Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1032 E. 2019/182 K. 10.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1032 Esas
KARAR NO : 2019/182

DAVA : Tazminat (Haksız İhtiyati Hacizden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/10/2019
KARAR TARİHİ : 10/12/2019
Mahkememizde açılan Tazminat davasının tensiben yapılan incelemesi sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 02/01/2019 tarihli dava dilekçesinde; davacı müvekkili aleyhine, davalı tarafça İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin …D.İş ve… K. Sayılı dosyasından 04.09.2019 tarihinde alınmış olan ihtiyati haciz kararı, İstanbul ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe konulduğunu, davalı tarafından, İhtiyati haciz kararına dayanak olarak gösterilen kredi sözleşmesine konu, aynı alacak sebebi ile davalı tarafından daha önceden, davacı müvekkili aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün…esas sayılı icra dosyası üzerinden “ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile” 4.452.210,19.TL üzerinden başlatılan icra takibi, aynı borca ilişkin olduğunu, işbu ihtiyati haciz kararı aynı alacak sebebi ile mükerrer olarak açıldığını, söz konusu borcun dayanağını oluşturan kredi sözleşmesi dahilinde; müvekkilinin şahsi taşınmazları, ipotek ile karşı taraf-davalı banka tarafından teminat altına alındığını, davalı bankadan ASIL borçlu olarak 3. Kişi Şirket adına kullandırılmış bulunan kredi borcunun, bakiye kat ihtarnamesine göre, toplam nakdi ve gayri nakdi kredi olarak banka hesabına göre 4.288,61.TL (kat ihtarnamesi) olup, davacı müvekkilinin ipotekli bulunan taşınmazlara ilişkin alınan ihtiyati haciz kararı İstanbul…İcra Müdürlüğü üzerinden başlatılan iht. Haciz işlemi hukuka aykırı olduğunu, söz konusu ihtiyati haciz kararının uygulamaya koyulduğu İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden; davacı müvekkilinin banka hesaplarına haciz yazısı gönderdiğini, akabinde müvekkili tarafından ihtiyati haciz kararına karşı yapılan itiraz sebebi ile, bu haciz işleminin geri çekildiği ve davalı tarafından ihtiyati haciz kararından da vazgeçildiğini, müvekkilinin, işbu usulsüz ihtiyati haciz kararı sebebi ile; her ne kadar sonradan geri çekilmiş olsa bile; aleyhinde başlatılan icra işlemleri sebebi ile, bankalar nezdinde uğradığı itibar kaybı sebebi ile, fazlaya ilişkin talep dava hakkı ve sair hukuki hakları ile ıslah hakkının saklı kalması kaydı ile 10.000.TL manevi tazminata hükmedilmessini; yine müvekkili aleyhinde başlatılan hukuka aykırı ihtiyati haciz kararı sebebi ile sözkonusu süreçte bankalar nezdinde yeni kredi kullanma aşamasında bulunan davacının, bu sebeple durdurmak zorunda kaldığını kredi işlemlerinden kaynaklanan maddi zararları ile yine bu sebeple yapmak zorunda kaldığını avukatlık ücreti ve sair yargılama masraflarının müvekkili lehinde davalı taraf aleyhine 10.000.TL maddi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava; maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin tazminat davasıdır.
Mahkememizce öncelikle dava şartları yönünden değerlendirme yapılmıştır. Şöyle ki;
1.1.2019 tarihinde yürürlüğe giren ve 3/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre :
MADDE 5/A- (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen cümle ile
“Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 18/A- (1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.
Dava dilekçesinin incelenmesi neticesinde; davanın 7155 sayılı Kanunun 26. Maddesinde belirtilen yürürlük tarihi olan 01.01.2019 tarihinden sonra açıldığı, davanın tazminat davası olduğundan zorunlu arabuluculuk durumunun söz konusu olduğu ve davacının arabuluculuğa başvurmadan doğrudan dava açtığı anlaşılmaktadır. Mahkememizce davacı vekiline arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini yedi günlük kesin süre içinde mahkememize ibraz etmesi muhtıra gönderilmiş, muhtıra davacı vekiline 20/11/2019 tarihinde tebliğ edilmiştir. Verilen sürenin hitamından sonra dava dosyası re’sen ele alınmış ve süresinde muhtıra gereğinin ika edilmediği tespit edilmiştir. Böylece 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun m.18/A-f.2 hükmü gereğince davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle ve dosya içeriğine göre;
1-7155 sayılı Kanunun 20.maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa eklenen 5/A maddesi ve 7155 sayılı Kanunun 23.maddesi ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa eklenen 18/A-2.maddesi uyarınca Arabulucuya başvurulmadan dava açılmış olması karşısında , davanın TTK’nun 5/A., 6325 sayılı Kanunun 18/A-2., HMK’nun 114/2 ve 115/2.maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Alinması gereken 44,40 TL ret harç peşin alınan 341,55 TL harçtan mahsup edilerek bakiye kalan 297,15 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair; tarafların yokluğunda HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda TENSİBEN karar verildi.10/12/2019

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır
5070 Sayılı Kanun gereğince e-imza ile imzalanmıştır.