Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/39 E. 2020/145 K. 27.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/39
KARAR NO : 2020/145

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 03/09/2019
KARAR TARİHİ : 27/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin lojistik işiyle iştigal ettiğini, davalı şirketin işlerini yaptığını ve tamamladığını, 4 adet fatura karşılığında davalı şirketten 4.960,64 TL alacaklı olduklarını, … 35. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının ödeme emrine itiraz ettiğini ve takibin durdurulduğunu, arabuluculuk görüşmesinde anlaşamadıklarını, davalı tarafın aleyhine %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, sonuç olarak ayrıntılı olarak açıklanan nedenlerle; davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının iddialarının haksız ve mesnetsiz olduğunu ve davanın reddinin gerektiğini, davacı şirket ile aralarında imzalanmış bir cari hesap sözleşmesinin olmadığını, davacı şirketin davaya konu ettiği tutar için herhangi bir edinimde bulunmaksızın dayanaksız fatura düzenlediğini ve haksız ödeme talep ettiğini, davacının faiz talebinin haksız olduğunu, davacı şirket aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı talep ettiklerini, sonuç olarak açıklanan nedenlerle; davanın reddini, davacı şirket aleyhine % 20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacı tarafından davalı hakkında başlatılan icra takibine yapılan itirazın İİK.m67 ve devamı maddeleri uyarınca iptaline karar verilmesi istemine ilişkindir.
… 35. İcra Müdürlüğü’ nün … E. Sayılı dosyası celp edilmiş ve incelenmesinde; alacaklısı … Şirketi tarafından, borçlu … Tic A.Ş. aleyhine 4.960,64 TL asıl alacak, 32,24 TL işlemiş faiz olmak üzere yekün 4.992,88 TL üzerinden asıl alacağa takip tarihi olan 26.06.2019 tarihinden itibaren %9 oranında yasal faiz işletilmek kaydıyla tahsili talebi ile icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlu vekilinin borca ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz sonucu icra takibinin durduğu, mahkememiz nezdinde görülen davanın İİK.m67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlışılmıştır.
Taraf delilleri toplanmış ve davacı, fatura ve ticari defter deliline dayanmış olmakla, taraflar arasında ticari ilişki olup olmadığı, alacak olup olmadığının tespiti açısından taraf defterlerinin incelenmesine karar verilmiş olup, mahkememizce görevlendirilen mali müşavir bilirkişi … marifetiyle hazırlanan 27/01/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “davacı şirketin 2019 yıllarına ait yasal defterlerini usulüne uygun tuttuğunu ve sahibi lehine delil niteliği taşıdığını, davalı şirketin 2019 yıllarına ait yasal defterlerini usulüne uygun tuttuğunu ve sahibi lehine delil niteliği taşıdığını, davacı şirketin, davalı şirkete düzenlediği takibe konu olan 4 adet faturanın davacı tarafın yasal defterlerine usulüne uygun olarak işlendiğini gibi davalı tarafın defterlerine de işlendiğini, davacı tarafın dosya muhteviyatına sunduğu flash bellekteki eklerin içerisindeki döküm ve tablolarda, davacı tarafın iddia ettiği taşıma işleri ile ilgili; müşteri ve gönderici unvanlarının, çıkış tarihi ve çıkış yerinin, alıcı unvanının, bazılarında m.irsaliye numarasının, varış ilinin, teslim tarihinin ve teslim alana kısımlarının, ödeme tipini, adedin, toplam kargonun, KG/DS ve tutar bilgilerinin yazıldığını, taşıma faturalarının; esasen taşıma sözleşmesi unsurlarını içeriyor ve yük ilgilisi tarafından itiraz edilmemiş ise taşıma senedi-sözleşme belgesi gibi ispat işlevlerine sahip olduğunu, Karayolu Taşıma Yönetmeliği m.4 “iii) Taşıma senedi; eşya ve kargo taşımalarında gönderen ile yetki belgesi sahibi arasında akdedilen, taşımada kullanılan taşıta ait bilgiler ile ilgili diğer mevzuat ve bu Yönetmelikle belirlenen bilgileri ihtiva eden sözleşme belgesi veya bu tür bir sözleşmede bulunması gereken bilgileri ihtiva etmesi halinde taşıma senedi yerine geçecek olan taşıma faturası, taşıma irsaliyesi veya irsaliyeli taşıma faturasını tanımlar şeklinde düzenlendiğini, bu çerçevede davacı şirket tarafından düzenlenen taşıma faturalarının aynı şekilde davalı taraf ticari defterlerine de işlenmiş durumda olduğunu, her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olmakla, davacının gördüğü taşıma işleri için davalının ticari kayıtlarına aldığı faturaları kabul ettiğini, bu durumda işin görüldüğünün anlaşıldığını, davalının, ticari kayıtlarına aldığı ve ticari defterlerde ödenmediği gözüken faturalara konu borç için ödeme veya sair şekilde borcun sona erdiğini ortaya koymadığı sürece davalının davacı yana borçlu olduğunun kabul etmek gerektiğini, davacı tarafın düzenlemiş olduğu 4 adet faturanın her birinin farklı aya ait olduğunu ve tutarlarının ait olduğu ay içinde yasal beyan sınırının altında kaldığından takibe konu olan faturalara Form BS ve Form BA ile beyan edilemediği/edilmediğini, davacı şirketin 01.10.2019 tarihi itibariyle davalı şirketten 5.068,52 TL alacaklı olduğunu, 29.06.2019 tarihi itibariyle davalı şirketin davacı şirkete 5.068,51 TL borçlu olduğunu, davacı şirketin takip tarihi itibari ile davalı şirketten, takdir Mahkememize bırakılmak üzere, 4.992,88 TL toplam alacağını talep edebileceğini, takip tarihinden itibaren % 9 yasal faizi talep edebileceğini, takip dosyasının kronolojik sıralamasının aşağıdaki gibi vuku bulduğu; tarafların tazminat, muhakeme masrafları vc benzeri taleplerinin, Mahkememizin takdirlerine ait olduğunu…” mütalaa etmiştir.
Davalı rapora karşı itirazlarında; taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmadığı, bu nedenle sadece cari hesaplar dikkate alınarak bir sonuca varılamayacağı, ayrıca Yargıtay kararları uyarınca işin yapıldığının davacı tarafından ispat edilmesi gerektiğinden bahisle ek rapor alınması ve davanın reddine karar verilmesi isteminde bulunmuştur.
6100 Sayılı HMK’ nın 222. Maddesinin 3. Fıkrası” İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.” düzenlemesine havidir.
Tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafından dava konusu faturalara konu taşıma hizmetinin verilmesine rağmen, davaya konu fatura ödemesinin davalı tarafından yapılmadığı, dosyamıza bunu ilişkin ödeme belgesi veya başkaca yazılı delil ibraz edilmediği, bu hususun tarafların bir birilerini doğrulayan ve kesin delil mahiyetindeki ticari defterleri ile sabit olduğu anlaşılmakla belirtilen açıklamalar doğrultusunda davanın kabulü cihetine gidilmiştir. Davacının takipten önce davalıyı temerrüde düşürdüğüne ilişkin belge dosyamıza sunulmadığından yine bu yönde dava dosyasında da bir istemde bulunulmadığından işlemiş faiz yönünden ayrıca hüküm kurulmamıştır. Ayrıca İİK 67 maddesi uyarınca itirazın iptali davasında alacaklı-davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız ve alacağın da likit olması, borçlu-davalı yararına kötü niyet tazminatına hükmedilebilmesi için alacaklının takibe geçmede haksız ve kötü niyetli olması zorunludur. Alacağın likit ve hesaplanabilir olması, davalı/borçlunun itirazlarında haksız olduğunun anlaşılması karşısında hüküm altına alınan asıl alacak ve işlemiş faiz miktarı toplamının %20’si oranında İİK 67/2 maddesi uyarınca icra inkar tazminatına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜNE,
A-Davalının … 35. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın 4.960,64 TL üzerinde iptaline, takibin asıl alacak olan 4.960,64 TL üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile devamına,
B-Davacının icra inkar tazminatının kabulü ile 992,128 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davalının kötü niyet tazminatının reddine,
3-Alınması gereken 338,86-TL harçtan peşin alınan 59,76-TL harcın mahsubu ile bakiye 279,10-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 44,40-TL başvuru harcı, 59,76-TL peşin harç, 800-TL bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 68,90-TL olmak üzere toplam 973,12-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde ödeyen tarafa iadesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK 341. Maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olarak verilen karar usulen okundu anlatıldı.27/02/2020

Katip …
¸

Hakim …
¸