Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/769 E. 2023/143 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/769 Esas
KARAR NO : 2023/143
DAVA : Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz
DAVA TARİHİ : 12/12/2022
KARAR TARİHİ : 23/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan 12/12/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin … ‘ne kayıtlı olan … A.Ş. yönetim kuruluğu üyeliği görevinden Şirket Yönetim Kurulu Başkanlığı’na sunduğu 01.02.2011 tarihli istifa dilekçesiyle ayrılmış olmasına rağmen Şirket tarafından sicile müracaat ve terkin için gerekli işlemler şimdiye kadar gerçekleştirilmediğini, Müvekkili tarafından 04.11.2022 tarihinde Şirket’e Beyoğlu … Noterliği aracılığı ile ihtarname keşide edilmiş olup yönetim kurulu üyeliği görevinden istifasının tescili ve yönetim kurulu üyeliğine ilişkin tescilin terkini hususlarında gerekli işlemlerin, ihtarnamenin tebliğini takiben 1 (bir) hafta içerisinde yapılması ihtaren bildirildiğini, ancak Şirket tarafından işbu 1 hafta içerisinde de sicile müracaat ve terkine ilişkin gerekli işlemler yapılmadığını, Müvekkilinin, “ilgili” sıfatıyla … ‘ne 17.11.2022 tarih ve … sayılı başvuru dilekçesiyle gerekli işlemlerin yapılması talebinde bulunduğunu, Davalı tarafça 25.11.2022 tarih ve … sayılı karar ile işbu talebin redddine karar verildiğini, Müvekkil’inin yönetim kurulu üyeliği görevinden istifasının tescil ve ilanı, Müvekkil’in hukuki menfaati ile doğrudan ilişkili olduğunu, Müvekkil’inin ilgili sıfatıyla, yönetim kurulu üyeliği görevinden istifasının tescili ve yönetim kurulu üyeliği görevine ilişkin tescilin terkini hususlarında gerekli işlemlerin yapılmasına ilişkin başvurusunun Davalı … ‘nce reddi haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davalı tarafın gerekçe göstermeksizin ret kararı vermesinin hukuka aykırı olduğunu, bu sebeplerden dolayı; Davalı … ‘nün 25.11.2022 tarih ve … sayılı ret kararına ilişkin itirazlarımızın kabulüne ve ret kararının kaldırılmasını, Müvekkil’inin yönetim kurulu üyeliği görevinden istifasının tesciline ve yönetim kuruluğu üyeliği görevine ilişkin tescilin terkinine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP: Davalı vekili tarafından sunulan 09/01/2023 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Huzurdaki davada, müvekkili müdürlükçe verilmiş bir red kararı bulunmadığından 6100 sayılı hukuk muhakemeleri kanunu’nun 114/2 maddesi gereğince 6102 sayılı türk ticaret kanunu m. 34 göre, hmk m. 115/2 gereğince davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, somut olayda her ne kadar davacı tarafça henüz dava konusu tescil işlemi yapılmadan … ne başvuru yapılmış ise de bu başvuru tescilin yapılmamasına yönelik olup tescil işleminden sonra yapılması gereken tescilin terkin edilmesi istemiyle aynı mahiyette olmadığını, bu nedenle …nün tescil işleminin iptali için itiraz dava yoluna başvurulabilmesi için gerekli olan dava şartı gerçekleşmediğini, mahkemece davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmediğini, …, 6102 sayılı (TTK) M. 32 ve Ticaret Sicili Yönetmeliği M. 34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, davacının 17.11.2022 tarihli başvurusu, tescil başvurusu niteliğinde olmadığını ve harç yatırılmadığını, müvekkili müdürlüğün 25.11.2022 tarihli cevabi yazısı da tescil talebinin reddine dair olmadığını, cevabi nitelikte, açıklayıcı ve bilgi mahiyetinde olduğunu, davacının, dava dışı şirket yönetim kurulu üyeliğinden istifa ettiğini iddia ettiği tarihin 01.02.2011 olmasına karşın müvekkili müdürlüğe başvuruda bulunduğu tarihin 2022 yılı olması karşısında da; müvekkilinin geriye etkili olacak şekilde işlem tesis etmesinin mümkün olmadığını, davacının “ilgililer” arasında yer almadığından davacının aktif husumet ehliyeti olmadığını, davacının dava dışı şirketin yönetim kurulu üyeliğinden istifa ettiğine dair iddianın ve talebinin muhatabı, dava dışı … şirketi olduğunu, bu nedenlerden dolayı; huzurdaki davanın öncelikle usûlden (dava şartı yokluğundan ve/veya davacının ilgili sıfatını haiz olmaması nedeniyle aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmesini, müvekkili müdürlüğe husumet yöneltilemeyeceğinden, kabul edilmemekle birlikte, sayın mahkemeniz aksi kanaatte ise, açıklanan gerekçelerle esastan reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER: … kayıtları, 01.02.2011 Tarihli İstifa Dilekçesi, … Noterliği 04.11.2022 Tarih ve … Yevmiye Numaralı İhtarnamesi ve tebliğ mazbatası, 17.11.2022 tarih ve … Sayılı Başvuru Dilekçesi, 25.11.2022 tarih ve … Sayılı Ret Kararı ve tebliğ mazbatası ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı tarafça davalı aleyhine açılan davacının dava dışı … Anonim Şirketi yönetim kurulu üyeliğinden istifa ettiğine ilişkin işlemin … ne tescil talebinin yerine getirilmediğinden bahisle bu işleme yönelik itiraz ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı tarafça müvekkilinin dava dışı … Anonim Şirketi yönetim kurulu üyeliğinden istifa ettiğine ilişkin işlemin … ne tescil talebinin yerine getirilmediğini bu nedenle itirazen tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf müvekkili kurum tarafından yapılan işlemlerin mevzuata uygun olduğunu, davacının dava dışı şirketin yönetim kurulu üyeliğinden istifa ettiğine dair iddianın ve talebinin muhatabının dava dışı … şirketi olduğunu, bu nedenlerden dolayı; huzurdaki davanın öncelikle usûlden (dava şartı yokluğundan ve/veya davacının ilgili sıfatını haiz olmaması nedeniyle aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
… kayıtlarının incelenmesinde; dava dışı şirketin … nün … sicil numarasına kayıtlı … A.Ş. unvanlı şirket olduğu ve ticaret merkezinin Şişli – İstanbul olduğu, şirketin son tescilini 25/02/2022 tarihinde yaptırdığı anlaşılmıştır.
TTK’nın 34. maddesi; “(1) İlgililer, tescil, değişiklik veya silinme istemleri ile ilgili olarak, sicil müdürlüğünce verilecek kararlara karşı, tebliğlerinden itibaren sekiz gün içinde, sicilin bulunduğu yerde ticari davalara bakmakla görevli asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile itiraz edebilirler.
(2) Bu itiraz mahkemece dosya üzerinden incelenerek karara bağlanır. Ancak, sicil müdürünün kararı, üçüncü kişilerin sicilde kayıtlı bulunan hususlara ilişkin menfaatlerine aykırı olduğu takdirde, itiraz edenle üçüncü kişi de dinlenir. Bunlar mahkemeye gelmezlerse dosya üzerinden karar verilir.” düzenlemesini içermektedir.
… ‘ne davacı tarafından dava dışı … A.Ş.’nin yönetim kurulu üyeliğinden istifaya ilişkin 17/11/2022 tarihli başvuruya ilişkin TTK 34. maddesi kapsamında … tarafından 25/11/2022 tarih ve … sayılı karar ile dava dışı şirket tarafından davacının yönetim kurulu üyeliğinden istifasına ilişkin alınacak kararın tescili için yada Mahkemece bu hususta verilecek kararın tescili için başvuruda bulunabileceğinden bahisle davacı tarafın tescil talebi hakkında olumlu yada olumsuz bir karar verilmediği anlaşılmıştır.
Ticaret siciline yapılacak tescilleri isteme hakkı TTK’nın 30. maddesinde belirtildiği üzere ilgililere ait bulunmaktadır. Bu ilgililerin kimler olacağı Ticaret Sicili Nizamnamesi’nin 31 nci maddesinde açıklanmıştır. Buna göre tacirin hükmi şahıs olması halinde onun yetkili organları veya temsilcileri ilgili kişi olarak kabul edilmektedir. Somut olayda, davacının dava dışı şirketin yönetim kurulu üyeliğinden istifası ile şirketin temsil ve ilzamına ilişkin olarak ticaret siciline tescil edilen hususta meydana gelen değişikliğin tescil ve ilanı istifa eden davacı tarafından istenilmiştir. Oysa ki yasal düzenlemeye göre bu hususta istemde bulunma hakkı dava dışı şirket tüzel kişiliğini temsil ve ilzama yetkili kılınanlara aittir.
Yönetim kurulu üyesi olan davacının istifa hususu öncelikle ilgili şirkete ve varsa diğer yönetim kurulu üyelerine bildirilmesi, şirketin mevcut diğer yönetim kurulu üyelerinin istifa hususunda karar alarak, alınan kararın tescil ve ilan edilmesi için diğer yönetim kurulu üyelerinin ilgili sicil müdürlüğünden talepte bulunmaları gerekir. Yönetim kurulu üyelerince istifa ile ilgili karar alınmadığı ya da alınamadığı durumlarda, istifa eden yönetim kurulu üyelerince bu durumun tespit edilerek tescil ve ilan edilmesi için yine ilgili şirket hakkında ilgili Asliye Ticaret Mahkemesinde dava açarak, kesinleşme şerhli karar sureti ile ilgili sicl müdürlüğünce başvurmaları gerekmektedir. Bu hususta Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 06/05/2019 tarih 2018/1838 Esas 2019/3447 Karar, 06/05/2019 tarih 2018/1780 Esas 2019/3463 Karar, 20/06/2018 tarih, 2016/9959 Esas, 2018/4654 Karar, 20/01/2020 tarih 2019/2394 Esas 2020/572 Karar, 06/01/2020 tarih 2019/1733 Esas 2020/63 Karar sayılı içtihatlarında da benzer davalarda davacının dava açma hakkının bulunmadığı belirtilmiştir.
Buna göre davacının yönetim kurulu üyeliğinden istifasına ilişkin ticaret siciline tescil ve ilan işlemlerinin yerine getirilmesi ile ilgili olarak ticaret sicil memurluğuna doğrudan başvuruda bulunma hakkından yoksun olması, tescil isteminin şirket tarafından Ticaret Sicile yapılması gerektiği, şirket tarafından tescil isteminde bulunulmaması halinde davacı tarafça istifanın tescili hususunun yerine getirilmesi hususunda dava dışı şirkete başvuruda bulunulması şirket tarafından gerekli işlemlerin yapılmaması halinde davacı tarafın istifanın tescilini sağlamak üzere dava dışı şirkete dava açması gerektiği açık olduğundan doğrudan tescil başvurusunda bulunma hakkı olmayan davacının açtığı davanın bu nedenle reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN REDDİNE,
2- Davacı tarafça yatırılan peşin harcın alınması gereken 179,90-TL karar harcından mahsubu ile bakiye 99,20-TL karar harcının davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
3- Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4- Davalı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihined yürürlükte buluna AAÜT uyarınca maktu vekalet ücreti olan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5- Davacı tarafça yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının gerekçeli karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan sonra ve karar kesinleştiğinde davacı tarafa resen iadesine,
Dair, davacı vekillerin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/02/2023

Başkan …
e-imza*
Üye …
e-imza*
Üye …
e-imza*
Katip …
e-imza*

*Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.