Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1225 E. 2023/383 K. 25.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1225 Esas
KARAR NO : 2023/383
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/11/2019
KARAR TARİHİ : 25/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 12/11/2019 tarihli dilekçesi ile, davacının sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motosikletiyle 20.06.2019 günü Ladik istikametinden gelip … … caddesini takiben … caddesi kavşağına geldiğinde … caddesinden çıkmak isteyen … plakalı araç ile … plakalı motosikletin ters istikametinden … … caddesi üzerinden gelen kimliği tespit edilemeyen araca çarpmamak için ani fren yaptığı ve direksiyonu sağa kırması sebebiyle direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu maddi hasarlı yaralamalı trafik kazası meydana geldiği, kimliği tespit edilemeyen araç sürücüsünün KTK’nu m. 53/b-5 ile 84/f gereğince kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu olduğu, kaza tespit tutanağının olaydan birkaç gün sonra düzenlendiği, bu sebeple eksik inceleme söz konusu olduğu, dava konusu kaza ile ilgili uzman bilirkişi tarafından düzenlenen 05.09.2019 tarihli bilirkişi raporunda plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen araç sürücüsünün dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde asli kusurlu olduğu kanaatine varıldığı, davacının söz konusu kaza dolayısıyla yaralandığı ve tibia üst uç kırığı meydana geldiği, kazaya sebebiyet veren araç sürücüsü tespit edilemediğinden Sigortacılık K. m. 14/2-a gereğince davalıya karşı dava açma zarureti hasıl olduğu, davacının sakatlanması neticesinde oluşan maddi zararın davalı …’ndan karşılanması amacıyla davalı …’na 21.08.2019 tarihinde başvuruda bulunulduğu, kaza 20.06.2019 tarihinde gerçekleşmiş olduğundan davacının maluliyetine ilişkin engelli sağlık kurulu raporunun temin edilebilmesi için gerekli olan bir yullık sürenin 20.06.2020 tarihinde dolacağı, raporun alınmasından sonra davalırın dönüş yapıp yapmayacağının belli olmadığı, davalı tarafından ödeme yapılıp yapılmayacağına ilişkin net bir cevap da verilmediği, 21.08.2019 tarihinde davalıya yapılan yazılı başvurunun … tarafından olumlu dönüş yapılmaması ve talebin karşılanmaması sebebiyle davanın açılması gerektiği, dava şartının yerine getirilmesi için 23.10.2019 tarihinde … Arabuluculuk bürosu’na başvurulduğu, başvuru neticesinde davalı taraf ile anlaşma sağlanamadığı, davacının 10.05.1984 doğumlu olduğu, davacının maden işçisi olduğu, ayrıca traktör sahibi olduğu ve traktörü işleten kişi ile arasında yapılan adi yazılı sözleşme gereğince aylık aldığı meblağın 2.300 TL olduğu, bu sebeple davacının aylık gelirinin 6.300 TL olduğu iddia edilerek fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla 4.600,00-TL daimi maluliyet (sakatlık) tazminatın davalı …’na başvuru tarihi olan 21.08.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini ve tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 18/12/2019 tarihli cevap dilekçesi ile, davanın KTK m.97’deki dava şartı yerine getirilmediğinden reddi gerektiği, dava yoluna başvurulabilmesi için sigorta kuruluşu tarafından başvurunun 15 gün içinde cevaplanmaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin olması şartı arandığı, görülmekte olan davada kuruma başvuru yapıldığı, kurum tarafından 15 gün içinde cevap verildiği, kazaya ilişkin olarak … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2019/… Sor. 2019/… K. nolu dosyası kapsamında düzenlenen bilirkişi raporunda davacı … Baş’ın kazada tamamen kusurlu olduğu, … plakalı araç ile … … ve başka bir araca kusur atfedilmediğinin görüldüğü, davalının araç sürücüsünün kusuru nispetinde ve kaza anında geçerli limitler dahilinde sorumlu olduğu, 26.04.2016 tarihinden sonra açılan davalarda ve komisyona yapılan başvurularda genel şartlardaki bu düzenlemelerin dikkate alınması ve uygulanması gerektiği, tazminat hesabının aktüer sıfatına sahip bir bilirkişi tarafından yapılması gerektiği, başvuruyu kabul anlamına gelmemek kaydı ile alınacak maluliyet raporunun ZMSS Genel Şartları şartları taşıması gerektiği, sürekli sakatlık raporunun 20/02/2019 tarih … Esas Sayılı Erişkinler İçin engellilik değerlendirmesi yönetmeliği çerçevesinde yetkili bir hastaneden alınmasının sigortacılık mevzuatı gereği yasal zorunluluk olduğunu 01/06/2015 tarihli Trafik Genel Şartları gereği sağlık gideri teminatından SGK’nın sorumlu olduğu, ZMSS Genel Şartları’nın 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe girdiğini beyanla öncelikli olarak usuli itirazlarımızın kabulü ile davanın reddine dair karar verimesini, poliçe teminatına girmeyen kazanç kaybı, tedavi gideri, bakım, yol masrafı ve diğer dolaylı zararların tümden reddini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesini, maluliyet oranının tespiti açısından Adli Tıp Kurumundan erişkinler için engellilik değerlendirmesi yönetmeliği çerçevesinde yetkili bir hastaneden rapor alınmasını, dosyanın adli tıp trafik ihtisas dairesine gönderilmesini, dosyanın aktüer bilirkişiye gönderilmesini, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
Taraf delillerinin toplanmasına geçilmiş; … İl Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazılarak … plakalı aracın tüm maliklerini gösterir trafik tescil kayıtları getirilmiştir.
Davalı …’na müzekkere yazılarak 20/06/2019 tarihli kazaya ilişkin oluşturulan hasar dosyası dosyamız arasına alınmıştır.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’na müzekkere yazılarak 2019/… soruşturma sayılı dosyasının bir sureti celp edilmiştir.
… İlçe Devlet Hastanesi, … Hastanesi’ne müzekkere yazılarak 20/06/2019 tarihli kazaya ilişkin düzenlenen tedavi evrakları getirilmiştir.
… İlçe Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazılarak davacının SED araştırması yaptırılmıştır.
… Sosyal Güvenlik Kurumu’na müzekkere yazılarak davaya konu trafik kazası nedeniyle davacıya rücuya tabii ödeme yapılıp yapılmadığı sorulmuş, 17.12.2019 tarihli cevabi yazısında herhangi bir ödeme yapılmadığı bilgisi verilmiştir.
… İl Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazılarak … plakalı motosikletin trafik tescil kayıtları celp edilmiştir.
Tüm eksik hususlar tamamlanarak kusur oranın tespiti için dosya Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesine gönderilmiş, 25/06/2020 tarihli ATK Kusur raporunda özetle;”…davacı … ’ın %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu, sürücü …’ın kusursuz, kimliği belirsiz sürücünün %75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu…” görüşü mütalaa olunmuştur.
Maluliyet oranın tespiti için dosya Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi Başkanlığına gönderilmiş olup, 11/10/2021 tarihli ATK raporunda özetle; “… ve … oğlu, 10/05/1984 doğumlu, … ’ın, 20/06/2019 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 20/02/2019 tarih, 30692 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre değerlendirildiğinde; Kas-İskelet Sistemi, Alt ekstremiteye ait sorunlar, Diz ve tibia kırıkları ile diz artroplastisi, Tablo 3.33b’ye göre; Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %3 (yüzdeüç) olduğu,İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği…” görüşü mütalaa olunmuştur.
Davacının maddi tazminat alacağının hesabı için dosya Aktüer bilirkişisi tevdii edilmiş olup, 24.01.2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…20.06.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … ‘ın malul kaldığı, Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre %3 (yüzdeüç) oranında malul kaldığı, dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde davacı … ‘ın %25 (yüzde yirmi beş) oranında, kimliği belirsiz sürücünün %75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu, kazanın meydana gelmesinde %75 oranında kusurlu bulunan araç sürücüsünün kimliği tespit edilemediğinden davacının zararından davalının sorumlu olduğu, davacının asgari ücret ile çalıştığının kabulü halinde; geçmiş dönem 1.571,20 TL, gelecek aktif dönem 25.552,30 TL, gelecek pasif dönem 16.939,17 TL olmak üzere toplam 44.062,67 TL olduğunu, müterafik kusur indirimi yapılması halinde ise zararın 35.250,14 TL olduğunu; davacının aylık net 4.000,00 TL ücret ile çalıştığının kabulü halinde; geçmiş dönem 2.981,76 TL, gelecek aktif dönem 50.575,64 TL, gelecek pasif dönem 16.939,17 TL olmak üzere toplam 70.496,57 TL tazminat hesabı yapıldığını, müterafik kusur indirimi yapılması halinde ise zararın 56.397,26 TL olduğunu ve belirlenen zararın kaza tarihinde cari poliçe limitini aşmadığını, davalının dava tarihi itibariyle yasal faiz ile sorumlu olduğu…” görüşü mütalaa olunmuştur.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraf vekilleri ayrı ayrı rapora karşı beyanda bulunulmuştur.
Davacı … ‘ın SGK 4A hizmet dökümü celp edilerek dosyamıza kazandırılmıştır.
Mahkememizin 21.04.2022 tarihli duruşmasının 1 numaralı bendi uyarınca, davacı ve davalının beyan ve itirazları dikkate alınarak davacının tazminat alacağının miktarının hesaplanması için yeni bir Aktüer bilirkişiden rapor tanzim edilmesine karar verilmiş olup, 30.06.2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…mezkür kazada yaralanan davacı … ‘ın; (06) aylık geçici iş göremezlik zararının davalının %75 kusuruna karşılık 11.034.88 TL, %3 sürekli iş göremezlik zararının davalının %75 kusuruna karşılık 74.702,19 TL olduğu, davalı …’nın kaza tarihi olan 20.06.2019’da geçerli olan kişi başı sakatlanma ve ölüm ile tedavi gideri sigorta limitinin ayrı ayrı 360,000.00-TL olduğu, yukarıda detayları gösterilmek suretiyle hesaplanan 74.702,19 TL sürekli iş göremezlik, 11.034,88 TL geçici iş göremezlik zararının ise tedavi gideri ve sakatlık teminat limitleri dâhilinde kaldığı, konuyla ilgili nihai takdir ve değerlendirme Sayın Mahkemenizde olmak üzere davacının talep dilekçesinin davalı kayıtlarına ulaştığı 21.08.2019 tarihinden itibaren 8 iş günü sonrası olan 04.09.2019 tarihinde temerrüde düştüğü…” görüşü mütalaa olunmuştur.
Bilirkişi ek raporundan sonra asgari ücrette değişiklik meydana geldiğinden yeniden tazminat hesabı için dosya aynı bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi 26/10/2022 tarihli raporunda özetle; davacının 83.495,57 TL sürekli iş göremezlik, 11.034,88 TL geçici iş göremezlik zararı olduğu hesabını yapmıştır.
Mahkememizin 22.12.2022 tarihli duruşmasının 1 numaralı bendi uyarınca, daha önce rapor tanzim eden bilirkişiye tevdii ile davacının hesaplama yapılırken maddi hataya düşüldüğü yönündeki itirazları ile davalının itirazları dikkate alınarak AGİ’nin uygulanması hususunda hata yapılıp yapılmadığı, buna göre maddi hesabın değişip değişmeyeceği, ayrıca asgari ücrette olacak değişiklik de dikkate alınarak ek rapor tanzim edilmesine karar verilmiş, 06.03.2023 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; “…tazminat hesabında 20.06.2019 ile 17.11.2019 arası davacının kayıtlı bir çalışmasının olmaması nedeniyle yasal asgari ücret üzerinden, 18.11.2019 ve sonrasında hizmet dökümünde yer alan prime esas BRÜT kazançlarının gerekli yasal kesintilerden sonra tespit edilen net tutarı üzerinden belirlenen miktarların esas alındığı, mezkür kazada yaralanan davacı … ‘ın; (06) aylık geçici iş göremezlik zararının davalının %75 kusuruna karşılık 11.034,88 TL %3 sürekli iş göremezlik zararının davalının %75 kusuruna karşılık 125.017,21 TL olduğu, davalı … olan 20.06.2019’da geçerli olan kişi başı sakatlanma ve ölüm ile tedavi gideri sigorta limitinin ayrı ayrı 360,000.00-TL olduğu, yukarıda detayları gösterilmek suretiyle hesaplanan 125.017,21 TL sürekli iş göremezlik, 11.034,88 TL geçici iş göremezlik zararının ise tedavi gideri ve sakatlık teminat limitleri dâhilinde kaldığı…” görüşü mütalaa olunmuştur.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, rapora karşı davalı vekili beyanda bulunmuştur.
Davacı vekili 31.03.2023 tarihli bedel arttırım dilekçesi ile bilirkişi raporu doğrultusunda dava değerinin 125.017,21 TL olarak arttırıldığını belirtmiş ve eksik harcı ikmal etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının sevk ve idaresindeki motorsiklet ile … istikametinden gelip … … caddesini takiben … caddesi kavşağına geldiğinde, … caddesinden çıkmak isteyen … plakalı araç ile … plakalı motosikletin ters istikametinden … … caddesi üzerinden gelen kimliği tespit edilemeyen araca çarpmamak için ani fren yaptığı ve böylece trafik kazasına karıştığı ve yaralandığı hususlarında ihtilaf bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık meydana gelen trafik kazasında tarafların kusur durumları, davacının kaza nedeni ile maluliyete uğrayıp uğramadığı ile uğramış ise bunun oranı, maluliyete bağlı olarak davacının maddi tazminat talebinin haklı olup olmadığı ile davalının bundan sorumlu olup olmadığı noktalarındadır.
Bunların tespiti için öncelikle kusur raporu alınmasına karar verilmiş, … Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi’ nin 25/06/2020 tarihli raporuna göre; davacı davacı %25; kimliği belirsiz araç sürücüsü ise %75 oranında kusurlu bulunmuştur.
Davalı tarafça gerek kusur raporuna karşı beyanlarında gerekse cevap dilekçesinde soruşturma aşamasında alınan kusur raporuna göre davacının kazada asli kusurlu olduğu, başka kimseye kusur atfedilmediği, sorumluluğunun bulunmadığı nedenleri ile itiraz edilmiştir.
Ne var ki … ATK raporunda da belirtildiği üzere soruşturma aşamasında alınan bilirkişi raporunda dosyada beyanına başvurulan kişilerin ifadeleri dikkate alınmamıştır.
Soruşturma aşamasında ifade veren … plakalı araç sürücüsü … … Amirliği’ ndeki 03/07/2019 tarihli ifadesinde davacı beyanını destekler şekilde … istikametinden gelen siyah renkli bir cipin sert bir dönüş yaptığını, motosiklet sürücüsünün cipe çarpmamak için direksiyon hakimiyetini kaybettiğini ve sürüklendiğini beyan etmiştir.
Yine … Merkezi Amirliği nezdinde 20/06/2019 tarihinde beyanda bulunan … de kazayı davacı ve … …’ ın anlatımında geçtiğine benzer şeklide ifade etmiştir.
Sonuç olarak soruşturma aşamasında alınan bilirkişi raporuna mahkememizce itibar edilmemiş ve davacı ile soruşturma aşamasında beyanlarına başvurulan yukarıda ismi geçen şahısların beyanları ile kazanın oluşunun uyumlu olduğu, ATK … İhtisas Dairesi’nce düzenlenen raporun somut olaya uygun düştüğü, davalı itirazlarının yerinde olmadığı değerlendirilmiş ve … Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi’ nin 25/06/2020 tarihli raporu mahkememizce de benimsenmiştir.
Kusur ile birlikte davacının maluliyetine dayanan tazminat talebi olduğundan maluliyet raporu alınması için dosyanın … Adli Tıp Kurumu’ na gönderilmesine karar verilmiştir.
… Adli Tıp Kurumu’ nun 18/05/2021 tarihli raporu kaza tarihindeki yönetmelik hükümlerine uygun olmadığından kaza tarihinde yürürlükte olan 20/02/2019 tarih, 30692 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre rapor tanzim edilmesi istenmiş, … Adli Tıp Kurumu’ nun 11/10/2021 tarihli raporu ile istenilen şekilde rapor tanzim edilmiştir.
Anılan hususların hallinden sonra davacının maddi tazminat istemine göre hesap yapılması için dosya aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş, ilk alınan rapor dosyada davacının SGK hizmet dökümü olmamasına rağmen bu istenmeden seçenekli hesap yapılması, bu hususta bir değerlendirmeye girilmemesi nedenleri ile hüküm kurmaya elverişli görülmemiş ve yeni bilirkişiden rapor alınması yoluna gidilmiştir.
30/06/2022 tarihli aktüer kök ve taraf itirazları ile asgari ücrette meydana gelen değişiklikten sonra sonuç olarak alınan 06/03/2023 tarihli bilirkişi raporu hesaplama yönünden Yargıtay içtihat ve kriterlerine uygun görülmüş ve mahkememizce de benimsenerek hükme esas alınmıştır.
Davalının Trafik Sigortası Genel Şartlarına göre hesaplama yapılması son yasal düzenlemeler ve Anayasa Mahkemesi iptal kararı nazara alınarak, davacının gelir durumuna ilişkin itirazı ise dosya kapsamındaki SGK belgesine göre davacının asgari ücretin üzerinde gelirinin olmasına göre, kusura yapmış olduğu itirazları ise az yukarıda açıklanan nedenlerle yerinde görülmemiştir.
Davacı ek rapordan sonra maddi tazminat istemine ilişkin talebini artırmış, eksik harcı ikmal etmiştir.
Davalı sigortanın zarardan kaza tarihindeki poliçe limiti sorumluluğu 360.000 TL’ dir ve hasaplanan davacı zararı poliçe limitleri içinde kalmaktadır.
Davalı …, KTK m.91, KTK m.85 ve Sigortacılık Kanunu’ nun 14. Maddesi uyarınca davacının maddi zararından sorumludur.
Bilirkişi raporunda geçici iş göremezlik zararına ilişkin hesaplama yapılmış ve davalı tarafça da buna itiraz edilmişse de davacının dava dilekçesinde buna ilişkin bir talebinin bulunmaması ve talep artırım dilekçesinde de böyle bir talebe yer verilmemesine göre bu davalı itirazları cevaplandırılmamış, geçici iş göremezlik tazminatı ile ilgili hüküm kurulmamıştır.
Davalı, müterafik kusur indirimi yapılmasını talep etmişse de gerek dava dosyasında gerekse soruşturma dosyasında davacının kask takmadığına, gerekli önlemleri almadığına ilişkin bir tespit ve belirlemenin bulunmaması, buna ilişkin ispat külfetinin davalıda olması ve müterafik kusur indirimi uygulanmasını gerektirir bir ispatın dosyaya sunulmaması nedenleri dikkate alınarak bu hususta hesaplanan tazminattan indirime gidilmemiştir.
Açıklanan nedenlerle davacının sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden talebinin dava ve bedel artırım dilekçesindeki gibi kabulü cihetine gidilmiştir.
Davacı, davadan önce 21/08/2019 tarihinde sigortaya başvurmuştur. KTK 98/1 ve 99/1 maddelerine göre hesap edilen 8 iş günü sonrası olan 04/09/2019 tarihi davalı sigorta için temerrüt tarihi olarak belirlenmiştir.
Hükmedilen alacağa talep gibi yasal faiz uygulanmasına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının dava ve bedel arttırım dilekçesi üzerinden talep edilen tutar gibi kabulü ile; 125.017,21 TL sürekli iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihi olan 04.09.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte poliçe limiti olan 360.000,00 TL ile sınırlı olmak üzere davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 8.539,92 ₺ harçtan peşin alınan 456,40 ₺ harcın mahsubu ile bakiye kalan 8.083,52 ₺’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafın yatırmış olduğu 456,40 ₺ peşin harç ile 44,40 başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacının yapmış olduğu posta, bilirkişi ve müzekkere masrafı toplam 3.074,30 ₺’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Davacı tarafça yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
6-Arabulucu ücreti olan 1320,00 TL’nin davalı taraftan alınarak hazineye irat kaydına,
7-Davacı yargılamada kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre tespit olunan 19.752,58 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi, verilen karar usulen okundu anlatıldı.25/05/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır