Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1176 E. 2020/584 K. 17.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1176 Esas
KARAR NO : 2020/584

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 25/10/2019
KARAR TARİHİ : 17/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

A. Tarafların Talepleri
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketi… Paket Sigorta Poliçesi ile 25.05.2017- 25.05.2018 tarihleri arasında Sigortalı … A.Ş. İn adresinde bulunan iş yeri Sigorta Poliçesi ile sigorta teminatı altına alındığını, müvekkili şirketin nezdinde olan iş yerinde … tarafından yatırılmış elektrik tesisatında yangın yıkması sonucu hasar meydana geldiğini, iş yerinin …A ait elektrik panosunda çıkan yangının davalı yanın kusurlu olduğunun tespit edildiğini, hasar bedelini müvekkilinin ödediğini, davalı tarafa müvekkilinin ödenen hasar tazminatı nedeniyle rücu için başvuru yaptığını ancak herhangi bir ödemenin olmadığını, sigortalıya ödenen bedel ve bakiye kalan hasar tazminatı için davalıya icra takibi başlatıldığını, ancak davalı yanın icra takibine itiraz ettiğini, dava şartı olan arabuluculuğa başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını, bu nedenlerle itirazın iptalini takibin devamını ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın ve dava dışı sigortalının tazmin için müvekkiline süresi içinde başvuruda bulunmadığını, yönetmelik hükmü nazarında sigortalı ve davacı tarafından 10 günlük yasal süreden sonra başvurulduğunu bu nedenle müvekkili tarafından karşılanması talebin usul ve yasalara aykırı olduğunu, davacı tarafın hasarın müvekkilinin tarafından kaynaklandığını ispat etmesi gerektiğini, hasarın müvekkil şirketinden kaynaklı olmadığını eğer yangının o şekilde çıkmış olsa idi aynı koldan enerji alan binalarda da yangın ve hasar olması gerektiğini, arıza yönetim sistemi kayıtlarında anılan adreste hasar tarihinde müvekkil şirketinden kaynaklı herhangi bir arızanın meydana gelmediğini, icra takibinin ve itirazın iptali davasınında süresinde olmadığını ve zamanaşımı nedeniyle davanın reddinin gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddini ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.

B.Uyuşmazlık ve Deliller
Davanın itirazın iptali davası olması sebebi ile öncelikle itirazın yapıldığı icra dosyası mahkememiz dosyası arasına alınmış, yapılan incelemede … 11. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile mahkememiz dosyasının taraflarının aynı olduğu, dosyamız davacısının alacaklı, dosyamız davalısının borçlu olduğu, dava değerlerinin aynı olduğu, davalı tarafından süresinde ve geçerli bir şekilde itiraz dilekçesi sunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce resen görevlendirilen mali müşavir bilirkişi … marifetiyle hazırlanan 08.09.2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “işletme sorumluluğu davalı şirkete ait olan kofre/panodaki sigortalar nizami olmadığından oluşan kısa devrede elektriği kısa sürede kesemediğinden yangının çıktığını, davacı şirketin sigortalısının söz konusu geçen kofre/pano ve sigortalarına müdahale yetkisi olmadığını, davalı yanın onayı olmadan hiç bir değişiklik yapılamayacağını, yangının çıktığı kofre ve sigortaların sorumluluğunun davalı şirkette olduğunu, bu nedenle davalı şirketin kusurlu olduğunu, davacının sigortalısına 6.013,00TL hasar tazminatı ödediğini, icra takibi tarihi itibariyle 6.257,64 TL davacı yanın alacaklı olduğunu” mütalaa etmiştir.
Anılan bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş davacı vekilince rapora herhangi bir beyan veya itiraz dilekçesi sunulmamıştır.
Davalı vekili sunduğu 23/09/2020 tarihli itiraz dilekçesinde özetle, bilirkişinin raporunda belirtilen tespitlere itiraz etiklerini, rapora dayanak olarak itfaiye raporunun esas alındığını ancak itfaiye raporunun kusuru belirlemek için yeterli olmadığını, öte yandan rapora dayanak ekspertiz raporunun davacı yanca hazırlanması nedeniyle tarafsızlığından söz edilemeyeceğini, elektrik panosunun müşteri tarafından alınıp monte edildiğini, bina içinde yer alan elektrik panosunun mülkiyetinin üçüncü kişiye ait olması nedeniyle kendilerinin sorumlu olmayacaklarını, raporun denetime elverişli olmadığını ifade ederek yeni bir bilirkişiden rapor alınmasını talep etmiştir.

C. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe;
Huzurdaki dava sigortacının ikame ettiği rücu temelli itirazın iptali davasıdır. Dava dilekçesi ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde uyuşmazlığın davacı … sigortalısının emtiasında meydana gelen zarar nedeniyle yaptığı ödemeyi davalıda alep hakkı olup olmadığı, davalı şirketin edimlerini sözleşmeye uygun olarak ifa edip etmediği, bu nedenle davacının alacağının bulunup bulunmadığı, icra takibine yapılan itirazın haklı olup olmadığı, icra inkar tazminatlarının şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir. Dava şartlarına ilişkin eksik ve incelenmesi gereken ilk itiraz bulunmadığı anlaşıldıktan sonra tarafların sulh olma imkanı bulunmadığından uyuşmazlık noktaları belirlenip tahkikat aşamasına geçilmiş, deliller toplanıp bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonuca gidilmiştir.
TTK’nın 1472. Maddesi’ne göre sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir. Sigortalı, birinci fıkraya göre sigortacıya geçen haklarını ihlal edici şekilde davranırsa, sigortacıya karşı sorumlu olur. Sigortacı zararı kısmen tazmin etmişse, sigortalı kalan kısımdan dolayı sorumlulara karşı sahip olduğu başvurma hakkını korur.
Kanunun açık metni karşısında sigorta şirketinin sigortalısının tabii olduğu hukuki rejime tabi olacağının kabulü gerekir. Ancak öncelikle halefiyet şartlarının oluşup oluşmadığının araştırılması ve davacının bu davayı açma ehliyetinin bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Dosyada yapılan inceleme sonucunda dava dışı … AŞ ile davacı arasında…Paket sigorta Sözleşmesi bulunduğu, bu sözleşmeye istinaden…numaralı poliçenin tanzim edildiği, poliçenin 25/05/2017-25/05/2018 tarihleri arasında cari olduğu ve emtia için 250.000,00 TL limit içerdiği anlaşılmaktadır. Dava konusu hasarın10/04/2018 tarihinde meydana geldiği anlaşılmaktadır. Yine dosyada bulunan …Bankasına ait dekonttan davacı … şirketince dava dışı …AŞ’ye 04/05/2018 tarihinde 6.013,00 TL ödendiği anlaşılmaktadır. Böylece dava konusu hasarın poliçe kapsamında kaldığı, davacının da bu hasara istinaden ödeme yaptığı neticeten TTK1472 kapsamında halefiyet şartlarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Araştırılması gereken diğer husus davalının bu zarardan sorumlu olup olmadığıdır. Dosyaya mübrez yangın raporunda imalathane olarak kullanılan bölümün dış duvarına bitişik nizamdaki elektrik panosuna ait kablolarda herhangi bir arıza meydana gelmesi sonucu kablo izolelerinin tutuşması sonucu yangın çıktığı ve yangının ilerleyerek dava konusu emtiayı tutuşturduğu ifade edilmiştir. Yaptırılan teknik incelemede kofreden başlayan kablolara sirayet eden yangının çıktığı yerdeki kofre ve sigortaların sorumluluğun davalı şirkete ait olduğu belirtilmiştir. Öte yandan yangının, kofredeki sigortaların nizami tesis edilmemesinden kaynaklandığı yine rapordan anlaşılmaktadır.
Davalı tarafça sunulan itiraz dilekçesinde kusurun kendilerinden kaynaklanmadığına veya zararın başka bir sebeple meydana geldiğine dair bir sebep gösterilememiştir. Böylece kusurun davalı şirkette olduğu vicdani kanaatine ulaşılmıştır.
Tartışılması gereken bir diğer husus da ödenen sigorta bedelinin kadri maruf olup olmadığı hususuna ilişkindir. Hasar dosyasında hasarın akü civatası ve paletlere ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Anayasa’mızın 141. Maddesinin son fıkrası “Davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılması, yargının görevidir.” şeklindedir. Öte yandan HMK’nın 30. Maddesi “Hâkim, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür.” Gelişen teknoloji ve internetin ticaret için gittikçe daha fazla yaygınlaşması, e-ticaret sistemlerinin internete adapte olması, yalnızca tüketim değil üretim araçlarının da internetten satışının yaygınlaşması neticesinde tüketim ürünlerinin fiyatları gibi sermaye ürünlerinin fiyatları da rahatça bilinebilir hale gelmiştir.
Bu kapsamda internet tabanlı bir araştırma ile kolayca bulunabilecek basit bir ürünün fiyatı hakkında bilirkişi raporu alınmasının yukarıda belirtilen en az gider ilkesine ve usul ekonomisine aykırı olacağı değerlendirilmiş, e-ticaret sitelerinde yapılan bir inceleme ile değerlendirme yapılmış ve ilgili araştırma sonuçları dosyaya eklenmiştir. Araştırma neticesinde gerek akü civatalarının gerekse paletlerin piyasa fiyatlarına uygun olduğu anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; davalı-borçlunun … 36.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİNE, takibin kaldığı yerden DEVAMINA,
2-Likit alacağa vaki haksız itiraz nedeniyle İİK’nın 67/2.maddesi uyarınca, takibe konu alacağın üzerinden takdiren %20 oranında hesaplanan 1251,52 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 427,45-TL harçtan peşin alınan 75,58-TL harcın mahsubu ile bakiye 351,87-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 44,40-TL başvuru harcı, 75,58TL peşin harç, 700-TL bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 72,40-TL olmak üzere toplam 892,38-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde ödeyen tarafa iadesine,
7-Dava açılmadan evvel sonradan haksız çıkan taraftan alınmak üzere suç üstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,

Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/11/2020
Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.