Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/555 E. 2023/600 K. 15.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/555 Esas
KARAR NO : 2023/600
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/09/2022
KARAR TARİHİ : 15/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan 14/09/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafın müvekkili şirket aleyhine … İcra Müdürlüğünün 2022/… Esas sayılı dosya üzerinden başlattığı takip ile aslen hakkı olmayan bir alacağı kötü niyetle ve müvekkilini zara uğratmak kastıyla tahsil ettiğini, davalı alacaklının kötü niyetli olarak başlattığı ve haksız bir biçimde tahsil etmeye çalıştığı sözleşmeye konu borcun bulunmadığının tespit edilmesi ve devamında tahsil edilen miktarın istirdadı için iş bu davayı açtıklarını, davalı alacaklının müvekkili aleyhine aslen kazanmış olmadığı sözde alacağı için kötü niyetle icra takibi başlattığını, haksız ve dayanaksın olarak tanzim edilen ödeme emrinden müvekkilinin haberi olmadığını, tebligat usulsüz olarak yapıldığı için takibin kesinleştiğini, bu nedenle müvekkilinin dosya borcunu haciz tehdidi altında ödediğini, davalının davacı müvekkilinden sözde alacağını bu yolla tahsil ettiğini, takibe konu alacağın içeriğinin müvekkili şirket ile davalı şirket arasında akdedilen sözleşmeye göre talep edilen cayma bedeli olduğunu , müvekkili şirketin imzalanış olduğu iş bu sözleşme ile 24 aylık taahhüt verdiğini, Yargıtay’ın, Tüketici Mahkemelerinin ve Tüketici Hakem Heyetlerinin yerleşik içtihatlarına göre 24 aylık taahhüdün geçersiz olduğunu, sözde borcun tahsilinin yasaya ve usule aykırı olduğunu, var olduğu iddia edilen borcun haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğu gibi hem asıl alacağın hem de işletilen sözde faiz ve faiz oranının tüketici hukukuna ve borç ilişkilerine aykırı olduğunu belirterek … İcra Müdürlüğü’nün 2022/… Esas sayılı dosyasına konu takibin iptaline, müvekkilinin haciz baskısı altında ödemek zorunda kaldığı 94.990,46 TL’nin ödeme tarihi olan 03/08/2022 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan 10/10/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili tarafından davacı aleyhine başlatılan icra takibinde davacı tarafın usulsüz tebligat yapıldığına dair iddiasının gerçek dışı olduğunu, tebligatın usulüne uygun olarak yapıldığını, ayrıca davacı tarafça tebligattan haberdar olunmadığı iddia edilmiş ise de dava dilekçesinde yazılı adresinin tebligat çıkartılan adres ile aynı olmasının davacı tarafın kendi içerisinde yaşamış olduğu çelişkiyi ortaya koyduğunu, davacı taraf ile müvekkili arasında imzalanan elektrik abonelik sözleşmesine ve 24 aylık taahhüde rağmen davacı tarafça haklı hiçbir nedene dayanmaksızın farklı bir elektrik şirketine geçiş yapıldığını ve bu bilginin müvekkili şirket tarafından … AŞ kayıtlarından öğrenildiğini, sonrasında da tek bir tedarik şirketi ile çalışma hakkı olan davacı şirketin 30/01/2022 tarihinde portföyden çıkartıldığını, Aboneye Özel Sözleşme Koşulları bölümünün 1.maddesinde; ”…Abonenin sözleşme imzalanmasından sonraki 24 ay içerisinde herhangi bir neden ile tedarikçinin portföyünden çıkmış olması halinde, fesih tarihine kadar kesilen faturaların ortalamasının 2 katı kadar bedeli fesih tazminatı ( cayma bedeli ) olarak ödeyeceğini kabul beyan ve taahhüt etmektedir…” hükmünün bulunduğunu, müvekkili şirket tarafından bu hükme dayanılarak fatura kesildiğini, müvekkili tarafından kesilen cayma bedeli faturasında hiçbir şekilde mevzuata ve sözleşmeye aykırı bir durumun mevcut olmadığını, ayrıca davacı tarafın her ne kadar dava dilekçesinde tüketici sıfatına haiz olduğunu beyan etmiş ise de; davacının tacir sıfatına haiz olduğunu, açıklanan nedenlerle haksız ve mesnetsiz açılmış davanın reddine, kötü niyetli davacı aleyhine %20 oranından az olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER
Tarafların bildirdiği deliller toplanmış, … AŞ cevabi yazısı, … Vergi Dairesi Müdürlüğü cevabi yazısı, … Asliye Ticaret Mahkemesi aracılığıyla alınan davacı taraf ticari defterlerine ilişkin 05/06/2023 tarihli bilirkişi raporu dosya arasına alınmıştır.
Bilirkişi tarafından sunulan 05/06/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı … … Ticaret Limited Şirketi’nin 2022 yılına ait ticari defterlerinin TTK 64.maddesine gçre açılış tasdiklerinin mevcut olduğu, 2022 yılına ait yevmiye defteri kapanış tasdikinin yapılma süresinin mevcut olduğu bu nedenle yapılması gereken kapanış tasdikinin aranmadığı, dava dosyasında mevcut bulunan davalı şirketin düzenlemiş olduğu satış faturaları ile sözleşme incelendiğinde davalı şirketin markasının … olduğu tüzel kişiliğinin … A.Ş. Olduğu, davacı … … Ticaret Limited Şirketi’nin 2022 yılı ticari defterlerinin incelenmesinde; Davacı … … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’NİN DAVALI … -… A.Ş.’den 159-Verilen Sipariş Avansları hesabından dolayı 2022 yılı sonu itibariyle toplamda 31.934,40-TL alacaklı olduğu, davacı şirket vekilinin … İcra Müdürlüğüne 2022/… Esas sayılı dosyasına 03/08/2022 tarihinde banka havalesi olarak 95.000,00 TL ödeme yapıldığı, davacı şirketin defter kayıtlarında ilgili ödeme ilişkin kayıtların mevcut olduğu, ancak ödeme tarihinin 08/03/2022 olarak yazıldığı, dava dosyasında mevcut bulunan davalı şirketin davacı şirkete düzenlemiş olduğu 03/01/2022 tarihli … nolu 21.641,13-TL ve 01/02/2022 tarihli … … nolu 41.424,47 TL 2 adet satış faturalarının davacı şirketin ticari defter kayıtlarında mevcut olduğu, ancak 21/02/2022 tarihli … nolu 63.065,60 TL satış faturasının mevcut olmadığının tespit edildiği…. ” şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, elektrik tedarik sözleşmesine dayalı olarak başlatılan icra takip dosyasına icra baskısı altında ödendiği iddia olunan paranın geri alınması (istirdatı) istemine ilişkindir.Mahkememiz davanın konusu nedeniyle görevli ve taraflar tacir olduğundan yetki sözleşmesi (HMK 17) gereği yetkilidir. Tarafların incelenen icra dosyasına göre taraf ve dava ehliyeti vardır.
Dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporunun incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucunda; taraflar arasında “Elektrik Abonelik Sözleşmesi” ve ekinde ” Aboneye Özel Sözleşme Koşulları ” düzenlendiği ve bu sözleşme ve eki kapsamında davalı tedarikçi şirket tarafından davacı şirkete elektrik enerjisi verildiği anlaşılmıştır. Davalı tarafça, sözleşmenin süresinden önce feshedilmesi nedeniyle dava konusu 03/01/2022 tarihli … nolu 21.641,13-TL ve 01/02/2022 tarihli … … nolu 41.424,47 TL 2 adet satış faturalarının düzenlendiği ve davalı tarafından 21/02/2022 tarihli … nolu fatura alacağı 63.065,60 TL ilgili icra takibi başlatıldığı, icra takibine ilişkin alacağın davacı tarafın … Bankası hesabından 03/08/2022 tarihinde otomatik olarak … İcra Dairesi Müdürlüğünün hesabına 2022/… Dosya Kapak Hesabına İstinaden borç ödemesi açıklamasıyla ödendiği, davacı tarafça sunulan dava dilekçesi ile, davalı tarafça düzenlenen ve tahsil edilen faturanın taraflar arasında imzalanmış olan sözleşme ile eki Aboneye Özel Sözleşme Koşulları ve ilgili yönetmelik hükümlerine aykırı düzenlendiği, davalı tarafça cezai şart talep edilemeyeceği, tahsil edilen bedelin haksız olduğu ileri sürülerek, ödenen dava konusu icra dosyasına yapılan 95.000,00 TL’nin 94.990,46-TL’sinin 03/08/2022 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan istirdatının talep edilmiş olduğu, davalı tarafça açılan davanın haksız olduğu, davalının herhangi bir bildirimde bulunmadan başka tedarikçiye geçtiği, sözleşme ve eki aboneye özel sözleşme koşulları hükümlerini ihlal ettiği, bu kapsamda düzenlenen ve tahsil edilen faturanın taraflar arasında imzalanan sözleşme ve eki ile ilgili yönetmelik hükümlerine uygun olduğu savunularak davanın reddinin talep edildiği anlaşılmış olup Taraflar arasında imzalanan 01/12/2021 başlangıç tarihli elektrik abonelik sözleşmesi ve Sözleşme’nin eki Aboneye Özel Sözleşme Koşulları bölümünün 1. Maddesi’nde; ”’… ”…Abonenin sözleşme imzalanmasından sonraki 24 ay içerisinde herhangi bir neden ile tedarikçinin portföyünden çıkmış olması halinde, fesih tarihine kadar kesilen faturaların ortalamasının 2 katı kadar bedeli fesih tazminatı ( cayma bedeli ) olarak ödeyeceğini kabul beyan ve taahhüt etmektedir…” hükmünün bulunduğunu anlaşılmış olup Özel Sözleşme Koşulları bölümünün 1. Maddesine göre davacının başka bir tedarikçiye geçtiği, davacının 30/01/2022 tarihinde davalı taraf portföyünden çıkartıldığı ve sözleşme gereği cayma bedeline ilişkin olarak 03/01/2022 tarihli … nolu 21.641,13-TL ve 01/02/2022 tarihli … … nolu 41.424,47 TL bedelli faturaların ortalamasının 2 katı olan 21/02/2022 tarihli … nolu 63.065,60 TL bedelli fatura düzenlenmiş olduğu anlaşılmış olup davalı tarafından davacı tarafa düzenlenen faturaların taraflar arasındaki sözleşme ile eki aboneye özel sözleşme koşulları ve ilgili yasal mevzuata uygun olarak düzenlendiği, faturaların davacı tarafın ticari defter kayıtlarında yer aldığı, dosya kapsamında faturaya davacı tarafça itiraz edildiğine, davalı tarafa iade edildiğine dair bir kayıt delil bulunmadığı, davalı tarafından dava ve takip konusu faturaya ilişkin icra takibine konu alacağın ödemesinin 03/08/2022 tarihinde davalı hesabından otomatik olarak ihtirazi kayıt ileri sürülmeden yapıldığı anlaşıldığından davacı tarafından ödenen dava konusu fatura bedelinin istirdatına dair koşulların oluşmadığı sonuç ve kanaatine ulaşılarak davanın reddine karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN REDDİNE,
2-Koşullar oluşmadığından kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 269,85-TL harçtan peşin olarak alınan 1.622,20-TL harcın mahsubu ile artan 1.352,35-TL harcın talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 15.198,47-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar usulen okundu, anlatıldı. 15/09/2023

Katip …
E-İmzalıdır

Hakim …
E-İmzalıdır