Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/203 E. 2023/251 K. 03.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/203 Esas
KARAR NO : 2023/251
DAVA : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 30/03/2023
KARAR TARİHİ : 03/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan 30/03/2023 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafından … … aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün 2022/… E. Sayılı dosyası ile bir takip başlatıldığını, bu icra takibi dosyasında haciz ve icra işlemleri yapılmakta olup müvekkile de İİK md. 89 kapsamında birinci, ikinci ve son olarak üçüncü haciz ihbarnamesi gönderildiğini, üçüncü haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihi 15/03/2023 olup İİK md. 89/3 uyarınca süresi içerisinde menfi tespit davası açma zorunluluğu doğduğunu, müvekkiline gönderilen 89/1 ve 89/2 ihbarnamesinin usulüne uygun tebliğ edilmediğini, bununla birlikte, müvekkilin icra takip dosyasında borçlu sıfatını haiz … …’e herhangi bir borcu bulunmadığını, taraflar arasında borç doğuran herhangi bir ilişki mevcut olmadığını, bu nedenle müvekkilin takip alacaklısına karşı İİK md. 89 ve sair maddelere göre herhangi bir yükümlülüğü bulunmadığını, bu noktada, müvekkilin takip borçlusu ile arasında bir alacak olduğunu ispat yükü davalıda olup soyut bir şekilde gönderilen haciz ihbarnamelerinin karşılığında müvekkilin takip borcundan sorumlu olmasının beklenemeyeceğini, müvekkiline, olmayan bir borç ilişkisinden dolayı haciz ihbarnamesi gönderilmesi ve bundan sorumlu tutulması beklenemeyeceğini, bununla birlikte haciz işlemlerinin durdurulmaması halinde telafisi zor ve imkansız zararlar doğacağını, re’sen gözetilecek sair hususlar doğrultusunda fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla, müvekkil ile …. İcra Müdürlüğü’nün 2022/… E. Sayılı dosyasındaki takip borçlusu … … arasındaki bir alacak bulunmaması nedeniyle müvekkilin borçlu olmadığının tespitine, bu durumda icra işlemlerinin devam etmesi telafisi imkansız zararlara yol açacağından takibin müvekkil yönünden İİK md. 89/3’te belirtildiği üzere teminatsız şekilde durdurulmasına, yargılama giderleri ve A.A.Ü.T gereği vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafa tebligat çıkartılmadığından davalılar tarafından davaya karşı cevap verilmemiştir.
DELİLLER : …. İcra Dairesi’nin 2022/… esas sayılı icra dosyası.
…. İcra Dairesi’nin 2022/… esas sayılı icra dosyasının uyap suretinin incelenmesinde; alacaklı … A.Ş. tarafından borçlu … … aleyhine başlatılan senede dayalı toplam 695.120,00-TL alacak için kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatıldığı, icra takibi sırasında davacı … adına 911.830,83-TL alacak için İİK 89 maddesi kapsamında haciz ihbarnameleri gönderildiği, üçüncü haciz ihbarnamesinin davacıya 20/03/2023 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; Dava; davacı tarafından davalı şirket aleyhine açılan İİK 89. madde hükmüne dayanılarak açılmış menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacı taraf davalı şirket ile dava dışı borçlu … … arasındaki icra takibi sırasında taraflarına gönderilen haciz ihbarnamesi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında mahkemece resen göz önüne alınır.
Ticaret Mahkemesinin görev alanını düzenleyen 6102 Sayılı TTK’nın 4 ve 5 maddeleri şu şekildedir:
“MADDE 4- (1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447,  yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde,
öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
MADDE 5- (1) Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.”
6100 Sayılı HMK’nın 2.maddesinde ise Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanı düzenlenmiş olup, bu madde;
” Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.” hükmünü haizdir.
Somut olayda dava konusu ihtilaf davacı tarafça davalı şirket ile dava dışı borçlu … … arasındaki icra takibinde gönderilen haciz ihbarnamesinden dolayı davalıya borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olup, İİK’nın 89.maddesi uyarınca açılmış menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkemeler olup; tarafların tacir olmasının veya temel ilişkinin ticari nitelikte bulunmasının veya borcun temelini oluşturan senedin kambiyo senedi niteliğinde olmasının görev yönünün belirlenmesinde, bir etkisi bulunmamaktadır. Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 12.04.2016 tarih 2016/3568 E., 2016/6425 K. Sayılı ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi’nin 24/04/2019 tarih, 2017/1863 E., 2019/814 K., İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nin 13/02/2023 tarih, 2023/273E., 2023/212 K., İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nin 03/02/2022 tarih 2021/2171 E.-2022/168 K., İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi’nin 06/01/2022 tarih 2022/35 E.,2022/16 K., 10/11/2022 tarih 2022/1569 E.-2022/1571 K. sayılı içtihatları da bu yöndedir. Bu nedenle davaya bakma görevi genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesine ait olup, mahkememizin görev alanında değildir.
Görev itirazı yargılamanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de re’sen nazara alınarak yargılamanın her aşamasında görevsizlik kararı verilebilir. HMK 2. madde ve TTK 5. maddesi gereğince davaya bakma görevi Mahkememize ait olmayıp davacı tarafça açılan davanın İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden, mahkememizin görevsizliğine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN, HMK 114/1-c maddesi gereğince mahkememizin görevsiz olması nedeniyle dava şartı yokluğundan HMK 115/2 maddesi gereğince USULDEN REDDİ ile, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2- HMK 20/1 maddesi gereğince, kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içinde talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İSTANBUL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE tevzi edilmek üzere İstanbul Adliyesi Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna GÖNDERİLMESİNE, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına resen karar verilmesine,
3- Davacı tarafın takibin kendisi yönünden durdurulmasına yönelik tedbir talebinin İİK 89/3 maddesindeki “menfi tespit davası açtığına dair belgeyi bildirimin yapıldığı tarihten itibaren yirmi gün içinde ilgili icra dairesine teslim ettiği takdirde, hakkında yürütülen cebri icra işlemleri menfi tespit davası sonunda verilen kararın kesinleşmesine kadar durur” düzenlemesi gereğince icra dosyasına menfi tespit davası açtığına dair belgeyi sunduktan sonra icra memurunca değerlendirilmesi gerektiğinden tedbir talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
4- Harç, yargılama giderleri, vekalet ücreti ve gider avansı hususunun görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair; tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 03/04/2023

Başkan …
e-imza*

Üye …
e-imza*

Üye …
e-imza*

Katip …
e-imza*

*Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.