Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/324 E. 2021/747 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/324 Esas
KARAR NO : 2021/747
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/07/2018
KARAR TARİHİ : 26/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
A. Tarafların Talepleri
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkili şirketinin tesislerine hasar verildiğini, 22/05/2015 tarihinde … Mah. … Sk. N. … İstanbul adresinde davalı şirket … Genel Müdürlüğü ile yüklenici firması … A.Ş. Tarafından yapılan alt yapı çalışması sırasında müvekkili şirkete ait tesislere hasar verildiğini, müvekkili şirket personelince arızanın giderilmesi ve enerji verilmesine müteakip hasara maruz kalan tesislerin onarımı için kullanılan malzeme ve işçilik gibi bedelleri kapsayan hasar bedeli olan 1.792,89 TL hasar verenler aleyhine tahakkuk ettirildiğini, davalı tarafından hasar bedellerinin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine …. İcra Müdürlüğünün 2016/… esas sayılı takip dosyası başlatıldığını, takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, bu nedenlerle itirazın iptalini, takibin devamını ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde özetle; aynı alacaklı aynı borçlu hakkında aynı tarihlerde haksız ve kötü niyetle farklı icra dosyalarından takip yaptığını, müvekkilin adil yargılanma ve savunma hakkını kısıtlamak amaçlı, kötü niyetli takip ve buna dayalı davanın yasa ve usule aykırı takip sebebi reddini talep ettiklerini, zamanaşımı itirazı bulunduğunu, kabul mahiyetine gelmemek kaydıyla davacının talep ettiği tüm alacaklar zamanaşımına uğradığını, HMK 119-120 Madde gereğince istihdam edenin sorumluluğu hukuksal temeline dayandırılan davada istihdam edilenin kim olduğu kimliği davacı tarafça bildirilmediğinden dava sebebinin temelsiz kaldığı ve davacının davasının temeline dair bu bilgiyi vermesi gerektiği; davacının talebinin belirsizliği ve hasarın neye ilişkin olduğunu dahi belirtmediği gözetilerek dava dilekçesini açıklaması için HMK 116 uyarınca 1 haftalık kesin süre verilmesine, savunma hakkını kısıtlamaya, üst mahkemeye müracaatı ve hatta Yargıtay denetimini engellemeye yönelik aynı davalı hakkında onlarca ve ayrı ayrı takip sureti ile hakkın kötüye kullanılması temelli yasaya aykırı takibe dayalı ve takip sebebi ile bağlı kalmadan açılan davanın reddini, davanın ilk açılan davada birleştirilmesini, davacı iddialarının mesnetsizliği ve tamamen kendi kusuruna dayanarak hak talep ettiğinin dikkate alınmasını, kötü niyetli, haksız ve ağır kusurla takip başlatan, yargılama aşamalarında usulü de dikkate almayan davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; sorumlu ve davalı aktif hasım olan; müteahhit firma olduğunu, her türlü zarar ziyan kaza ve hasarlar firmaya ait olduğunu, husumet yönünden ve pasif husumet ehliyeti yönünden davanın reddi gerektiği, esasa ilişkin itirazlarının bulunduğunu, davacının karşılıklı kusun durumunun da araştırılması gerekitğini, usul ve esas bakımından hukuki dayanaktan yoksun davaınn reddine karar verilmesini, iş bu davanın husumetten reddine, esastan incelemeye gidirlemsi halinde, yersiz ve mesnetsiz davanın esastan reddine, mahkeme giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
B.Uyuşmazlık ve Deliller
Davanın itirazın iptali davası olması sebebi ile öncelikle itirazın yapıldığı icra dosyası mahkememiz dosyası arasına alınmış, yapılan incelemede … İcra Müdürlüğünün 2016/… Esas sayılı takip dosyası ile mahkememiz dosyasının taraflarının aynı olduğu, icra dosyasında borçlu olarak yer alan tüzel kişinin dosyamızda davalı konumunda olduğu, dosyamız davacısının alacaklı ve dava değerlerinin aynı olduğu, davalı tarafından süresinde ve geçerli bir şekilde dosyada yapılan takipte borca dair itiraz dilekçesi sunulduğu görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir. Dava şartlarına ilişkin eksik ve incelenmesi gereken ilk itiraz bulunmadığı anlaşıldıktan sonra tarafların sulh olma imkanı bulunmadığından uyuşmazlık noktaları belirlenip tahkikat aşamasına geçilmiş, deliller toplanıp bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonuca gidilmiştir.
Mahkememizce resen görevlendirilen mali müşavir bilirkişi Elektrik Mühendisi … marifetiyle hazırlanan 17/01/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “dava konusu kabloyu davalı … A.Ş. Tarafından hasar uğratıldığını, davalının alt yapı yüklenicisi olduğunu, yüklenici firma tarafından verilen hasarlardan davalı kurumun sorumlu olmayacağnı sorumluluğun davalı …a ait olduğu kanaatine varıldığını, kablo hasarının davalı … tarafından meydana getirildiğinin anlaşıldığını hasar bedelinin adı geçen firmanın ödemesi gerektiği kanaatine varıldığını, hasarın davalı tarafından oluşturulduğundan ve davalı … ile imzalanan sözleşmenin 26. Maddesi hükmü yer aldığından davalı … genel müdürlüğünün kusuru olmadığı kanaatine varıldığını, davacının davalı …’ dan icra takip tarihi itibarıyla talep edebileceği bedelin 263,28 TL olduğu kanaatine varıldığını,” mütalaa etmiştir.
İtirazlar doğrultusunda ek rapor alınmasına karar verilmiş ve bilirkişi … marifetiyle hazırlanan 29/01/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; kök rapordaki kanaatlerinin değiştirecek her hangi bir husus olmadığını, icra takip tarihi itibarıyla talep edebileceği bedelin 263,28 TL olduğunu, mütalaa etmiştir.
… Kanunu’nun 8. Maddesine göre “… içindeki alt yapı hizmetlerinin koordinasyon içinde yürütülmesi amacıyla … ya da görevlendirdiği kişinin başkanlığında, yönetmelikle belirlenecek kamu kurum ve kuruluşları ile özel kuruluşların temsilcilerinin katılacağı alt yapı koordinasyon merkezi kurulur. … ilçe (…)(1) belediye başkanları kendi belediyesini ilgilendiren konuların görüşülmesinde koordinasyon merkezlerine üye olarak katılırlar. Alt yapı koordinasyon merkezi toplantılarına ayrıca gündemdeki konularla ilgili kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının (oda üst kuruluşu bulunan yerlerde üst kuruluşun) temsilcileri de davet edilerek görüşleri alınır…
… Koordinasyon merkezleri tarafından alınan ortak yatırım ve toplu taşımayla ilgili kararlar, belediye ve bütün kamu kurum ve kuruluşlarıyla ilgililer için bağlayıcıdır…
…Alt yapı koordinasyon merkezinin çalışma esas ve usulleri ile bu kurullara katılacak kamu kurum ve kuruluş temsilcileri, … Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenir. … Bakanlığı, çıkarılacak bu yönetmeliğin, alt yapı yatırım hesabının kullanılması ve ödenek tahsisi ve aktarmasına ilişkin kısımları hakkında, … Bakanlığı ve Devlet Plânlama Teşkilâtı Müsteşarlığının görüşünü alır….” şeklinde düzenlenmiştir.
Belirtilen maddeye dayanılarak hazırlanan … Belediyeleri Koordinasyon Merkezleri Yönetmeliği’nin alt yapı koordinasyon merkezi (… )’nin kuruluş, teşekkül, görev ve yetkileri düzenlenmiştir. Anılan yönetmeliğin teşekkülü düzenleyen 7. Maddesine göre “… , … veya görevlendireceği kişinin başkanlığında … belediyesi fen işleri daire başkanı ile … belediye başkanının belediye ve işletmeleri ile bağlı kuruluşlarından en az şube müdürü seviyesinde görevlendireceği en fazla on kişinin … A.Ş. temsilcisinin…katılımından oluşur.” denilmektedir. Buna göre davacı kurum ile davalı kurumun bizzat … ‘yi teşekkül ettiren kurumlardan oldukları anlaşılmaktadır.
Aynı yönetmeliğin görev ve yetkileri düzenleyen 8. Maddesine göre … Kazı yapılacak tarihleri tespit eder, kazı yapmanın yasak olduğu tarihlerde acil durumlar için … belediye başkanına veya … birimi yöneticisine yetki verir. Alt yapı ile ilgili kazı yapacak gerçek ve tüzel kişilere izin ve kazı ruhsatı verir ve buna ilişkin bedeli belirler.Birden fazla kurumca aynı yer ve aynı anda yapılması gereken alt yapı yatırımlarını ortak program taslağına alır ve …’nin onayına sunar. Kamu kurum ve kuruluşlarının ortak programa alınmayan alt yapı yatırımları için hazırlanan programlara uygun olarak ruhsat verilmesini teklif eder. Ruhsatsız kazı yapılmasını önler. Ruhsatsız kazı yapıldığının tespiti durumunda, kazı yapanlar hakkında gerekli işlemin yapılmasını sağlar.
Yukarıdaki düzenlemeler ışığında Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dosya kapsamındaki hasar tespit tutanakları, taraf beyanları hep birlikte dikkate alındığında davalı şirketin diğer davalı … gözetim ve sorumluluğunda dava konusu mevkiide, hasar tarihinde kazı çalışması yaptığı ve tutanak içerikleri ile sabit olan hasarın gerçekleştiği, haksız fiil sorumluluğuna dayanan hasardan her iki davalının birlikte sorumlu olduğu sabittir. Bu noktada davalı kurumun kazı yapılmadığına dair itirazına itibar edilmemiştir. Davalıların kazı yaparken yukarıda belirtilen madde hükümlerine aykırı hareket ederek zarara sebebiyet vermeleri nedeniyle kusurlu oldukları açık olup bilirkişi tarafından belirlenen kusur oranının dosyaya ve hakkaniyete uygun olduğu değerlendirilmiştir.
Yargıtayın yerleşik içtihatları uyarınca …’ nin haksız fiil sorumluluğuna dayanan eylemlerine ilişkin davaların adli yargıda görülmesi gerektiği kararlaştırıldığından … yönünden görevsizlik kararı verilmeyip davaya devam olunmuştur.( Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2015/15610 Esas,2018/4235 Karar sayılı kararı)
Taraflar arasındaki asıl uyuşmazlık tarafların bu hasarda kusur durumları ile davalıların gerçekleşen zarardan sorumlu olup olmadıkları noktasındadır. Davalıların savunmalarının ortak noktasında gerçekleşen zararın davacının yer altı tesislerini yasal mevzuata uygun olarak tesis etmediğinden gerçekleştiği ve davalıların herhangi bir kusuru olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davalı … Genel Müdürlüğü ile diğer davalı arasında, imzalanan sözleşme hükümleri uyarınca TBK’nın 66. maddesi anlamında adam çalıştıran ilişkisi vardır. Davalılar arasında yapılan sözleşmede, işin yapımı sırasında verilecek zararlardan …’nin sorumlu olmadığı belirtilse dahi, sözleşme hükümlerinin taraflar arasında geçerli olacağı ve 3. kişi olan davacıya karşı ileri sürülemeyeceği, bu hali ile, davalı … Genel Müdürlüğünün de diğer davalı ile birlikte zarardan müteselsilen sorumlu olduğu açıktır. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ nin 10/04/2019 tarih 2018/1039 Esas,2019/691 Karar sayılı kararı)
Değinilmesi gereken bir diğer husus ise davacının talep edebileceği tazminat oranlarıdır. Yargıtayın yerleşik uygulaması yönünde bilirkişi raporunda da isabetli olarak yer verildiği üzere dışarıdan bu konuda hizmet alındığı ve bunun için gider yapıldığı belgelendirilmedikçe araç ve personel giderinin genel idare gideri olması nedeni ile ayrıca talep edilemeyeceği açıktır. Davacı her ne kadar dosyaya hizmet alımına ilişkin sözleşme sunmuş ise de bu sözleşmenin gerçekleşen hasar ve somut olaya ilişkin olmaması nedeniyle bu sözleşmeye değer atfedilmemiştir.
Açıklanan nedenlerle bilirkişi raporunda kullanılan malzeme bedeli olarak hesaplanan tutar üzerinden kabul, diğer taleplerin ise reddi cihetine gidilerek davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir. Ayrıca İİK 67 maddesi uyarınca itirazın iptali davasında alacaklı-davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız ve alacağın da likit olması, borçlu-davalı yararına kötü niyet tazminatına hükmedilebilmesi için alacaklının takibe geçmede haksız ve kötü niyetli olması zorunludur. Alacağın likit ve hesaplanabilir olması, davalı/borçlunun itirazlarında haksız olduğunun anlaşılması karşısında hüküm altına alınan alacağın %20’si oranında İİK 67/2 maddesi uyarınca icra inkar tazminatına dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE; … İcra Müdürlüğü’nün 2016/… Es sayılı takibine vaki itirazın; 231,66 TL asıl alacak ve 31,62 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 263,28 TL yönünden İPTALİNE; takibin bu alacak yönünden kaldığı yerden DEVAMINA
2- İtiraz kısmen haksız ve alacak likit olduğundan kabul edilen alacağın %20 nispetinde hesaplanan 52,65 TL İcra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya VERİLMESİNE,
3-Kötüniyet tazminat talebinin reddine,
4-Alınması gereken 17,98 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harçtan mahsubuna,
5-Davacı tarafından dava açılırken yatırıldığı anlaşılan 71,80 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 600 TL bilirkişi ücreti, 460,20 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 1.060,20-TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre hesaplanan 134,55 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6100 sayılı HMK.nun 326/2 maddesi gereğince bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalılar lehine hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 1.811,22 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 263,28 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair; malvarlığına ilişkin davalarda 6763 sayılı kanunun 41. Maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK md. 341/2. maddesi gereğince dava miktarı veya değeri 5.880,00-TL’ lik kesinlik sınırında kaldığından KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/10/2021

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.