Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/523 E. 2021/266 K. 25.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/523
KARAR NO : 2021/266

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/09/2019
KARAR TARİHİ : 25/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin alacağı için takibe konu alacağının tahsili amacıyla … l. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine ilamsız icra takibine başlatıldığını, ancak davalının borcun muaccel olmasına ve yasada aranan tüm şartların sağlanmış olmasına rağmen haksız olarak takibe, ödeme emrine, borcun tamamına, talep edilen faiz oranına, işlemiş ve işleyecek faize, masraflara, vekalet ücretine ve borcun tüm ferilerine itiraz etmek suretiyle icra takibini durdurduğunu, taraflar arasında hizmet sözleşmesi bulunduğunu, multinet kayıtlarının kesin delil teşkil ettiğini, sonuç olarak ayrıntılı olarak açıklanan nedenlerle, … 1. İcra Dairesi … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takipte bildirilen şartlar altında takibin devamını, davalı aleyhine takip konusu asıl alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere Mahkememizin takdir edeceği miktarda icra inkar tazminatına hükmolunmasmı, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı taraf usulüne uygun dava dilekçesi tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacı tarafından davalı hakkında başlatılan icra takibine davalı yanca yapılan itirazın İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca iptaline karar verilmesi istemine ilişkindir.
… 1. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası celp edilmiş ve incelenmesinde; alacaklısı … A.Ş. tarafından, borçlu … A.Ş. aleyhine 10.099,63 TL asıl alacak, 3.078,04 TL işlemiş faiz, 2.471,01 TL kart bakiyesi olmak üzere yekün 15.648,68 TL üzerinden asıl alacağa takip tarihi olan 28/12/2018 tarihinden itibaren yıllık %36 oranında faiz işletilmek kaydıyla tahsili talebi ile icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlunun borca ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz sonucu icra takibinin durduğu, mahkememiz nezdinde görülen davanın İİK.m67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlışılmıştır.
Taraf delilleri toplanmış, … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nden davacı şirketin 2015-2019 yılları arasında verilmiş olan karşılaştırmalı BA-BS evrakları, … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nden davalı şirketin 2015-2019 yılları arasında verilmiş olan karşılaştırmalı BA-BS evrakları getirilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı ile var ise bunun miktarının tespiti için bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, 16/01/2020 tarihli celse ara kararı gereğince dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, resen görevlendirilen mali müşavir bilirkişi … 17/02/2020 tarihli raporunda özetle; “… davalı tarafın 10.02.2020 tarihli defter inceleme günü gelmediğinden ticari defter ve kayıtları üzerinden inceleme yapılamadığını, bu husustaki değerlendirmenin Mahkemenin takdirine bırakıldığını, davacı tarafın dosya muhteviyatına sunduğu cari hesap ekstresinde, sözleşme uyarınca davalı şirket ile hizmet ilişkisinin olduğunu, davalı taraf ile cari hesap ilişkisinin 01.01.2018 tarihli 9.985,06TL (B) tutarlı kayıt işlemi ile 2017 yılından devir ile geldiğini, 12.03.2018 tarihi itibariyle davacı şirketin davalı şirketten 10.099,63 TL alacaklı olduğunu, davalı form BS-BA formu bilgileri; Gelir İdaresi Başkanlığı, … Vergi Dairesi Müdürlüğünün 22.01.2020 tarihli yolladığı yazıda davalı şirkete ait 2018 yılı form BA karşılaştırma ekranında, davalı tarafın davacı tarafla ilgili 3 belge üzerinden KDV hariç 9.478,00 TL tutarı BA formu ile beyan ettiğini, davacı tarafın 5 adet belge üzerinden KDV hariç 10.041,00 TL tutarı BS formu ile beyan ettiğini, aradaki belge farkının 2, tutar farkının 583,00 TL olduğunu, aynı ekranın başka bir sütununda davalı şirketin BA bildirimi yapmadığını ama davacı şirketin 6 adet belge üzerinden 12.356,00 tutarı beyan ettiği, davacı şirketin 2018 yılında davalı şirkete 12 adet fatura düzenlediği, 11 adedini beyan ettiğini, kalan 1 adedin mart 2018 dönemine denk geldiğini ve yasal beyan sınırının altında kaldığını, davacı şirketin davalı şirkete düzenlediği takibe konu olan faturaların davacı tarafın yasal defterlerine usulüne uygun olarak işlendiğini, davalı tarafın defterlerine işlenip işlenmediğinin tespit edilemediğini, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarını incelemeye sunmadığını, dosya muhteviyatına herhangi bir belge yada tevsik edici belgede sunmadığını, davacı şirketin takip dosyası ile talep ettiği kart bakiyesi açıklamalı 2.471,01 TL tutar için dosya muhteviyatında herhangi bir dayanak yada belgeye rastlanılmadığını, davacı şirketin davalı şirketten 10.099,63,00 TL alacaklı olduğunu, davacının takip dosyasında vade tarihi 20.02.2018 ile 26.12.2018 tarihleri arasında 10.099,63 TL tutar ve %36 oranı (365 gün) üzerinden 3.078,04 TL faiz talep ettiğini, davacının dosya muhteviyatına sunduğu sözleşmenin müşterinin sorumlulukları madde 4.9’da, “müşteri her siparişe konu olan ödemeyi, iş bu sözleşmenin ön formunda belirtilen şartlar dahilinde Multinet’in ilgili bankalardaki hesabına gecikmeden ödemekle yükümlüdür. Multinet geciken ödemeler için aylık % 3 vade farkı uygulamaktadır.” denildiğini, bu husustaki takdirin mahkemenize bırakıldığını, takip dosyasının kronolojik sıralamasının tablo şeklinde sunulduğunu…” mütalaa edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında hizmet sözleşmesi imzalandığı hususunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık anılan sözleşme uyarınca davalının davacıya borcu olup olmadığı ve takibe yapılan itirazın haklı olup olmadığı hususlarındadır. Davacı, yanlar arasındaki sözleşmeyi dosyamıza ibraz etmiş, davalı sözleşme altındaki imzanın kendisine ait olmadığı veya sözleşme konusu hizmetin verilmediği iddia ve savunmasında bulunmamıştır. Bir sureti dosya muhteviyatında yer alan bilirkişi raporuna göre davacının davalı adına tanzim ettiği faturaların 11 adeti davalı yanca BA formu ile vergi dairesine bildirilmiş, 1 adet fatura ise yasal beyan sınırının altında kaldığı için bildirim yapılmamıştır. Taraflar arasındaki sözleşme, davacının alacağının tamamını ticari defterlerine usulüne uygun olarak kayıt etmesi, aynı şekilde davalının da 1 adet hariç tüm faturaları defterlerine kaydettiğinin anlaşılması karşısında davacının sözleşme konusu hizmeti verdiği ve davalının bu hizmetin bedelini ödemediği sabit görülmüştür. Her ne kadar 1 adet fatura davalı BA formunda yer almasa da diğer tüm faturaların bildirilmiş olması, tüm alacağın davacı defterlerinde usulüne uygun şekilde yer alması, davalının hiçbir mazeret bildirmeksizin yasal sonuçları hatırlatılmasına karşın ticari defterlerini incelemeye sunmaktan kaçınması dikkate alınarak davacı defterleri tüm alacak yönünden davacı lehine delil olarak kabul edilmiş, davalının bu 1 adet faturayı yasal beyan sınırının altında kalması nedeni ile vergi dairesine beyan etmediği ve bu fatura nedeni ile de davacının davalıdan alacaklı olduğu kanaati oluşmuştur. Davalı BA/BS kayıtlarına göre ispat külfetini üzerine almış (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ nin 30.01.2020 tarih 2017/3832 E., 2020/227 Karar sayılı kararı) ancak borcunu ödediğine dair ya da borcun başka şekilde sona erdiğine dair herhangi bir bilgi belgeyi dosyamıza sunmamıştır. Buna gör davacının davalıdan fatura bedelleri olan 10.099,63 TL tatarında alacaklı olduğu sabit görülmüştür. Davacı icra takibinde ve davada kart bedeli adı altında alacak isteminde bulunmuş ise de buna ilişkin belgeyi dosyaya sunamamış, yargılama sırasında 31/12/2020 tarihli dilekçesi ile buna ilişkin talebinden vazgeçmiş, davalı ise vazgeçmeye muvafakat etmemiştir. Davacının takip öncesi faiz talebi, sözleşmede vade tarihi ve faiz oranı kararlaştırıldığından yerinde görülmüştür. Açıklanan nedenlerle davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiştir. Ayrıca İİK 67 maddesi uyarınca itirazın iptali davasında alacaklı-davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız ve alacağın da likit olması, borçlu-davalı yararına kötü niyet tazminatına hükmedilebilmesi için alacaklının takibe geçmede haksız ve kötü niyetli olması zorunludur. Alacağın likit ve hesaplanabilir olması, davalı/borçlunun itirazlarında haksız olduğunun anlaşılması karşısında hüküm altına alınan alacağın %20’si oranında İİK 67/2 maddesi uyarınca icra inkar tazminatına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının Kısman Kabul Kısmen Reddi ile; davalının … 1. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline; takibin 10.099,63 ₺ asıl alacak, 3.078,04 ₺ takip öncesi işlemiş faiz olmak üzere yekun 13.177,67 ₺ üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi uygulanmak sureti ile devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Hükmolan alacağın %20’si nispetinde hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 900,16 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 845,76 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırıldığı anlaşılan 54,40 TL peşin harç, 54,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 108,80 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 600,00-TL bilirkişi ücreti, 119,50-TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 719,50-TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre hesaplanan 605,88-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6100 sayılı HMK.nun 326/2 maddesi gereğince bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL nin kabul red oranına göre 208,44-TL sinin davacıdan, 1.111,56-TL sinin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
7-Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı lehine hüküm tarihindeki AAÜT 13/3 maddesi uyarınca hesap ve takdir olunan 2.471,01-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi, verilen karar usulen okundu anlatıldı.
25/03/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸