Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/780 E. 2020/520 K. 27.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/780
KARAR NO : 2020/520

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/10/2019
KARAR TARİHİ : 27/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Tarafların İddia ve Talepleri
Davacı vekili 08/10/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle, müvekkili … isimli şahsa ait … sevk ve idaresindeki tescilsiz motosikletin kontrolden çıkarak Konya-Ankara devlet karayolu kavşağında devrilmesi sonucu meydana glene kaza dolayısıyla müvekkilinin geçici ve sürekli iş göremez hale geldiğini ve kalıcı şekilde sakatlandığını, müvekkili yolcu konumunda seyir halinde iken yol üzerinde iş makinelerinin bulunması ve kaza tespit tutanağına göre …’nın 2918 sayılı KTK’nun 52/1-b maddesini ihlal etmiş olması nedeni ile tek taraflı trafik kazasının meydana geldiğini, müvekkilinin ağır yaralandığını ve malul kaldığını, dava öncesinde tescilsiz ve ZMMS sigortası bulunmayan motosikletin sebep olduğu kaza nedeni ile davacının maddi zararının karşılanabilmesi için davalı … yazılı başvurularının 11/09/2019 tarihinde kuruma teslim edildiğini ve yapılan inceleme sonrası trafik tespit tutanağında farklı isimlerin yazılı olduğunun ve davacının kazaya karışan araçta olduğunun ispat edilemediği gerekçesi ile ret edildiğini, … Üniversitesinden alınan sağlık kurulu raporunda müvekkilinin %37 sürekli maluliyetinin bulunduğunu ve kazada yolcu konumunda olması nedeni ile kusur atfedilemeyeceğini belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 50,00-TL geçici iş göremezlik ile 50,00-TL sürekli maluliyet olmak üzere toplam 100,00-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir
Davalı vekili 15/10/2019 tarihli cevap dilekçesinde, davanın tescilsiz araç maliki … ile sürücüsü … ihbarını talep ettiklerini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile sorumluluklarının sürücünün kusuru oranında ve kaza tarihindeki ZMMS poliçe limitleri 330.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, geçici iş göremezlik zararlarının yeni genel şartlarda yapılan düzenleme gereği tedavi giderlerinden sayılması nedeni ile sigorta şirketinin sorumlu olmadığını, ATK’dan rapor alınarak davacının kaza ile illiyeti de irdelenerek oranlarının tespitinin gerektiğini, maluliyet raporunun ve tazminat hesaplamasının yeni genel şartlarda belirtildiği gibi yapılmasını, ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Kendisine dava ihbar olunan … 28/08/2020 tarihli dilekçesiyle; kazaya karışan aracın kendi adına kayıtlı olduğunu ve plakalı olmadığını, aracı kullanmadığını ve aracın garajlarında kilitli durumda olduğunu, aracın kendilerinden habersiz bir biçimde alındığını, diğer ihbar edilenin ise bir başkasının işçisi olduğunu, hırsızlık nedeniyle şikayetçi olacakken davacının göçmen olması ve yaralanması nedeniyle şikayetçi olmadığını, tarafının hiçbir kusurunun bulunmadığını ve davanın reddini talep etmiştir.
2-Toplanan Deliller
Konya Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan dava konusu kazaya ilişkin soruşturma evrakı istenmiş, Başsavcılıkça gönderilen 14/10/2019 tarihli cevap yazısı ekinde bulunan soruşturma dosyasından … sayılı soruşturma dosyasında dosyamız davacısının mağdur, dosyamız ihbar olunanı …’in ise Mağdur Şüpheli olarak yer aldığı ve hakkında 02/01/2018 tarihindi kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği görülmüştür. Soruşturma evrakından davacının … isimli şahsın yanında işçi olarak çalıştığını, ihbar olunan …’in işçisinden motosikleti alarak erzak almaya giderken…’ın direksiyon hakimiyetini kaybetmesi nedeniyle yaralandığını ifade etmiştir.
Davalı …’na müzekkere yazılarak dava konusu tescilsiz motosikletin geçerli bir sigorta poliçesi olup olmadığı sorulmuş, ayrıca hasar dosyası istenmiştir. Davalı kurumca verilen 30/10/2019 tarihli cevapta davaya karışan aracın tescilsiz olduğu ve kaza tarihinde geçerli bir ZMSS poliçesinin bulunmadığı bilgisini vermiştir. Hasar dosyasında yapılan incelemede davacının davalı kuruma başvurduğu ancak davalı kurumun 20/11/2018 tarihli yazısı ile kaza tespit tutanağı ile talep eden isimlerinin uyuşmadığından ödeme yapılamayacağının belirtildiği görülmüştür.
Kaza tespit tutanağı incelenmiş tutanakta mağdur bölümünde …i isminin yer aldığı anlaşılmıştır.
… İdaresi’ne yazılan müzekkereye verilen 13/11/2019 tarihli cevapta… adlı şahsın… numaralı TK numarası ile 01/01/1998 Afganistan doğumlu olarak kayıtlarının bulunduğu ve Selçuklu Konya adresinde ikamet ettiği ifade edilmiştir.
Davacı tarafça dosyaya sunulan 29/08/2019 tarihli yazıda davacının BMMYK’ya… olarak kendini tanıtması sebebiyle bu isimle bir tanıtma belgesinin bulunduğu ifade edilmiştir.
Mahkememizce tarafların kusur durumlarının tespit edilebilmesi amacıyla dosya Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne tevdi edilmiş, dairece hazırlanan 20/01/2020 tarihli raporda, davacının herhangi bir kusurunun bulunmadığı ifade edilmiştir.
Mahkememizce Konya Ticaret Mahkemesi’ne davacının maluliyet oranının tespiti amacıyla talimat yazılmış, Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Talimat sayılı dosyasından…Fakültesi Adli Tıp ABD’ye müzekkere yazılarak davacının maluliyet oranı tespit edilmiştir. Adli tıp ABD tarafından hazırlanan 04/03/2020 tarihli raporda davacının %11 oranında sürekli iş göremezlik nedeniyle malul olduğu, 18 aya kadar iyileşmesinin uzayabileceğini ve iyileşme süresinde mesleğini icra edemeyeceği ifade edilmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen Aktüerya… marifetiyle hazırlanan 22/07/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle, araç maliki … adına kayıtlı tescilsiz motosikletin kaza tarihinde ZMMS sigorta poliçesinin olmadığı, 18 ay/540 gün süreli iyileşme dönemi-geçici iş göremezlik zararının 30,643,19-TL olduğu, …nın ZMMS Sigorta poliçesi bulunmayan tescilsiz motosiklet sürücüsünün kazada %40 kusurunun bulunduğunun, mahkeme tarafından kabulü durumunda davacının davalı sigorta şirketinden 12.257,28 TL geçici iş göremezlik zararı talep edebileceği, daimi/sürekli iş göremezlik efor kaybının ise %11 maluliyet oranı sonrası 96.911,24TL olduğu, …nın ZMMS sigorta poliçesi bulunmayan tescilsiz motosiklet sürücüsünün kazada %40 kusurunun bulunduğunun davacının davalı sigorta şirketinden 38.764,50 TL sürekli iş göremezlik zararı talep edebileceği, davacının davalı … hesabından tescilsiz motosiklet sürücüsünün kusuru oranında toplam talep edebileceği maddi zararının 51.021,77 TL olabileceği, 330.000,00 TL teminat limiti dahilinde bulunduğu, dava konusu olayla ilgili olarak davacı tarafından dava konusu kaza ile ilgili 11.09.2019 tarihini takip eden 8 iş günü bitim tarihi 24.09.2019 tarihi olduğu ancak davacı vekilinin dava dilekçesinde dava tarihinden itibaren faiz talep ettiği bu bağlamda talebe bağlılık ilkesi gereği 08.10.2019 dava tarihinin temerrüt tarihi olarak kabulünü ve yasal faiz talep edilebileceğini mütalaa etmiştir
Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporları her aşamada taraflara tebliğ edilmiş, davalı kurum tarafından sunulan 20/07/2020 tarihli dilekçeyle maluliyet oranını kabul etmediklerini ayrıca geçici iş göremezlikten sigortacının değil SGK kurumunun sorumlu olduğunu belirtmiştir.
Davalı kurum vekilince sunulan 20/07/2020 tarihli dilekçeyle aktüer rapora ve ıslaha karşı beyanda bulunulmuş geçici iş göremezlikten sigortacının değil SGK kurumunun sorumlu olduğunu belirtilmiştir.
3- Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe
Dava cismani zarar nedeni ile tazminat davasıdır. Dava ve cevap dilekçeleri kapsamında uyuşmazlığın ZMSS kapsamında sigortalanmayan tescilsiz motosikletin sebep olduğu kazada yolcu konumunda olan davacının kusurunun bulunup bulunmadığı, kaza nedeni ile malul kalıp kalmadığı, malul kalmış ise oranının ne olduğu, davacının geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatına hak kazanıp kazanmadığı eğer kazanmış ise bunun hesabına ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanı bulunmadığından uyuşmazlık noktaları belirlenip tahkikat aşamasına geçilerek deliller toplanıp bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonuca gidilmiştir.
Dava açılmadan evvel davalı tarafça 20/11/2018 tarihli yazısı ile kaza tespit tutanağı ile talep eden isimlerinin uyuşmadığından ödeme yapılamayacağı bildirilmiş iolduğundan davacının zarara uğrayan şahıs olup olmadığı mahkememizce reden incelenmiş ve… İdaresi’ne yazılan müzekkereye verilen 13/11/2019 tarihli cevap ve davacı tarafça dosyaya sunulan 29/08/2019 tarihli yazıdan kaza yapan ve yaralanan kişinin davacı… olduğu, davacının …’ya… olarak kendini tanıtması sebebiyle bu isimle bir tanıtma belgesinin bulunduğu bu nedenle karışıklık bulunduğu anlaşılmıştır. Kaldı ki Konya Cumhuriyet Başsavcılığı’nca gönderilen 14/10/2019 tarihli cevap yazısı ekinde bulunan soruşturma dosyasından … sayılı soruşturma dosyasında dosyamız davacısının mağdur olarak yer aldığı ve ifade tutanağında da isminin yer aldığı açıkça görülmektedir.
… 14 Haziran 2007 tarih, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14 üncü maddesiyle Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri bünyesinde kurulmuştur. Sigortacılık Kanunu’nun geçici 1 inci maddesi ile Karayolu …Sigortası Hesabı’nın tüm sorumlulukları, varlıkları, alacakları ve yükümlülükleriyle birlikte …’na devir olmuştur. Kapsamında bulunan zorunlu sigortaların sağladığı teminatlara ilişkin olarak; sigortalının belirlenememesi, rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli sigortanın bulunmaması veya çalınmış veya gasp edilmiş araçlarla kazaya sebebiyet verilmesi durumlarında, kazalarda zarar gören kişilerin, sigorta güvencesinden yoksun kalmaları nedeniyle uğrayacakları bedeni zararların giderilmesi amacıyla kurulmuştur.
Bu noktada ihbar olunan tarafından davacı tarafça dava konusu motosikletin çalındığı iddiasının mahkememiz yargılaması kapsamında bir önemi bulunmamaktadır. Nitekim dava konusu araç tescilsiz olup davalı …’nın sorumluluğu bu yönden devam etmektedir.
Mahkememizce aldırılan kusur, maluliyet ve aktüer raporları dosya kapsamına, ve güncel yönetmeliklere uygun olduğundan davalı tarafça bu raporlara itirazlarının reddine karar verilmiştir. Bu noktada kusur raporuna değinmekte fayda vardır. Kusur raporunda tescilsz araç sürücüsünün %40 oranında kusurundan söz edilmiş ise de 2918 Sayılı KTK.nun 88/1 maddesinde müteselsil sorumluluk öngörülmüştür. Madde metninde belirtildiği üzere “Bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.” Hal böyle iken davalı kurumun yalnızca kusuru yönünden sorumlu tutulmayacağı açıktır. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/12954 E., 2019/5179 K. sayılı ve 29.4.2019 Tarihli ve 2016/3559 E., 2019/1109 K. sayılı ve 07.02.2019 Tarihli Kararları)
Son tahlilde aldırılan ve dosya kapsamına uygun ve denetlenebilir olduğu değerlendirilen bilirkişi raporları doğrultusunda davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:
1- Davanın KABULÜ ile,
A. 38.764,50 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ile 12.257,28 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 51.021,77 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 3.485,29-TL harçtan peşin alınan 44,40-TL harç ve 375,00-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 419,40 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 3.065,89-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan 44,40-TL başvuru harcı, 44,40-TL peşin harç, 375,00-TL ıslah harcı, 1.200,00-TL bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 912,50-TL olmak üzere toplam 2.576,30-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 7.432,83 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair, HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 27/10/2020

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır