Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/582 E. 2022/760 K. 20.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/674 Esas
KARAR NO : 2023/39
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 24/11/2021
KARAR TARİHİ : 18/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkil banka tarafından davalı kredi borçlusu … San. ve Tic. A.Ş lehine ve davalı … A.Ş ile … ve … müşterek borçlu ve müteselsil kefaletiyle genel kredi sözleşmelerine istinaden kullandırılan kredi hesabı 01/06/2021 tarihinde kat edildiğini, hesap kat ihtarnamesinin gönderilmesinden sonra icra takibinden önce, 01/07/2021 tarihinde 0,09 TL, 01/07/2021 tarihinde 1,71 TL, 02/07/2021 tarihinde 80.000,00 TL, 02/07/2021 tarihinde 448,61 TL, 02/07/2021 tarihinde 1,39 TL, 27/08/2021 tarihinde 2.003,70 TL, 27/08/2021 tarihinde 1,73 TL, 27/08/2021 tarihinde 36,28 TL, 27/08/2021 tarihinde 37,13 TL, 27/08/2021 tarihinde 37,13 TL, 27/08/2021 tarihinde 2.807,88 TL, 27/08/2021 tarihinde 3,63 TL, 27/08/2021 tarihinde 72,52 TL ödeme yapılmış olup işbu ödemeler icra takibinde gözetilerek tarafımızca düşüldüğünü ve takip talebi oluşturulduğunu, davalılar, borcun 137.575,45 TL’lik kısmına ve işbu kısım yönünden işlemiş ve işleyecek faiz ile ödeme emrinde yer alan tüm alacak kalemleri yönünden talep edilen faiz oranına itiraz ettiğinden taraflarınca arabulucuya başvurulmuş olup tarafların burada da anlaşmaması ve anlaşmama son tutanağının düzenlenmesi üzerine işbu itirazın iptali davası açılması zorunluluğu doğduğunu, açıklanan nedenlerle haksız ve yasal dayanaktan yoksun itirazın iptali ile takibin devamına, borçluların haksız olarak takibe itiraz etmiş olmaları nedeniyle yasa gereği %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ile mahkumiyetlerine, yargılama masraf ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacı alacaklı banka tarafından ….İcra Müdürlüğü 2021/… E.sayılı icra dosyası kapsamında 1.457.575,45-TL asıl alacak ve 28.599,05-TL asıl alacak olmak üzere toplamda 1.486.174,50-TL asıl alacak talep olunmuşsa da takip tarihinde önce alacaklı bankaya ödeme yapıldığını, asıl alacağın 137.575,45-TL’lik kısmı bakımından müvekkilinin borcunun bulunmadığını, müvekkili şirketin ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi neticesinde sübuta ereceğini, bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, Mahkememiz huzurunda görülmekte olan davada davalı sıfatını haiz müvekkillerin icra takibine dayanak olduğu beyan edilen genel kredi sözleşmelerinde ‘’kefil’’ konumunda gösterildiğini, söz konusu sözleşmelerin asıl borçlusunun dava dışı … .Aş. olarak gösterildiğini, asıl borçlu hakkında … Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/… E. Sayıı dosyada faizsiz vade konkordatosu davası görülmekte olduğunu, söz konusu konkordatonun tasdiki ile asıl borçludan dahi talep edilemeyecek alacak kalemlerinin TBK madde 598 uyarınca kefil konumunda gösterilen davalılardan da talep edilmesinin mümkün olmadığını, Konkordato davasının bekletici mesele yapılmasını, her ne kadar davalı müvekkillerin asıl borçlu … Aş. ile davacı banka arasında imzalanan sözleşmede kefil sıfatına hiz bulundukları, dolayısıyla sorumluluklarının bulunduğu iddia olunmuş ve müvekkilleri aleyhine takip başlatılmışsa da somut olayda kefalet şartları sağlanmadığından müvekkillerinin borçtan sorumluluğunun bulunmadığını, bilirkişi tarafından yapılacak inceleme ile sabit olacağı üzere davacı alacaklı tarafından talep olunan faiz oranının da fahiş olup icra takibine yaptıkları kısmi itirazın yerinde olduğunu, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddinin gerektiğini, arz edilen sebeplerle; davanın reddini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : 09/01/2023 tarihli Sulh Protokolü, bilirkişi raporu, … İcra Müdürlüğü’nden gelen 2021/… E sayılı icra dosyası UYAP kayıtları, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nden gelen 2021/… Esas sayılı dosyası UYAP kayıtları, 20.10.2021 düzenleme tarihli arabuluculuk son tutanağı,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davalı tarafından … İcra Müdürlüğünün 2021/… Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın haklı olup olmadığı, icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığından ibaret itirazın iptali davasıdır.
Tarafların, 09/01/2023 tarihli “… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/… E. sayılı dosyasına ilişkin , işbu Sulh Protokolü hükümleri uyarınca, açılan davanın sulh ile sonlandırılması hususunda karşılıklı anlaşma sağlamış olup, işbu dosyalara ilişkin birbirlerinden hiçbir hak ve alacakları bulunmadığını, yargılama gideri, harç, masraf, vekalet ücreti vb. hiçbir nam altında herhangi bir talepte bulunmayacaklarını kabul, beyan ve taahhüt ederler.” maddesini içerir sulh protokolü sundukları görüldü.
Yine mahkememizin 18/01/2023 tarihli celsesinde taraf vekillerinin beyanlarında zorunlu arabuluculuk giderinin yapılan sulh görüşmeleri sırasında davalı üzerinde bırakılacağının kararlaştırıldığı belirtilmiştir.
6100 Sayılı HMK m.315 “Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Davacı vekili ve davalı vekili tarafından 09/01/2023 tarihli sunulan Sulh sözleşmesi doğrultusunda sulh olduklarını beyan etmeleri üzerine karşılıklı olarak HMK’nın 313. maddesi uyarınca sulh oldukları anlaşıldığından, HMK’nın 315/1 maddesi gereğince davacı tarafça açılan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, taraflarca talep edilmediğinden vekalet ücreti ve yargılama gideri tayinine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Sulh nedeniyle dava konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 179,90- TL harcın peşin alınan 2.350,47-TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 2.170,57-TL’nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Taraflar karşılıklı olarak vekalet ve yargılama gideri talep etmediklerinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Taraflar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
5-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.360,00-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
6-Taraflarca yatırılan artan gider avansının karar kesinleştiğinde resen taraflara iadesine,
Dair, davacı ve davalılar vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 18/01/2023

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı