Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/547 E. 2020/338 K. 16.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2019/547 Esas
KARAR NO: 2020/338 Karar

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:25/09/2019
KARAR TARİHİ:16/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilİ şirket, 3996 Sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun hükümlerine göre …ve … işletme hakkı sahibi olduğunu, davalının ise işletme hakkının müvekkili şirkette bulunan köprü ve otoyolları kullanmış bulunan gerçek kişi olan tacir olduğunu, işletme hakkı müvekkili şirkette bulunan köprü ve otoyollardan geçişler 6001 Sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanunun 30/5 maddesi kapsamında ücretlendirildiğini, düzenleme kapsamında ücret ödemeksizin yapılan geçişlerde; icra takibinden sonra yapılan kanuni değişiklik sonrasında geçiş ücretinin dört katı tutarında ceza uygulaması yapıldığını, bununla birlikte geçiş tarihini izleyen 15 günlük sürede geçiş ücretini ödeyenlere 6001 sayılı Kanunun 30/7 maddesi uyarınca ceza uygulaması yapılmadığını, davalı; …, …, …, … plakalı araçları ile 02/10/2016-09/12/2017 tarihleri arasında ücret ödemeksizin, işletme hakkı müvekkil şirkette olan …ve bağlı otoyolundan ihlalli geçişler gerçekleştirdiğini, geçiş ücretleri ve bu ücretlere ait 6001 s.k. m.30/5 hükmünün getirdiği yasal cezanın ödenmemesi üzerine, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibine girişildiğini, davalı ise, taraflarınca başlatılan takibe delil niteliğinde bir dayanak belge sunulmadığını, taraflarına herhangi bir borcu olmadığını, kaçak geçiş yapmadığını, müvekkili şirketçe tarafına herhangi bir bildirim yapılmadığını iddia ederek icra takibine itiraz ettiğini, davalı/borçlu müvekkili işletmesinden ihlalli geçiş eylemini gerçekleştirdiğini, bu eyleme yönelik borcunu ödeme gayretinde bulunmadığını, müvekkili sisteminde, davalının borç sorgusu yaptırdığına dair herhangi bir kayıt bulunmadığını, davalarının kabulü ile …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında davalının icra takibine vaki itirazının iptaline, icra takibinin geçiş ücreti ve gecikme cezası olmak üzere toplam 5.055,25-TL asıl alacak ile bu alacağa takip tarihinden önce işlemiş faiz (108,02 TL) ve KDV (19,44 TL) yönünden takip talebinde gösterilen şartlarla devamına, davalı borçlu tarafından icra takibine haksız bir şekilde itiraz edildiğinden icra takibine konu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere belirlenecek icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili ile müvekkilimize ödenmesine karar verilerek, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına, peşin olarak ödenen yargılama giderleri ve harçlarla tespit edilecek avukatlık vekâlet ücretinin davalı borçludan tahsili ile müvekkilimize verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın dava dilekçesinde belirttiği gibi haksız şekilde kaçak geçişlerin cezasının 10 kat ceza uygulayıp takibe konduğunu, dayanak belgelerin incelendiğinde kilometre başı geçen araç için ceza kesildiğinin görüleceğini, müvekkilinin araçlarını kullandığı güzergah 3 kilometreyi geçmediği halde fahiş bir ceza kesildiğinin görüleceğini, bu sebeple konu uzmanı bir bilirkişi tarafından keşif yapılarak değerlendirilme yapılması gerektiğini, davacı tarafın icra inkar tazminatı istemesinin icra konusu alacak miktar ve konu yönünden belirli bir alacak olmadığından böyle bir durumun söz konusu olamayacağını, bu sebeplerle taleplerinin kabul edilerek usulsüz şekilde yapılan takibin iptalinin gerektiğini, belirttikleri nedenlerden ötürü, kanuna ve usulsüz şekilde açılmış olan davanın reddi ile ve bu davaya dayanak olan icra takibinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, davacı şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan davalı şirkete ait araçların ihlalli geçişleri nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarları ve yasadan kaynaklı para cezası bedellerinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın İİK67 maddesi uyarınca iptaline karar verilmesi istemine ilişkindir.
Mahkememizce …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası celp edilmiş ve incelenmesinde; alacaklısı … … ve … A.Ş. tarafından, borçlu … aleyhine 11.276,10-TL asıl alacak, 240,94 tl Faiz, 43,37 TL KDV olmak üzere yekün 11.560,41 TL üzerinden icra takip tarihi olan 13/02/2018 tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık %9,75 oranında faiz işletilmek kaydı ile tahsili talebi ile 13/02/2018 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlunun borca ve fer’ilerine itiraz ettiği, itiraz sonucunda icra takibinin durduğu, iş bu itirazın iptali davasının mahkememize İİK 67. Maddesi uyarınca 1 yıllık yasal süresi içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Davacı, davalının ihlali geçiş yaptığını gösterir görüntü kayıtlarını mahkememiz dosyasına sunmuştur. Ön inceleme duruşmasında duruşmaya katılmayan davalıya, ihlalli geçiş yaptığı iddia edilen araçlara ilişkin OGS/HGS cihaz ve banka bilgilerini bildirmek üzere iki hafta kesin süre verilmiş, davalı dosyamıza beyanda bulunmamıştır. Mahkememizin 22/10/2019 tarihli tensip zaptı uyarınca …, …, …, … plakalı araçlara ait trafik tescil kayıtları celp edilmiş, söz konusu araçların ihlalli geçiş yaptığı bildirilen tarihte davalı adına kayıtlı olduğu tespit edilmiştir.
Taraf delilleri toplanmış, davacı iddiası gibi davalıya ait araçların davacı işletmesindeki köprü ve otoyollardan ihlalli geçiş yapıp yapmadığı, geçiş ücretlerinin ödenip ödenmediği, icra takibinde talep edilen asıl alacak ve ferilerinin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı hususlarında rapor tanzim etmek üzere bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen mali müşavir bilirkişi … marifetiyle hazırlanan 16/03/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “… Kaymakamlığı İlçe Emniyet Müdürlüğünün 11/11/2019 tarihli yazısında Araç tescil eski-yeni tescil ve sahip bilgileri raporunda, … Plakalı aracın, 25/03/2014 tescil tarihiyle davalı … adına tescil edildiği, 17/09/2019 tarihinde … adına tescil edildiği, … Plakah aracın, 25/03/2014 tescil tarihiyle davalı … adına tescil edildiği, 17/09/2019 tarihinde … adına tescil edildiği, … Plakalı aracın, 25/03/2014 tescil tarihiyle davalı … adına tescil edildiği, 18/10/2019 tarihinde … Şti. adına tescil edildiği, … Plakalı aracın, 25/03/2014 tescil tarihiyle davalı … adına tescil edildiği, tarih yazılmadan hurda olarak iptal türünün belirtildiği, …-… plakalı araçların 02.10/2016-09/12/2017 tarihleri davalı tarafa ait olduğu, davacı tarafın sunduğunu CD içerisindeki görüntülerde, …-… plakalı araçlara ait geçişlerinin görüntülerinin olduğu, görüntülerde aracın plakasının giriş istasyonunun gişe no ve kodunun, çıkış tarih ve saatinin, çıkış istasyonunun, işlem no ve sorgulama zamanının olduğu, davacı tarafın sunduğunu CD içerisindeki tabloda davalı tarafa ait araçların geçiş bilgilerinin olduğu, Geçişlerin Red Nedeni Bölümünde, “Bankadan provizyon isteğine ya / OGS de tanimli olmayan plaka, ödeme talimatı bulunmuyor. Kayıt Bulunamadı / OGS de tanımlı olmayan plaka, ” ödeme Durumu Bölümünde, “ödenmemiş” ibarelerinin olduğu, bu geçişlere ait onaylanan ücretlerin toplam tutarının 1.025,10-TL, gecikme cezasının toplam tutarının 4.100,40-TL, toplam borç tutarının 5.125,50 TL olduğu, davacı tarafın iddia ettiği raporda dökümü verilen ihlalli geçişlerin toplam tutarının 1.025,10-TL olduğu, 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü Hizmetleri Hakkındaki Kanunun- 30-1 Maddesine dayanarak davacının 4 katı idari para cezası ekleyerek gecikme cezasının toplam tutarının 4.100,40-TL, toplam borcun da 5.125,50-TL olarak hesaplandığı, davalı tarafın, geçişlerin öncesinde HGS yada OGS hesabına yeterli yükleme yaptığını, yada geçişler sonrasında kanuni süresi içerisinde HGS yada OGS hesabına yeterli yükleme yaptığını, bu nedenle söz konusu tutarları davacı tarafın hesaptan aldığını veya alma imkanı varken almadığını ispat etmesi gerektiği, davalı tarafın dosya muhteviyatına herhangi bir delil yada tevsik edici belge sunmadığı, davacı tarafın alacağı nihai takdir sayın mahkemenize bırakılarak talep edebileceği sonuç ve kanaatine varıldığı, davacı tarafın takip tarihi itibari alacağının 5.125,50-TL, takip öncesi İşlemiş faizinin 109,52-TL ve KDV tutarının 19,71-TL olarak hesaplandığı, davacının dava dilekçesindeki alacak talebinin 5.055,25-TL, işlemiş faiz talebinin 108,02-TL ve KDV talebinin 19,44-TL olduğu, nihai takdir ve kararın Mahkemeye bırakıldığı, davacı tarafın takip tarihinden sonra yıllık % 9,75 ticari faiz talep edebileceği, tarafların tazminat, muhakeme masrafları ve benzeri taleplerinin, mahkemenin takdirlerine ait olduğu…” mütalaa etmiştir.
Davalı, usulüne uygun tebliğe rağmen bilirkişi raporuna karşı yazılı olarak beyanda bulunmamıştır.
Davacı vekili 17/03/2020 tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı beyanlarında özetle; bilirkişi raporunun alacağı ve haklılıklarını ortaya koyduğunu, davalının itirazında açıkça kötü niyetli olduğunu, davanın kabulüne karar verilerek davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 30. maddesinin 5. fıkrası ile Görevli Şirkete, geçiş ücreti ile geçiş ücretine tahakkuk eden ceza tutarını genel hükümlere göre tahsil etme hak ve yetkisi verilmiştir.6001 sayılı Kanun’un 30.maddesinin 5. fıkrası, 30431 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak 25.05.2018 tarihinde yürürlüğe giren 16.05.2018 tarihli ve 7144 Sayılı Kanun (“Torba Kanun”)’un 18. maddesi ile değiştirilmiş olup, 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanun’a eklenen Geçici Madde 3 ile de söz konusu değişikliğin uygulama usulü belirlenmiştir. Kısaca 7144 sayılı Torba Kanun ile, Torba Kanun’un yürürlük tarihi olan 25.05.2018 tarihi itibari ile ve sadece tahsil edilmemiş ceza tutarları hakkında uygulanmak üzere, geçiş ücretinin geçiş tarihinden itibaren 15 (onbeş) gün içerisinde ödenmemesi halinde tahakkuk eden geçiş ücretinin 10 katı tutarındaki ceza; 4 katı olarak değiştirilmiş ve hazine payı uygulaması ortadan kaldırılmıştır. Bu doğrultuda, Torba Kanun’un 19. Maddesi ile 6001 Sayılı Kanun’a eklenen geçici maddede yer alan “tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında” ibaresi nedeniyle; işbu dava konusu ihlalli geçişe ait geçiş ücreti ve ceza tutarının Torba Kanun’un yürürlük tarihi itibari ile henüz tahsil edilmemiş olduğu anlaşıldığından, icra takibine konu alacak üzerinde revizyon yapılmış takip tarihi itibariyle geçiş ücretinin 10 katı olan ceza tutarı 4 katına indirilmesi gerekmektedir.
Davacı anılan yasal düzenlemeden sonra icra takibinde talep edilen tutarın 5.055,25 TL asıl alacak, 108,02 TL takip öncesi işlemiş faiz ve 19,44 TL lik kısmı yönünden itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, adına tescilli araçların, yukarıda detayı verilen geçiş ücretlerini ödediğine ilişkin banka veya PTT den alınmış OGS – HGS ödeme dekontu sunmamış, ödemenin yapıldığı ispat edilememiştir. Ayrıca davalı, ihlal yapıldığı iddia edilen tarihlerde müvekkili şirkete ait aracın ihlalli geçiş bildiriminde yer alan gişelerde olmadıklarına ilişkin bir itirazının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından sunulan ihlalli geçiş görüntü ve belgelerinden, davalıya ait araçların davalı işletmesindeki otoyol ve gişelerden geçmiş olduğu sabittir. Davacı sistemlerinden geçişlere ilişkin ücretin tahsil edilmediği, davalı tarafından söz konusu ücretin 15 günlük yasal süre içerisinde ödendiğine ilişkin herhangi bir delil sunulmadığından, davalının icra takibine yaptığı itirazın haksız olduğu anlaşılmıştır. Açıklanan nedenlerle davacının talebi gibi davanın kabulü ile davalının icra müdürlüğü dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali cihetine gidilmiştir.
Ayrıca İİK 67 maddesi uyarınca itirazın iptali davasında alacaklı-davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız ve alacağın da likit olması, borçlu-davalı yararına kötü niyet tazminatına hükmedilebilmesi için alacaklının takibe geçmede haksız ve kötü niyetli olması zorunludur. Alacağın likit ve hesaplanabilir olması, davalı/borçlunun itirazlarında haksız olduğunun anlaşılması karşısında hüküm altına alınan alacağın %20’si oranında İİK 67/2 maddesi uyarınca icra inkar tazminatına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE;
A-Davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline, takibin talep gibi 5.055,25 TL asıl alacak, 108,02 TL takip öncesi işlemiş faiz, 19,44 TL KDV olmak üzere toplam 5.182,75 TL üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %9,75 faiz ile devamına,
B-Hükmolunan alacak üzerinden hesaplanan 1.036,54 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 354,03 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 309,63 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 44,40 TL başvuru harcı, 44,40 TL peşin harç, 500 TL bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 114,70 TL olmak üzere toplam 703,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde ödeyen tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı HMK 341. Maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi, verilen karar açıkça okundu anlatıldı.16/07/2020

Katip …

Hakim …