Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/24 E. 2023/212 K. 16.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/24 Esas
KARAR NO : 2023/212

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 11/01/2023
KARAR TARİHİ : 16/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan 11/01/2023 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin finansal kiralama ilişkisinden kaynaklanan alacaklarının tahsili amacıyla, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak icra müdürlüğünün 04.01.2023 tarihli kararı ile şirketin sicil kaydının kapalı olması nedeniyle taraf ehliyeti bulunmadığı yönünde karar verilerek icra emrinin tebliğine yer olmadığına dair karar verildiğini, Davalı şirketin sicil kaydının silinmesinin alacaklarının tahsil edilmesini engellediğini ve müvekkili şirketin haklarını zedelediğini, bu nedenlerle, …Ltd Şti şirketinin ihyasını talep etme zorunluluğu hasıl olduğunu, finansal kiracı şirket tasfiye sürecine girmeksizin, bir başka ifade ile tasfiye memuru atamaksızın şirketi feshettikleri için TTK ve Yargıtay içtihatları gereği davanın sadece Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne yöneltildiğini, açıklanan nedenlerle, … Ltd. Şti.’nin ihyasına karar verilmesi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini vekaleten talep etmiştir.
CEVAP: Davalı Ticaret Sicili Müdürlüğü vekili tarafından sunulan 23/01/2023 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili Ticaret Sicil Müdürlüğünün, TTK.m.32 ve Ticaret Sicili Yönetmeliği m.34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, resen terkin işleminin 6102 sayılı TTK ‘nın Geçici 7. maddesi ve ilgili yasal mevzuat kapsamında yapıldığını ve tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığını, Ticaret Sicil Müdürlüğünün mahkeme hükmü olmaksızın bir şirketi tekrar sicile tescil yükümlülüğü bulunmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını, bu nedenlerle haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: …Sicili Müdürlüğü kayıtları, İhyası istenilen şirketin mersis kaydı, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı icra dosyası, Nüfus kaydı.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı …A.Ş. tarafından borçlular …A.Ş., …A.Ş. ve dosyamızda davalı … Basım Hizmetleri Ltd. Şti. aleyhine başlatılan 150.000,00-€(Euro) alacağa ilişkin ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanı, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı tarafça davalı aleyhine açılan TTK’nın Geçici 7. maddesi uyarınca resen sicilden terkin olunan şirketin ihyası istemine ilişkindir.
Davacı taraf dava konusu …Ltd. Şti.’nin aleyhine icra takibi başlattıklarını, takip sırasında şirketin sicilden terkin olduğunu öğrendiklerini, bu nedenle şirketin ihyasına ve ticaret sicile yeniden tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf yasal mevzuat gereğince şirketin sicilden terkin edildiğini, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
…Ticaret Sicili Müdürlüğü kayıtlarının incelenmesinde; ihyası istenilen şirketin … Sicili Müdürlüğünün …sicil numarasına kayıtlı… Limited Şirketi unvanlı şirket olduğu ve ticaret merkezinin Kağıthane / İstanbul olduğu, şirketin 07/07/2014 tarihinde sicilden resen terkin edildiği, şirketin son yetkilisinin … olduğu ve şirketin tek hissedarı ve yetkilisi …’ın uyaptan temin edilen nüfus kayıt örneğine göre 11/12/2018 tarihinde vefat ettiği anlaşılmıştır.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı … A.Ş. tarafından borçlular …A.Ş., …A.Ş. ve dosyamızda davalı… Basım Hizmetleri Ltd. Şti. aleyhine 15/09/2017 tarihinde başlatılan 150.000,00-€(Euro) alacağa ilişkin ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
TTK’nın Geçici 7. maddesinin 15 numaralı bendinde de “Ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulananlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir. ” düzenlemesi getirilerek haklı sebepler bulunması halinde terkin edilen şirketin ihyası hususunda hukuki yararı bulanan kişilere ihya imkanı tanımıştır.
6102 sayılı TTK’nın Geçici 7/2 fıkrasında, davacı veya davalı sıfatıyla devam eden davaları bulunan şirket veya kooperatiflere bu madde hükümlerinin uygulanmayacağı belirtilmiştir.
Davacı tarafından ihyası istenilen şirket aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığı sabit olup, derdest olan bu icra takibinin devamı için gerekli olan taraf teşkilinin sağlanması bakımından şirketin ihyasının talep edilmesinde hukuki yarar bulunmaktadır.
TTK’nın Geçici 7. maddesinin 15 numaralı bendinde de “Ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulananlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir. ” düzenlemesi getirilerek haklı sebepler bulunması halinde terkin edilen şirketin ihyası hususunda hukuki yararı bulanan kişilere ihya imkanı tanımıştır.
6102 sayılı TTK’nın Geçici 7/2 fıkrasında, davacı veya davalı sıfatıyla devam eden davaları bulunan şirket veya kooperatiflere bu madde hükümlerinin uygulanmayacağı belirtilmiştir.
Davacı tarafından ihyası istenilen şirket aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı icra takibinin başlatıldığı sabit olup, derdest olan bu takip dosyasının devamı için gerekli olan taraf teşkilinin sağlanması bakımından şirketin ihyasının talep edilmesinde hukuki yarar bulunmaktadır. Davacının talebine dayanak yaptığı menfaati takip dosyasına dayanmakta olup anılan neden kanunda yazılı hak düşürücü sürenin istisnası olan dava niteliğinde olmadığından ve eldeki davada terkin işleminin tescil tarihi olan 07/07/2014 tarihinden dava tarihi olan 11/01/2023 tarihine kadar 5 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşılmış ise de terkin sebebinin anılan kanun maddesine dayanmaması ve terkinin usulüne uygun yapılmaması durumunda da terkin yok hükmündedir.
6102 sayılı TTK’nın Geçici 7. maddesinde anonim şirketlerin hangi şartlarda ve usullerle sicilden resen terkin edileceği düzenlenmiş olup, buna göre;
“(1) 1/7/2015 tarihine kadar aşağıdaki hâlleri tespit edilen ya da bildirilen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyeleri ve ticaret sicilinden kayıtlarının silinmesi, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılır.
a) 24/6/1995 tarihli ve 559 sayılı Türk Ticaret Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince, sermayelerini anılan Kanun Hükmünde Kararname ile öngörülen tutarlara çıkarmamış anonim şirketler ile limited şirketler.
b) Bu Kanunun yürürlük tarihinden önce veya 1/7/2015 tarihine kadar münfesih olan anonim ve limited şirketler.
c) Kooperatifler Kanunu hükümlerine göre herhangi bir nedenle dağılmış olan kooperatifler.
d) Sebebi ne olursa olsun aralıksız son beş yıla ait olağan genel kurul toplantıları yapılamayan anonim şirketler ile kooperatifler.
e) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış ancak genel kurulun toplanamaması nedeniyle ara bilançoları veya son ve kati bilançosu genel kurula tevdi edilemediği için ticaret sicilinden terkin işlemi yapılamayan şirket ve kooperatifler.” resen terkin sebebi olarak sayılmış olup, anılan maddenin 4. fıkrasının a bendi ile Ticaret Sicili Müdürlüklerince; kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanacağı yapılacak ihtarın ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğü’ne aynı gün gönderileceği, ilanın, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçeceği, 4/c bendine göre terkin sebepleri bulunan şirketlerin faaliyetlerini devam ettirme isteğinde bulunmaları halinde, münfesih olma nedenini verilen süre içinde ortadan kaldırıp ticaret siciline bildirmelerinin ihtar edileceği, aynı maddenin 11.bendi uyarınca, ihtara rağmen süresinde işlem yapmayan şirketin unvanının ticaret sicilden resen silineceği düzenlenmiştir.
Ticaret sicil kayıtları incelendiğinde, dava konusu ihyası istenilen şirket infisah sebebi 6103 Sayılı Kanunun 20. maddesi gereği sermaye artırımı yapılmaması gerekçesiyle 6102 sayılı TTK’nın Geçici 7/1-b maddesine göre sicilden terkin edildiği anlaşılmış olup, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2020/1896 Esas, 2020/4397 Karar sayılı içtihadında da belirtildiği üzere, 6102 Sayılı TTK’nın Geçici 7/4-a maddesi uyarınca, şirketin sicil kayıtlarına göre şirketi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere ihtar yollanması gerekmesine rağmen davalı Sicil Müdürlüğünce şirkete ve şirket temsilcilerine resen terkin ihtarına dair ayrı ayrı tebligat çıkarılmadığı, buna ilişkin tebliğ mazbatalarının dosyaya sunulmadığı ve terkine ilişkin ihtarın yalnız ilan yoluyla yapıldığı anlaşılmıştır.
Somut olayda, davacı tarafından, ihyası istenilen şirkete yönelik başlatılmış İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibi mevcut olup, davacının talebine dayanak yaptığı menfaati, takip dosyasına dayanmakta olup anılan neden kanunda yazılı hak düşürücü sürenin istisnası olmadığı belirtilmiş ve eldeki davada terkin işleminin tescil tarihi olan 07/07/2014 tarihinden dava tarihi olan 11/01/2023 tarihine kadar 5 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşılmış ise de terkin sebebinin anılan kanun maddesine dayanmaması durumunda da terkinin yok hükmünde olacağı açıkça belirtildiğinden ve davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından şirkete ve şirket temsilcilerine resen terkin ihtarına dair ayrı ayrı tebligat çıkarılmadığı, buna ilişkin tebliğ mazbatalarının dosyaya sunulmadığı ve terkine ilişkin ihtarın yalnız Ticaret Sicil gazetesindeki ilan sonrasında yapılan terkin işlemine dayanak terkin sebebinin anılan kanun maddesine dayanmaması nedeniyle terkin yok hükmünde olduğundan ihyası istenilen şirket hakkında yürütülen icra takibine ilişkin şirket hakkında verilecek karar doğrultusunda yapılacak işlemlerin ek tasfiye niteliğinde olması nedeniyle ihyası istenilen davalı şirketin son yetkili temsilcisi olan …’ın vefat etmiş olması başkaca ortak ve yetkilisinin bulunmaması nedeniyle Serbest Muhasebeci Mali Müşavir …’in TTK’nın 547/2 maddesi gereğince tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 28/09/2021 tarih, 2017/11-3184 Esas, 2021/1107 Karar ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 19/09/2018 tarih, 2018/3714 Esas, 2018/5439 Karar sayılı, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 05/09/2022 tarih 2022/3952 Esas, 2022/5493 Karar sayılı içtihatları da bu yöndedir.
Bu haliyle ihyası istenilen şirket hakkında usulsüz resen terkin işleminden sonra başlatılan icra takibi nedeniyle şirketin ihyasının gerektiği ve davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğundan, …Ltd. Şti. unvanlı şirketin sicildeki terkin kaydının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasının yürütülmesi işlemleriyle sınırlı olarak iptali ile aynı unvanla ticaret siciline tescili sureti ile ihyasına ve şirketin son yetkilisi olan…’ın vefat etmiş olması başkaca ortak ve yetkilisinin bulunmaması nedeniyle Serbest Muhasebeci Mali Müşavir …’in TTK’nın 547/2 maddesi gereğince tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiştir.
İhyası talep edilen şirket hakkındaki TTK’nın Geçici 7. maddesine göre 07/07/2014 tarihinde re’sen terkin işleminin usulüne uygun olmadığı, TTK’nın Geçici 7. maddesinin 4. fıkrasının “a” bendi uyarınca sicil kayıtlarına göre şirkete ve şirketi temsile yetkili kişilere ayrıca tebligat yapılmadığı, buna ilişkin tebliğ mazbatalarının dosyaya sunulmadığı anlaşılmakla, terkin işlemini TTK’nın Geçici 7. maddesine uygun olarak yapmayan davalı kurum yargılama giderlerinden sorumlu olup, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2019/4755 Esas, 2019/8101 Karar sayılı içtihadı da bu doğrultuda olduğundan davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davalı …Ticaret Sicili Müdürlüğünden tahsiline dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN KABULÜ ile;…Ticaret Sicili Müdürlüğünün …sicil numarasında kayıtlı iken 07/07/2014 tarihinde TTK’nın Geçici 7. maddesi uyarınca resen sicilden terkin edilmiş olan…Ltd. Şti. unvanlı şirketin sicildeki terkin kaydının İstanbul …İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra dosyasının yürütülmesi işlemleriyle sınırlı olarak iptali ile aynı unvanla ticaret siciline tescili sureti ile İHYASINA, ihya kararının sicilde tescil ve ilanına,
2- İhyasına karar verilen şirketin son yetkili temsilcisi olan …’ın vefat etmiş olması başkaca ortak ve yetkilisinin bulunmaması nedeniyle Serbest Muhasebeci Mali Müşavir …’in TTK’nın 547/2 maddesi gereğince tasfiye memuru olarak atanmasına, tasfiye memuruna tasfiye işlemlerindeki tüm emek ve mesaisi karşılığı toplam 10.000,00-TL ücret tayini ile belirlenen ücretin davacı tarafça mahkememiz veznesine depo edildikten sonra tasfiye memurluğu görevinin başlamasına, davacı tarafça tasfiye memuruna peşin ödenen ücretinin tasfiyesi yapılan dava konusu şirketten tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
3- Davacı tarafça yatırılan peşin harç yeterli olduğundan başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
4- Davacı tarafından yargılama sırasında yapılan başvurma harcı 179,90-TL, pişen harç 179,90-TL, 4 adet tebligat-posta gideri 94,00-TL olmak üzere toplam 453,80-TL yargılama giderinin davalı …Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca maktu 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden alınarak davacı taraf verilmesine,
6- Davacı tarafça yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının, karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra davacı tarafa resen iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize sunulacak bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/03/2023
Başkan
e-imza*
Üye
e-imza*
Üye
e-imza*
Katip
e-imza*

*Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.