Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1098 E. 2020/551 K. 09.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1098 Esas
KARAR NO : 2020/551

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/10/2019
KARAR TARİHİ : 09/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 17/10/2019 tarihli dilekçesi ile, davalı şirketin müvekkil şirkete borcunun bulunduğunu, taraflar arasında bir ticari ilişkinin söz konusu olduğunu, davalı şirketin müvekkil şirketten fatura karşılığında mal aldığını, müvekkilinin davalıya mal teslimi gerçekleştirmesine rağmen davalı tarafın herhangi bir ödeme yapmadığını, bunun üzerinde İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile davalı aleyhine ilamsız takip başlatıldığını, davalı şirketin takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, 03/09/2019 tarihinde …dosya numarası ile arabuluculuğa başvurulduğunu ve herhangi bir anlaşma sağlanamadığını, davalı tarafın yapmış olduğu itirazın iptalini ve takibin devamını, %20’den az olmamak üzere davalı tarafın icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 18/11/2019 tarihli cevap dilekçesini özetle; davalı firmanın takibe konu edilen faturalardan/cari ilişkiden dolayı herhangi bir borcunun da mevcut olmadığını, buna rağmen medeni kanunu 2. Maddesindeki iyi niyet prensiplerine aykırı olarak kötü niyetli olarak tanzim edilip usulsüz tebligat ile kesinleşen takip nedeniyle cebri icra ve iflas tehdidi altında kaldığını, davacı firmanın alacağını ispat etmek zorunda olduğunu, takip dayanağının tarafları cari kayıtlarına ve ticari defterlerine işlenip işlenmediği belirlenmeksizin karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, somut olayda taraflar arasında davaya konu edilen hukuki bir işlem bulunmadığını, davacı firmanın her ne kadar sunmuş olduğunu iddia ettiği hizmeti, fatura ile ispat etmeye çalışmakta ise de, ne fatura ihdası ne de faturanın karşı yana tebliği, faturanın işaret ettiği hizmetin verilmiş olduğuna dair kesin karine teşkil ettiğini, fatura verenin ayrıca hizmeti verdiğini de ispat etmesi gerektiğini, davacı firmanın hizmeti verdiğini ispat edemediğini, davacı firmaca bu hususun ispat edilemediğini, bu bağlamda, davacı firmanın davalı firma adına fatura düzenlemek suretiyle alacaklı olduğunun iddiasının davalı firma açısından herhangi bir bağlayıcılığının olmayacağını ayrıca icra dosyasına ve huzurdaki davaya bu yönde sunulan herhangi bir delil ve belge bulunmayıp davacı firmanın bu yönde yapacağı açıklamalar ve sunacağı delillere karşı delil ve belge sunma haklarını saklı tutuklarını, bu nedenle haksız hakkaniyete ve hukuka aykırı açılan davanın ve davacı firmanın itirazın iptali davasında talep edilemez, bulunan usul ve yasaya aykırı taleplerinin reddinini talep edildiğini belirterek, davanın ve davacı tarafın tüm taleplerinin reddini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER:
-İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası
-İlgili vergi dairelerinden celp edilen tarafların BA-BS Formları
-Mali Müşavir … tarafından hazırlanan 08/06/2020 tarihli bilirkişi raporu
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Yapılan yargılama, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava, takip talebine itirazın iptaline ilişkindir. İİK m.67’de “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir” hükmüne yer verilmiştir.
Davaya konu İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası celp edilmiş, incelenmesinde; Alacaklısının …- … olduğu, borçlusunun…. A.Ş. olduğu, takip konusu alacak miktarının 14.886,40TL, takibin ilamsız icra yoluyla takip olduğu, ödeme emrinin borçluya 02/05/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, borçlunun 02/05/2019 tarihinde İcra Müdürlüğü’ne itiraz dilekçesini sunmuş olduğu ve takibin İİK m.66 gereğince durdurulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosya bilirkişi incelemesine gönderilmiş, 08/06/2020 tarihli bilirkişi raporunda “…davacı şirketin, Türk Ticaret Kanunu’na göre tutulması gereken ticari defterlerini yasal süreleri içinde tasdik ettirdiğini, yevmiye defterlerinin kapanış tasdikini de yasal süresi içerisinde yaptırdığını, dolayısıyla davacı şirketin ticari defterlerinin sahibi lehine delil olma özelliğini taşıdıklarını, davacı şirketin davalı şirketten takip tarihi itibariyle 14.886,40TL alacaklı olduğunu, davalının temerrüde düşmemesi sebebiyle davacının icra takibinde talep ettiği işlemiş faiz tutarına yer olmadığına…” yönünde kanaat bildirilmiş, işbu bilirkişi raporu dosya içeriğine toplanan delillere uygun ve karar vermeye elverişli bulunduğundan, mahkememizce verilen kararda dikkate alınmış ve itirazın iptali ile takibin devamı yönünde karar verilmiş, ayrıca davacı tarafça, davalının itirazının iptali ile takibin devamı yanı sıra davalı borçlunun haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine itiraz ettiğinden bahisle takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep edildiğinden aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
Davalının İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına,
2-Asıl alacağın %20 si olan 2.977,28TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 1.016,88TL harçtan peşin alınan 254,23TL harcın mahsubu ile bakiye 762,65TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 44,40TL başvuru harcı, 254,23TL peşin harç, 700 TL bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 117,50 TL olmak üzere toplam 1.116,13 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize sunulacak yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/11/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır