Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/248 E. 2020/703 K. 30.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/248 Esas
KARAR NO : 2020/703
DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 12/09/2019
KARAR TARİHİ : 30/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili sunduğu dava dilekçesi ile, davacının pay sahibi olduğu davalı İnova şirketindeki hisselerini 20.01.2016 tarih, … yevmiyeli, … Noterliğinin sözleşmesi ile tasdik edilen Ortaklar Kurulu Kararı uyarınca diğer davalı …’e satıp devrettiğini ve ortaklıktan çıktığını, satışın aynı noterliğin, aynı tarihli ve … yevmiyeli Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesi ile devredildiğini, ancak bunun davalı tarafça Ticaret Siciline tescil ve ilanının yapılmadığını beyanla, davacı adına olan davalı şirket hisselerinin diğer davalı adına tesciline ve davacının ortaklıktan ayrıldığının tespit ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …’in vefatı dolayısıyla mirasçıları mirası reddetmiş, davacı tarafa taraf teşkilinin sağlanması hususunda gereğini yapması için 25.12.2019 tarihinde süre ve yetki verilmiş, ancak davacı tarafın bunu yapmadığı ve mirası reddeden mirasçılara ilişkin alınmış veraset ilamını sunduğu görülmüştür.
SGK’dan verilen cevapta, şirketin borçları dolayısıyla yapılandırma başvurusu yapıldığı bildirilmiştir.
Davacı vekili katıldığı 30.09.2020 tarihli celsede, mahkeme kalemi ile irtibata geçtiğini, duruşma zaptında “veraset ilamının sunulmadığı görüldü” şeklinde ibare bulunması dolayısıyla bir daha süre verildiğini bilmediğini, yeni duruşma zaptını aldığında bunu farkettiğini ve bir kusurunun olmadığını bildirmiştir.
Davacı vekilinin duruşma zaptındaki hata iddiasına ilişkin elindeki zaptı sunması istenmiş, UYAP yönetim sisteminde de evrak işlem kütüğüne bakılmış ve iddia edilen bir zaptın veya değişikliğin bulunmadığı görülerek kendisine bu konuda yeniden kesin süre verilmiş ve tereke temsilci tayini istenmiş, ancak davacı vekili bunları yerine getirmeyerek duruşmaya da katılmayıp, son duruşmada yokluğunda karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davacı tarafa verilen kesin süre içerisinde yeni veraset ilamı sunulmadığı gibi terekeye temsilci tayinine ilişkin bir işlem de yapılmadığı, duruşmayı uzatacak şekilde ihmalkâr davranıldığı, kesin sürede gereği yerine getirilmediğinden ve dosyada taraf teşkili sağlanmadığından davanın usulden reddine karar vermek gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davacının davasının, taraf teşkili sağlanmadığından usulden REDDİNE,
2-Yeterli harç alınmış olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça sarfedilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İlişkin gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 30/12/2020

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır