Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/239 E. 2022/239 K. 28.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/239 Esas
KARAR NO : 2022/239
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/09/2019
KARAR TARİHİ : 28/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 12/09/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 17/03/2019 tarihinde … … sevk ve idaresindeki davalı … şirketine … poliçe numaralı ZMMS kapsamındaki … plakalı araçta yolcu olarak bulunduğu esnada tek taraflı trafik kazasında yaralandığını, uğranılan zararın tazmini için davalı … şirketine yapılan müracaatın 15 gün içerisinde sonuçlanmaması iş bu davanın açılmak zorunda kalındığını, şimdilik 10.000,00 TL iş görmezlik zararının başvuru tarihi olan 28/06/2019 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 28/10/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan … plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde 27/04/2018-2019 vadeli … numaralı ZMMS poliçesinin olduğunu, sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru nispetinde poliçe teminat üst limiti ile sınırlı olduğunu, haksız davanın reddedilmesi gerektiğini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini beyan etmiştir.
Davacı vekilinin cevaba cevap dilekçesinde özetle; Davalı vekili her ne kadar cevap dilekçesinde eksik evrak ile başvuruda bulunulduğundan bahisle başvuru şartı gerçekleştirilmeksizin dava açıldığı hususunda bahsettiğini, taraflarınca 25.06.2019 tarihinde davalı … şirketine yazılı olarak başvuruda bulunulduğunu,, başvuru dilekçesinin ekinde ellerinde mevcut bulunan Kaza ve … Hastanesine ait evrakların sunulduğunu, ancak iş bu başvurunun üzerinden 26 gün geçmesine rağmen taleplerinin cevapsız kaldığını, davalının cevap dilekçesinde başvuruya eklenmesini talep ettiği Sağlık Kurulu raporu için hastanelere başvuruda bulunulmuş olup hastaneler tarafından “mahkeme tarafından sevk edilmedikleri” gerekçe gösterilerek başvuruları reddedildiğini, Davalı tarafın teminini istediği Sağlık Kurulu Raporu yargılama aşamasında alınabilecek bir rapor olduğundan dava açılma zarureti doğduğunu, davalı vekili cevap dilekçesinde her ne kadar kusur oranının tespiti için Adli Tıp Kurumundan rapor alınması gerektiği iddiasında bulunmuşsa da söz konusu kaza sigortalı araç sürücüsü … …’ün tam kusuru ile meydana geldiğini,. Davacı müvekkil söz konusu kazada kazalanan … plakalı araçta yolcu olarak yer aldığını, bu sebeple davacı müvekkil sürücü ya da yaya olmadığından kendisine atfi kabil herhangi bir kusur bulunmadığını, davalı vekili, davacının zararın artmasına kendi kusuru ile sebep olduğunu, 4 kişi oturma kapasitesine sahip araca 7 kişi binildiğini bu durumda emniyet kemeri takılmasının imkansız olduğu iddiasında bulunmuşsa da öncelikle davalının süresinde cevap vermeyişi nazara alınarak bu iddianın savunmanın genişletilmesi yasağına takıldığını ve taraflarınca bu duruma muvafakat edilmediğini, davacı müvekkil kazaya konu araçta ön koltukta tek başına oturmakta olup emniyet kemerinin de takılı olduğunu, hali ile müvekkilin zararı arttırıcı her hangi bir eylemi bulunmadığını, Davalı vekili , her ne kadar olayda hatır taşımasının bulunduğunu bu sebeple tazminatta %20 oranında indirim yapılması gerektiği iddiasında bulunmuşsa da kazaya sebebiyet veren araç sürücüsü müvekkilin yeğeninin yeğeni olup aralarında yakın akrabalık ilişkisinin bulunduğunu, bu sebeple olayda hatır taşıması bulunmadığını, davalı süresinde cevap vermediğini ve davalının bu savunması iddia ve savunmanın genişletilmesi olup taraflarınca bu savunmaya muvafakat etmediklerini belirterek davanın kabulüne karar verilmesini beyan etmiştir.
Davacı vekilinin 25/03/2022 tarihinde sunduğu feragat dilekçesinde özetle; Davadan feragat ettiklerini, vekalet ücreti ve masraf taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Davalı vekilinin 18/03/2022 tarihinde sunduğu beyan dilekçesinde özetle; davacının yaptığı davadan feragati kabul ettiklerini, karşı taraftan vekalet ücreti dahil başkaca bir taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Yapılan yargılama, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;. dava; 17/03/2019 tarihinde gerçekleşen trafik kazasına bağlı maddi tazminat talebine ilişkindir.
Davacı vekilinin 25/03/2022 tarihli beyan dilekçesi ile, davasından feragat ettiğini bildirdiği, davalı vekilinin 18/03/2022 tarihli beyan dilekçesi ile,davacının yaptığı davadan feragati kabul ettiklerini, karşı taraftan vekalet ücreti dahil başkaca bir taleplerinin olmadığını bildirdiği görüldü.
Davadan feragat 6100 sayılı HMK’nun 307 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.
Buna göre feragat, davacının talep sonucunda kısmen veya tamamen vazgeçmesi diye tanımlanmıştır. Feragatin kayıtsız ve şartsız olacağı, dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği belirtildikten sonra hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağı açıkça belirtilmiştir. Davacının davasından feragat ettiği görülmekle, davacının davasından feragati nedeniyle HMK 307 ve 311 maddeleri uyarınca feragat kesin hüküm gibi sonuç doğurduğundan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2–Alınması gerekli 80,70TL karar harcından peşin alınan 44,40TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde iadesine,
5-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00TL nin davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
6-Talep bulunmadığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize sunulacak yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye verilecek bir dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır