Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1065 E. 2020/242 K. 29.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/1065
KARAR NO:2020/242

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:22/10/2019
KARAR TARİHİ:29/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilli ile davalı şirket arasında gerçekleşmiş kamyon kiralama hizmeti doğrultusunda doğan fatura borcunun davalı tarafından ödenmemesi üzerine taraflarınca … İcra Dairesinde … Esas sayılı dosya kapsamında icra takibi başlatıldığını, davalı taraf borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiğini, icra dosyası yetkili icra takibine de davalı tarafça haksız şekilde itiraz edildiğini ve icra takibinin durduğunu, müvekkilinin nakliyat işi yapmakta olduğunu, davalı şirket ile 2018 yılının Eylül ayı itibariyle çalışmaya başladığını, müvekkilinin önceden belirlenmiş kira bedelleri karşılığında … plakalı aracı davalı şirkete şoförlü olarak kiraya verdiğini, bu doğrultuda düzenlenmiş faturaların elden teslim edildiğini, davalı şirketin defalarca sözlü olarak uyarıldığını, buna rağmen 30/12/2018 tarihli 5.578,40TL, 30/01/2019 tarihli 5.256,40TL, 28/02/2019 tarihli 1.794,39TL meblağlarındaki faturalardan doğan borçlarını ödemekten imtina ettiğin ve halihazırda halen ödenmemiş olduğunu, bu doğrultuda taraflarınca icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça konkordato kararı doğrultusunda verilmiş mühlet kararının gerekçe gösterilerek borca, faize ve tüm ferilerine itiraz edildiğini, dilekçe ekindeki sundukları 30/12/2018 tarihli … seri nolu 5.578,40TL, 30/01/2019 tarihli … seri nolu 5.256,40TL, 28/02/2019 tarihli … seri nolu 1.794,39 TL meblağlarındaki faturalardan da görüleceğini, işbu takibe borcun konkordato kararı sonrasında düzenlenmiş faturalar dayanmakta olduğunu bu doğrultuda takibin durdurulmasının hukuka ve usule aykırılık teşkil ettiğini, davalının itirazı doğrultusunda duran icra takibine devam edebilmek için işbu davanın açıldığını, davalı tarafın tamamen kötü niyetli bir şekilde süreci uzatmak adına borcu bulunduğunu, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini, davalının haksız ve yersiz olarak yaptığı itirazın iptaline ve takibine devamına karar verilerek, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından … Esas sayılı dosyadan verilen 25/12/2018 tarihli tedbir kararı gereğince Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere müvekkili şirket hakkında hiçbir takip yapılmamasına karar verildiğini, … Asliye Tİcaret Mahkemesi tarafından müvekkili şirketin kısa vadeli borçlarını ödeyemez duruma düştüğünün kabul edilerek 24/05/2019 tarihli celsede verilen tedbir kararının 1 yıl süreli olarak uzatılmasına karar verildiği, söz konusu sürenin uzatılmasına yapılan itirazın ise mahkeme tarafından 25/07/2019 tarihli celsede kesin olarak reddedildiğini, mevcut tedbir kararı gereğince müvekkili şirket hakkında icra takibi yapılması mümkün olmadığından yapılan icra takibinin usulsüz ve geçersiz olduğunu açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafından yapılan icra takibinde borcun kaynağı olarak faturaların gösterildiğini, ancak faturanın tek başına borç kaynağı olmasının mümkün olmadığını, takibe konu faturalarda belirtilen işlerin ve hizmetlerin bir kısmının yapılmadığını, bu nedenle davacı tarafından yapıldığı iddia edilen işler ile alacağın varlığının ispatlanmasının gerektiğini, delil listesi ekinde yer alan dekont suretlerinden de görüleceği üzere müvekkili şirket tarafından davacıya 19/10/2018 tarihinde 1.500,00TL, 20/11/2018 tarihinde 1.259,00 TL, 05/12/2018 tarihinde 3.00,00TL ve müvekkili şirket adına şirket yetkilisi … tarafından da 31/05/2019 tarihinde 3.000,00 TL, 01/02/2019 tarihinde 3.276,00 TL ve 18/01/2019 tarihinde ise 2.500,00TL ödeme yapıldığını, yapılan ödemeler sonrasında müvekkili şirketin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, arabuluculuk dava şartı yerine getirilmediğin açılan davanın reddine karar verilmesine karar verilerek yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından fatura alacağına dayalı olarak başlatılan … İcra Dairesinde … Esas sayılı icra takibine borçlu tarafından yapılan itirazın İİKm67 ve devamı maddeleri uyarınca iptaline karar verilmesi istemine ilişkindir.
Mahkememizce …İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası getirtilmiş olup incelenmesinde; alacaklısı … tarafından, borçlu … Ltd. Şti. aleyhine 12.809,19 TL asıl alacak, 834,02 takip öncesi işlemiş faiz olmak üzere yekün 13.643,21 TL üzerinden asıl alacağa 22/05/2019 tarihinden itibaren %19,50 oranında faiz işletilmek kaydı ile tahsili talebi ile 22/05/2019 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlu vekilinin borca ve fer’ilerine itiraz ettiği, itiraz sonucunda icra takibinin durduğu, iş bu itirazın iptali davasının mahkememize İİK 67. Maddesi uyarınca 1 yıllık yasal süresi içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin 28/11/2019 tarihli tensip zaptı uyarınca davacı ve davalı tarafın BA/BS kayıtlarının celbi için müzekkere yazılmış, … Vergi Dairesi Müdürlüğü’ nün 13/12/2019 tarihli cevabı ile davalının; … Vergi Dairesi Müdürlüğü’ nün 25/12/2019 tarihli cevabı ile davacının kayıtları dosyamız arasına alınmış, davalının savunmasında dayandığı … Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin … E. Sayılı dosyası Uyap sistemi üzerinden celp edilmiştir. Dosyanın incelenmesinden davalının anılan dosya ile konkordato talebinde bulunduğu, mahkemenin 25/12/2018 tarihli tedbir kararı ile davacının( dosyamız davalısı) talebinin kabulü ile 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere HİÇBİR TAKİP YAPILMAMASINA karar verdiği ve duruşmanın 25/03/2019 tarihine bırakıldığı, 25/03/2019 tarihli celsede mühlet kararının 2 ay daha uzatılmasına karar verildiği, talebin tekrar gözden geçirildiği 24/05/2019 tarihli celsede ise 25/05/2019 tarihinden itibaren 1 yıllık kesin süre verilmesine karar verildiği, 25/07/2019 tarihli celsede ise verilen 1 yıllık kesin mühlet kararının devamına karar verildiği anlaşılmaktadır.
2004 Sayılı İİK’nun 294. Maddesinde “Mühlet içinde borçlu aleyhine 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamaz ve evvelce başlamış takipler durur” hükmü mevcuttur.
Mahkeme tedbir kararında hem İİK nun 294. Maddesinin uygulanmasına hem de tüm takip işlemlerinin tedbir yolu ile durdurulmasına hükmetmiştir.
Dosya kapsamındaki tüm delillerin değerlendirilmesinden; davalı hakkında … Asliye Ticaret Mahkemesi’ nun … E. Sayılı dosyası ile 25/12/2018 tarihinde 3 aylık geçici mühlet kararı verildiği ve bu kararın 25/03/2019 tarihinde 2 ay daha uzatılmasına karar verildiği, bu sırada davacı yanca karardan açıkça anlaşılacağı üzere 25/05/2019 tarihine kadar mühlet ve dolayısıyla tedbir kararı devam etmesine karşın 22/05/2019 tarihinde davalı hakkında icra takibi başlatıldığı anlaşılmaktadır. Geçici mühlet kararı İİKm288 uyarınca kesin mühletin sonuçlarını doğuracaktır. Az yukarıda açıklanan nedenlerle davalı hakkında belirtilen süreler içerisinde icra takibi yapılması yasal olarak olanaklı değildir.( İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ nin 22. Hukuk Dairesi’ nin 08/06/2020 tarih 2019/2145 E., 2020/1036 K. Sayılı kararı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ nin 05/06/2020 tarih 2019/2285 E., 2020/848 K. Sayılı kararı) Belirtilen sebeplerle davalı hakkındaki davanın reddine ve başlatılan takibin iptaline karar vermek gerekmiştir. Öte yandan davalının davet edilmesine rağmen arabuluculuk görüşmelerine katılmadığı belirlenmiştir. 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 11. Fıkrasına göre” Taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilir ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulur. Ayrıca bu taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilmez. ” Açık yasal düzenleme uyarınca davanın reddine karşın yargılama giderleri arabuluculuk sürecine katılmayan davalı üzerinde bırakılmış ve davalı vekili lehine vekalet ücreti takdir edilmeyerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının usulüne uygun şekilde başlatılmış icra takibi bulunmadığı anlaşılmakla REDDİNE;
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-… İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin İPTALİNE,
4-Harçlar kanunuca karar tarihinde alınması gereken 54,40-TL harcın peşin alınan 164,78-TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 110,38- TL harcın davacıya iadesine
5-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi 11.fıkrasında yer alan düzenleneme gereğince davalı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Davacı tarafça yapılan 44,40-TL başvuru harcı, 54,40-TL peşin harç, 81,50- TL tebligat ve posta masrafından oluşan toplam 180,03-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verilen, verilen karar açıkça okundu anlatıldı.29/06/2020

Katip …

Hakim …