Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/666 E. 2020/455 K. 06.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/666 Esas
KARAR NO : 2020/455

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/10/2019
KARAR TARİHİ : 06/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
A. Tarafların Talepleri
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava dışı … ile yapmış olduğu anlaşma çerçevesinde İstanbul ili, Başakşehir İlçesi, İkitelli Mah. … Ada, … Parsel üzerindeki hisselerini devrederek karşılığında müvekkilininde 750.000,00 TL ödeyeceğini, yapılan anlaşma doğrultusunda dava dışı …’a 10.000,00 TL ödediğini, geri kalan kısım için ise senetler verdiğini, ancak dava dışı şahsın anlaşmaya aykırı davrandığını, söz konusu hisseleri davacı tarafa devretmediğini, müvekkilininde bu sebeple senetleri ödemediğini, dava dışı şahıs senetler yerine çek verilmesi halinde hisseleri devredeceğini, davacı ise senetleri geri iade edilirse çek verebileceğini bunun üzerine bir kısım çeklerinde dava dışı şahsa verildiğini, ancak yine tapu devredilmediğini ve senetleri ve çekleri iade etmediğini ve üçüncü şahıslar üzerinden icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin senet ve çekler ile ilgili cezai anlamda şikayetçi olduğunu, davaya konu icra takibinde ilk alacaklının …oluduğunu devamında takibe konu alacak … isimli Şahsa ondan da dava dışı …ın eşi davalı …’ a temlik edildiğini, ancak ilk alacaklı olan…ın alacağını temlik etmeden önce müvekkilinin kendisine herhangi bir borcunun olmadığına dair ibranameyi müvekkiline verdiğini, dolayısıyla davacının herhangi bir borcunun olmadığını, aynı mahiyette açılan diğer davada davanın kabul olduğunu, arabuluculuğa başvurulduğunu anlaşmanın sağlanamadığını bu nedenlerle müvekkilinin davalı yana borçlu olmadığının tespitini ve takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaca tarafın dava dilekçesinde icra takibinde ilk alacaklı olan…’ ın alacağının temlik etmeden önce davacının kendisine hiçbir borcu olmadığına dair ibraname verdiğini, söz konusu ibranemenin resmi merciler huzurunda oluşturulmadığını, bu nedenle ibraname metni üzerinde yer alan tarihin gerçeği yansıtıp yansıtmadığının belirsiz olduğunu, ibranamenin geçerliliğinin her türlü şüpheden uzak şekilde ispat edilmesi gerektiğini, ibraname verdiği ileri sürülen …’ ın vefat ettiğini, davacı tarafın kötü niyetli olarak bu ibranameye dayanmakta olduğunu bu nedenlerle davanın reddini ve tazminat talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
B.Uyuşmazlık ve Deliller
Dava menfi tespit davasıdır. Uyuşmazlık davacılar şirket tarafından davadışı…’a verilen çekin bedelsiz olup olmadığı, davalının hangi suretle çeki elinde bulundurduğu, çeki kabulünde iyi niyetli olup olmadığı, davacıların dava konusu çek nedeni ile borçlu olup olmadığı hususlarında toplanmaktadır.
İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosya aslı dosyamız arasına celp edilip incelenmiş, incelemesinde, takip alacaklısının … olduğu, 28.06.2014 tanzim tarihli, 90.000,00 TL bedelli, bonoya dayanılarak dosyamız davacıları aleyhinde takip yaptığı, daha sonra takibe konu alacağını başka şahıslara devrettiği, son temlik alanın ise dosyamız davalısı … olduğu anlaşılmıştır.
Davacının sunduğu ibranamenin 10.01.2015 tarihli olduğu ve… tarafından imzalandığı, davamıza konu icra dosyası dahil İstanbul… İcra Müdürlüğündeki 3 adet dosyası ile ilgili ibraname verildiği ve davacının ibra edildiği görülmüştür.
İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin… Esas sayılı dosyasında ibranameye ilişkin inceleme yapıldığı ve davanın kabulü ile borçlu olmadığının tespitine karar verilerek kararın kesinleştiği, tarafların aynı olduğu, takip dosyasının ise İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosya olduğu anlaşılmıştır.
İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan imza incelemesinde, ibranamedeki imzanın…’ın eli ürünü olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.
Gaziosmanpaşa …Asliye Ceza Mahkemesi … esas sayılı dosyasında sanık olan ve dosyamız davalısı …’ın eşi olduğu anlaşılan…lsiz senedi kullanma suçundan beraat kararı verildiği ve verilen kararın 16.10.2018 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Mahkememizin … Esas sayılı dosyasında aynı tarafların İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Es sayılı dosyasındaki takibine dair ihtilafa dair inceleme yapıldığı ve davanın kabulü ile borçlu olmadığının tespitine karar verildiği anlaşılmıştır.
C. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe;
Dava, takip konusu borcun bulunmadığına dayalı İİK m. 72 kapsamında açılmış olan menfi tespit davasıdır.
İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan incelemede, ibranamenin …’ın eli ürünü olduğu, …’ın vefat ettiği anlaşılmıştır. …’ın verdiği ibranamenin sahteliğine ilişkin herhangi bir ihtilaf kalmamıştır. İbranameye konu diğer icra dosyalarından biri olan İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Es sayılı dosyası da dosyamız arasına alınıp incelenmiş, yapılan incelemede takiplerin aynı prosedür ile başlatıldığı, aynı kişilere temlik yapıldığı, aynı ibranamenin sunulduğu görülmüştür.
Davalının alınan aile nüfus kaydında Ahmet Baydar’ın eşi olduğu görülmüştür.
İbra hususu 6098 sayılı TBK m. 132 de düzenlenmiştir. Bu hükme göre, borcu doğuran işlem kanunen veya taraflarca belli bir şekle bağlı tutulmuş olsa bile borç, tarafların şekle bağlı olmaksızın yapacakları ibra sözleşmesi ile tamamen veya kısmen ortadan kaldırılabilir.
Yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı itibari ile; dava 6098 sayılı TBK m. 132 de düzenlenmiştir. Bu hükme göre, borcu doğuran işlem kanunen veya taraflarca belli bir şekle bağlı tutulmuş olsa bile borç, tarafların şekle bağlı olmaksızın yapacakları ibra sözleşmesi ile tamamen veya kısmen ortadan kaldırılabilir.
Yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı itibari ile; dava dışı …’ın takibe konu senedin hamili olduğu ve İstanbul … İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile davacıya karşı 27.11.2014 tarihinde icra takibine giriştiği, davacının 10.01.2015 tarihinde … tarafından ibra edildiği, takip konusu alacağın daha sonra dava dışı …’ye temlik edildiği anlaşılmıştır.
Alacağın temliki hükümlerine göre davalının temlik edene karşı olan defileri, temlik alana karşı da ileri sürebilir. Davalı ise temlik alan üçüncü kişi olup, takibe konu alacağı dava dışı …’den 29.05.2015 tarihinde temlik aldığı, …’in ise …’dan 13.02.2015 tarihinde temlik aldığı, ibranamenin her iki temlikten de önce olduğu, bu durumda ibraname ile borcun sona erdiği ve bu durumun temlik alanlara karşı ileri sürülmesinin de mümkün olduğu anlaşılmaktadır.
Nitekim Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/19015 Es sayılı dosyasında “Önceki alacaklı …dava konusu alacakla ilgili olarak temlikten önce borçluyu ibra ettiğine göre, ibra ile borç sona ereceğinden…” demekle aynı hususu içtihat etmektedir.
Hal böyle iken davanın haklı olup kabulüne, ancak davalının, temlik aldığı alacağa ilişkin takibinde ibranameden haberdar olduğuna ilişkin bir delil ve kötü niyeti sabit olmadığından tazminata hükmedilmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği vicdani kanaat hasıl olmuş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile, davacının İstanbul … İcra Müdürlüğünün…Esas sayılı takip dosyasından davalıya borçlu olmadığının TESPİTİNE, takibin İPTALİNE,
2-Davalının kötü niyetinin sabit olmaması dolayısıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
3-Alınması gereken 7.081,96-TL harçtan peşin alınan 1.770,50-TL harcın mahsubu ile bakiye 5.311,46-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 44,40-TL başvuru harcı, 1.770,50-TL peşin harç, tebligat ve posta masrafından oluşan 59,20-TL olmak üzere toplam 1.874,10-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 13.799,01-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde ödeyen tarafa iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/10/2020

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.