Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/831 E. 2022/747 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/831 Esas
KARAR NO : 2022/747
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/10/2019
KARAR TARİHİ : 10/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin kendisine gönderilen birinci haciz ihbarnamesi uyarınca ödeme yapması gereken icra dosyasına değil de sehven başka bir icra dosyasına ödeme yapması sonucu sebepsiz zenginleşen davalı taraftan ödenen miktarın iadesi amacıyla …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. Sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, söz konusu takibe itiraz edildiğini, müvekkili şirketin kendisine tebliğ edilen birinci haciz ihbarnamesi uyarınca ödeme yapması gereken icra dosyasına değil de sehven davalı tarafın borçlu olduğu başka bir icra dosyasına ödeme yaptığını, gönderilen birinci haciz ihbarnamesi uyarınca … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. Sayılı dosyası kapsamında karşı taraf … … San. A.Ş’nin müvekkili şirkette bulunan 111.997,10 TL alacağına haciz konulduğunu, ancak söz konusu alacak miktarının gönderilen birinci haciz ihbarnamesi uyarınca … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. Sayılı dosyasına yaptırılması gerekirken yine karşı taraf … … San. A.Ş’nin borçlu olduğu …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. Sayılı dosyasına sehven yatırdığını, müvekkili şirket tarafından sehven yapılan ödeme sonucu davalı tarafın sebepsiz zenginleştiğini, müvekkili şirket tarafından yapılan ödeme sonucu sebepsiz zenginleşen davalı tarafın ödenen miktarı iadesinin gerektiğini, haklı davalarının kabulü ile icra takibine yapılan haksız itirazın iptalini, davalı aleyhine %20’den az olmak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davanın reddi gerektiğini, takibin haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olarak yürütüldüğünü, müvekkili firmanın davacı şirkete herhangi bir borcu ya da taahhüdü bulunmadığını, davacı tarafın müvekkili şirketin borçlu olduğu İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E ve … İcra Müdürlüğünün 2018/… E. Sayılı dosyalarından birinci haciz ihbarnamesi gönderildiğini, davacı tarafın …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. Sayılı dosyaya sunduğu dilekçede müvekkilinin davacı şirketten 111.997,10 TL alacağının olduğunu kabul ettiğini, söz konusu alacağın varlığının kabul edildiğini ve davacı tarafın yaptığı ödeme borcuna mahsup edildiğini, bu durumda müvekkilinin yapılan bu ödeme sonucu sebepsiz zenginleşmenin söz konusu dahi olmadığını, ayrıca takipte talep edilen ve tamamen fahiş olan faiz oranının da taraflarından kabul edilmesinin mümkün olmadığını, faiz oranının T.C Merkez Bankasından sorularak belirlenmesinin gerektiğini, aleyhe açılan itirazın iptaline yönelik davanın reddini, davacının taraflarına alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödenmesini, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından başlatılan icra dosyasına davalı tarafından yapılan itiraz uyarınca İK 67 ve devamı maddeleri uyarınca itirazın iptali istemine ilişkindir.
…. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. Sayılı dosya aslı celp edilmiş ve incelenmesinde; alacaklısı … San. Tic. A.Ş tarafından, borçlu … … San. A.Ş Aleyhine 111.997,10 TL asıl alacak üzerinden asıl alacağa takip tarihi olan 31.10.2018 tarihinden itibaren yasal faiz işletmek kaydıyla tahsili talebi ile icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlunun borca ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz sonucu icra takibinin durduğu, mahkememiz nezdinde görülen davanın İİK.m67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraf delillerinin toplanmasına geçilmiş; …. İcra Müdürlüğü’ne müzekkere ile 2018/… E. Sayılı dosyasının celp edilip incelenmesinde, dava dışı … San. Ltd. Şti. Tarafından mahkememiz davalısı … … San. A.Ş’ye toplamda 110.073,75 TL üzerinden icra takibi başlatıldığı, bu dosyada davacıya haciz ihbarnamesi gönderildiği, davacının haciz ihbarnamesi uyarınca 13.09.2018 tarihinde 111.997,10 TL ödemede bulunduğu görülmüştür.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’ne müzekkere ile 2018/… E. Sayılı dosyasının celp edilip incelenmesinde, dava dışı takip alacaklısı … Tic. A.Ş tarafından dosyamız davalısı … … San. A.Ş hakkında toplamda 4.519.818,08 TL üzerinden icra takibi başlatıldığı, bu dosyada davacıya haciz ihbarnamesi gönderildiği, davacının haciz ihbarnamesi uyarınca 16.10.2018 tarihinde 95.313,00 TL ödemede bulunduğu görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın halli bakımından dosya Nitelikli Hesaplama Uzmanı bilirkişiye tevdii edilmiş olup, 17.08.2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…Dava dosyasında bulunan taraf dilekçeleri, icra dosyaları ve diğer belge ve bilgilerle sınırlı olarak yapılan açıklamalar sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 266/c.2 hükmü uyarınca bilcümle hukuki takdir ve tavsif sadece Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, davalının sebepsiz zenginleşmeden sorumlu olmadığı, dava konusu 111.997.10 TL’nin sebepsiz zenginleşme nedeniyle istenemeyeceği sonucuna ulaşmış bulunmaktayız…” görüşü mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, rapora karşı davacı tarafça itiraz dilekçesi sunulduğu görülmüştür.
Davacı itirazı ve ilk bilirkişi raporunda davacının dava dilekçesinde belirtmemesi nedeniyle 2. Ödemenin yer almadığı, raporun buna göre hatalı olarak tanzim edildiği dikkate alınarak bilirkişiden ek rapor tanzim edilmesi istenilmiş, 17.11.2021 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; “…İtirazlar ile Davacı … San. ve Tic. A.Ş. vekili tarafından dilekçe Ek’inde Ek-1 ve Ek-2 olarak sunulan ödeme dekontları incelenmiştir. Her iki dekontta yer alan alacak kalemlerinden; İstanbul … İcra Müdürlüğü (2018/… E.) dosyasına ödenen 95.313,00 TL’ye (… sayılı ve 16.10.2018 tarihli) alacağa Bilirkişi Raporu sayfa 3’de yer alan listenin 28 numara sırasında ve …. İcra Müdürlüğüne (2018/… E.) ödenen 111.997,10 TL (… sayılı ve 12.09.2018 tarihli) alacağa ait dekonta da Bilirkişi Raporu sayfa 2, 4, 5 ve 6’da yer verildiği görülmüştür. Ancak kök raporda ödemeyi yapan üçüncü kişinin davacı olduğu sehven belirtilmemiştir. …. İcra Müdürlüğü 2018/… E. sayılı dosyası üzerinden gönderilen 06.08.2018 birinci haciz ihbarnamesi (89/1), Davacı tarafından 17.08.2018 tarihinde tebellüğ edilmiş ve uhdesindeki 111.997,10 TL icra dosyasına ödenmiştir. 11.10.2019 tarihli kapak hesabında 111.997,10 TL ödeme mahsup edildikten sonra bakiye alacak 22.680,57 TL olarak bildirilmiştir. Dolayısıyla fazla bir ödeme söz konusu değildir. Kaldı ki dosya borcunu aştığı için davalıya iade edilen bir tutar iddia ve ispat edilmiş değildir. “İstanbul … İcra Müdürlüğü”nün 2018/… E. dosyası ile davacı … San. Ve Tic. A.Ş.’ye Birinci Haciz İhbarnamesi (89/1) gönderilmiştir. Davacı tarafından 16.10.2018 tarihinden icra dosyasına 95.313,00 TL ödenmiştir. Bu dosyada da 4.500.000,00 TL asıl alacak 33.318,08 TL ferileri olmak üzere toplam 4.533.318,08 TL’nin tahsili için 10.05.2018 tarihinde açılmış ve alacaklı şirkete muhtelif tarihlerde toplam 3.218.666,95 TL ödeme yapılmıştır. Bu dosyaya da ödenen fazla bir tutar bulunmamaktadır. Davacının farklı iki icra dairesine ödeme yaptığı konusunda bir ihtilaf yoktur. Ancak, davacı, uhdesinde davalı/borçluya ait herhangi bir hak veya alacak bulunmaksızın ödeme yaptığını; davalı/borçlunun geçerli herhangi bir alacağı bulunmadığını iddia ve ispat etmiş değildir. Aksine beyanlarında bir alacağın bulunduğunu ifade etmektedir. Bu nedenle kök raporda belirttiğimiz gibi davacının sebepsiz zenginleşme nedeniyle talep edebileceği bir alacağı bulunmamaktadır. Bu nedenle ek bilirkişi raporunda kök rapordaki sonuca ulaştığımızı bildiririz…” görüşü mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi ek raporu taraflara tebliğ edilmiş, rapora karşı davacı tarafça itiraz dilekçesi sunulduğu görülmüştür.
Davacının itirazları, davacının davalı ile olan ticari münasebetinde davalıya olan borcunun miktarı, buna göre borcundan fazla tutarda ödemeyi haciz ihbarnamesi gönderilen icra dosyalarına ödeyip ödemediği belli olmadığından ek rapor da hüküm kurmaya yeterli görülmemiş, mahkememizin 27.01.2022 tarihli duruşmasının 1 numaralı bendi uyarınca Mali Müşavir bilirkişiden rapor alınması istenilmiş, 13.04.2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…Dava konusunun; taraflar arasından olan cari hesap mutabakatsızlığı, alacağın varlığı ve yapılan ödeme konusunda olmadığı ve bu hususlar ile ilgili ihtilafın olmadığı, ihtilafın davacı tarafından kendisine tebliğ edilen birinci haciz ihbarnamesi uyarınca … İcra Müdürlüğü 2018/… sayılı dosyasına ödeme yapması gerekirken, ödeme yapması gereken dosyaya değil davalı tarafın borçlu olduğu … İcra Müdürlüğü 2018/… esas sayılı dosyaya yapılan ödemenin sebepsiz zenginleştirme gerçekleştirip gerçekleştirmediği hususunda olduğu, davacı şirketin, davalı yana … İcra Müdürlüğüne davalının kendisine haciz ihbarnamesi uyarınca haciz uygulandığı bildirilen tarih olan 16.03.2018 de 216.098,42 TL borçlu olduğu, davacı şirketin davalı yana … İcra Müdürlüğü dosyasına davalının alacaklı olduğunu bildirdiği 17.08.2018 tarihinde 111.997,10 TL borçlu olduğu görülmüş olup davacı tarafın kendisine tebliğ edilen birinci haciz ihbarnamesi uyarınca İstanbul … İcra Müdürlüğü 2018/… sayılı dosyasına ödeme yapması gerekirken, ödeme yapması gereken dosyaya değil davalı tarafın borçlu olduğu … .İcra Müdürlüğü 2018/… esas sayılı dosyaya yapılan ödemenin sebepsiz zenginleştirme gerçekleştirip gerçekleştirmediği hususunun hukuki yorum gerektirdiğinden bu hususta Taktirin Sayın Mahkemede olduğu yönünde görüş ve kanaatine varılmıştır…” görüşü mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı davacı tarafça itiraz dilekçesi sunulduğu görülmüştür.
Davacı tarafça beyan dilekçesinde ödeme tarihi yanlış bildirildiğinden mali müşavir bilirkişiden ek rapor alınmasına ihtiyaç duyulmuş, … İcra Müdürlüğünden davacıya haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiği, 13.06.2018 tarihi ile davacı yanca icra müdürlüğü dosyalarını ödeme yapıldığı anlaşılan 12.09.2018 ve 16.10.2018 tarihlerinde aayrı ayrı olmak üzere tarafların cari hesap durumu, davalının davacıdan alacaklı olup olmadığı ile var ise bunların miktarlarının belirtilmesi hususunda ek rapor tanzim edilmesi istenilmiş, 22.08.2022 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; “…Dava konusunun; taraflar arasından olan cari hesap mutabakatsızlığı, alacağın varlığı ve yapılan ödeme konusunda olmadığı ve bu hususlar ile ilgili ihtilafın olmadığı, ihtilafın davacı tarafından kendisine tebliğ edilen birinci haciz ihbarnamesi uyarınca İstanbul … İcra Müdürlüğü 2018/… sayılı dosyasına ödeme yapması gerekirken, ödeme yapması gereken dosyaya değil davalı tarafın borçlu olduğu …. İcra Müdürlüğü 2018/… esas sayılı dosyaya yapılan ödemenin sebepsiz zenginleştirme gerçekleştirip gerçekleştirmediği hususunda olduğu, davacı şirketin davalı yana …İcra Müdürlüğüne davalının kendisine haciz ihbarnamesi uyarınca haciz uygulandığı bildirilen tarih olan 13.06.2018 de 96.134,65 TL borçlu olduğu, 12.09.2018 tarihinde borç/alacak durumu olmadığı 0,00 TL bakiyesi olduğu ve 16.10.2018 tarihinde davacının davalı yandan 95.271,00 TL alacaklı olduğu görülmüştür. Davacı tarafın kendisine tebliğ edilen birinci haciz ihbarnamesi uyarınca … İcra Müdürlüğü 2018/… sayılı dosyasına ödeme yapması gerekirken, ödeme yapması gereken dosyaya değil davalı tarafın borçlu olduğu … .İcra Müdürlüğü 2018/… esas sayılı dosyaya yapılan” ödemenin sebepsiz Zzenginleştirme gerçekleştirip gerçekleştirmediği hususunun hukuki yorum gerektirdiğinden bu hususta Taktirin Sayın Mahkemede olduğu yönünde görüş ve kanaatine varılmıştır…” görüşü mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi ek raporu taraflara tebliğ edilmiş, rapora karşı taraflarca beyan ve itiraz dilekçesi sunulduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalının …. İcra Müdürlüğünün ve … İcra Müdürlüğünün yukarıda numaraları belirtilen dosyalarında borçlu sıfatı ile yer aldığı, dosyalarda davacıya dava dışı alacaklılar tarafından haciz ihbarnameleri gönderildiği, davacının her iki dosyaya da ayrı ayrı ödemede bulunduğu, davacının … İcra Müdürlüğü dosyasına ödeme yapacakken sehven … İcra Müdürlüğü dosyasına ödeme yaptığı, akabinde … İcra Müdürlüğünce haciz ihbarnamesi uyarınca paranın dosyaya yatırılması, aksi halde borcun yedinde sayılacağı ihtarı üzerine bu defa anılan dosyaya da ödeme yaptığı hususlarında ihtilaf bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının sehven yanlış icra dosyasına yaptığı ödeme sonrası 2. ödemenin sebepsiz zenginleşme teşkil edip etmediği ile bunun tahsili için başlatılan icra takibine davalı yanca yapılan itirazın haklı olup olmadığı hususlarındadır.
Bunun tespiti için bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, nitelikli hesap uzmanı bilirkişinin raporları davacı yanca dava dilekçesindeki 2. ödemeden bahsedilmemesi ve haciz ihbarnamesi tebliğ tarihinin yanlış olarak 16.03.2018 tarihi bildirilmesi ve raporun da buna göre düzenlenmesi nedenleri ile hatalı oluşturulan raporlar hükme esas alınmamıştır.
Akabinde dosyanın tevzii edildiği mali müşavir bilirkişiden ilk haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiği tarih ile davacı taraf ile ödeme yapılan 12.09.2018 ve 16.10.2018 tarihlerinde davacı ve davalının alacak borç durumlarının tespiti için rapor aldırılmış; bilirkişi 13.06.2018 tarihinde davacının davalıya 96.134,65 TL borçlu olduğunu raporlamıştır. Her ne kadar davalı raporun gerekçe ve sonuç kısmının çelişkili olduğunu, yeniden rapor alınması iddiasında bulunmuşsa da, gerekçe kısmında yazım yanlışı yapıldığı ve raporun sonuç kısmının doğru olduğu anlaşılmakla davalı itirazlarına itibar edilmemiştir.
Davacı ise 10.08.2018 tarihi (… İcra dosyasındaki haciz ihbarnamesi tebliğ tarihi) itibari ile alacak borcu gösterir ek rapor alınması isteminde bulunmuş ise de davacının …. İcra Müdürlüğü dosyasında haciz ihbarnamesine verdiği 17.08.2018 tarihli beyanında davalı borçlunun kendisinden 111.997,10 TL alacaklı olduğu şeklindeki kabulü ile dava dilekçesinde bu miktarın borcu kabul eder mahiyette “davalının müvekkil şirkette bulunan 111.997,10 TL tutarındaki alacağına haciz konulmuştur.” beyanı ve ilk yapılan ödemenin de bunlarla uyumlu şekilde 111.997,10 TL olduğu dikkate alınarak bu hususta yeniden rapor alınmasına gerek görülmemiştir.
Buna göre davalının davacıdan 111.997,10 TL alacağı varken davacının bu miktarı yanlış icra dosyasına ödediği ve sonrasında haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmemesi nedeniyle bu defa 95.313,00 TL daha ödemek zorunda kaldığı, ticari defterlerine göre de ilk ödeme miktarını aşan miktarda davalıya borcu bulunmadığı, davalının da daha fazla alacağı bulunduğunu ispat edemediği, ticari defterlerini de sunmaktan kaçındığı hususları birlikte değerlendirildiğinde davacının kabulü altındaki 111.997,10 TL dışında ödediği, 95.313,00 TL tutarında davalının sebepsiz zenginleştiği mahkememizce de sabit görüldüğünden davanın bu miktar üzerinden kısmen kabulü cihetine gidilmiştir.
Alacağın likit olması nedeni ile hükmolunan alacak miktarı üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatına, davacının kötü niyeti ispat edilemediğinden davalının bu husustaki isteminin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile; davalının …. İcra Müdürlüğünün 2018/… E. Sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline; takibin 95.313,00 ₺ asıl alacak üzerinden takip talebinde belirtilen şartlar ile aynen devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Hükmolunan alacağın %20’si nispetinde hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalının kötü niyet tazmiatı talebinin reddine,
4-Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 6.510,83 ₺ harçtan peşin alınan 1.352,65 ₺’nin mahsubu ile bakiye 5.158,18 ₺ harcın davalıdan alınarak hazineye ödenmesine,
5-Davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.352,65 TL peşin harç ile 44,40 TL başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından tebligat, müzekkere, bilirkişi ücreti ve sair giderler için sarfedilen toplam 2.880,00 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 2.450,88 ₺’nin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine, bakiye kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Zorunlu Arabuluculuk başvurusu nedeniyle harcanan 1.320,00TL’nın davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 196,68 ₺’sinin davacıdan; 1.123,32 ₺’sinin ise davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
8-Kabul edilen dava değeri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir edilen 15.250,08 ₺ vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Reddedilen dava değeri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. Maddesine göre hesap ve takdir edilen 9.200,00 ₺ vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi, verilen karar usulen okundu anlatıldı.
10/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır