Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/618 E. 2021/413 K. 07.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/618 Esas
KARAR NO : 2021/413 Karar

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 30/09/2019
KARAR TARİHİ : 07/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 30/09/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı borçlu şirket, müvekkili şirkete farklı cips çeşitleri için ambalaj malzemesi siparişi verdiğini, taraflar arasında varılan anlaşmaya göre sipariş ile ilgili hazırlanacak silindir bedelleri peşin olarak ödenmesi gerekirken bu ödemenin yapılmaması üzerine önce noterden ihtar keşide edildiğini ve ödeme yapılmayınca da davalı aleyhine İstanbul… İcra Md.nün … Esas sayılı dosyasıyla icra takibine başlanıldığını, müvekkilinin hazırlattığı silindir bedelini tahsil edemediğinden alacağında haklı olduğunu, davalı tarafça kaşe ve imzalı 30.10.2018 tarihli … ve … numaralı siparişlerde aynen “… 1 yıl içerisinde sipariş miktarı her setten 4 tona ulaştığında silindir bedeli ürün olarak iade edilecektir… ” cümlesi mevcut olduğunu, ancak sözleşmede kararlaştırıldığı şekilde silindir bedeli peşin ödenmediği gibi siparişin de iptal olduğunu, her ne kadar faturada meblağ 38.364,86-TL, olarak görünsede müvekkilinin gerek alacağının 31.239,94-TL olduğunu, taraftan taraflar arasında varılan anlaşmaya göre 30.10.2018 tarihli…ve … numaralı siparişlerde de görüleceği üzere silindir/klişe bedeli 285 USD olarak kabul edildiğini, ancak takibe mesned fatura, müvekkili muhasebesinde sehven 285 USD olarak değil de 350 USD baz alınarak hesaplanarak kesildiğini, o itibarla gerçek alacaklarının takibe mesned 19.03.2019 tarih ve … nolu faturada görüldüğü üzere KDV dahil 38.364,86-TL olmayıp, 285 USD üzerinden 31.239,94-TL olduğunu, itiraza konu icra dosyasında da bu meblağ talep edildiğini, davalının, bu silindirlerle imal olunan bir kısım ambalajı aldığını, icra yoluyla da olsa İstanbul …İcra Müdürlüğünün… Esas bunların bedelini de ödemesine rağmen siparişi iptal ettiği gibi silindir bedelini de ödemediğinden davalı, müvekkili şirkete faiz ve masraflar hariç ana para olarak 31,239,94-TL borçlu olduğunu, borçlunun itirazında haksız ve kötü niyetli olduğunu, bu nedenlerle davalının yetki itirazının reddine, İstanbul … İcra Md.nün … Esas sayılı dosyasına vaki borçlu itirazının iptaline, asıl alacak 31.239,94-TL üzerinden takibin devamına, ticari temerrüt faizi ve ferileri ile birlikte tahsiline, borçlunun kötü niyetli itirazı nedeniyle % 20’den az olmamak üzere davalı borçlu aleyhine icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilerek, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 01/11/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili olan… A.Ş. Bünyesinde Türkiye’de gıda alanında önde gelen firmalardan …, … gibi tüketici nezdinde sevilen, güven duyulan ve tercih edilen markaları barındırmakta olduğunu, somut olayda taraflar arasında, müvekkil şirket bünyesinde üretilen …’n …’i isimli cips markasının ambalajına yönelik ambalaj üretimini sağlama altında bulunduğunu, bu hususa yönelik taraflar arasında 30/10/2018 tarihi…sipariş numaralı, yine 30/10/2018 tarihli … sipariş numaralı ve 25/01/2019 tarihli… sipariş numaralı olacak şekilde üç adet sipariş formu imzalandığını, söz konusu sipariş formlarından 25/01/2019 tarihli… numaralı form ile ilgili üretim ayıplı olarak yapıldığını, bu hususa yönelik davacı şirket ile rapor ve bildirim yoluyla iletişime geçilmesen rağmen oluşan zarara yönelik hiçbir şekilde müvekkil şirkete yardımcı olunmadığını, bahsi geçen cips paketlerinde baskı hataları, malzeme kırılganlığı ve yapışmama gibi onular meydana gelmiş olup bu durum davacı şirkete gerek yazılı gerek sözlü usulle bildirildiğini üretimde meydana gelen hataya rağmen müvekkil şirket ürünün parasını ödediğini, taraflar arasında imzalanan 30/10/2018 tarihli … sipariş numaralı ve yine 30/10/2018 tarihli … sipariş numaralı işlerle ilgili, davacı şirket belirlenen süreyi aştığını, alacaklının icra takibine konu ettiği fatura borca itiraz dilekçelerinin ekinde sunulan cari hesap ekstresinde de görüleceği üzere aynı tarihte iade edildiğini fatura içeriğinde belirtilen 30/10/2018 tarihli… sipariş numaralı işlerle ilgili alacaklı şirket tarafından üretim aşamasına dahi geçilmediğini, bu nedenle takibe ve huzurdaki davaya konu fatura içeriğinde belirtilen silindir yansıtma bedeli alacaklı şirketin hiç üretimine geçmediğini ve kullanmadığını silindir bedellerini içermektedir, davacı şirketin siparişi gerektiği şekilde ve zamanda yapamayacağını açıklaması üzerine müvekkil daha fazla zaman ve maddi kayıp yaşamamak adanı siparişi iptal ettiğini, bu hususa yönelik … numaralı sipariş talep edilenden çok farklı kalitede üretilmesi sebebiyle ayıplı olarak tanımlandığını, mevcut diğer iki fatura ise üretim aşamasına dahi geçilmeyen ve dolayısıyla hiç teslim edilmeyen ürünlere ilişkin olduğunu, müvekkil şirketin bu hususta faturalara yönelik ödeme yapmasını beklemek hakkaniyete aykırılık teşkil edeceğini belirterek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun açılan işbu davanın tüm yönleri ile usul ve esastan reddi ile takibin iptaline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıdan tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
-İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Esas Sayılı dosyası aslı,
-Mali Müşavir … ile Reklamcı…’nın 18/02/2021 tarihli bilirkişi raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Yapılan yargılama, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava, takip talebine itirazın iptaline ilişkindir. İİK m.67’de “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir” hükmüne yer verilmiştir.
Davaya konu İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası celp edilmiş, incelenmesinde; Alacaklısının … olduğu, borçlusunun … olduğu, takip konusu alacak miktarının 31.239,94TL, takibin ilamsız icra yoluyla takip olduğu, ödeme emrinin borçluya 16/05/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, borçlunun 17/05/2019 tarihinde İcra Müdürlüğü’ne itiraz dilekçesini sunmuş olduğu ve takibin İİK m.66 gereğince durdurulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce resen görevlendirilen mali müşavir bilirkişi … ve reklamcı… marifetiyle hazırlanan 18/02/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…Klişelerin davalı firma için davacı tarafından ücreti ödenerek hazırlandığı ve işler basılmasa dahi klişelerin davalıya ait olduğu sektördeki genel uygulamalar ve işleyiş dikkate alındığında bu klişelerin ücretinin davacı tarafından talep edilebileceği, davacı ile davalı arasında ticari iş ilişkisi kurulduğu, davacı ve davalı defterlerinin usulüne uygun düzenlendiği, davacı defter kayıtlarında davalının cari hesabı 31.12.2019 tarihi itibariyle 31.239,94TL alacak ile kapandığı, davalı defter kayıtlarında ise davacının cari hesabı 31.12.2019 tarihi itibariyle sıfır bakiye verdiği, davalı defter kayıtlarında tespit edilen, davalının davacıya düzenlediği 31.12.2019 tarih … nolu 20.000,00TL tutarlı ve 31.12.2019 tarih … nolu 11.239,94TL tutarlı 2 adet iade faturasının, davacı defterinde kayıtlı olmadığı, tarafların birbirlerine düzenledikleri 31.239,94TL toplam e-faturaların kabul edilip edilmeyeceğinin takdiri Sayın Mahkemenize ait olmakla; davacının düzenlediği faturalar sayın Mahkemeniz tarafından kabul edilir ise davacının davalıdan takip tarihi ile 30.452,34TL + 276,57TL faiz = 30.728,91TL alacaklı olduğu…” yönünde kanaat bildirilmiş, işbu bilirkişi raporu dosya içeriğine toplanan delillere uygun ve karar vermeye elverişli bulunduğundan, mahkememizce verilen kararda dikkate alınmış ve takibin kısmen devamı yönünde karar verilmiş, ayrıca davacı tarafça, davalının itirazının iptali ile takibin devamı yanı sıra davalının haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine itiraz ettiğinden bahisle takip konusu asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep edildiğinden aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-)Davanın KISMEN KABULÜ ile; davalının İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN 30.728,91TL yönünden İPTALİNE, takibin bu alacak yönünden kaldığı yerden DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-) Asıl alacağın %20 si olan 6.145,78TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-) Alınması gerekli 2.099,09TL harçtan peşin alınan 380,73TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 1.718,36TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-)Davacı tarafın yatırmış olduğu 380,73TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-)Davacı tarafından yapılan toplam 2.700,00TL bilirkişi ücreti, 2.780,70TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 5.480,70TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre hesaplanan 5.342,82TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6100 sayılı HMK.nun 326/2 maddesi gereğince bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-)Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00TL nin kabul red oranına göre 1.286,72TL’sinin davacıdan, 33,28TL’sinin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
7-)Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 4.609,34TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-)Davalı lehine hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 794,76TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-)6100 sayılı HMK.nun 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize sunulacak yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
07/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır