Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/688 E. 2019/75 K. 21.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/688 Esas
KARAR NO : 2019/75

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/10/2019
KARAR TARİHİ : 21/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava konusu kambiyo senedinin alacaklı davalı şirketten demir almasına ilişkin oluşmuş borca istinaden düzenlendiğini, yine aynı borca istinaden dava konusu senet ile birlikte müvekkil şirket tarafından yine aynı borç ilişkisine istinaden 1.100.000 TL Meblağılı senet alacaklı tarafa verildiğini, bu senet borçlarına istinaden …’tan alacaklı lehine…no’ lu 600.000 TL bedelli, …Bankasından 1.100.000 TL bedelli teminat mektupları verildiğini, borç senetleri müvekkil tarafından gününde ödenemediği için teminat olarak verilen her iki teminat mektubu da borca karşılık mahsup edilmek üzere alacaklı tarafça nakde çevrildiği,bahsi geçen bu iki teminat mektubunun nakde çevrilmesi işleminin ardından davacının davalıya hiçbir borcu kalmadığını, davalının müvekkil şirkete kestiği son fatura 03.08.2018 tarihinde olduğunu,bu tarihten sonra aralarındaki ticaretin son bulunduğunu, davacılardan … ise diğer davacı şirketin sahibi olup takibe konu senedin kefili olduğu,dolayısıyla bu müvekkilinde davalı tarafa herhangi bir borcu olmadığı,öncelikle takibin durdurulmasını, davacı müvekkillerin davalı tarafa söz konusu kambiyo senedinden dolayı borcunun olmadığının tespitini, haksız takip nedeniyle alacaklı aleyhine %20 tazminat ödemesini, yargılama giderleri ve yasal vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren ve 03/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre; ” MADDE 5/A- (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 3. maddesinin birinci fıkrasına eklenen cümle ile “Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 18/A- (1) İlgili Kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükümlerinin cari olduğu tespit edilmiştir.
Anılı yasal değişiklik ışığında dava dilekçesinin tetkiki neticesinde davacı vekilinin 18/10/2019 tarihinde dilekçe sunduğu, bu dilekçesinde menfi tespit davası talepli açtıkları iş bu davada arabuluculuğa başvurmadıklarını, bu hatayı sonradan fark ettiklerini, davanın bu nedenle açılmamış sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
HMK’nın dava şartlarını düzenleyen 115. Maddesinin 2. Fıkrası “Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.” amir hükmünü haizdir. Dava konusu menfi tespit talebi bakımından zorunlu arabuluculuk dava şartı mevcut olmak ve davacı yanın zorunlu arabuluculuğa başvurmadan doğrudan dava açtığı tespit edilmekle davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-TTK’nIn 5/A., 6325 sayılı Kanunun 18/A-2., HMK’nın 114/2 ve 115/2.maddeleri uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40-TL ret harcından peşin alınan 4.430,62-TL harcın mahsubu ile artan 4.386,42TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesinden sonra iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda HMK’nın 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda tensiben karar verildi. 21/10/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır