Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/221 E. 2019/14 K. 20.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/221 Esas
KARAR NO : 2019/14

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/09/2019
KARAR TARİHİ : 20/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında 02/12/2010 tarihli taşeronluk sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye uygun olarak ifa ettiğini ve etmekte iken davalı tarafın sözleşmeyi yersiz ve keyfi bir şekilde fesih ettiğini ve müvekkilin sözleşmenin teminatı olarak vermiş bulunduğu “Kambiyo Senedi, Bono” haksız ve hukuka aykırı bir şekilde tedavüle çıkarıldığını, söz konusu kambiyo senedi … 1. İcra Müdürlüğünü … Esas sayılı dosyasından verildiği 3. Kişi tarafından işleme konularak müvekkilinden tahsil edildiğini, müvekkilinin taraflar arasındaki 02/12/2010 tarihli Taşeron sözleşmesinin teminatı olarak vermiş bulunduğu Kambiyo senedini haksız-hukuksuz ve mesnetsiz olarak tedavüle çıkarıp piyasaya sürmesi neticesinde mevzu bahis bu kabiyo senedinin de … 1.İcra müdürlüğünün dosyasından işleme konulması neticesinde bu dosyadan haksız olarak yapılan tahsilat kadar davalılar tarafından zarar ziyana uğratıldığını ve bu zararın davalılar tarafından giderilmesi gerektiğini, davalı tarafa ihtar edildiğini, zararlarının giderilmesinin istendiğini, ihtarlarının karşılıksız ve neticesiz kaldığını, müvekkilinin 02/12/2010 tarihli taşeron sözleşmesinin teminatı olarak vermiş bulunduğu kambiyo senedini haksız, hukuksuz ve mesnetsiz olarak tedavüle çıkarıp piyasaya sürmesi neticesinde kambiyo senedinin de … 1.İcra müdürlüğü dosyasından işleme konulması neticesinde bu dosyadan haksız olarak yapılan tahsilat kadar oluşan zarar ziyanın mukabili olarak şimdilik 100,00-TL’nin müvekkilinden yapılan haksız tahsilat tarihinden itibaren en yüksek ticari faizi ile birlikte tahsili ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava; davacı tarafından haksız olarak ödendiği iddia edilen bedelin davalı yandan istirdatı talebidir.
Taraflar arasında Taşeron Sözleşmesi olarak adlandırılan bir sözleşmenin akdedildiği, ilgili sözleşmenin 18. Maddesinde “ihtilaf vukuunda Ankara Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkilidir” ibaresinin yer aldığı görülmektedir.
Davacı vekili tarafından dava açıldıktan sonra Uyap sistemi üzerinden mahkememize sunulan dilekçede eldeki davanın Ankara ilinde açılmak istenirken sehven Uyap sisteminden İstanbul Mahkemelerinin seçildiğini, dava dilekçesi başlığının da görüleceği üzere “Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi” olarak yazıldığı, davalı şirketin merkezinin de Ankara olması hususları birlikte gözetilerek dosyanın yetkili Ankara Mahkemelerine gönderilmesini talep ettiği anlaşılmaktadır.
HMK.’ nın 17. Maddesi “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemede açılabilir.” düzenlemesine havidir. Bu halde yetki sözleşmesi kanunen yetkili kılınan genel ve özel mahkemelerin yetkisini ortadan kaldırır. Taraflar kanunen yetkili kılınan genel ve özel mahkemelerin de yetkilerinin devam etmesini istiyorlarsa, bu durumun sözleşmede açıkça belirtilmesi gerekir.( KURU,ARSLAN,YILMAZ)
Dosyanın incelenmesinde; taraflar arasında bağıtlanan yetki sözleşmesinde ihtilaf vukuunda Ankara Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili olduğunun kararlaştırıldığı, davacı vekilinin iradesinin ve talebinin de bu doğrultuda olduğu, bu nedenle davanın Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesinde açılması gerektiğinden mahkememizin yetkisizliğine ve işbu davada Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğuna dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE, HMK 114/1-ç ve HMK 115/2 md. uyarınca DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-HMK 20/1 md. uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık hak düşürücü süre içerisinde taraflarca mahkememize başvurularak talep edilmesi halinde dava dosyasının yetkili Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine, aksi takdirde talep halinde mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
3-HMK 331/2 md. uyarınca yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususlarında görevli ve yetkili mahkemece karar verilmesine, mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususunda da karar verilmesine,
Dair; tarafların yokluğunda dosya üzerinden, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 25/09/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır