Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/368 E. 2021/414 K. 07.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/368 Esas
KARAR NO : 2021/414 Karar
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 05/10/2018
KARAR TARİHİ : 07/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 05/10/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacıların, 25.04.2018 tarihinde davalı şirkete ait uçakla İstanbul’dan Tunus’a seyahat ettiğini, davacıların …’nda her biri yirmi kilogram ağırlığında olan 4 adet bavulu uçağa yüklenmek üzere davalı havayolu şirketine teslim ettiğini, varış yeri olan Tunus Havaalanına ulaşıldığında davacıların bavullarının teslim edilmediğini, Davacılar, Tunus Havaalanı’nda davalı şirketin yetkililerine müracaat ettiğinde ise bavullarının bir sonraki uçakla Tunus’a getirileceğini ve bir gün sonra seyahat edecekleri Dakar/Senegal’de kendilerine teslim edileceğinin söylendiğini, bir gün sonra Dakar Havaalanı’na ulaştıklarında bavullarının kayıp olduğunu öğrenmeleri üzerine, 26.04.2018’de kayıp eşya bildiriminde bulunduklarını, davacıların iş arkadaşı olup davalı şirket aracılığıyla Tunus ve Dakar’a yapılan seyahat ile bundan sonra Dakar’dan 29.04.2018 tarihinde Hong Kong’a yaptıkları seyahatlerin ticari amaçlı seyahatler olduğunu, davalı şirketin kusuruyla kaybolan bavullarında iş görüşmelerinde kullanılacak takı malzemesi numuneleri bulunduğunu, bu nedenle de bavulların kaybolmasının önceden planlanmış tüm iş görüşmelerinin sonuçsuz kalmasına neden olduğunu, kayıp başvurusunun yapılmasından yaklaşık 1 ay sonra, ilgili şirkete yeniden yazılı başvuru yaparak bavullarının hala kendilerine ulaştırılmadığını maddi ve manevi zararlının giderilmesini talep ettiklerini ifade ettiklerini, bunun üzerine, davacı …’e ait 2 adet bavuldan biri bulunarak davacıya teslim edildiğini, ancak 2’si davacı … …’e ait olmak üzere diğer 3 bavul hala kendilerine teslim edilmediğini, noterden 28.08.2018 tarihli ihtarname göndererek zararın karşılanmasının talep edildiği halde sonuç alınamadığını belirterek; Davacılar için 3.700’er TL maddi ve 2.500’er TL manevi tazminatın kayıp tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen, davalı taraftan cevap dilekçesi sunulmadığı, davalı vekilinin ön inceleme duruşmasına katıldığı görülmüştür.
DELİLLER:
– Mali Müşavir Bilirkişi … ve Hava yolu taşımacılığı konusunda uzman bilirkişi … ‘ın 07/09/2020 tarihli bilirkişi raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacıların davalı şirket bünyesinde Hava yollarının hizmetini kullandığı esnasında bagajların kaybolup kaybolmadığı bundan dolayı zarara uğrayıp uğramadıkları ile davalının bu zarardan sorumlu olup olmadığı ve bunun tazmini istemine ilişkindir.
Mahkememizce resen görevlendirilen Mali Müşavir Bilirkişi … hava yolu taşımacılığı konusunda uzman bilirkişi … ‘ın 07/09/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…sayın Mahkemenin görevlendirme kararında tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelenmesine karar vermiş olduğu görülmekle birlikte davacı tarafların dava dilekçesinde iddia ve talep ettiği maddi zararların ticari defterler nezdinde tespitinin mümkün olmaması nedeniyle bu hususta defter incelemesi yapılmadığı, davacı tarafın, davalı … ile gerçekleştirdikleri uçuşta, havayoluna teslim ettikleri ve kaybolduğu iddia edilen bagaj lan için talep ettiği tazminatın; uluslararası hava taşımacılığına dair kesin kuralların birleştirilmesi amacı ile 28 Mayıs 1999 tarihinde imzalanmış olan Montreal Sözleşmesi’nin III. Bölüm, 22. Maddesi gereğince düzenlenmesinin uygun olduğu,…” yönünde kanaat bildirilmiştir.
Varşova Konvansiyonu Lahey ve 4 sayılı Montreal Protokolleri birleşik metninin 22. Maddesi gereğince yolcunun özel bildirimde bulunmadığı ve ek bir meblağ ödemediği takdirde taşıyıcının sorumluluğunun kg başına 17 SDR ile sınırlı olduğu, bunun da yaklaşık olarak kg başına 25 USD’na isabet ettiği, davacıların toplam kaybolan bagajının 60 kg olduğu ve kg başına davalının 1.500USD tazminat sorumluluğu bulunduğu anlaşılmıştır. Davacıların göndermiş olduğu ihtarname dikkate alındığında temerrüdün gerçekleştiği 06/09/2018 tarihi itibari ile T.C Merkez Bankası kurları esas alınmak suretiyle davacıların isteyebileceği maddi tazminatın (1500×6,60=) 9.900,00TL olduğu sonucuna varılmış ise de, davacıların talepleri kişi başına 3.700,00T olduğu da dikkate alındığında talep edilen miktar yönünden karar verilmiştir.
Yargıtay 11.HD’nin 2013/7301 Esas 2013/10423 Karar sayılı ilamında:” …Davalı tarafça taşıması yapılan davacıya ait bagajın kaybolmasının MK 24 ve BK 49 maddeleri anlamında kişilik haklarının ihlaline neden olacağının kabulü mümkün bulunmamaktadır. Bu itibarla davacı lehine manevi tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiş…” belirtildiği üzere, her ne kadar davacılar manevi tazminat talebinde bulunmuş ise de, kişilik haklarına saldırı veya cismani zarar söz konusu olmadığından davacıların manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davanın KISMEN KABULÜ, KISMEN REDDİ ile;
A) Davacı … yönünden;
a- 3.700,00TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 06/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b- Davacının manevi tazminat talebinin reddine,
A) Davacı … yönünden;
a- 3.700,00TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 06/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b- Davacının manevi tazminat talebinin reddine,
2-)Alınması gereken 505,49TL harçtan peşin alınan 212,00TL harcın mahsubu ile bakiye 293,49TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırıldığı anlaşılan 212,00TL peşin harç, 54,40-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 266,40TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.400,00TL bilirkişi ücreti, 388,70TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 1.788,70TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre hesaplanan 1.067,45TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 4.080,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı lehine hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 4.080,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize sunulacak yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.07/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır