Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/633 E. 2023/293 K. 12.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/210 Esas
KARAR NO : 2023/328

DAVA : Şirket Müdürlük Görevinin Sona Erdiğinin Tespiti
DAVA TARİHİ : 07/04/2022
KARAR TARİHİ : 27/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan 07/04/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; … Sosyal Güvenlik Merkezi tarafından 01/03/2022 tarih …-206.99-… sayılı yazısı ile gönderilen ödeme emrinin müvekkili …’ye 08/03/2022 tarihinde tebliğ edildiğini, müvekkile tebliğ edilen ödeme emrinden işbu borcun müvekkilin ticaret sicil kayıtlarında…Ltd.Şti.’de şirket müdürü olarak gözükmesi sebebi ile düzenlendiğini, müvekkilin ödeme emrinde belirtilen prim, pirim gecikme zammı, işsizlik, işsizlik gecikme zammı, damga ve damga gecikme zammı olarak hesaplamaları yapılan kurum alacak kalemlerine ilişkin borcu bulunmadığını, ancak sicil kayıtlarında hala davalı …Ltd.Şti.’de yetkili müdür olarak gözükmesi sebebi ile haciz tehdidi ile karşı karşıya kaldığını, müvekkilin davalı şirkete 11/05/2001 tarihli ticaret sicil gazetesi kayıtlarında tespit edileceği üzere şirket müdürü olarak atandığını, müvekkilin şirket müdürlüğü görevini 11/11/2002 tarihine kadar sürdürdüğünü ve ardından görevinden istifa ettiğini, müvekkilin, …Ltd.Şti’den 11/11/2002 tarihinde istifası sonrası ticaret sicil kayıtlarından da tespit edileceği üzere yerine … ve …’ın şirket müdürü olarak atandığını, bu atamalara rağmen müvekkilin “şirket müdürü” kaydı ticaret sicil müdürlüğünden terkin edilmediğini, kayıtlarda hala müvekkilin şirket müdürü olarak gözükmesi sebebi ile haksız olarak davalı şirketin borçlarından sorumlu tutulduğunu, ticaret siciline tescil kural olarak bildirici etkiye sahip olup bu bildirim yükümlülüğüde müvekkile ait olmadığını, müvekkilin istifasının şirket ortakları ve yetkilileri tarafından ticaret sicil gazetesine bildirilmemesinden dolayı müvekkilin icra tehdidi ile karşı karşıya kaldığını, …Ltd.Şti’den istifa eden müvekkilin ticaret sicil kayıtlarında halen yetkili müdür olarak gözükmesinin mağduriyetine sebebiyet verdiğini, kayıtlarda yetkili müdür olarak gözükmesinde müvekkilin sorumluluğu bulunmadığını, bu nedenler doğrultusunda müvekkilin ticaret sicil kayıtlarında davalı …Ltd.Şti yetkili müdürü olarak gözükmekte olan kaydının 11/11/2002 tarihli istifa dilekçesi gözetilerek geriye dönük olarak terkinini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP: Davalı vekili tarafından sunulan 18/04/2023 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Ticaret sicil müdürlüğü TTK. 32. Maddesi ve ticaret sicili yönetmeliği 34. Maddesi çerçevesinde işlem yaptığını, usulü itirazlarının yanı sıra davanın esası bakımından da davalı … müdürlüğüne karşı herhangi bir talepte bulunmayacağı gibi davalının aleyhine yöneltilmiş bir iddia ve talebin söz konusu dahi olmadığını, davacının doğrudan ticaret sicil memurluğuna başvurarak talepte bulunmasının mümkün olmayacağından davalı şirkete tescile icbar davacı açmasında hukuki bir engelin bulunmadığını, davacının müdürlük görevinden istifasının ticaret sicile tescil ve terkinini isteyebilecek arasında olmadığı gerekçesiyle aktif husumet ehliyeti yokluğundan davanın usulden reddine karar verildiğini, bölge adliye mahkemesince davacının limited şirketler için tescil isteminde bulunabilecek ilgili kişi kapsamında olmadığını, davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-B-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verildiğini, davanın dava dışı Limited Şirketine açılması gerekirken bu şirkete açılmamış olması nedeniyle Mahkememizin vermiş olduğu kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davacının istinaf talebinin reddine karar verildiğini, somut olayda tescil istemi istifa eden davacı tarafından istenildiğini, oysa ki düzenlemeye göre bu hususta istemde bulunma hakkı davalı şirket tüzel kişiliğini temsil ve ilzama yetkili kılınanlara ait olduğunu, davalının davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, bu nedenle yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını, huzurdaki davanın davalı müdürlük yönünden öncelikle usulden reddine karar verilmesini aksi halde açıklanan gerekçelerle esastan reddini talep etmiştir.
Davalı şirkete çıkarılan tebligatın davalı şirkete usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edilmesine rağmen davalı şirket davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak HMK 128. maddesi gereğince davacının iddialarının tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
DELİLLER: Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtları, 11/11/2002 tarihli istifa dilekçesi sureti, 11/11/2002 tarihli istifanın kabulüne ilişkin yazı sureti, davalı şirketin sicil kayıtları, Ticaret Sicil Gazetesi suretleri ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; dava, davacı tarafça davalılar aleyhine açılan davacının davalı şirketteki müdürlük görevinin 11/11/2002 tarihinde sona erdiğinin tespiti ve aynı tarihten itibaren müdürlük kaydının ticaret sicilden terkini istemine ilişkindir.
Davacı taraf davalı şirketteki müdürlük görevinden istifa etmesine rağmen bu hususun tescil edilmediğini, davalı …Ltd.Şti.’ndeki yetkili müdür olarak gözüken kaydın istifa tarihi olan 11/11/2002 tarihine dönük olarak terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … kendisine husumet yöneltilemeyeceğini, davacının doğrudan ticaret sicil memurluğuna başvurarak talepte bulunmasının mümkün olmadığını, davalı şirkete tescile icbar davacı açmasında hukuki bir engelin bulunmadığını bu nedenle haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirkete çıkarılan tebligatın davalı şirkete usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edilmesine rağmen davalı şirket davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak HMK 128. maddesi gereğince davacının iddialarının tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
Dava konusu ihtilaf davacının davalı şirketteki müdürlük görevinin 11/11/2002 tarihinde sona erdiğinin tespitine ve müdürlük kaydının terkini hususlarından kaynaklıdır.
… kayıtlarının incelenmesinde; davalı şirketin …nün … sicil numarasına kayıtlı …Ltd. Şti. unvanlı şirket olduğu ve ticaret merkezinin Kağıthane / İstanbul olduğu, şirketin son tescilinin 02/10/2018 tarihinde yaptırdığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce istinaf incelemesi öncesinde yapılan yargılama neticesinde 16/06/2022 tarihli karar ile davacının davalı şirketi veya şirket ortaklarını hasım göstererek tespit davası açmakta hukuki bir yararı bulunmadığı anlaşıldığından davacı tarafça açılan davalı şirketteki müdürlük görevinin sona erdiğinin tespiti ve kaydın terkinine yönelik davanın ispatlanamaması ve hukuki yarar yokluğundan dolayı reddine karar verilmiş, davacı tarafça yapılan istinaf başvurusu üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi’nin 23/03/2023 tarih, 2022/1792 Esas, 2023/484 Karar sayılı ilamıyla davacı tarafça dosyaya sureti sunulan istifa dilekçesi ve istifanın kabulüne ilişkin belgelerin asıllarının davalı şirketten araştırılarak gerektiğinde yemin davetiyesi çıkarılarak karar verilmesi gerektiğinden bahisle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmesi üzerine, dosya yukarıdaki esasa kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Davacı tarafça davalı şirketteki müdürlük görevinin 11/11/2002 tarihinde istifa etmesine rağmen bu hususun tescil edilmemesi nedeniyle kayıtlarda şirket müdürü olarak gözüktüğü, davalı şirketteki müdürlük kaydının istifa tarihi olan 11/11/2002 tarihinde sona erdiğinin tespitine ve bu tarihten itibaren terkinine karar verilmesini talep etmiş olup, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi’nin 23/03/2023 tarih, 2022/1792 Esas, 2023/484 Karar sayılı ilamı doğrultusunda Mahkememizin 03/04/2023 tarihli tensip zaptının 2 numaralı bendi gereği davacı vekiline verilen süre kapsamında davacı tarafça dosyaya sunulan istifa başvurusuna ilişkin dilekçe ve istifanın kabulüne ilişkin şirket yetkilisinin kabul beyanına ilişkin belge asıllarının davacı tarafça dosyaya ibraz edildiği, belge asıllarının ibrazı üzerine davacı şirket müdürünün istifasına ilişkin belgenin şirkete ulaşıp ulaşmadığı, istifanın kabulüne ilişkin şirket yetkilisi imzası içeren belgenin davalı şirket yetkilisi tarafından düzenlenip düzenlenmediği hususlarının açıklığa kavuşturulması için Mahkememizin 05/04/2023 tarihli ara kararı gereği Davacı tarafça belge asılları sunulduğundan Davalı şirkete ve Yetkilisi …’a ayrı ayrı “HMK 220/2 maddesi uyarınca ekte sureti gönderilen davacının şirketiniz müdürlük görevinden istifasına ilişkin 11/11/2002 tarihli istifa dilekçesi ve aynı tarihli şirket yetkiliniz … isim ve imzalı istifanın kabulüne ilişkin belge asıllarına ilişkin davacının istifa talebinin şirkete uluşmadığı ve kayıtlara alınmadığı ayrıca istifanın kabulüne ilişkin … imzalı belgenin şirket yetkiliniz … tarafından düzenlenmediği hususunda HMK 229/1 gereği yemin eda etmeniz; yeminin kabul veya mazeretsiz olarak icra edilmemesi halinde, HMK 220/3 uyarınca davacının bu belgelerin içeriği konusundaki beyanına itibar edilebileceği hususu ihtar ve tebliğ olunur” şerhini içerir davetiye tebliğine karar verildiği ve söz konusu şerhi içeren davetiyelerin davalı şirkete ve yetkilisi …’a usulüne uygun şekilde tebliğine rağmen davacının istifası ve istifasının kabulü hususunda beyanda bulunulmadığı gibi belirlenen duruşma gün ve saatinde davetiyede belirlenen hususta yemin edası için davalı şirket yetkilisinin hazır bulunmadığı ve herhangi bir mazerette ileri sürmediği sabit olduğundan, davalı şirket yetkilisinin HMK 229/1 gereği yemin eda etmemesi ve HMK 220/3 maddesi gereği yemin teklif edilen husus olan davacının davalı şirketteki müdürlük görevinden 11/11/2002 tarihinde istifa ettiği ve aynı tarihte şirket yetkilisi tarafından istifanın kabul edildiği hususundaki davacı beyanlarına ve davacı tarafça sunulan bu husustaki belge asıllarına itibar edildiğinden dolayı davacı tarafın davalı şirketteki müdürlük görevinden 11/11/2002 tarihinde istifa ettiği hususu sabit olduğundan davacı tarafından açılan davanın kabulü ile, davacı …’nin …’nün … sicil numarasında kayıtlı davalı … Makinaları Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti.’deki şirket müdürlüğü görevinin istifa nedeniyle 11/11/2002 tarihinde sona erdiğinin tespitine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafından açılan DAVANIN KABULÜ ile, davacı …’nin …’nün … sicil numarasında kayıtlı davalı … Ltd.Şti.’deki şirket müdürlüğü görevinin istifa nedeniyle 11/11/2002 tarihinde sona erdiğinin tespitine,
2- Kararın Ticaret Sicilde tescil ve ilanına,
3- Davacı tarafından yatırılan peşin harcın alınması gereken 179,90-TL karar harcından mahsubu ile bakiye 99,20-TL’nin davalı şirketten tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
4- Davacı tarafından yargılama sırasında yapılan 21 adet tebligat-posta masrafından oluşan 794,75-TL yargılama giderinin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalı şirketten alınarak davacı tarafa verilmesine,
6- Davalı … yasal hasım olduğundan aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,
7- Davacı tarafça yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının davacı tarafa resen iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize gönderilecek veya sunulacak dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
27/04/2023

Başkan …
e-imza *
Üye …
e-imza *
Üye …
e-imza *
Katip …
e-imza *

*Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.