Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/389 E. 2020/212 K. 18.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/417
KARAR NO : 2020/221

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Bono İptali)
DAVA TARİHİ : 19/09/2019
KARAR TARİHİ : 22/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Bono İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davaya konu 1 adet bononun müvekkili bankaya tahsil amacıyla verilmişken müvekkili bankanın uhdesinde kaybolduğunu, müvekkili bankanın müşterilerinden tahsil amacıyla ciro edilerek müvekkili bankaya teslim edilmiş olması dolayısıyla müvekkili bankanın meşru hamili bulunduğu aşağıda gerekli bilgileri yazılı olan bononun, müvekkili bankanın uhdesinde ve zilyetliğinde iken kaybedildiğini ve tüm aramalara rağmen de bulunamadığını, bu suretle senetin kaybolmak suretiyle müvekkili bankanın rızası hilafına elinden çıktığını ve halen kimin elinde ve nerede olduğunun bilinemediğini, kayıp bononun borçlusunun …, lehdarının…, keşide tarihinin 29.03.2018, vade tarihinin 31.03.2019 ve bedelinin 5.000-TL (Beşbin Türklirası ) olduğunu, söz konusu bononun kötü niyetli kişilerin eline geçmesi durumunda müvekkili bankanın zarara uğrayacağının açık olduğunu, bu sebeple öncelikle mezkûr bono ile ilgili “ödeme yasağı kararı” verilerek kararın keşideciye tebliğini ve “bononun iptalini” talep etme zaruretinin hâsıl olduğunu, huzurdaki davada görevli mahkemenin, Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, huzurdaki davada Mahkememizin yetkili olduğunu, sonuç olarak açıklanan nedenlerle, müvekkili bankanın rızası hilafına elinden çıkan davaya konu bononun kötü niyetli kişilerin eline geçmiş olması ihtimaline binaen öncelikle bononun ödenmesinin yasaklanmasını ve yapılacak yargılama neticesinde de iptaline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 6102 sayılı TTK.nun 778/ı maddesi yollamasıyla aynı yasanın 757 ilâ 764 maddelerine göre kaybolan bononun iptaline karar verilmesi talebine ilişkindir.
Davacı tarafından yetkili ve meşru hamili oldukları bononun bir sureti ile bononun banka uhdesinde iken kaybolduğuna ilişkin tutanak dosyamıza sunulmuş, talep gibi ödeme yasağı kararı verilerek bonon keşidecisine iş bu kararın tebliği sağlanmıştır.

Kaybolduğu bildirilen bonoya ilişkin TTK.m762 uyarınca gerekli yasal ilanlar yapılmış ve bono ile ilgili mahkememize bir müracaata bulunan olmamıştır.
Bono keşidecisine tevdi mahalli tayini ile bononun kendisine ibraz edilmesi halinde ödeme yapmaması, aksi halde 2. Defa ödeme yapmak durumunda kalabileceğine ilişkin ihtarname tebliğ edilmiş, bono borçlusu tarafından da bu hususa ilişkin mahkememize bildirimde bulunulmamıştır.
Davacı tarafın iddiasının hamili bulunduğu senedin kaybolduğu iddiasına dayandığı; iddianın yasal dayanağının 6102 Sayılı Kanunun 757 maddesi olduğu anlaşılmakla dava konusu senedin davacının rızası dışında elinden çıktığı, yapılan ilan süreleri içerisinde senet üzerinde hak iddia eden başka kişilerin başvuruda bulunmadığı anlaşılmış ve 3 ay geçmekle davacı tarafın davasının kabulü yönünde aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle ve dosya içeriğine göre;
1-Davanın KABULÜ İLE; keşidecisi …, lehtarı …, keşide tarihi 29/03/2018, vade tarihi 31/03/2019 olan 5.000,00TL bedelli bononun zayi nedeni ile iptaline,
2-Alınması gerekli 54,40-TL karar harcının davacının peşin yatırdığı 44,40-TL harçtan mahsubu ile alınması gereken 10-TL’nin Muhasebat Genel Müdürlüğü Genel Tebliğinin 11/2. Maddesinde belirtilen 16,02-TL’den az olması nedeni ile harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
5-Yatırılan teminatın HMK 392/2 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren bir ay içinde tazminat davası açılmaması ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı 6100 Sayılı HMK’ nın 341. Maddesi uyarınca miktar itibari ile KESİN olmak üzere karar verildi, verilen karar usulen okunup anlaltıldı.22/06/2020

Katip
¸

Hakim
¸