmış, davalı taraf ise mazeretsiz olarak duruşmaya katılmamıştır.
6100 Sayılı HMK nın 114 ve devamı maddelerince ilk önce dava şartlarının mevcut olup olmadığı incelenecek ve bu hususta eksiklik bulunmadığının anlaşılması halinde ilk itirazın mevcut olup olmadığı karara bağlanacak akabinde uyuşmazlığın esası ele alınacaktır.
Davalı taraf süresi içinde verdiği cevap dilekçesi ile davanın … Mahkemelerinde görülmesi gerektiği yönünde yetki itirazında bulunmuştur.
6100 Sayılı HMK’ nın “Haksız fiilden doğan davalarda yetki” başlıklı 16. Maddesine göre, haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’ nun 110. Maddesi ” Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir” düzenlemesine havidir.
İlgili yasal düzenlemeler uyarınca yasa koyucu haksız fiilden doğan davalarda yetkili mahkemeyi seçme hususunda davacı tarafa seçimlik bir hak tanımıştır. Ne var ki davacı tarafından bunların hiçbirinin tercih edilmemesi halinde usulüne uygun yapacağı yetki itirazı ile bu hak davalı tarafa geçmektedir.
Dava dosyasının incelenmesinde davacının yurt dışı ikamet adresinin …, yurt içi ikametgahı ile mernis adresinin aynı adres olan … olduğu, davalılardan … ve …’ nın ikametgah adreslerinin dava ve cevap dilekçelerinde belirtildiği üzere … olduğu anlaşılmıştır. Diğer davalı sigorta şirketinin ise … adresi ise mahkememiz yargı snırları içerisinde kalmamaktadır. Dava konusu haksız fiil ise … ilinde gerçekleşmiştir. Belirtilen nedenlerle mahkememiz dava konusu uyuşmazlığı görmeye yetkili değildir. Açıklanan nedenlerle mahkememizin yetkisizliğine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR:
1-Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE, HMK 114/1-ç ve HMK 115/2 md. Uyarınca davanın USULDEN REDDİNE,
2-HMK 20/1 md. Uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık hak düşürücü süre içerisinde taraflarca mahkememize başvurularak talep edilmesi halinde dava dosyasının yetkili … Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine, aksi takdirde talep halinde mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
3-HMK 331/2 md. Uyarınca yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususlarında görevli mahkemece karar verilmesine, mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususunda da karar verilmesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, gerekçeli kararı tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 27/02/2020

Katip
¸

Hakim
¸