Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/19 E. 2022/235 K. 28.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/19 Esas
KARAR NO : 2022/235 Karar
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan), Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/09/2019
KARAR TARİHİ : 28/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan), Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 03/09/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili firma ile davalı şirket (Eski Adı ve Ticaret Ünvanı … Servis Ticaret A.Ş.) arasında, 16.05.2018,08.06.2018 ve 06.07.2018 tarihlerinde olmak üzere 3 adet “”BUY-BACK” Sözleşmesi (Geri Alım) anlaşması akdedildiğini, davalı firmanın sıfır km. araç satan bir yetkili bayi olduğunu, müvekkili firmanın ise … çatısı altında faaliyet gösteren bir araç kiralama şirketi olduğunu, bu sözleşmelerin araçların belirli bir vade ya da kilometreye bağlı olarak araç bayileri tarafından geri alınması koşuluna bağlı olduğunu, yani bahsi geçen Buy-Back anlaşmalarına göre araçlar bayiden sıfır kilometre olarak satın alındığını, belli bir süre yada kilometrenin geçmesi ile araçların satıldıkları bayi tarafından satıldıkları fiyattan geriye satın alınmakta olduğunu, bu araçların satışı yapan araç bayilerine, araçları yurt dışından getiren distribütör firmalarca yalnızca bu Buy-Back Projelerinde satılmak üzere verildiğini, davalı firmaya ilgili markaların distribütörlerince ve sadece bu anlaşmalara özgü olarak gönderildiğini ve perakende satışına izin verildiğini, bu anlamda bu araçların satış politikalarının bayilerde satılan herhangi bir araca nazaran farlı şekilde uygulanmakta olduğunu, davalı, … Ltd. Şti. ile yapılan sözleşmelerden; 16.05.2018 tarihinde yapılan sözleşme ile taahhüt edilen araçların geri alınmadığını, 08.06.2018 tarihli sözleşme ite geri alınması gereken araçların uzun uğraşlar ve mücadeleler sonucunda davalı şirket tarafından geri alındığını, 06.07.2018 tarihinde yapılan sözleşme gereğince müvekkili şirkete devredilmesi gereken araçların fiilen davacı müvekkili şirkete devredilip, faturaları kesildiği halde, trafik siciline tescil edilmemesi ve mülkiyetinin müvekkili şirkete hiç geçirilmediğini, davalı tarafından 16.05.2018 tarihinde imzalanan Buy-Back Sözleşmesindeki 15 Adet aracın (2018 Model, … LİMİTED DİZEL) geri alma mükellefiyetinin, araçlar kilometre olarak ya da süre bakımından geri alınması gerekirken ve birçok kez yazılı ve sözlü olarak araçların geri alınması gerektiği hususunun muhatap … Tic. A.Ş.’ne ( Yeni Ünvanı … Tic. A.Ş.) bildirilmesine rağmen işbu davanın açıldığı tarihe kadar geri alınmadığını, davalı ile yapılan görüşmede, araçların ÖTV İndirimi sebebiyle fiyatlarının düştüğünü, bu sebeple 2. el olarak satamayacaklarını, sözleşmenin kendilerine araçları geri almama yetkisi tanıdığını iddia etmek suretiyle araçların geri alınmayacağını bildirdiğini, sözleşmede bu gerekçe ile araçları geri almaktan imtina edebileceğine ilişkin bir hüküm bulunmadığını, araçların devredilmesi gereken (Davalı tarafından geriye satın alınması gereken) tarih itibari ile araçların fiyatını, kendilerine satıldıkları tarihe nazaran daha yüksek olduğunu, dava konusu araçların kendilerine satıldıkları dönem ve aktüel olarak liste fiyatlarının noterlikçe tasdik ettirildiğini, bir kısım araçların geri alınmak taahhüdü ile fiilen davalıya teslim edildiğini, ancak bu araçlar uzun süre davalı firmanın uhdesinde kaldıktan sonra, satın alınmayarak kendilerine iade edildiğini, kredi kutlanarak ve sözleşmeyi bankaya sunarak aldıkları araçların geri alınmaması ve bu nedenle kredilerin ödenmemesi sebebiyle müvekkili firmanın ticari varlığını sürdüremez duruma geldiğini, müvekkili firmanın yaptığı Buy-Back anlaşmalarında, araçların distribütör … A.Ş. tarafından bu anlaşmalara münhasır olarak temin etmesine, … ‘ın ülke ekonomisinde önemli bir değer oluşu ve ticari itibarına ve da glabal araç markalarının kıymetine itibar edildiğini, davalının sözleşme gereklerine göre araçları geri alacağına inanarak dava konusu sözleşmeleri imzaladığını, 06.07.2018 tarihinde yapılan Buy-Back Anlaşması ile davalı firmadan 10 adet … araç satın alındığını, bu araçlar için ilk etapta … A.Ş.’DEN 1.000,000,00.-TL kredi kutlanıldığını ve bu tutarın davalı firma tarafından tahsil edildiğini, ancak davalı tarafından araçların ÖTV bedellerinin ödenmediğini, araçlar fiilin kendilerine gönderilmesine rağmen tescil edilmediğini ve mülkiyetinin kendilerine geçirilmediğini, davalı firma yetkilisinin kendisi ile yaptıkları yüz yüze görüşmelerde, araçların satışı için ilk etapta çekilen 1.000.000,00.-TL krediyi acil ihtiyaçları için kullanmak zorunda olduğunu, bu sebeple araçların ÖTV’lerini yatırmadığını ikrar ettiğini, müvekkili firmanın bu araçların tescil edileceğine itibar ederek, kiralama rezervasyonlarını yaptığını ve ticari kayıplar yaşadığını, davacı müvekkilinin bu araçları kiralayarak elde edeceği kazançlardan da mahrum kaldığını, bu hususun ve mahrum kalınan ticari kazancın Bilirkişiler Marifetiyle hesap edilmesini talep ettiklerini, bu şekilde faturalandırılıp, 1.000.000,00.-TL ödeme yapılan, ancak mülkiyeti müvekkili firma adına geçirilmeyen araçların bilgilerinin dilekçesinde açıklanmış olduğunu, davacı müvekkili firmanın, imzalanan sözleşmeyi teminat gösterip kredi çekerek, bu araçları satın aldığını, davalının 16.05.2018 sözleşme ile geri almayı taahhüt ettiği araçların geri alınmaması nedeniyle araçların haricen tek tek satmak suretiyle, yeni verilen yüksek oranlı krediyi kapatmaya çalıştığını, 16.05.2018 tarihli Buy-Back anlaşması neticesinde geri alınmayan 15 adet aracın 11 adedinin, kredi borçlarının ödenmesi için müzayaka halinde satılmak zorunda kalındığını, bu satış bedelleri ile araçların sözleşmeye göre geri alınması gereken arasında ciddi farklar bulunduğunu, bu araçların plaka numaralarının, alış veriş satış fiyatlarının dava dilekçesinde 3. Sayfada tabloda gösterildiğini, müvekkili firmanın Kayseri ve Kapadokya olmak üzere iki adet kiralama noktası bulunduğunu, özellikle yaz sezonunda kiralanmayarak boşta bekleyen araçları bulunmadığının, araç filolarını genişletmeye çalıştıklarını, faturası kesilip, tescil edilmeyen araçlar sebebiyle müvekkili firmanın yaşadığı zararın bilirkişi marifetiyle hesap edilmesini talep ettiklerini, geri alınmayan ve henüz haricen satışı gerçekleşmeyen araçlar için; öncelikle araçların satış bedellerinin geri alım tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile davacı müvekkiline verilmesine, bu suretle araçların mülkiyetinin davalı üzerine geçirilmesine, araçların kredi ödemeleri sebebiyle satılması halinde arada oluşacak fiyat farkı için şimdilik 10.000,00.-TL’nin davalı firmadan alınarak, davacı müvekkili firmaya verilmesine, araçların Periyodik Bakım Masrafları, Motorlu Taşıtla Vergileri, ZMSS ve Kasko Maliyetleri, Bankada Oluşan Faiz Maliyeti, Kredi Yapılandırma Komisyonunda Oluşan Zararları için şimdilik 5.000,00.-TL’nin davalı firmadan alınarak, davacı müvekkili firmaya verilmesine, geri alınmayan ve haricen satılmak zorunda kalınan araçlar için; araçların kredi ödemeleri sebebiyle satıldığı için sözleşmeye göre geri alınması gereken fiyat ile haricen satım fiyat farkı için şimdilik 10.000,00.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, araçların Periyodik Bakım Masrafları, Motorlu Taşıtla Vergileri, ZMSS ve Kasko Maliyetleri, Bankada Oluşan Faiz Maliyeti, Kredi Yapılandırma Komisyonunda Oluşan Zararları için şimdilik 5.000,00.-TL’nin davalı firmadan alınarak, davacı müvekkili firmaya verilmesine, 06.07.2018 tarihli Buy-Back Anlaşması ile müvekkili firmaya faturalandırıldığı halde satışı gerçekleştirilmeyen ve tescil edilmeyen araçlar sebebiyle; araçların tescil edilip müvekkili firmaya verilmemesinden dolayı, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik, 5.000,00-TL’nin, davalıdan alınarak, davacı firmaya verilmesine, yargılama giderleri ve takdir edilecek vekalet ücretinin davalı firmadan tahsili ile davalı firmaya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Tic. A.Ş. vekilinin 04/11/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Yanlar arasında 16/05/2018, 08/06/2018 ve 06/07/2018 tarihlerinde Buy -Back (Geri Alım) anlaşmaları yapıldığı doğrudur. Yapılan anlaşmalar ile müvekkili tarafından davacı yana satılan sözleşme konusu lüks araçların her sözleşme ile ayrı ayrı mutabık kalınan kilometreye ulaşması veya belli bir tarih içinde iade edilmesi halinde, sözleşmelerde belirtilen değer kayıpları tablosuna göre belirlenecek olan ikinci el satış bedeli üzerinden davacıdan geri satın alınması kararlaştırıldığını, ancak 23 Eylül 2018 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 132 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile motorlu araçların özel tüketim vergileri düşürüldüğünden, bu durum 0 km araç bedellerini düşürmesi nedeni ile yanlar arasındaki Buy-Back anlaşmasına konu otomobillerin sözleşmelerde belirtilen bedeller üzerinden 2. El olarak geri alınması imkansız hale geldiğini, bu durum sözleşmenin ifasını imkansız hale getiren mücbir neden olarak tarafların karşısına çıktığını, davacı’nın 06/07/2018 tarihli sözleşmeye konu araçları satın alırken bankadan kullanmış olduğu 985.941,00 TL kredi borcu dahi vekil edenin tarafından 1.080.775 TL olarak ödendiğini ve davacı yan büyük bir ekonomik darboğazdan kurtarıldığını, bu nedenlerle yasal dayanaktan yoksun bulunan davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı yana tahmilini talep etmiştir.
Birleşen … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/… Esas Sayılı Dosyasında verilen dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile Davalı şirket arasında 16/05/2018, 08/06/2018 ve 06/07/2018 tarihlerinde Buy -Back (Geri Alım) anlaşmaları yapıldığını, yapılan anlaşmalar ile müvekkili tarafından davalı’ya satılan sözleşme konusu lüks araçların her sözleşme ile ayrı ayrı mutabık kalınan kilometreye ulaşması veya belli bir tarih içinde iade edilmesi halinde, sözleşmelerde belirtilen değer kayıpları tablosuna göre belirlenecek olan ikinci el satış bedeli üzerinden davalıdan geri satın alınmasının kararlaştırıldığını, sözleşmenin 6.1.12. maddesinde aracın …’a iade fiyatının vergisel veya ithalatçının fiyat ayarlaması gibi nedenlerle artabileceği veya azalabileceği, her hal ve karda iade fiyatı belirlenirken ek iki no’lu tabloda belirtilen “İkinci El Değer Kaybı” oranının düşüleceğinin açık bir şekilde düzenlendiğini, sözleşmelerin imzalanmasından sonra yürürlüğe giren 23.Eylül.2018 tarih ve 132 sayılı Cumhurbaşkanlığı kararı uyarınca özel tüketim vergilerinin düşürülmesi üzerine sıfır araç fiyatlarında düşüş yaşandığını ve bu durumun ikinci el fiyatlarını da etkilediği için plakaları takılarak trafiğe çıkan diğer bir ifade ile ikinci ele düşen araçların yanlar arasındaki sözleşmeler ile kararlaştırılan bedeller üzerinden araçların geri alınmasının imkansız hale geldiğini, bu durum üzerine davalı yanın finansal sorunlar yaşamaya başlamdığını ve tarafların 19.Ekim.2018 tarihinde bir araya gelerek “Tutanaktır” başlığını taşıyan bir sözleşmeyi imza altına aldıklarını, 19.10.2018 tarihli Tutanaktır başlıklı sözleşmede “Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik şartlar, döviz kurlarında yaşanan dalgalanma, otomobil fiyatlarındaki artışlar ve bu durumun sektörel olarak içinde bulunduğumuz kiralama sektörünün kiralama operasyonlarına getiriş olduğu finansal yüklerden kaynaklanan işlerimizde yaşamakta olduğumuz azalma sebebiyle … A.Ş. İle … Tic Ltd Şti. Sözlü olarak mutabakata varmış oldukları ve … servis Tic A.Ş. Tarafından vergi dairesi nezdinde ÖTV tahakkukları alınmış olan 12 adet marka tip ve şesa bilgileri aşağıda belirtilmiş olan araçların satın alımından karşılıklı olarak vazgeçilmiştir” demek sureti ile 06/07/2018 tarihli Buy- Back sözleşmesi ile davalı’ya satılan ve henüz trafiğe çıkartılmamış olan 10 adet … ve 2 adet … marka aracın davalıdan iade alınması kararı alındığını, 19.10.2018 tarihli Tutanaktır başlıklı sözleşmenin okunmasından da anlaşılacağı üzere 12 adet lüks aracın toplam bedelinin 2.546.710,42 TL olduğunu, davalı yanın iş bu sözleşmeye konu araçları müvekkilinden satın alırken 985.941,00 TL kredi kullanmış olduğu için davalının finans kuruluşuna olan borcunun müvekkili tarafından 1.080.775 TL olarak kapatıldığını ve müvekkili firmanın davalı firmadan 94.834,00 TL alacaklı duruma geldiğini, ancak bu alacağını henüz tahsil edemediğini, davalı tarafın da sözleşmelere konu araçların iade alınmadığı gerekçesi ile vekil eden aleyhine … Asliye Ticaret Mahkemesi’nde 2019/… E sayısı ile vekil eden aleyhine bir alacak davası ikame ettiğini ileri sürerek fazlaya dair haklarını saklı tutarak ilk aşamada 94.834,00 TL alcakları ile 12.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve mtüselsilen tahsiline, mahkememiz dosyası ile … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/… E sayılı dosyalarının birleştirilmelerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilinin 30/06/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında araç alımına ilişkin Buy-Back anlaşmaları yapıldığını, bu anlaşmaların özelliği satın alınan sıfır km araçların belli bir zaman geçtikten sonra ya da belli bir kilometreye ulaştıktan sonra aracı satan bayi tarafından sözleşmede belirlenen fiyatlardan geri alındığını, birleşen dava tamamen asıl davanın husumet duygusu ile açıldığını, yasal dayanaklardan yoksun ve haksız olduğunu, bu Buy-Back anlaşmalarından birinden kaynaklı edimler taraflarca yerine getirildiğini, bir anlaşmadan kaynaklanan geri alma yükümlülüğü karşılık dava davacısı tarafından yerine getirilmediğini, huzurdaki davaya konu yapılan bir anlaşmada ise karşılık davacı tarafça araçlar teslim edildiğini, ancak tescilinin yapılmadığını, mülkiyetinin müvekkili firmaya geçirilmediğini, bu anlaşma gereği müvekkili firmanın 985.941.000 TL kredi çektiğini, bu krediler sözleşmelerin bankalara sunulması suretiyle çekildiğini, bankalar araçların süre sonunda ya da kilometre dolması neticesinde geri alınacağına olan inançla kredi temin ettiklerini, bu kredi tutarı karşı davacı tarafa geçtiğini, ancak araçların mülkiyeti geçirilmeyince kredinin karşı tarafça ödendiğini, yani müvekkilin karşılık davacı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığını, sözleşme gereği edimlerini yerine getirmeyen karşılık dava davacısı olduğunu, karşılık dava davacısı müvekkili firma yetkilisinin TofaŞ Müşteri Servis Hattını arayarak asılsız ihbar ve suçlamalarda bulunarak kendilerini zarara uğrattığını ve mülkiyetini devretmedikleri araçları iade etmek zorunda kalmaları nedeniyle uğradıkları zararların tazminini talep ettiklerini, bu iddiaların asılsız ve dayanaksız olduğunu, asıl davada belirtilen bu araçlar müvekkili firma adına tescil edilmediğini, müvekkili bu araçların Buy-Back sözleşmelerini bankaya ibraz ederek ve mülkiyetin sözleşme gereği kendilerine geçeceğine inanarak 985.941.000 TL kredi çekip karşılık dava davacısı firmaya ödediklerini, karşı davacı firma yetkilisi araçların devredilmemesi ( mülkiyetinin taraflarına geçirilmemesi ) ve asıl davaya konu bir kısım hususların görüşüldüğü vekil sıfatıyla taraflarının da bulunduğu toplantıda, bu 985.941.000 TL kredinin başka bir ödemesi için kullanıldığını bu sebeple Buy-Back sözleşmesi gereği araçların bedellerinin distrübütör firmaya yatırılıp satışın tamamlanamadığını akabinde de krediyi kapattıklarını ifade ettiklerini, müvekkilinin bankadan çektiği krediyi davalı firma tahsil etmiş ancak araçların mülkiyetini devretmeye yanaşmadığını, zarara uğrayanın müvekkili şirket olduğunu, bu nedenlerle haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilerek, yargılama giderleri ve takdir edilecek ücreti vekaletin karşılık dava davacısına yüklenmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
-… Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/… Esas sayılı dosyası aslı,
-Bilirkişi Makine Mühendisi …, Pazarlama uzmanı … ve Bankacı … ‘nin 25/02/2020 tarihli bilirkişi kök raporu, 16/04/2021 tarihli bilirkişi ek raporu ve 27/01/2022 tarihli bilirkişi 2. Ek raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Yapılan yargılama, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, tarafların imzaladığı buy-back anlaşmasından kaynaklanan edimlerin ifa edilmemesi sebebiyle meydana gelen zararın tazminine ilişkindir.
… Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/… Esas 2019/… Karar sayılı kararıyla birleştirme kararı verilmiş ve mahkememiz dosyası ile birleştirilmiştir.
Birleşen dosya üzerinden yapılan yargılama, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, buy-back anlaşmasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Davacı … Ticaret Ltd. Şti ile davalı … A.Ş (eski … Servis Ticaret A.Ş.) arasında 16/05/2018 tarihinde buy-back sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşmeye göre davacı davalıdan 12 adet araç satın almış, bu alım satıma ilişkin faturaların her iki firmanın da kayıtlarına geçtiği anlaşılmaktadır.
Araçların ÖTV’leri yatırılmadığı için davacı taraf satın alma işleminden vazgeçmiş ve bu araçlara ilişkin iade faturalar 30/11/2018 tarihinde düzenlenmiş ve iki tarafında ticari defterlerine işlenmiştir. Araçların satışından vazgeçildiğine dair taraflar arasında tutanak düzenlenmiş olup, araçların iadelerinin yapıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkememizce resen görevlendirilen Makine Mühendisi … , Pazarlama uzmanı … ve Bankacı … ‘nin 25/02/2020 tarihli bilirkişi kök raporu, 16/04/2021 tarihli bilirkişi ek raporu ve 27/01/2022 tarihli bilirkişi 2. Ek raporunda özetle; “…raporda tablo 2 ve 3 de yapılan hesaplamalar çerçevesinde Davacının Davalıdan Buy Back anlaşmasına uyulmaması nedeni ile elinde kaltan araçların satışından dolayı dava tarihindeki satış zararı 127.652,50 TL, anlaşmaya uyulmaması ve araçların geri alınmadığı tarih olan 14.12.2018 tarihinden dava tarihine kadar bu krediler için fazladan ödediği faiz gideri 307.342,40 TL Toplam zararı 434.894,40 TL olarak bulunduğu (tablo 4), davacı dava tarihinden sonra satışını gerçekleştirdiği 3 araçtan 43.467,40 TL kar elde ettiği, bu kar ve dava tarihinden bu araçların satışına kadar ödediği faiz gideri (51.851,25 TL) ile karşılaştırıldığında ve elde kalan son aracın satışı göz önüne alındığında ilave bir zarar olmayacağı düşünüldüğü (Son dönemde yapılan araç satışları karlı satıştır.), araçların noter satışına kadar geçen süre içinde ekonomik kullanımlarının davacıda bulunması ve kiralamaya konu edilebilmesinin mümkün olması nedeni ile kabulü Sayın Mahkemenin takdiri olmakla birlikte sigorta, vergi, bakım gibi masraflar bir talep yapılamayacağı, ancak, sözleşme geri alım şartlarına göre, … San. A.ş. İle … Tic. Ltd. Şti. tarafından düzenlenip imzalanan Değer Kayıpları Puanlama Tablosuna göre ( ki Tabloda; Araçların Kaporta ve Boya Hasarları Nedeniyle Uğramaları Muhtemel Değer Kaybı Oranlarının Hasarlanan ve Boyanan parçalar dikkate alınarak Değer Kaybı Puanlaması yapılmıştır), olması gereken satış fiyatları belirlenemediği, genelde kiralama sektöründe hasarsızlık oranı 0 olan otolara sıkça rastlanmadığı, bu nedenle seyyanen her bir araçtan %1,5 değer düşüşü öngörülerek hesaplama yapıldığı, yine de araçların varsa hasar durumları tespit edilmeli ve talep edilen zarardan düşümleri yapılması gerektiği, 08.06.2018 tarihli sözleşme ile geri alınması gereken araçların uzun uğraşlar ve mücadeleler sonucunda davalı şirket tarafından geri alındığını, herhangi bir tazminatın ortada olmadığı anlaşıldığı, … San. A.ş. İle … Tic, Ltd. Şti. tarafından düzenlenip imzalanan 19.10.2018 tarihli tutanakta liste halinde model, tip ve şasi numaraları belirtilen 12 adet aracın, tutanakta açıklanan nedenlerle, satın alımından karşılıklı olarak vazgeçildiği belirtildiğinden ve bu konuda tarafların mutabakatı bulunduğundan bu araçlara konu bir tazminatın ortaya çıkmadığı, bu araçların satışının iptali nedeni ile kar kaybı talebinde hulunan davacının işlerin azaldığı bir dönemde ne gibi bir kar kaybı olduğuna dair herhangi bir belge sunmaması ve kar kaybına yönelik ispat yükümlülüğünü yerine getirememesi nedeni ile bir hesaplama yapılmadığı, davacının davalıdan talep edebileceği toplam zararın 434.894,40 TL olduğu, davalının talep ettiği sigorta, bakım ve buna benzer masrafların ödenmesi konusunun hakim takdiri olduğu, delillerin değerlendirilmesi ve nihai takdiri ile hukuki tavsif 6100 sayılı HMK’nın 266/ c. 2 hükmü gereği tamamen Sayın Mahkeme’nin yetkisinde bulunduğu, tarafların itiraz ve diğer tüm taleplerinin değerlendirilmesinin Sayın Mahkemenin takdiri olduğu,…” yönünde kanaat bildirilmiş, işbu bilirkişi raporu dosya içeriğine toplanan delillere uygun ve karar vermeye elverişli bulunduğundan, mahkememizce verilen kararda dikkate alınmış ve davacının ıslahı da dikkate alındığında asıl dava yönünden davacının satış zararı ve komisyon zararı yönünden kabulüne, diğer taleplerin reddine karar verilmiş, birleşen dosya yönünden davacının ispatlanamayan davasının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A) Mahkememizin 2019/ … Esas sayılı dosyası yönünden;
1-) Davanın KISMEN KABULÜ ile;
a) Davacının 127.652,50TL satış zararından kaynaklı alacağının 10.000,00TL’sine dava tarihi olan 03/09/2019 tarihinden, bakiye 117.652,50TL’sine ıslah tarihi olan 27/06/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
b) Davacının 307.242,40TL komisyon ve faiz zararından kaynaklı alacağının 5.000,00TL’sine dava tarihi olan 03/09/2019 tarihinden, bakiye 302.242,40TL’sine ıslah tarihi olan 27/06/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
c) Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-)Alınması gerekli 29.707,67TL harçtan peşin alınan 597,72TL harcın mahsubu ile 7.171,00TL ıslah harcı, bakiye 21.938,95TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-)Davacı tarafça yapılan 44,40TL başvuru harcı, 597,72TL peşin harç, 7.171,00TL ıslah harcı, 2.400,00TL bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 222,00TL olmak üzere toplam 10.435,12TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-)Davalı … tarafından yapılan 100,00TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre hesaplanan 3,44TL nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6100 sayılı HMK.nun 326/2 maddesi gereğince bakiye yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
5-)Davacı yargılamada kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre tespit olunan 37.842,64TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-)Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00TL nin kabul red oranına göre 45,52TL sinin davacıdan, 1.274,47TL sinin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
7-)Davalılar lehine hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 5.100,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
8-)Kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde ödeyen tarafa iadesine,
B) Birleşen … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/ … Esas sayılı dosyası yönünden;
1-)Davanın REDDİNE
2-)Alınması gereken 80,70TL ret harcından peşin alınan 2.678,34TL harcın mahsubu ile artan 2.597,64TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-)HMK madde 333 uyarınca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan bakiyesinin karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara iadesine,
5-)Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereği hesap ve takdir olunan 18.849,23TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-)Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00TL nin davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize sunulacak yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye verilecek bir dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.28/03/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır