Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/405 E. 2021/89 K. 04.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/405
KARAR NO : 2021/89

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/09/2019
KARAR TARİHİ : 04/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalı-borçlu…Ltd. Şti. arasında Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığını, diğer davalıların ise iş bu sözleşmeyi, müşterek borçlu, müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, söz konusu sözleşmeye istinaden borçlu şirkete ticari kredi kullandırıldığını, borçluların borcunu ödememesi üzerine, borçların ödenmesi için Körfez … Noterliğinin 13 Ağustos 2018 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderildiğini, yasal süresi içinde ödeme yapılmadığı takdirde yasal yollara başvurulacağı bildirildiğini, söz konusu ihtarnamenin davalılara tebliğ edildiğini, ancak ihtarnameye herhangi bir itirazda bulunmayan ve borçları da ödemeyen borçlulara karşı… İcra Müdürlüğü’nün… E. (Yetkisizlik kararı öncesi esas: İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü… E.) sayılı dosyasından genel haciz yolu ile ilamsız takibe geçildiğini, davalıların söz konusu takibe haksız ve kötü niyetli olarak işlemiş faiz ve faizin gider vergisi alacağı yönünden kısmi olarak itiraz ettiğini ve takibin bu miktar yönünden haksız olarak durdurulmasına sebebiyet verdiğini, davalıların borçlu olmadığına ilişkin vaki itirazları yerinde olmamakla birlikte, haksız ve kötü niyetli olup Mahkememizce iptali gerektiğini, müvekkili banka tarafından borçlulara ihtarname gönderildiğini, davalıların itirazına ilişkin olarak; kendilerine gönderilen ihtarnameye itiraz etmedikleri gibi borcun ödenmesi konusunda da herhangi bir girişimde bulunmadıklarını, davalılardan …Ltd. Şti. asıl borçlu olarak, diğer davalılar ise müteselsil kefil olarak tüm dosya borcundan sorumlu olduğunu, davalı … Ltd. Şti. asıl borçlu olarak, diğer davalılar ise müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak Genel Kredi Sözleşmesini imzaladıklarını, takibe konu ticari kredi, borçlu şirkete Genel Kredi Sözleşmesine istinaden kullandırılmış olup, müvekkili bankanın ticari kredi borcundan kaynaklanan alacağına ilişkin asıl borçlu ve müteselsil kefillerin sorumluluğu bulunduğunu, borçluların itirazları mesnetsiz ve delilsiz olduğunu, dolayısıyla davalıların itirazlarının iptalinde hiçbir sakınca bulunmadığını, davalılar tarafından takip konusu kredinin işlemiş faiz ve faizin gider vergisi alacağına yapılan itiraz davalıların da altında imzası bulunan Genel Kredi Sözleşmesinin ilgili maddeleri karşısında geçersiz olduğunu, zira söz konusu genel kredi sözleşmesinde müşteri ve kefillerin gecikmeye düşmeleri halinde alacağın muaccel olduğu tarihten itibaren bankaya fiili ödeme tarihine kadar, Kredi Şartlarında yazılı gecikme faiz oranı üzerinden gecikme faizi ödemeyi kabul ve taahhüt ederler dendiğini, borçluların ihtarnameye süresi içinde itiraz etmediğinden ve ödeme de yapmadığından maddi olarak ortada vaki borç bulunması sebebiyle davalılar temerrüde düştüğünü, bununla beraber davalılar, borçlu olmadığını hiçbir belge ile de ispat edemediklerini, davalıların haksız ve mesnetsiz itirazları, tamamen takibi sürüncemede bırakmak amacını taşıyan kötüniyetli itirazlar olduğunu, borca yapılan böylesi itiraz nedeniyle %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı da ödenmesi gerektiğini, sonuç olarak ayrıntılı olarak açıklanan sebeplerden dolayı, davalıların …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile açılmış takipte yer alan işlemiş faiz ve faizin gider ilişkin itirazının iptalini, davalılar aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, takibin devamını, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalılar tarafına yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle icra takibi yetkili icra dairesinde açılmadığını, İİK md. 50 atfı ile HMK’nın yetkiye ilişkin hükümleri gereğince ilamsız takipte yetkili icra dairesi boçlunun ikametgah adresi olduğunu, müvekkili şirketin adresinin Kocaeli ili Körfez ilçesi sınırlarında olduğunu, icra takibi Kocaeli İli Körfez İcra Dairelerinde açılması gerekirken Kocaeli İcra Müdürlükleri’nde açıldığını, daha sonra yapmış oldukları yetki itirazı neticesinde dosya… İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına kaydedildiğini, HMK md. 50/2 gereğince yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapıldığını, bu nedenle öncelikle davanın yetki yönünden tetkikini talep ettiklerini, davacının işbu davayı Kocaeli Asliye Ticaret Mahkemesi bünyesinde açması gerekirken, İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılması usul ve yasaya aykırı olduğundan yetkisizlik kararı verilmesi yerinde olacağını, alacaklı şirket ile imzalanan sözleşmeler gereğince takip öncesi işletilmiş olan temerrüt faiz oranına ve 15.511,24 TL’lik temerrüt faizineyine takip sonrasında işletilmiş olan ve işletileceği söylenen faiz oranına, %5 oranındaki faizin 775,56 TL’lik gider vergisine ve bunlara bağlı tüm ferilere tarafımızca itiraz edildiğini, müvekkilleri ile alacaklı banka arasında imzalanan kredi sözleşmesi gereğince belirtilen faiz oranı haksız şart niteliğinde olduğunu ve kesin olarak hükümsüz olduğunu müvekkillerinn; müzakere yapılmaksızın belirlenen haksız ve yasaya aykırı faiz oranı içeren standart matbu kredi sözleşmesini kredi ihtiyaçlarının da ivedi ve zaruri olması nedeniyle imzalamak zorunda kaldığını, haklı itirazlarının kabulü ile haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini, sonuç olarak ayrıntılı olarak açıklanan nedenlerle; öncelikle yetki itirazrının kabulü ile yetkisizlik kararı verilmesini, davanın esastan reddini, davacı aleyhine takip tutarının %20si oranında tazminata hükmedilmesini, ücreti vekâlet ve yargılama masraflarının davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; bankacılık işlemlerinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraf delilleri toplanmış, bilirkişi raporu alınmış ve dosyaya ibraz edilmiştir.
Yargılama sırasında davalılar vekili 27/01/2021 tarihli dilekçesi ile dava konusu hukuki ihtilaf üzerinde davacı yanla anlaştıklarını ve taleplerinden feragat ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını, gereği gibi işlem yapılmasını talep etmiştir.
Davacı vekili ise davalılar vekilinin feragati( mahkeme ve icra dosyasındaki itirazlarından) nedeniyle huzurdaki davanın konusuz kaldığını, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını ve bu doğrultuda karar verilmesini talep etmiştir.
Açıklanan nedenlerle davacı ve davalılar vekilinin talepleri doğrultusunda huzurdaki davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek, yargılama gideri ve vekalet ücretinin taraflar üzerinde bırakılmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Tarafların talebi gib KONUSUZ KALAN DAVA HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gerekli 59,30-TL karar harcının davacının peşin yatırdığı 44,40-TL harçtan mahsup edildikten sonra bakiye kalan 14,90-TL’nin davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Taraflarca yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
5-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL nin davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verilen, verilen karar açıkça okundu anlatıldı.04/02/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸