Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/392 E. 2019/179 K. 06.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/394 Esas
KARAR NO : 2019/180

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/09/2019
KARAR TARİHİ : 06/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 04/09/2015 tarihli dava dilekçesi ile; davalı borçlu… ile müvekkili banka arasında imzalanan kredi kartı sözleşmesi’ne istinaden borçluya… nolu kredi kartları teslin edildiğini, davalı borçlunun borcunu süresi içinde ödememesi üzerine, Gebze … Noterliği’nin 30.11.2018 tarihli ihtarnamesi keşide edildiğini, borcun buna rağmen ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine Gaziosmanpaşa … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı icra takibine itiraz ettiğini, söz konusu itirazların haksız ve mesnetsiz olduğunu, bu nedenle haksız itirazın iptaline, takibin %20 icar inkat tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava; davacı banka ile davalı arasında kredi kartı sözleşmesi akdedilip edilmediği, akdedildiği iddia edilen kredi kartı sözleşmesinden kaynaklı olarak nakdi borcu ve faiz borcu bulunup bulunmadığı, itirazın haksız olup olmadığı, icra inkar tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı yönünde açılan itirazın iptali davasıdır.
28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tütekticinin Korunması hakkındaki kanunun 3/1 maddesinde tüketicinin ticari yada mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi olduğu, 3/1-e maddesinde tüketici işleminin mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de olmak üzere ticari veya mesleki hareketlerle hareket eden gerçek veya tüzel kişilerle tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta vekalet, bankacılık vb sözleşmelerde dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olduğu ifade edilmiştir. Aynı yasanın 73/1 maddesinde tüketici işlemleri ile, tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak davalarda, tüketici mahkemelerinin görevli olduğu, 83/2 maddesinde ise, taraflardan birinin tüketinin oluşturduğu işlemlerle ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun göreve ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği düzenleme konusu yapılmıştır.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi de müstakar içtihatlarında “28/11/2013 tarihli ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un yürürlüğe girmesinden sonra oluşan banka kredi kartı uyuşmazlıklarında görevli mahkemenin, anılan kanunun 3/1-k-l, 73/1, 83/2 ve geçici 1. maddelerinde yer alan hükümler çerçevesinde Tüketici Mahkemeleri olacağı öngörülmüştür. ” demek suretiyle görevli mahkemenin Tüketici mahkemeleri olacağını öngörmüştür.
Davanın kredi kartı sözleşmesine istinaden ikame edildiği, icra takibinin bu sözleşmeye istinaden başlatıldığı anlaşılmakla beraber, kredi kartı sözleşmesine ilişkin davalarda görevli Tüketici Mahkemeleri olduğundan, mahkememizin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan mahkememizin görevsizliğine, davanın hmk 114/1-c ve 115/2.maddeleri uyarınca görev yönünden usulden reddine, karar verimek gerekmmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
Mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, davanın HMK 114/1-c ve 115/2.maddeleri uyarınca görev yönünden USULDEN REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın görevli olan İSTANBUL TÜKETİCİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’nun 331 mad. uyarınca Harç, yargılama gideri ve gider avansının görevli mahkemece değerlendirilmesine, davaya başka bir mahkemede devam edilmediği takdirde talep üzerine harç yargılama gideri ve gider avansı konusunda mahkememizce karar oluşturulmasına,
4-HMK 20.maddesi gereğince; karar tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtaratına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
06/12/2019

Katip Hakim
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır
5070 Sayılı Kanun gereğince e-imza ile imzalanmıştır.