Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/517 E. 2022/526 K. 13.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/517 Esas
KARAR NO : 2022/526
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 24/08/2022
KARAR TARİHİ : 13/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan 24/08/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; … Ticaret Limited Şirketi, …ne kayıtlı bir Limited şirketi olduğunu, müvekkil …’ın … Ticaret Limited Şirketinin yetkilisi ve ortağı olan müteveffa … …’ın yasal mirasçısı olduğunu, müvekkilin davanın açılmasında hukuki menfaati bulunduğunu, … tarafından Türk Ticaret Kanunu Geçici 7. Maddesi gereğince 09.10.2015 tarihinde şirketin sicil kaydı silindiğini, …nce yapılan silinme işlemi usul ve yasaya aykırı yapıldığını, … tarafından, Terkin İşlemine Dayanak Olarak İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğünün “Vergi Kaydının Terkin Edildiği Bildirimi” gösterilse de istanbul vergi dairesi başkanlığı avcılar uygulama grup müdürlüğü tarafından bildirilen yazıda resen terk işleminin kaldırıldığını, işlemin iptali taleplerinin reddi halinde şirketin ihyası gerektiğini, dava konusu silinme işlemi hukuka uygun olmadığı ve davanın açılmasına davalı … sicil müdürlüğü sebebiyet verdiği gözetilerek yargılama giderlerinin de davalı tarafa yükletilmesi gerektiğini, bu sebeplerle; … Ticaret Limited Şirketi için … tarafından TTK Geçici 7. Maddesi gereğince 09.10.2015 tarihinde yapılan silme işleminin iptali ile şirketin ihyasına, Mahkeme tarafından işlemin iptaline karar verilmemesi halinde terditli olarak, şirketin faaliyetlerine devam etmesi nedeniyle şirketin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP: Davalı vekili tarafından sunulan 06/09/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; …, 6102 Sayılı TTK m. 32 ve Ticaret Sicili Yönetmeliği m. 34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, Müvekkil …nün re’sen terkin işlemi, 6102 sayılı Kanunun Geçici 7’nci maddesi kapsamında olduğunu, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığını, Müvekkil …nce söz konusu şirkete, belirtilen süre içerisinde münfesih olma sebeplerini ortadan kaldıran işlemlerin yerine getirildiğinin ispatlayıcı belgelerle birlikte bildirilmemesi ya da tasfiye memurunun bildirilmemesi hâlinde söz konusu şirketin unvanının ticaret sicilinden silineceği, şirkete ait malvarlığının kaydın silinme tarihinden itibaren on yıl sonra Hazineye intikal edeceği ve bunun kesin olduğu ihtarında bulunulduğunu, ancak bu ihtara rağmen söz konusu şirket yukarıdaki yükümlülüklerini yerine getirmediğini, dava konusu şirketin ticaret sicilinden terkin edileceği hususu, tüm şirketlerle birlikte Ticaret Sicil Gazetesinde ilan da edildiğini, davacının kendisine, müvekkil Müdürlük tarafından yapılan bildirimler (ihtarın), dava konusu şirkete ulaşmamış dahi olsa, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesindeki ilanının Tebligat Kanuna uygun bir bildirim olduğunun kabul edilmesi gerektiği ve re’sen terkin sürecinde bir eksiklik bulunmadığının tespiti gerektiğini, ilanın bulunması karşısında, müvekkilin eksik bir işleminden bahsi mümkün olmadığını, müvekkilin davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle müvekkil …, “yargılama giderleri” ve “vekâlet ücreti”nden sorumlu tutulamayacağını, dava konusu şirketin ticaret sicilinden re’sen terkin edildiği sırada hakkında derdest bir davası bulunsa dahi bu husus, başlı başına müvekkil Müdürlüğün kusurlu olduğu ve davanın açılmasına sebebiyet verdiğinden bahsedilmesine sebep teşkil etmediğini, dava konusu şirketin sicil dosyasında yapılan incelemede; bu hususta herhangi bir bildirimde bulunulmadığını, müvekkil Müdürlüğün re’sen terkin kapsamında yer alan şirketlerden hangisinin derdest davası veya icra takibi bulunduğunu saptayacak sistemle entegrasyonu bulunmaması, bu hususu tespit etmenin hukuken ve fiilen mümkün olmadığını, bu sebeplerden dolayı taleplerin kabulüne karar verilmesi mahkemenin takdirinde olduğunu , aleyhlerine yargılama gideri hükmedilmemesini talep etmişlerdir.
DELİLLER: Mirasçılık belgesi, …nün …’a sunmuş olduğu 25.05.2022 tarihli bilgilendirme yazısı, … nün … İnşaat ve Turizm Sanayi Ticaret Limited Şirketine sunmuş olduğu 12.12.2017 tarihli bilgilendirme yazısı, Şirketin ticari faaliyetlerine ilişkin faturalar, … Limited Şirketi tarafından düzenlenen 18.06.2015 ödeme tarihli bono, … tarafından, şirket tarafından yapılacak olan ödemelere ilişkin ödeme tablosunun gönderildiğine dair bildirim, … Dairesi Başkanlığı … Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından düzenlenen “tahakkuk fişi”, Hazine ve Maliye Bakanlığının bildirmiş olduğu yazılar, …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/… E. sayılı dosyasındaki “Ön İncelemeye Hazırlık Tensip Tutanağı” ile aynı sayılı dosyaya istinaden … A.Ş. tarafından mahkemeye sunulan “teminat mektubu” ve …. İcra Dairesinde 2016/… sayılı icra dosyasına ilişkin “Sayman Mutemedi Alıntısı”, … Başkanlığının şirketin vergi borçları dolayısıyla … ve … plakalı araçlara konan haciz şerhinin kaldırılması istemi, … plakalı aracın ruhsatı ve … marka iş makinasının tescil belgesi, …’nün 05.08.2022 tarihli yazısı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanı, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı tarafça davalı aleyhine açılan sicilden resen terkin olunan şirketin ihyası istemine ilişkindir.
Davacı taraf hakkında icra takibi yürüttükleri dava dışı … Limited Şirketi’nin ihyasına ve ticaret sicile yeniden tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
… kayıtlarının incelenmesinde; ihyası istenilen şirketin …nün … sicil numarasına kayıtlı … Sanayi Ticaret Limited Şirketi unvanlı şirket olduğu ve ticaret merkezinin … olduğu, şirketin 18/12/2015 tarihinde sicilden resen terkin edildiği ve şirketin son yetkilisinin … … olduğu anlaşılmıştır.
Tasfiyenin kapatılabilmesi için, tüm tasfiye işlemlerinin tamamlanmış olması, tüm borçların ödenmiş olması, şirket aleyhindeki tüm dava ve takiplerin sonuçlanmış olması gereklidir. Bu zorunluluğa uyulmadan tasfiyenin kapatılması halinde ihya talebi haklıdır. İhya kararı ile birlikte, ihyası istenen şirket tüzel kişilik kazanacaktır.
Bir şirket veya kooperatifin ihyası davasında davacı taraf, şirket ortaklarından herhangi biri, şirket veya kooperatifin en son yetkilileri, o şirkette veya kooperatifte daha önce çalışmış bulunan herhangi bir işçi, şirket veya kooperatiften alacağı bulunan herhangi bir gerçek veya tüzel kişi alacaklı, özetle hukuki menfaati bulunan herhangi bir kişi olabilir. İhya davalarında davalı taraf ise şirket veya kooperatifin en son tasfiye memuru veya tasfiye kurulu ile yasal hasım konumunda bulunan ticaret sicili müdürlükleridir.
TTK’nın 547. maddesine göre ” (1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. (2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemleri yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.” düzenlemesi ile şirketin yeniden tesciline ilişkin usul belirlenmiştir.
Şirketin faaliyet merkezinin ve iş yeri adresinin … Mah. … Sokak No: … /İstanbul olduğu açık olup, TTK 643. madde atfıyla TTK 547/1 gereğince belirtilen yetkili mahkeme düzenlemesi kesin yetki hali olup, kamu düzenine ilişkin olmakla (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2018/1409 E.-2018/2580 K. Sayılı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nin 2018/1577 E.-2019/898 K. Sayılı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi’nin 2019/245 E.-2019/968 K. Sayılı içtihalarında da belirtildiği üzere) davaya bakmakla yetkili mahkemenin ihyası istenilen şirketin merkezi bulunduğu yer mahkemesi olan Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu anlaşılmakla, mahkememizin yetkisizliğine ve dosyanın görevli ve yetkili mahkeme olan Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN, HMK 114/1-ç maddesi gereğince mahkememizin yetkisiz olması nedeniyle dava şartı yokluğundan HMK 115/2 maddesi gereğince USULDEN REDDİ ile, Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2- HMK 20/1 maddesi gereğince, kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içinde talep halinde dosyanın görevli ve yetkili BAKIRKÖY ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE tevzi edilmek üzere Bakırköy Adliyesi Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna GÖNDERİLMESİNE, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına resen karar verilmesine,
3- Harç, yargılama giderleri, vekalet ücreti ve gider avansı hususunun yetkili mahkemece değerlendirilmesine,
Dair; tarafların yokluğunda, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 13/09/2022

Başkan …
e-imza*

Üye …
e-imza*

Üye …
e-imza*

Katip …
e-imza*

*Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.