Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/463 E. 2022/80 K. 03.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/463 Esas
KARAR NO : 2022/80
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/09/2019
KARAR TARİHİ : 03/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, İşletme hakkı müvekkili şirkette bulunan köprü ve otoyollardan geçişlerin 6001 sayılı Kanun kapsamında ücretlendirildiğini, bu kanunun 30/5.fıkrası uyarınca, ücret ödemeksizin yapılan geçişlerde, icra takibinden sonra yapılan kanuni değişiklik sonrasında geçiş ücretlerinin dört katı tutarında ceza uygulaması yapıldığı, geçiş tarihini izleyen 15 günlük sürede geçiş ücretlerini ödeyenlere 6001 sayılı Kanun 30/7.fikrası uyarınca ceza uygulaması yapılmadığını, davalının … plakalı araçları ile 27.07.2018-26.09.2018 tarihleri arasında ücret ödemeksizin köprü ve otoyol geçişi yaptığını. geçiş ücretleri ve bu ücretlere ait 6001 sayılı Kanun 30/5 hükmünün getirdiği yasal cezanın ödenmemesi üzerine yukarıda esas numarası yazılı icra takip dosyası üzerinden icra takibine girişildiğini, davalının ise herhangi bir gerekçe göstermeksizin icra takibine itiraz ettiğini, geçiş bedelinin ödendiğini ispat yükünün davalıya ait olduğunu, davalının geçiş ücretlerini ödemediğinin de sabit olduğunu, icra takibine itiraz eden davalı borçlunun itirazında haksız olduğunu, alacağın likit olduğunu, bu nedenle müvekkili lehine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, davanın kabulü ile …. İcra Müdürlüğü 2018/… Esas sayılı dosyasında davalının icra takibine yaptığı İtirazının iptalini, icra takibinin geçiş ücreti ve gecikme cezası olmak üzere toplam 190.588,70 TL asıl alacak ile bu alacağa takip tarihinden önce işlemiş faiz (3.537,34 TL) ve KDV (636,73 TL) yönünden takip talebinde gösterilen şartlarla devamını, davalı borçlu tarafından icra takibine haksız bir şekilde itiraz edildiğinden icra takibine konu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere belirlenecek icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, usulüne uygun dava dilekçesi tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; davacı tarafından başlatılan icra takibine davalı yanca yapılan itirazın İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca iptaline karar verilmesi isteminine ilişkindir.
…. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. Sayılı dosya aslı celp edilmiş ve incelenmesinde; alacaklısı … A.Ş tarafından, borçlu … Aleyhine 190.588,70 TL asıl alacak, 3.537,34 TL faiz, 636,73 TL KDV olmak üzere yekün 194.762,77 TL üzerinden asıl alacağa takip tarihi olan 12.10.2018 tarihinden itibaren %19,5 Ticari Faizi işletmek kaydıyla tahsili talebi ile icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlunun borca ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz sonucu icra takibinin durduğu, mahkememiz nezdinde görülen davanın İİK.m67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı, davalının ihlali geçiş yaptığını gösterir görüntü kayıtlarını dosyaya sunmuş, yine ihlalli geçişlere konu araçların ilgili dönemi kapsar hesap hareketleri dosyamız arasına alınmıştır. Davacı yanca bildirilen araçların trafik tescil kayıtları celp edilmiş, söz konusu araçların ihlalli geçiş yaptığı bildirilen tarihte davalı adına kayıtlı olduğu tespit edilmiştir.
Taraf delilleri toplanmış, davacı iddiası gibi davalıya ait araçların davacı işletmesindeki köprü ve otoyollardan ihlalli geçiş yapıp yapmadığı, geçiş ücretlerinin ödenip ödenmediği, icra takibinde talep edilen asıl alacak ve ferilerinin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı hususlarında rapor tanzim etmek üzere bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Taraflara arasındaki uyuşmazlığın tespiti bakımından dosya mali müşavir bilirkişiye tevdii edilmiş olup, bilirkişi 31.10.2020 tarihli raporunda özetle; “…davaya konu ihlalli geçiş yaptığı bildirilen araçların 27.07.2018 – 26.09.2019 tarihleri arasında yapmış olduğu geçişlere ilişkin tablo hazırlanmış olup, takip tarihindeki asıl alacak tutarı üzerinden geriye doğru yapılan hesaplamada 6001 sayılı kanunun 30/5 m. gereğine göre uyarlanarak asıl alacağın 190.588,70 ₺ davacının davalıdan icra takibi tarihi itibariyle 194.762,77 ₺ alacaklı olduğu…” şeklinde görüş bildirmiştir.
Mahkememizin 14.01.2021 tarihli duruşmasının 1 numaralı bendi uyarınca “dosyaya sunulan görüntü kayıtları esas alınarak davalıya ait araçların davacı işletmesindeki otoyollardan ihlalli geçiş yapıp yapmadığı, davacının dosyaya sunduğu kayıtlar ile görüntü kayıtlarının uyuşup uyuşmadığı, davalı tarafça ödeme yapılıp yapılmadığı hususlarında ayrıntılı ek rapor tanzim edilmesi” kararı verilmiş, 29.01.2021 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; “…mahkememizin talebi doğrultusunda bilirkişi raporu ile ibraz edilen bilgi ve belgelerin yeniden incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucunda kök rapordaki görüşlerinin aynen geçerli olduğu…” şeklinde görüş bildirmiştir.
Daha önce alınan bilirkişi raporlarının yeterli olmadığı anlaşılmakla dosya rapor hazırlamak üzere bu kez karayolu taşımacılığı alanında uzman bilirkişiye tevdii edilmiş, bilirkişi 25.10.2021 tarihli raporunda özetle; “…işletme hakkı davacıda olan köprü ve otoyollardan geçişlerin, davalıya ait … plakalı tır çekicisi araçları ile ihlalli olarak geçiş yapıldığının belirlendiğini, davacı tarafından tahsil edilmemiş ceza tutarları hakkında uygulanmak üzere geçiş ücretinin geçiş tarihinden itibaren 15 gün içerisinde ödenmemesi halinde tahakkuk eden geçiş ücretinin 4 katı olarak cezai bedel tahsili uygulaması ile takibe konu asıl alacak tutarı 118.175,00 ₺ olabileceğini, işlemiş faizin, 1.073,38 ₺, kdv’nin 193,20 ₺ olabileceğini, genel toplamın 119.441,58 ₺ olabileceğini, takibin 119.441,58 ₺ üzerinden davalı adına devam etmesi gerektiği…” şeklinde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Davacı tarafın bilirkişi raporuna itiraz etmesi sonucu mahkememizin 11.11.2021 tarihli duruşmasının 1 numaralı bendi uyarınca davacı itirazlarını karşılar mahiyette ek rapor tanzim edilmesi istenilmiş, 05.01.2022 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle, kök rapordaki görüşlerinin aynen geçerli olduğu şeklinde görüş bildirmiştir.
6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 30. maddesinin 5. fıkrası ile Görevli Şirkete, geçiş ücreti ile geçiş ücretine tahakkuk eden ceza tutarını genel hükümlere göre tahsil etme hak ve yetkisi verilmiştir.6001 sayılı Kanun’un 30.maddesinin 5. fıkrası, 30431 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak 25.05.2018 tarihinde yürürlüğe giren 16.05.2018 tarihli ve 7144 Sayılı Kanun (“Torba Kanun”)’un 18. maddesi ile değiştirilmiş olup, 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanun’a eklenen Geçici Madde 3 ile de söz konusu değişikliğin uygulama usulü belirlenmiştir. Kısaca 7144 sayılı Torba Kanun ile, Torba Kanun’un yürürlük tarihi olan 25.05.2018 tarihi itibari ile ve sadece tahsil edilmemiş ceza tutarları hakkında uygulanmak üzere, geçiş ücretinin geçiş tarihinden itibaren 15 (onbeş) gün içerisinde ödenmemesi halinde tahakkuk eden geçiş ücretinin 10 katı tutarındaki ceza; 4 katı olarak değiştirilmiş ve hazine payı uygulaması ortadan kaldırılmıştır. Bu doğrultuda, Torba Kanun’un 19. Maddesi ile 6001 Sayılı Kanun’a eklenen geçici maddede yer alan “tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında” ibaresi nedeniyle; işbu dava konusu ihlalli geçişe ait geçiş ücreti ve ceza tutarının Torba Kanun’un yürürlük tarihi itibari ile henüz tahsil edilmemiş olduğu anlaşıldığından, icra takibine konu alacak üzerinde revizyon yapılmış takip tarihi itibariyle geçiş ücretinin 10 katı olan ceza tutarı 4 katına indirilmesi gerekmektedir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından sunulan ihlalli geçiş görüntü ve belgelerinden, davalıya ait araçların davalı işletmesindeki otoyol ve gişelerden geçmiş olduğu sabittir. Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları ile araçların geçiş tarihleri ile birlikte hangi aracın hangi tarihlerde olmak üzere toplamda kaç kez davacı işletmesindeki otoyollardan geçtiği ortaya konulmuşutur. Davacı geçişlerin ücretlerinin tamamının ödenmediği iddiasında bulunmuş ise de karayolu taşımacılığı uzmanı bilirkişiden alınan raporlar ile belirlendiği üzere geçişlere ilişkin ücretin bir kısmının tahsil edildiği bir kısmının ise ödenmediği raporlanmıştır. Davacı her ne kadar bilirkişi tarafından hangi araca ilişkin hangi ücretin ödendiğinin rapor ile ortaya konulmadığı savunmasında bulunmuş ise de bilirkişi raporunda hangi aracın hangi tarihlerde davacı otoyollarını kullandığı, geçiş esnasındaki bakiye ve hesap hareketinin dosyaya yansıtıldığı, tafsilatı raporda belirtildiği gibi geçişlere ilişkin ödemelerin belirtildiği, buna göre davacının itirazlarının yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır. Davalı tarafından ise geçiş bedeli ödenmeyen araçlara ilişkin ücretin 15 günlük yasal süre içerisinde ödendiğine ilişkin herhangi bir delil sunulmamıştır. Buna göre davalının icra takibine yaptığı itirazın kısmen haklı olduğu ancak geçiş ücreti ödenmeyen araçlara ilişkin ise yerinde olmadığı anlaşılmıştır. Açıklanan nedenlerle mali müşavir bilirkişi raporu mahkememizce benimsenmemiş, ancak karayolu taşımacılığı uzmanı bilirkişinin raporu hüküm kurmaya ve yasa yolu denetimine elverişli kabul edilmiş, davacının raporda belirtilen 118.175,00 ₺ tutarında davalıdan alacaklı olduğu sabit görülmüştür.
Davacı, davalıya ait araçlar ile ihlalli geçiş yapıldığını ispat ettiği halde davalı ödeme olgusunu ispat edememiştir. … Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’ nin 28/04/2021 tarih 2021/… Esas, 2021/… K. Sayılı kararında belirtildiği üzere davacı ile davalı arasında hizmet sözleşmesi mevcuttur. Buna göre davacının sözleşmenin gereğini yerine getirmeyen davalıdan faiz ve buna bağlı KDV isteminde bulunabilmesi için usulüne uygun şekilde davalıyı temerrüde düşürdüğünü ispat etmesi gerekmektedir. (Kesin vade olmadığı gibi temerrüde düşüren ihtarname de çekilmeden icra takibi yapılmış ise takip tarihinde temerrüt gerçekleşir. (11.12.1957 tarih 17/29 sayılı İçihadı Birleştirme Kararı) Temerrüde esas icra takibi de bulunmuyorsa dava tarihinde temerrüt gerçekleşir.) Ancak dosya kapmasında davacının davalıyı takipten önce temerrüde düşürdüğüne dair belge bulunmamaktadır. Bu gerekçe ile davacının takip öncesi faiz ve KDV isteği mahkememizce yerinde görülmemiştir. Davacının davasının icra takibinde talep edilen asıl alacak üzerinden kabulü ile alacağın likit ve hesaplanabilir olması, davalı/borçlunun itirazlarında haksız olduğunun anlaşılması karşısında hüküm altına alınan alacağın %20’si oranında İİK 67/2 maddesi uyarınca icra inkar tazminatına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile; Davalının … İcra Müdürlüğünün 2018/… E. Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın; 118.175,00 ₺ asıl alacak üzerinden bu alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Hükmolunan alacağın %20’si nispetinde hesaplanan 23.635,00 ₺ icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 8.072,53 ₺ harçtan peşin alınan 2.352,26 ₺’nin mahsubu ile bakiye 5.720,27 ₺ harcın davalıdan alınarak hazineye ödenmesine,
4-Davacı tarafça peşin olarak yatırılan 2.352,26 TL peşin harç ile 44,40 TL başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından tebligat, müzekkere, bilirkişi ücreti ve sair giderler için sarfedilen toplam 2.207,10 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 1.339,26 ₺’nin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine, bakiye kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Zorunlu Arabuluculuk başvurusu nedeniyle harcanan 1.320,00TL’nın davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 519,03 ₺’sinin davacıdan; 800,97 ₺’sinin ise davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
7-Kabul edilen dava değeri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir edilen 15.176,63 ₺ vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi, verilen karar usulen okundu anlatıldı.08/02/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”