Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTAN BUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/325 Esas
KARAR NO : 2023/479
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/09/2016
KARAR TARİHİ : 15/06/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, davacı … şirketi tarafından trafik sigortası yapılan … marka 2006 model … plakalı kamyonet 18/09/2009 tarihinde … … yönetimindeki … dan … yönüne giderken karşı istikmetten gelen davacı müvekkili …nın kullandığı … plakalı … marka motosiklete çarptığı bu çarpma sonucunda her iki araçta da maddi hasar meydana geldiğini, davacı müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını, sakat kaldığını ve %87 beden gücü kaybına uğradığını, 18/09/2009 tarihinde meydana gelen trafik kazasında düzenlenen kaza tespit tutanağına göre % 100 kusurlu olan tarafından davalının sigorta ettirdiği … plakalı … marka kamyonetin sürücüsünün … … isimli şahıs olduğunu, kaza sırasında davacı müvekkilinin kazanın meydana gelmesinde hiçbir kusurunun bulunmadığını, … marka kamyonet sürücüsü … … … Sulh Ceza Mahkemesinin 2010/… esas sayılı dosyası ile yargılandığını ve yargılanma sonucunda taksirle bir kişiyi yaralamak suçunda mahkum olduğunu, davacı bu kaza sebebiyle ağır yaralandığını, hastanelerde uzun süre tedavi gördüğünü, her yeri kırılan davacı müvekkili uzun süre komada yoğun bakımda aylarca kaldığını, davacının kazadan önce emekli olduktan sonra memleketinde organik bostan ekimi ve çiftçilikle uğraşmakta olduğunu, kazadan sonra kendi özel ihtiyaçlarını bile yerine getiremediğini, eşinin de hasta olduğunu 8 yıldır başkasının yardımı ile hayatını idame ettirmeye çalışmakta ve bakıcıya her ay emekli maşasının tamamına yakın ücreti ödediğini, müvekkili ile ilgili olarak davalıya olay tarihinden hemen sonra maddi tazminat için şifahen 03/02/2016 tarihinde zorunlu mali sorumluluk trafik sigortası poliçesine istinaden maddi tazminat talebinde bulunduklarını ama bu güne kadar hiçbir yanıt alamadıkları için bu davayı açtıklarını, tüm bu sebeplerle sigorta poliçesi limiti oranında belirlenen maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, kazada pert olan davacıya ait … plakalı motosikletin kaza tarihindeki değeri tespit edilerek olay tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıdan tahsilini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ile; görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davanın usulden reddedilmesini, … plakalı aracın 25/07/2009-2010 vadeli … numaralı zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile müvekkili şirkete sigortalı olduğunu, poliçede verilen şahıs başı azami sürekli maluliyet ve vefat teminatı 150.000 TL ile sınırlı olduğunu, manevi tazminat talepleri poliçe genel şartları gereğinin teminat dışında olduğunu, poliçede teminat limitinin gösterilmesi bu rakamın mutlak surette ödeneceği anlamına gelmediğini, davacının taleplerinin kabul edilebilmesi için kalıcı bir maluliyetinin söz konusu olup olmadığı ve tespit edilen sakatlık ile dava konusu kaza arasında illiyet bağının söz konusu olup olmadığı hususunun tespit edilmesi gerektiğini, davacının sürekli maluliyetinin oluşup oluşmadığına dair rapor alınması için dosyanın adli tıp ilgili dairesine gönderilmesi gerektiğini, davacı vekili dilekçesinde davacının %87 maluliyeti olduğunu iddia ettiğini, halbuki davacının iddiasının dayandırmış olduğu sağlık raporu sürekli sağlık raporu olmadığını, davacı tarafın sürekli sakatlık tazminatı talep edebilmesi için maluliyet durumunun ve oranının sürekli olması gerektiğini, bu nedenle davacı tarafın ileri sürmüş olduğu rapor esas alınarak sürekli sakatlık tazminatına hükmedilmesinin mümkün olmadığını, raporda davacının geçirmiş olduğu kazayla ilgisi olmayan hafif persistan astım hatalığının bulunduğunu, davacının sürekli sürekli maluliyeti tespit edilirken astım hastalığının dahil edilmemesi gerektiğini, davacının dava dilekçesinde talep etmiş olduğu muayene ücreti ilaç bedeli SGK’nın karşılayacağı kalemler arasında olduğunu, davacının değer kaybı talebinin zaman aşımına uğradığını, müvekkili şirketin davaya konu kazanın meydana gelmesinden taraf olmadığını, kazada haksız fiilde taraf olmayan müvekkil şirket yönünden olay tarihinden itibaren faiz talebinde bulunulmasının yerinde olmadığını, görevsizlik ve zaman aşımı itirazlarının kabulünü, itirazlarımız doğrultusunda huzurdaki davanın reddini, aksinin kabulü halinde sorumluluğun azami poliçe teminatı ile sorumlu tutulmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini, müvekkili şirket aleyhine kısmi kabul olması halinde yargılama giderleri ve avukatlık ücretinde orantı kurulmasını davacı tarafın faiz talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeni ile maddi tazminat davasıdır.
Dava dosyası …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.05.2019 tarih, 2016/… E., 2019/… K., sayılı görev yönünden davının usulden reddi kararı ile gönderilmiş ve mahkememizin yukarıda belirtilen esasına kayıtlanmıştır.
Davalı her ne kadar değer kaybı yönünden zamanaşımı definde bulunmuşsa da davacının değer kaybına yönelik bir istemi bulunmamaktadır.
2918 sayılı KTK’nun 109. maddesinin 1. fıkrasında “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar.” hükmüne, yine aynı maddenin 2. fıkrasında ise, “dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve Ceza Kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş ise, bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda dava açılmadan evvel ceza zamanaşımı dolmadığından davalının zamanaşımı defi yerinde görülmemiştir.
Yargılama sırasında davacı … vefat etmiştir. Davacı mirasçılarının davacı yerine davaya devam etmekte menfaati bulunduğundan ve davacı vekilince tüm davacı mirasçılarına ilişkin vekaletname sunulduğundan adı geçen mirasçıların taraf olarak davaya kaydedilmesine ve yargılamanın devamına karar verilmiştir.
Taraf delillerinin toplanılmasına geçilmiş; davacı vekili dava dilekçesi ekinde, Nüfus Kayıt Örneği, Engelli Sağlık Raporu, Ankara ATK kusur raporu, Cumhuriyet Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Adli Rapor Formu, Çiftçi Belgesi, Tahsilat Makbuzu, Kaza Tespit Tutanağı, Sigorta Poliçesi, Ruhsat Fotokopisi, Sigorta Başvuru Formunu dosyaya sunmuştur.
… (Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesinin 2010/… E. Sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilmiştir.
Davacının kazadan sonra tedavi gördüğü hastane evrakları ATK incelemesine esas olmak üzere dosyamıza getirilmiştir.
Davaya konu hasar dosyası celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Davacı …’na davaya konu kaza neticesinde rücuya tabii ödeme yapılıp yapılmadığı hakkında … SGK’ya müzekkere yazılmış, cevabi yazısında rücuya herhangi bir ödeme ve gelir kaydına rastlanılmadığı bilgisi verilmiştir.
Ankara Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi tarafından tanzim edilen ve … Sulh Ceza Mahkemesi’ ne sunulan 04/03/2011 tarih … sayılı kusur raporunda sürücü … …’ in asli; sürücü …’ nın ise kusursuz olduğu kanaatini bildirir rapor ceza mahkemesi dosyası ile dosyamıza girmiştir.
Dosyanın görevsizlik kararı ile mahkememize gönderildiği …. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından davacının talebine konu motorsikletin değeri ile ilgili olarak Makine Mühendisi bilirkişiden rapor tanzimi istenmiş; bilirkişi 12/02/2019 tarihli raporunda motorun ikince el değerinin kaza tarihi itibariyle 1.000,00 TL olduğu yönünde rapor tanzim etmiştir.
Maluliyet oranın tespiti için … ATK … İhtisas Dairesinden Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği uyarınca rapor tanzim edilmesine karar verilmiş, 18.10.2021 tarihli ATK raporunda özetle; “…Gr1 XII(22Ca……….20)A %24, E cetveline göre %30,2 (yüzdeotuzvirgüliki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği…” görüşü mütalaa olunmuştur.
ATK raporu taraflara tebliğ edilmiş, rapora karşı davacı tarafça karşı beyan dilekçesi sunulmuştur.
18.10.2021 tarihli ATK raporunda davacının bakıcı yardımına muhtaç olup olmadığı ile muhtaç ise bunun süresi belirtilmediğinden ve davacı tarafça da daha önce kendileri tarafından temin edilen rapor ile mahkememizce talep edilen ve düzenlenen rapor arasındaki çelişkinin giderilmesi için dosya … ATK … İhtisas Dairesine gönderilmiş, 16.05.2022 tarihli ATK raporunda özetle; “…Gr1 XII(22Ca……….20)A %24, E cetveline göre %30,2 (yüzdeotuzvirgüliki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği; başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 1 (bir) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği, dosyada mevcut Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 29/04/2015 tarihli ve 1902 nolu sağlık kurul raporunun 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmiş olduğu, özürlülük kavramı ile meslekte kazanma gücü kaybı kavramının farklı olduğu, tüzük ve yönetmeliklerinin farklı bölümlerde değerlendirildikleri, aralarında bağlantı bulunmadığı, engellilik oranının belirlenmesinde kaza ile illiyeti bulunmayan hipertansiyon, akciğer hastalığı(KOAA) ve diyabet gibi şikayetlerin de değerlendirildiği, bu nedenle düzenlenmiş özürlülük raporu ile maluliyet raporunun mukayese edilemeyeceği…” mütalaa olunmuştur.
ATK raporu taraflara tebliğ edilmiş, rapora karşı taraflarca ayrı ayrı beyan dilekçesi sunulmuştur.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın halli bakımından dosya Aktüer bilirkişiye tevdii edilmiş, 18.10.2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…18.09.2009 tarihinde trafik kazasında yaralanan 03.02.1946 doğumlu … ‘nın; dönemsel rayiç bedellerle 2.558,40 TL bakıcı, 1.000,00’TL bakım için gerekli tibbi malzemeler ve yardımcı ortopedik malzemeler için, 1.500,00 TL sağlık kurumlarına ulaşım ve bu süreçteki temel ihtiyaçları için olmak üzere toplam 5.058,40 TL bakıcı ve tedavi gideri olacağının öngörüldüğü, geçici iş göremezlik tazminatının 4.610,03 TL, sürekli iş göremezlik tazminatının 34.765,55 TL ve toplam iş göremezlik tazminatının 39.375,58 TL olduğu, … Sigorta A.Ş. tarafından sigortalı araç sürücüsü kazanın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olarak değerlendirildiğinden … Sigorta A.Ş. davacının 2.558,40 TL bakıcı,2.500,00 TL tedavi,4.610,03 TL geçici iş göremezlik ve 34.765,55 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam44.433,98 TL tazminatından sorumlu olduğu, 5.058,40 TL bakıcı- tedavi gideri ve 4.610,03 TL geçici iş göremezlik tazminatının kişi başına 150.000,00 TL tedavi gideri teminatı dahilinde olduğu, 34.765,55 TL sürekli iş göremezlik tazminatının kişi başına 150.000,00 TL sakatlık ve ölüm teminatı limiti dahilinde olduğu, toplam 44.433,93 TL bakıcı-tedavi, geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının ZMSS poliçesi teminat limitleri dahilinde olduğu, temerrüt tarihinin 16.02.2016 olduğu, uygulanacak faizin talep doğrultusunda yasal faiz olduğu, toplam 44.433,93 TL bakıcı-tedavi, geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatını … Sigorta A.Ş.’den 16.02.2016 temerrüt tarihi itibariyle yasal faiz ile talep edebileceği…” Görüşü mütalaa olunmuştur.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, rapora karşı taraflarca ayrı ayrı beyan dilekçesi sunulmuştur.
Mahkememizin 19.01.2023 tarihli duruşmasının 1 numaralı bendi uyarınca 2023 yılında asgari ücrette meydana gelen artış dikkate alınarak tazminat miktarının değişip değişmediği, değişmiş ise güncel rakamın ne olduğunun belirlenmesi için aktüer bilirkişiden ek rapor tanzim edilmesine karar verilmiş, 26.02.2023 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; “…kök rapordaki değerlendirmelerimin geçerli olduğu ve kök raporda belirtilliği üzere, 18.09.2009 tarihinde trafik kazasında yaralanan 22.12.2019 tarihinde vefat eden 03.02.1946 doğumlu … ‘nun; dönemsel rayiç bedellerle 2.558,40 TL bakıcı, 1.000,00 TL bakım için gerekli tıbbi malzemeler ve yardımcı ortopedik makemeler için,1.500,00 TL sağlık kurumlarna ulaşım ve bu süreçteki temel ihtiyaçları için olmak üzere toplam 5.058,40 TL bakıcı ve tedavi gideri olacağının öngörüldüğü, geçici iş göremezlik tazminatının 4.610,03 TL, sürekli iş göremezlik tazminatınn 34.765,55 TL ve toplam iş göremezlik tazminatının 39.375,58 TL olduğu, … Sigorla A.Ş. tarafindan sigortah araç sürücüsü kazanım meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olarak değerlendirildiğinden … Sigorta A.Ş. davacının 2.558,40 TL bakıcı2.500,00 TL tedavi,4.610,03 TL geçici iş göremezlk ve 34.765,55 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 44.433,98 TL tazminatından sorumlu olduğu, 5.058,40 TL bakıc- tedavi gideri ve 4.610,03 TL geçici iş göremezlik tazminatının kişi başına 150.000,00 TL tedavi gideri teminatı dahilinde olduğu, 34.765,55 TL sürekli iş göremezlik tazminatınn kişi başına 150.000,00 TL sakatlık ve ölüm teminatı lmiti dahilinde olduğu, toplam 44.433,93 TL bakkı-tedavi, geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatıın ZMSS poliçesi teminat limitleri dahilinde olduğu, temerrüt tarihinin 16.02.2016 olduğu, uygulanacak faizin takp doğrultusunda yasal faiz olduğu, toplam 44.433,93 TL bakertedavi, geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatını … Sigorta A.Ş.’den 16.02.2016 temerrüt tarihi itbariyle yasal faiz ile talep edebileceği, pert olan motosiklet nedeni ilk: tazminat hesabı uzmanlık alanım olmadığı için değerlendirme yapılmadığı…” görüşü mütalaa olunmuştur.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, rapora karşı taraflarca ayrı ayrı beyan dilekçesi sunulmuştur.
Davacı vekilinin 05.05.2023 tarihli dilekçesi ile ıslah talebinde bulunmuş, eksik harcı ikmal etmiştir.
Islah dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş, davalı ıslaha karşı beyanda bulunmamıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacıların murisi …’ nın sevk ve idaresindeki motorsiklet ile davalının ZMMS Sigortacısı olduğu 06 GK 604 plakalı aracın karıştığı trafik kazasında davacıların murisinin yaralandığı hususunda ihtilaf bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık bu kaza sonucu davacıların murisinin yaralanması nedeni ile maluliyete uğrayıp uğramadığı, uğramış ise bunun oranı, kazada tarafların kusur durumları, bunlara göre davalının davacı maddi zararından sorumlu olup olmadığı hususlarındadır.
Az yukarıda da açıklandığı gibi davacıların murisi yargılama sırasında vefat ettiğinden ve davacılar tarafından mirasçılık belgesi sunularak dava takip edildiğinden mahkememizce yargılamaya devam edilmiştir.
Belirlenen uyuşmazlığın halli için bilirkişi incelemesi yoluna gidilmiştir.
Dosya arasına da alınan ceza mahkemesi yargılamasında temin edilen kusur raporunda davacıların murisine kazada kusur atfedilmemiş; davalıya sigortalı araç sürücüsü ise tam kusurlu görülmüştür. Anılan kusur raporu ceza mahkemesince hükme esas alınmış, dava dışı sürücü hakkında mahkumiyet kararı verilmiş ve anılan karar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir.
Açıklanan nedenle her ne kadar ceza mahkemesindeki hüküm mahkememiz açısından bağlayıcı olmasa da yargılamadaki maddi olaya ilişkin alınan ve yasa yolu denetiminden geçerek kesinleşen kusur raporuna artık mahkememizce de uyulması gerekmektedir.
Davacıların murisinin yaralanmasına ilişkin maluliyet rapor alınmış, davacı itirazı üzerine çelişkinin giderilmesi için yeniden rapor alınmasına karar verilmiş ve … ATK tarafından kaza tarihindeki yönetmelik uyarınca tanzim edilen ve davacının sunduğu raporun yanlış yönetmelik hükümlerine göre düzenlendiği, maluliyet ile özürlülük kavramlarının farklı olduğu ve tüzük ile yönetmeliklerinin de farklı olduğu, ayrıca davacı tarafça sunulan rapora kaza ile ilgisi olmayan KOAH, diyabet gibi hastalıkların da rapora eklendiği hususlarına göre ilk tanzim edilen rapor ile davacının sunduğu rapor arasında çelişki bulunmadığı ve sunulan raporun geçerli olduğu belirtilmiştir.
Yapılan açıklamalara göre tanzim edilen usul ve yasaya uygun maluliyet raporuna mahkememizce de itibar edilmiştir.
Kusur ve maluliyet raporunun alınmasından sonra HMK 31. Maddesi uyarınca davacıya maddi zararı ayrıntılı açıklattırılmış olduğundan maddi zararın hesabı için dosyanın aktüer bilirkişiye tevdine karar verilmiş, aktüer bilirkişi tarafından kök ve ek raporda davacı zararı ayrıntılı hesaplanmıştır.
Aktüer bilirkişi raporunun mahkememizce incelenmesinde Bölge Adliye Mahkemesi ve Yargıtay içtihatlarına uygun hesaplama yönteminin kullanıldığı, buna göre raporun denetlemeye ve hüküm kurmaya elverişli olduğu görülmüştür.
Davacı, talep ettiği motorsiklet bedelinin raporda bulunmadığı itirazında bulunmuşsa da bu konuda daha önce rapor alınmış olması, raporun ayrıntılı irdeleme ve değerlendirmeye yer vermesi, raporda yer verilen bedelin motorsikletin ülkemizde genel olarak bulunmayan bir motorsiklet olması, modeli ve kasko değerinin ayrıntılı gösterilmesi ve bunlara göre değerinin hesaplanması yerinde görüldüğünden mahkememizce yeni rapor alınması yoluna gidilmemiş ve davacı itirazı yerinde görülmemiştir.
Davalı davacının sürekli maluliyetinin oluşmadığını iddia etmişse de bu husus dosyadaki ATK raporu ile sabittir. Geçici iş göremezlik zararından davalının sorumlu olduğu sabittir. Davacının iyileşme döneminde 1 aylık süre ile başkasının bakımına muhtaç olduğu alınan ATK raporu ile belirlenmiştir. SGK belgeli tedavi giderlerinden sorumlu olup, davalının belgesiz tedavi giderlerinden sorumluluğu devam etmektedir. Açıklananlara göre davalının itirazlarına mahkememizce itibar edilmemiştir.
Dosya kapsamındaki kaza tespit tutanağı, ceza mahkemesi yargılaması ve mahkememiz dosyasında davacı kusuruna işaret eden bilgi belge olmadığından müterafik kusur indirimi yapılmamıştır.
Somut olayda hatır taşımasınını uygulama yeri olmadığından, böyle bir iddia da bulunmadığından bu konuda değerlendirmeye gidilmemiştir.
Tüm bunlara göre davalı KTK.97, 99 ve devamı maddeleri ile BK.54. Maddesi uyarınca davacılar zararından sorumludur.
Sonuç olarak dosya kapsamındaki usul ve yasaya uygun bilirkişi kusur ve maluliyet ve aktüer raporu doğrultusunda davacıların davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Karayolları Trafik Kanunu’ unun 99. maddesi uyarınca davacının, davalıya alacağının tahsili için müracaat tarihinden sonraki 8 iş günü sonrasına isabet eden 16/02/2016 tarihi temerrüt tarihi olarak hesaplanmıştır.
Kaza tarihindeki poliçe limitlerine göre davalı motorsiklet zararından azami 15.000,00 TL diğer alacak kalemlerine ilişkin ise 150.000,00 TL ile sınırlı olarak sorumludur.
Zararın trafik kazasından kaynaklanması, davacının gerek dava dilekçesinde gerekse ıslah dilekçesinde faiz türünü de belirtmemesi dikkate alınarak alacağa yasal faiz uygulanmasına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacıların davasının kabulü ile; 2.558,40 TL bakıcı gideri, 2.500,00 TL tedavi gideri, 4.610,03 TL geçici iş göremezlik ve 34.765,55 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ile 1.000,00 TL motosiklet bedeli (Motosiklet bedeli poliçe limiti olan 15.000,00 TL ile sınırlı olmak) olmak üzere toplam 45.433,93 TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 16.02.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte poliçe limiti olan 150.000,00 TL ile sınırlı olmak kaydıyla davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
2-Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 3.103,59-TL harçtan peşin alınan 29,208-TL’nin mahsubu ile bakiye 3.074,39TL harcın davalıdan alınarak hazineye ödenmesine,
3-Davacı tarafça peşin olarak yatırılan 29,20-TL peşin harç ile 29,20-TL başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından tebligat, müzekkere, bilirkişi ve sair giderler için sarfedilen toplam 4.056,40-TL yargılama giderinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi, verilen karar usulen okundu anlatıldı. 15/06/2023
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır