Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/335 E. 2019/106 K. 11.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/335
KARAR NO : 2019/106

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/09/2019
KARAR TARİHİ : 11/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 04.05.2019 tarihinde sürücü …’ın sevk ve idaresindeki ve aynı zamanda müvekkillerinin desteği olan …’ın içerisinde yolcu olarak bulunduğu … plaka sayılı otobüs ile seyir halinde iken direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde müvekkillerinin desteği olan …’ın vefat etmesine neden olduğunu, meydana gelen kazada olaydan hemen sonra tanzim edilen kaza tespit tutanağından anlaşılacağı üzere … plaka sayılı aracın sürücüsü …’ın kazada tam kusurlu bulunduğunu, kazaya ilişkin tüm evrak ve tanık beyanlarının … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Esas sayılı soruşturma dosyasında bulunduğunu, müvekkileri, kaza sonucunda vefat eden …’ın eşi ve çocukları olduğunu, …’ın vefat etmesinden dolayı, müvekkillerinin çok büyük ekonomik sıkıntılar çektiğini, çünkü müvekkillerinin gerekli olan bütün giderlerini ve masraflarını vefat eden …’ın karşılamakta olduğunu, kazaya sebebiyet veren … plaka sayılı otobüsün, davalı sigorta şirketinde Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi ile(Poliçe teminat limiti ile sınırlı kalmak kaydıyla) kaza tarihinde sigortalı bulunduğunu, dava açılmadan önce yasal zorunluluk nedeniyle genel şartlara uygun belgelerle Yurtiçi Kargo vasıtasıyla davalı sigorta şirketine başvuru yapılmış olup davalı sigorta şirketine başvuru neticesinde … nolu hasar dosyası açılmış olup Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi kapsamında herhangi bir ödeme alınmadığını, davalının başvuruya yasal süre içerisinde ödeme alınmadığı için iş bu davayı açma zaruretinin hasıl olduğunu, dava açılmadan önce yasal zorunluluk gereği arabulucuya başvurulmuş olup … Esas numarası ile esas alınmış olup arabuluculuk bürosu tarafından atanan … atanmış olup arabulucu tarafından yapılan oturumlar neticesinde davalı sigorta şirketiyle herhangi bir uzlaşma sağlanamadığından dolayı işbu davayı açma zaruriyeti hasıl olduğunu, sonuç olarak açıklanan sebeplerden dolayı fazlaya dair haklarımız saklı kalmak kaydıyla, müvekkili … için 4.000,00 TL, müvekkili … için 4.000,00 TL, müvekkili … için 4.000,00TL, müvekkili … için 4.000,00 TL olmak üzere toplam 16.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan, temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile yargılama gideri ve ücreti vekâletin davalıya yüklenmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Dava; ölüm ve cismani zarar sebebiyle açılan tazminat davasıdır.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren ve 03/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre; ” MADDE 5/A- (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 3. maddesinin birinci fıkrasına eklenen cümle ile “Dava şartı olarak arabuluculuk”
MADDE 18/A- (1) İlgili Kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükümlerinin cari olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce davacıya 28/09/2019 tarihli tensip zaptının 9 numaralı ara kararı uyarınca dava açılmadan evvel arabulucuya başvurulduğuna ilişkin tutanağın aslı veya arabulucu tarafından onaylanmış suretini mahkememiz dosyasına sunması için 1 haftalık kesin süre verilmiştir. Tensip zaptı tutanağının davacı vekiline 21/10/2019 tarihinde tebliğ edildiği dosyada bir sureti bulunan Uyap PTT veri sorgulama sonucundan anlaşılmaktadır. Davacı tensip zaptı içeriğine ilişkin yazılı beyanda bulunmamıştır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 3. maddesinin birinci fıkrasına eklenen cümlesi ile getirilen madde 18/A uyarınca bu belgenin aslı veya arabulucu tarafından onaylanmış örneğinin dava dilekçesine eklenmesi kanunun emredici hükmüdür. Davacı yan tarafından bu emredici hükme uyulmamasına karşın bu eksikliğin giderilmesi tensip zaptı ile talep edilmiş olmasına rağmen hükme aykırılık giderilmediğinden anılan yasaya eklenen 18/A maddesi 2. Fıkrası uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-7155 Sayılı Kanunun 20’nci maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A maddesi ve 7155 Sayılı Kanunun 23’üncü maddesi ile 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A-2 maddesi uyarınca arabulucuya başvurulmadan dava açılmış olması karşısında, davanın Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A, 6325 sayılı Kanunun 18/A-2, Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİ İLE USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 44,40-TL karar harcının davacının peşin yatırdığı 54,65 TL harçtan mahsubu ile alınması gereken 10,25-TL’nin Muhasebat Genel Müdürlüğü Genel Tebliğinin 11/2. Maddesinde belirtilen 16,02-TL’den az olması nedeni ile harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda HMK’nın 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu karar verildi.11/11/2019

Katip
¸

Hakim
¸