Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/546 E. 2021/170 K. 02.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/546 Esas
KARAR NO : 2021/170
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/09/2019
KARAR TARİHİ : 02/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
A. Tarafların Talepleri
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkilinin … nun işletme hakkı sahibi olduğunu, davalının ise işletme hakkı sahibi olan müvekkilinin köprü ve otoyolunu kullandığını, davalının … plakalı araçlar ile 01/09/2016 tarihi ile 09/07/2018 tarihleri arasında geçiş ücreti ödemeksizin köprü ve otoyollardan ihlali geçiş yaptığını, bedeli ödenmeden yapılan geçiş ücretleri 15 günlük sürede de ödenmediği için davalı hakkında icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine itiraz ederek dosyayı durduğunu, davalının geçiş yaptığını kabul ettiğini, bu nedenle kötü niyetli itirazının kabul edilemeyeceğini, dava şartı olan arabuluculuğa başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını, bu nedenlerle itirazın iptaline karar verilmesi ve icra inkar tazinatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafça herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır.
B.Uyuşmazlık ve Deliller, Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe
Huzurdaki dava itirazın iptali davasıdır. Dosya kapsamında uyuşmazlığın davacı tarafından işletilen otoyolun davalının maliki olduğu araçlarla usulsüz kullanılıp kullanılmadığı, kullanılmış ise kullanım bedellerinin ödenip ödenmediği, icra takibine yapılan itirazın haksız olup olmadığı, icra inkar tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplandığı anlaşılmaktadır.
Davanın itirazın iptali davası olması sebebi ile öncelikle itirazın yapıldığı icra dosyası mahkememiz dosyası arasına alınmış, yapılan incelemede …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… esas sayılı dosyası ile mahkememiz dosyasının taraflarının aynı olduğu, dosyamız davacısının alacaklı, dosyamız davalısının borçlu olduğu, davalı tarafından süresinde ve geçerli bir şekilde itiraz dilekçesi sunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce resen görevlendirilen mali müşavir bilirkişi Hüdai Bal marifetiyle hazırlanan 09/04/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “davacı tarafın dava dosyasına sunduğu CD ve görüntülerde … plakalı araçlar ile 01.09.2016-09.07.2018 tarihleri arasında işletme hakkı davacı şirkette olan … dan geçişler gerçekleştirildiğini, gerçekleştirilen geçişlere ait davalı taraf adına trafik tescilinin bulunduğunu ve mülkiyetinin davalı tarafta olduğunu, davalı tarafından dava dosyasına ödeme evrakı sunması için son tarih olan 08.02.2020 olmasına rağmen davalının dava dosyasına herhangi bir ödeme belgesinin sunmadığını, davacının anapara+kaçak geçiş cezası + hesaplanan faizlerden dolayı dava tarihine kadar 212.185,97 TL alacaklı olduğunu , ” mütalaa etmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı tarafça 13/04/2020 tarihli beyan dilekçesi sunulmuş, beyan dilekçesinde özetle bilirkişi raporunun genel itibariyle kendi iddialarını desteklediği ancak faizin yanlış hesaplandığı ifade edilerek davanın kabulü talep edilmiştir. Usulüne uygun tebliğe rağmen davalı tarafça herhangi bir beyan sunulmamıştır.
18/09/2020 tarihli celsede dosyanın bir önceki bilirkişiye verilerek mahkememizce takip talebine dair değerlendirme yapıldığından takip tarihi itibariyle değerlendirme yapması, davacının yalnızca takip tarihi itibariyle alacağı ve alacağa işleyen faizi ayrı ayrı belirtmek üzere, icra takip tarihinden sonra doğan faiz alacağına yer vermeksizin rapor hazırlanasının istenmesine, raporda takip talebinde belirtilen KDV’nin haklı mı haksız mı olduğuna dair teknik inceleme yapılmasına, alacaktan kaynaklı olarak davacının davalıdan talep edebileceği KDV miktarının hesaplanmasının istenmesine karar verilerek dosyada ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi hazırladığı 20/10/2020 tarihli ek raporunda özetle; “davacının 35.965,85 TL anapara, 7.028,93 TL faiz ve 134.884,80 TL kaçak geçiş ücreti olmak üzere toplam 177.879,58 TL alacaklı olduğunu ” mütalaa etmiştir. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı tarafça 09/11/2020 tarihli itiraz dilekçesi sunulmuş, itiraz dilekçesinde özetle bilirkişi raporuna itirazen yeni bir bilirkişiden rapor alınması talep edilmiştir. Usulüne uygun tebliğe rağmen davalı tarafça herhangi bir beyan sunulmamıştır.
Davacı tarafın itirazlarını incelemek ve ek rapor hazırlamak üzere dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilmiş bilirkişi hazırladığı 10/01/2021 tarihli ikinci ek raporunda özetle; “davacının 35.965,85 TL asıl alacak, 134.884,80 TL kaçak geçiş cezası, 26.211,41 TL faiz ve 4.718,05 TL KDV olmak üzere toplam 201.780,12 TL alacağı olduğu ” mütalaa etmiştir. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı tarafça 29/01/2021 tarihli beyan dilekçesi sunulmuş, rapor dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmesi talep edilmiştir. Usulüne uygun tebliğe rağmen davalı tarafça herhangi bir beyan sunulmamıştır.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, davacının dilekçe ve beyanları ile duruşma esnasındaki sözlü açıklamaları, davalının icra dairesine sunduğu itiraz dilekçesi hep birlikte değerlendirildiğinde, geçişe dair bir ihtilaf bulunmadığı anlaşılmaktadır. Davalı itiraz dilekçesinde geçiş bulunmadığına dair bir savunma ileri sürmemekte, itiraz dilekçesinin sunulduğu gün itibariyle borcun bulunmadığına ve ödendiğine dair itirazda bulunmaktadır.
6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 30. maddesinin 5. fıkrası ile Görevli Şirkete, geçiş ücreti ile geçiş ücretine tahakkuk eden ceza tutarını genel hükümlere göre tahsil etme hak ve yetkisi verilmiştir.
Dosya kapsamı ve davacı tarafça sunulan delil ve geçişe dair kayıtlardan davalı tarafın ücret ödemeden köprü ve otoyolunu kullanmasından dolayı davacının 35.965,85 TL asıl alacak, 134.884,80 TL kaçak geçiş cezası, 26.211,41 TL faiz ve 4.718,05 TL KDV olmak üzere toplam 201.780,12 TL alacağı olduğu alacağı olduğu anlaşılmaktadır.
Somut olayda; 3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 24.maddesine göre, sözleşmeden kaynaklanan tazminat alacaklarına işletilecek faiz, anılan verginin matrahına dâhil olduğundan, işlemiş faize KDV ilave edilebileceği kuşkusuzdur.
Son tahlilde dosyaya sunulan bilgi ve belgeler ile bilirkişi raporundan davacının alacaklı olduğu, davalının bu borcu ödediğine dair herhangi bir delil sunmadığı, davalı tarafça herhangi bir ödeme belgesinin sunulmadığı, alınan bilirkişi raporlarına itiraz edilmediği anlaşılmakla araştırılacak ve incelenecek başka bir husus kalmadığından tahkikata son verilerek davacının talebinin bilirkişi hesaplanan miktarlardan az olması nedeniyle taleple bağlılık kuralı gereği aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Es sayılı takibine vaki itirazın;170.500,45 TL asıl alacak, 25.094,04 TL faiz ve 4.523,94 TL KDV olmak üzere toplam 200.118,43 TL yönünden İPTALİNE; takibin bu alacak yönünden kaldığı yerden DEVAMINA
2- Davalının itirazında haksız ve alacağın likit olması nedeniyle hükmedilen bedel üzerinden takdiren %20 üzerinden hesaplanan 40.023,686 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 13.670,09-TL harçtan peşin alınan 2.414,71-TL harcın mahsubu ile bakiye 11.255,38-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 44,40-TL başvuru harcı, 2.414,71-TL peşin harç, 750-TL bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 211,20-TL olmak üzere toplam 3.420,31-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 22.458,29-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde ödeyen tarafa iadesine,
7-Dava açılmadan evvel sonradan haksız çıkan taraftan alınmak üzere suç üstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/03/2021

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.