Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/278 E. 2021/69 K. 29.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/278 Esas
KARAR NO:2021/69

DAVA:Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:18/11/2017
KARAR TARİHİ:29/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 18/11/2017 tarihli dava dilekçesini özetle; Davacının, davalıya ait 2017 yılı … model, … şasi no’lu aracı satın aldığını ve aracın 28/07/2017 tarihinde müvekkiline teslim edildiğini, söz konusu aracın 27/07/2017 tarihinde hava şartlarından dolayı hasar gördüğünü ve müvekkiline bu haliyle teslim edildiğini, teslim anında söz konusu ayıbın davalıya bildirildiğini, müvekkili tarafından 29/07/2017 tarihinde söz konusu hasara istinaden ekspertiz ve değer kaybı tespiti yaptırıldığını, söz konusu tespitin 03/08/2017 tarihinde davalıya bildirildiğini ancak davalı tarafından herhangi bir işlem yapılmadığını, bunun üzerine … Noterliğinin 10/08/2017 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile davalıdan ayıplı malın ayıpsız mili ile değişimini bunun mümkün olmaması halinde zarar kalemlerinin toplamı olan 35.030,00 TL’nin ödenmesinin talep edildiğini, davalı tarafından bu ihtarnameye verilen cevapta aracın mülkiyet devrinden sonra kazanın meydana geldiğini bu sebeple sorumlu olmadıklarını beyan ettiğini fakat aracın müvekkiline telim edilinceye kadar tüm sorumluluğun yasa gereği satıcıya ait olduğunu beyan ederek davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla kaporta işçiliği için 500,00 TL, boya işçiliği için 1.000,00 TL, döşeme işçili için 200,00 TL, değer kaybı için 4.000,00 TL olmak üzere toplam 5.700,00 TL’nin zarar tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, vekalet ücreti ve yargılama masraflarının davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 26/12/2017 tarihli cevap dilekçesini özetle; Müvekkili tarafından satışı yapılan davaya konu motorlu aracın 27/07/201 tarihinde meydana gelen yoğun dolu yağışı sebebiyle hasar gördüğünü, aracın mülkiyetinin hasar gördüğü tarihten önce davacı tarafa geçtiğini, davacı tarafın aracı teslim almada temerrüde düştüğünü bu sebeple hasarın meydana geldiği tarihten önce aracın mülkiyeti ile hasar ve yaranını da davacı tarafa geçtiğini, müvekkilinin söz konusu araçta meydana gelen hasarlardan dolayı hukuki bir sorumluluğu olmamasına rağmen iyiniyetli olarak aracın servis masraflarını karşılamaya teklif ettiğini fakat davacı tarafın bu teklife kayıtsız kaldığını, müvekkilinin yaşanan bu olayda kusurunun ve hukuki sorumluluğunun olmadığını ayrıca davanın … Hukuk Mahkemeleri yetkili olarak açılması gerektiğini, beyan ederek haksız ve mesnetsiz davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin 16/01/2018 tarihli cevaba cevap dilekçesini özetle; Karşı taraf, işbu davaya konu aracın satış sözleşmesinin borçlandırıcı işlem olduğunu ve aracın mülkiyetini geçmesi için tasarrufu işlemi niteliğinde olan zilyetliğin devrinin de gerçekleşmesi gerektiğini belirttiğini, bu gerekçe ile de, işbu davaya konu aracın davacıya teslim edildiği tarihi mülkiyetin geçtiği tarih olarak kabul ederek söz konusu araçtaki hasarlardan davacının sorumlu olmadığını iddia ettiğini belirterek 26/12/2017 tarihi cevap dilekçesinde arz edilen nedenlerden işbu huzurdaki haksız ve mesnetsiz davada öncelikli olarak yetki itirazlarının değerlendirilmesini, davanın reddini ve yargılama giderli ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin 06/02/2018 tarihli 2. Cevap dilekçesini özetle; Müvekkil ile davacı taraf arasında yapılan sözleşmenin maktu bir sözleşme olup asla yetki sözleşmesi niteliğinde olmadığını, iddia etse de, taraflar arasında imzalanan söz konusu sözleşmenin 31. Maddesi hukuk muhakemeleri kanunun 18. Maddesinin 2 fıkrasında düzenlenen “yetki sözleşmesinin geçerlilik şartlarının ” hepsini sağlamaktadır. Bu sebeple, yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, ayrıca davacı tescil işleminin tamamlanmadan aracın telim alınamayacağını belirtilmişse de, taraflar arasında aracın teslim edilmesi için kararlaştırılan zaman bakiye kapatıldıktan hemen sonra olarak belirlendiğini, bakiyenin davacı tarafça kapatılacağını, davacı tarafından önceden bilinerek 25/05/2017 tarihinde kalan ödeme yapıldığını, bu sebeple bakiyenin kapatılacağı tarihin buna göre belirlenmesi ve tescil için gerekli işlemlerin yapılması davacının sorumluluğunda olduğunu, ayrıca, karşı taraf müvekkili tarafından tescil işlemlerinin tamamlandığına dair davacıya bir bildirimde bulunulmadığını belirtmişse de, tescil işlemleri zaten müvekkili tarafından değil davacı tarafından gerçekleştirildiğini belirterek haksız ve mesnetsiz davada öncelikli olarak yetki itirazımın değerlendirilmesini ve davanın esastan reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
– Makina Mühendisi Bilirkişi …’un 02/10/2020 tarihli bilirkişi raporu
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Yapılan yargılama, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı ile araçta meydana gelen hasar miktarı ile değer kaybı bedelinin tespitine ilişkindir.
…. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı yetkisizlik kararı ile dava dosyası mahkememize tevzi edilmiştir.
Dava konusu olayda; 28/07/2017 tarihinde davacıya teslim edilen araçta 27/07/2017 tarihinde hava şartlarından dolayı hasar gördüğü ve bu hususta davalıya ayıp ihbarında bulunulduğu, dava konusu araç bedelinin davacı tarafından 25/07/2017 tarihinde ödendiği, davalı tarafından tescil işleminin 27/07/2017 tarihinde yapıldığı, davacının … ilinde yaşadığı ve … bulunan davalıdan aracı 28/07/2017 tarihinde teslim aldığı anlaşılmakla; “Yargıtay 13.HD’nin 201313389 Esas 2013/18038 Karar sayılı ilamında:” …Gerek BK, gerekse TBK satıma ilişkin hükümleri incelendiğinde, satım akdi sonrasında taşınır malların yasar ve hasarının zilyetliğin devri ile birlikte alıcıya geçeceği açıktır…” belirtildiği üzere, zilyetliğin devrinin 28/07/2017 tarihinde gerçekleştiği, tescil işleminden 1 sonra gerçekleşen zilyetliğin devrinde alıcının temerrüde düştüğünden söz edilemeyeceği dikkate alındığında davalının ayıplı mal tesliminde bulunduğu kanaatine varılarak meydana gelen hasarın hesaplanması için mahkememizce görevlendirilen makine mühendisi … tarafından hazırlanan 02/10/2020 tarihli bilirkişi raporunda; “…. plakalı aracın KDV dahil toplam 10.300,00TLye tamir edilebileceği ve aracın değer kaybının 10.000,00TL olduğu…” yönünde kanaat bildirdiği, işbu bilirkişi raporu dosya içeriğine toplanan delillere uygun ve karar vermeye elverişli bulunduğundan mahkememizce verilen kararda dikkate alınarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davanın KABULÜ ile;
a) 10.300,00TL hasar bedeli ve
b) 10.000,00TL değer kaybı alacağı olmak üzere toplam 20.300,00TL’nin zarar tarihi olan 27/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-)Alınması gereken 1.386,69TL harçtan peşin alınan 97,35TL harcın ve 250,00TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 1.039,34TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-)Davacı tarafın yatırmış olduğu 347,35TL harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-)Davacı tarafça yapılan 700,00TL bilirkişi ücreti, 924,50TL tebligat ve posta masrafından oluşan toplam 1.624,50TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-)Davacı tarafça yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
6-)Davacı yargılamada kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden 2020 yılı AAÜT’ne göre tespit olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize sunulacak yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 29/01/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır