Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1125 E. 2020/623 K. 03.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1125
KARAR NO : 2020/623

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/10/2019
KARAR TARİHİ : 03/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı borçlu şirket aleyhine fatura alacağından kaynaklanan 10.931,4 TL asıl alacak üzerinden İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığı, davalı borçlu tarafın iş bu takibe, borca ve ferilerine, faiz oranına ve faize ve yetkiye itiraz ettiğini, iş bu itirazın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, itirazın iptalinin gerektiğini, davalının yetki itirazının hukuken geçersiz olduğunu, taraflar arasında sözleşmesel ve ticari bir ilişkinin söz konusu olduğunu, sonuç olarak ayrıntılı olarak açıklanan nedenlerle; fazlaya ilişkin tüm dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, borçlunun İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yaptığı haksız ve mesnetsiz itirazlarının iptali ile takibin devamını, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetini, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, davalı taraf müvekkilinin ödemelerinin geç yapıldığından bahisle sözleşme gereği yıllık sözleşme tutarının yarısının kendisine cezai şart bedeli olarak ödenmesini talep ettiğini ve bu talebin yersiz olduğunu, zira cezai şartın ancak sözleşmeden doğan yükümlülüklerin ihlali halinde ceza koşulu olarak kararlaştırılabileceğini, oysa ki böyle bir ihlalin müvekkili şirket açısından bulunmadığını, davacı tarafın keşide ettiği Bakırköy … Noterliği’nin 10.07.2019 tarih ve … yevmiye no’lu ihtarnamesi ile cari hesap ilişkisi gereği borç olarak kayıtlarında gözüken 11.888,07 TL’lik alacağının ödenmesini ihtar ettiğini ve çekilen ihtar üzerine belirtilen tutar davacı hesabına 27.08.2019 tarihinde müvekkili carisinde bakiye kalan 7.888,07 TL yatırılarak cari hesap ilişkisinin sıfırlandığını, sözleşmenin tek taraflı olarak tanzim edildiğini ve davacı lehine tek taraflı cezai şartlar tanzim edilmiş olması nedeniyle davacı lehine sebepsiz zenginleşme yaratır mahiyette olduğunu, her ne kadar müvekkili tacir ise de cezai şartın diğer tarafın ekonomik olarak yıpranmasına sebebiyet verecek, ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırı ve fahiş olarak belirlenmemiş olmasının geçerlilik ve talep edilebilirlik koşulu olduğunu, davacının taraflar arasındaki asıl borç ilişkisi sonlandıktan sonra talebini aşarak ve genişleterek sonradan husule getirdiği ve Bakırköy … Noterliği 8.8.2019 tarih ve…yevmiye numaralı ihtarname ekinde gönderilen 1.8.2019 tarihli … sıra, … fatura numaralı 10.931,84 TL faturaya karşı da tarafımızca yasal itiraz süresi içerisinde …Noterliği 28.08.2019 tarihli …Yev. No’lu cevabi ihtarnamesi keşide edilerek itiraz edildiğini, belirttilen nedenlerle, takibe ve takip mesnedi olan borcun tümüne yaptıkları itirazlarının haklı ve yerinde bir itiraz olmakla, haksız ve kötüniyetli davanın reddini talep ettiklerini, sonuç olarak açıklanan nedenlerle, haksız olarak ikame edilen davanın reddini, davacı taraf aleyhine haksız ve kötüniyetli takip nedeniyle %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Dava; davacı tarafından davalı hakkında başlatılan icra takibine yapılan itirazın İİK.m67 ve devamı maddeleri uyarınca iptaline karar verilmesi istemine ilişkindir.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün… E. Sayılı dosyası celp edilmiş ve incelenmesinde; alacaklısı … tarafından, borçlu … aleyhine 10.931,84 TL asıl alacak üzerinden belirtilen tutara takip tarihi olan 06.09.2019 tarihinden itibaren %19,5 oranında avans faiz işletilmek kaydıyla tahsili talebi ile icra takibi başlatıldığı, takip öncesi işlemiş faiz talebinin bulunmadığı, yasal süresinde borçlunun borca ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz sonucu icra takibinin durduğu, mahkememiz nezdinde görülen davanın İİK.m67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlışılmıştır.
Davalı her ne kadar icra müdürlüğü dosyasına yaptığı yetki itirazı uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi isteminde bulunmuş ise de her iki tarafın tacir, sözleşme ile İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğunun kararlaştırılmış olması hususları birlikte nazara alınarak talebin reddine karar verilmiştir.
Tarafların uyuşmazlık konusu dönemi kapsar BA/BS kayıtlarının celbi için… Vergi Dairesi Müdürlüğü ve…Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne müzekkere yazılmış ve anılan kayıtları dosyamız arasına alınmıştır.
Davacı ile davalı arasında akdedildiği hususunda ihtilaf bulunmayan 27/02/2017 tarihli sözleşme dosyamız arasına alınmıştır.
Taraf delilleri toplanmış ve davacı, fatura ve ticari defter deliline dayanmış olmakla, taraflar arasında ticari ilişki olup olmadığı, davalının davacıya borcu olup olmadığı, ödemelerin zamanında yapılıp yapılmadığı, yıllık sözleşme bedelinin ne kadar olduğu, davacının talep ettiği ceza-i şart bedelinin şartlarının oluşup oluşmadığı ve oluşuyor ise bunun miktarı, en son bakiye borcun ne zaman ödendiği hususlarında taraf defterlerinin incelenmesine karar verilmiştir.
Mahkememizce resen görevlendirilen bilirkişi…ile bilirkişi …tarafından hazırlanan 12/10/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle “…Davacı tarafın 2018-2019 yıllarına ait ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu ve sahibi lehine delil niteliğini taşıdığını, davalı tarafın 2018-2019 yıllarına ait ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğunu ve sahibi lehine delil niteliği taşıdığını, davacının dosyaya sunduğu takip ve dava konusu cari hesaba ilişkin 01/08/2019 tarihli …seri ve sıra numaralı …fatura numaralı “…” açıklamalı KDV dahil 10.931,84 TL lik faturanın 27/02/2017 tarihli sözleşmeye göre düzenlenmiş cezai şart faturası davacının yasal defterlerine usulüne uygun olarak işlendiğini, davalı tarafın defterlerine işlenmediğini ve faturanın 08/08/2019 tarihli Bakırköy … Noterliği’nin… yevmiye numaralı fesih ihtarnamesi ekinde davalıya tebliğ edildiğini, davalının karşı ihtarname ile bu faturaya itiraz ve iade ettiğini, davacının davalıdan defter kayıtlarına göre 28/08/2019 tarihi itibariyle 10.931,84 TL alacaklı olduğunu ve bu alacak için İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile 10.931,84 TL tutar üzerinden 06/09/2019 tarihinde icra takibi yapıldığını, takip tarihinden itibaren ticari avans faizi talep edildiğini, davalının sözleşme ile belirlenen 30 günlük vadeye aykırı davranarak, vadesi geçmiş olan cari hesap borçlarını davacının iki ihtarının sözleşmeyi feshi ve cezai şart faturası düzenlenmesinden sonra yapmış olduğunu, ödemelerini sözleşmede belirlenen sürelerde yapmayarak sözleşmenin feshine sebebiyet verdiğini, bu nedenle taraflar arasında mün’akit 27/02/2017 tarihli sözleşmenin 9. Maddesi hükümlerine göre davacının cezai şart kesme hak ve yetkisinin bulunduğunu, davacı tarafından cezai şart olarak fatura edilen 10.931,84 TL bedelin, sözleşmenin 8.1. Maddesine göre bir yıllık hizmet bedelinin yarısının karşılığını teşkil ettiğini, söz konusu bedelin 2019 hizmet yılı toplam hizmet bedelinin yarısına tekabül ettiğini ve sözleşmede kararlaştırılan cezai şart miktarına uygun olduğunu…” mütaala edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında, davacının sözleşme gereği kararlaştırılan ekipmanları davalıya kullandırması ve servis hizmeti sunması, davalının ise bunun karşılığında ücret ödemeyi kabul etmesi esasına dayalı 27/02/2017 tarihli sözleşmenin akdedildiği, sözleşmenin 3 yıl süreli olduğu ve 27.02.2020 tarihinde sona ereceği hususlarında ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının sözleşmenin feshinde haklı olup olmadığı ile sözleşmenin erken feshi nedeniyle fatura edilen cezai şart bedelini davalıdan isteyip isteyemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Dosya münderecatında mevcut bilirkişi raporuna göre, davacının davalıya sözleşme konusu ürünleri teslim ettiği ve 2018 yılı için 30.627,54 TL lik, 2019 yılı ilk altı ayı için ise 11.533,64 TL lik hizmet sunduğu anlaşılmaktadır. Davalının sözleşmeye konu hizmet fatura bedellerini zamanında ödememesi üzerini davacı, bu hususta davalıya noter marifetiyle 10.07.2019 tarihinde ihtarname keşide etmiş ve alacağın ödenmemesi halinde sözleşmenin haklı nedenle fesih edileceğini ihtar etmiş, davalının yine ödeme yapmaması üzerine bu defa gönderilen 08.08.2019 tarihli ikinci ihtarname ile sözleşme fesih edilerek sözleşme uyarınca cezai şartın da davalıdan tahsili istenmiştir. Davalı yanca ise sözleşme kapsamındaki hizmet bedellerine ilişkin ödeme, sözleşmedeki 30 günlük sürenin hilafına ve ayrıca sözleşmenin feshinden sonra yapılmıştır. Buna göre davacının sözleşmenin feshinde haklı olduğu ortadadır. Tacir olan davalının TBK’ nun 22. Maddesi uyarınca ücretin ve cezai şartın fahiş olması nedeniyle tenkisini isteyemez. Belirlenen cezai şartın davalının ekonomik olarak mahvına yol açmayacağı da sarihtir. Yine davacı henüz sözleşme konusu alacağı ödenmeden ihtarname göndererek cezai şart bedelini talep etmiş ve alacağından feragat etmemiştir. Cezai şart miktarının yerinde olduğu da bilirkişi raporu ile tespit edilmiştir. Davalı her ne kadar ödeme hususunda davacı ile mutabık kaldıklarını, bu hususta whatsapp yazışmalarını dosyaya sunduklarını ve tanık dinletmek istediğini beyan etmişse de incelenen yazışmalarda mutabakata varıldığına ilişkin bir içeriğin bulunmadığı, davalının ödeme hususu senet ile ispat sınırları içinde kalmakla tanık ile ispat edilemeyeceğinden davalının bu yöndeki talebinin reddine karar verilmiştir. Davalının, davacının taşınması sırasında zor durumunda kalmasından faydalanarak fatura kestiği ve icra takibinde bulunduğu yolundaki savunması basiretli tacir olduğu dikkate alınarak değer atfedilmemiştir. Açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile ayrıca İİK 67 maddesi uyarınca itirazın iptali davasında alacaklı-davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız ve alacağın da likit olması, borçlu-davalı yararına kötü niyet tazminatına hükmedilebilmesi için alacaklının takibe geçmede haksız ve kötü niyetli olması zorunludur. Davacının kötü niyeti ispat edilememiştir. Alacağın likit ve hesaplanabilir olması, davalı/borçlunun itirazlarında haksız olduğunun anlaşılması karşısında hüküm altına alınan alacağın %20’si oranında İİK 67/2 maddesi uyarınca icra inkar tazminatına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile; davalının İstanbul … İcra Müd. …Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin takip talebindeki şartlar ile aynen devamına,
2-Alacağın % 20 ‘si nispetinde hesaplanan 2.196,36 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
4-Alınması gereken 746,75 TL harçtan peşin alınan 186,69 TL harcın mahsubu ile bakiye 560,06 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,

5-Davacı tarafça yapılan 186,69 TL başvuru harcı, 44,40 TL peşin harç, 1.600 TL bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 111,50 TL olmak üzere toplam 1.942,59 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
8-Kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde ödeyen tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi, verilen karar usulen okundu anlatıldı.03/12/2020

Katip …
¸

Hakim …
¸