Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/538 E. 2021/675 K. 06.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/538 Esas
KARAR NO : 2021/675
DAVA : Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/11/2016
KARAR TARİHİ : 06/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Adana 2. Tüketici Mahkemesi’ne sunduğu dava dilekçesinde özetle; Muris …, … ve … adi ortaklığının, … ve diğer muhataplar arasında 25/02/2013 tarihli … yevmiye nolu sözleşme ile ekipmanların finansal kiralama yoluyla kiralandığını, yapılan sözleşmeye teminat olarak … ve müvekkilnin 117.160,92 USD tutarı için kefil olduğunu ve … ‘in teminatıyla Hatay’da birinci derece mesken ipotek edildiğini, bu hususların finansal kiralama sözleşmesinin özel şartlar kısmında mevcut olduğunu, …’ın ölümüne kadar olan süreçte yapılan finansal kiralama sözleşmesine bağlı kaldığını, sözleşmeyle kendisine yüklenen yükümlülükleri eksiksiz olarak yerine getirdiğini, sözleşmeyle belirlenen borçları zamanında ödediğini, …’ın ölümü sonrasında müvekkilinin ödemelere devam etmek zorunda kaldığını, bunun en büyük sebebinin ise finans kuruluş tarafından muris …’a hayat sigortası yapılmamış olmasından kaynaklandığını, şayet bu şahsa hayat sigortası yapılmış olsa idi müvekkilinin bu borcu ödemek zorunda kalmayacağını, hayat sigortası yapılmamasının davalının kusuru olduğunu, davalı tarafın sözleşme taraflarına hayat sigortası yapmayarak müvekkilinin zarara uğramasına sebep olduğunu belirterek, finansal kiralama sözleşmesinden doğan borcun kalan kısmının ödenmemesine ve ödemelerin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, finansal kiralama yöntemiyle kiralanan ekipmanlar üzerindeki rehnin ve diğer hakların kaldırılmasına, teminat olarak gösterilen birinci derece mesken üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına, hayat sigortası yaptırmamış olması sebebiyle davalının kusurundan kaynaklandığı için kalan borcun silinerek murisin ölüm tarihinden itibaren yapılan ödemelerin müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf … Tüketici Mahkemesi’ne müzekkere cevabı olarak sunduğu cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinin kendilerine tebliğ edilmediğini, davaya konu sözleşmenin davalılar … ve … adi ortaklığı ile müvekkili şirket arasında akdedildiğini, ancak sadece … tarafından dava açıldığını, bunun hukuken mümkün olmadığını, ilgili sözleşme gereği, Finansal kiracıların … ve … olduğundan, davanın da her iki davalı tarafından birlikte açılması gerektiğini, davalıların sözleşmeden kaynaklı işlemiş faiz ve kur farkı da dahil olmak üzere 56.772,74 USD ve 2.463,52-TL borçlarının olduğunu belirtmiştir.
Tüketici Mahkemesinde görevsizlik kararı ile dosyanın …Asliye Ticaret Mahkemesine gönderildiği ve … Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 13/03/2019 tarih ve 2017/ … Esas 2018/ … sayılı kararı yetkisizlik kararı verilerek mahkememize gönderilmiş ve mahkememiz belirtilen esas sırasına kaydı yapılmıştır.
Tarafların sunduğu bilgi – belgeler dosyamız arasına alınmış, bilirkişiden rapor alınmıştır.
Bilirkişi raporuna itiraz üzerine ek rapor alınmıştır.
Ek rapora itiraz edilmesi üzerine mahkememizce bu kez yeni bir bilirkişiden rapor alınmıştır.
Alınan bilirkişi raporlarından davacı tarafın davalıya borçlarının bulunduğu, sözleşmenin fesih koşullarının oluştuğu, hayat sigortası yapılmasına ilişkin davalının zorunluluğunun bulunmadığı bildirilmiştir.
Davacı tarafın davasının ölenin hayat sigortasına ilişkin olması ve adi ortaklığa diğer mirasçıların da iştiraken taraf bulunması dolayısıyla taraf teşkilinin sağlanması amacıyla davacı tarafa süre verilmiş ve diğer mirasçılardan alınan vekaletnameler dosyaya sunulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, finansal kiralama sözleşmesine taraf olan davacı ve dava dışı murisi …’ın adi ortaklık şeklinde davalıdan makina kiraladığı, muris …’ın öldüğü ve ölüm tarihinden sonraki borçların bir kısmının davacı tarafından ödendiği, oysa davalı tarafın …’a hayat sigortası yapmakla yükümlü iken bunu yapmadığı ve hayat sigortasında kira bedellerinin tahsil edilemediği, davacıların bu nedenle zarara uğradığı iddiasına dayalı menfi tespit, ölümden sonra yapılan ödemelerin istirdadı ve ipoteğin fekkine ilişkindir.
Davacının finansal kiracı, davalının ise kiraya veren olduğu, davalının adi ortaklık ortaklarından biri olduğu, finansal kiralama sözleşmesinde ipoteğe konu taşınmaz ve kiralamaya konu makinaların kiralanmasına ilişkin şartların bulunduğu, ancak kiracıların hayat sigortası yapılmasına ilişkin bir hüküm ve şart bulunmadığı anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacı taraf davalının hayat sigortası yapmakla yükümlü olmasından bahisle menfi tespit ve istirdat talebinde bulunmuş ise de, davalının bu yönde bir yükümlülüğü bulunmadığından, bu yöne ilişkin talebi kabul edilmemiştir.
Davacının yaptığı ödemenin finansal kiralamaya konu malın bir kısım kiralarına ilişkin olduğu, tüm kiraların ödenmediği, bu nedenle bakiye kira borcu dolayısıyla sorumluluğunun bulunduğu, borcun tamamının ödenmemesi nedeniyle sözleşmenin feshi koşullarının da gerçekleştiği, davacının bakiye borcu bulunduğundan ipoteğin fekki talebinin de yersiz olduğu, bu durumda davanın haksız olup reddi gerektiği vicdani kanaat hasıl olmuş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davacının davasının sübuta ermediğinden REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30TL karar harcının, peşin ve tamamlama harcı olarak alınan toplam ‭15.157,5‬0TL harçtan mahsubu ile ‭15.098,2‬TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir edilen 60.673,46TL vekalet ücretinin davacılardan müteselsilen alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İlişkin gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/10/2021

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır