Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/467 E. 2023/364 K. 09.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/467 Esas
KARAR NO : 2023/364
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/07/2022
KARAR TARİHİ : 09/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı arasında 12/04/2018 tarihinde Bayilik Sözleşmesi akdedilmiş takiben 22/03/2019 tarihinde Bayilik Sözleşmesinin yeniden imzalandığını, sözleşmeye göre müvekkili şirketin davalıdan sağladığı ürünleri kendi ticari işletmesinde satacağını, sözleşme yapıldıktan hemen sonra müvekkili tarafından davalıya 30.000-TL tutarında ödeme yaptığını, 2018 yılında davalıdan alınan ürünlere ait toplam fatura tutarlarının mahsubu dahilinde caride kalan tutarın 2019 yılına aktarılması hususunda anlaşıldığını, 2019 yılında müvekkili şirket ile davalı arasında yapılan “Bayilik Sözleşmesi”nde 10.000-TL’lik tutarın 8 Haziran tarihinde aide edileceğine ve bu tutarın mahsubu neticesinde caride kalan tutara karşılık gelen yayımın sene içerisinde vadeli olarak müvekkile şirkete verileceğini ancak 2019 yılında davalı şirketin pandemiyi gerekçe göstererek ürün tedariğini sağlayamadığını, nakit akışında sıkışlık olduğunu ileri sürerek 22.03.2019 tarihli “Bayilik Sözleşmesi”nde iade edeceği 10.000-TL’lik tutarı sözleşmede yazan vade de müvekkiline iade etmediği gibi carideki tutara karşılık gelecek ürünün teslimini de sağlanmadığını, davalının sözleşmedeki edimlerini yerine getirmediğini sözleşmeye aykırı davranmasına istinaden … İcra Müdürlüğünün 2021/… E. Sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından icra takibine haksız şekilde itiraz edilerek takibin durdurulduğunu beyan ederek; davalının … İcra Müdürlüğünün 2021/… E. Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa çıkarılan tebligatın davalıya usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafından davaya cevap verilmeyerek ve duruşmalara katılmayarak HMK 128. maddesi gereğince davacının iddialarının tamamını inkar etmiş sayılmıştır
DELİLLER: … İcra Müdürlüğünün 2021/… esas sayılı dosyası, arabuluculuk son tutanağı, taraflar arasında imzalanan 12/04/2018 tarihli Bayilik Sözleşmesi sureti, davacı şirketin ticari defter ve kayıtları, Akbank Hızırbey şubesine ait, 31/01/2019 keşide tarihli, … seri no’lu, 30.000-TL bedelli çek sureti, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine bayilik sözleşmesinden kaynaklı olarak İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf davalı şirket ile aralarında 12/04/2018 ve 22/03/2019 tarihinde bayilik sözleşmesi düzenlendiğini, sözleşmenin konusunun davacının, davalının sağladıği ürünleri kendi işletmesinde satımını gerçekleştirmeye yönelik olduğunu, sözleşme yapıldıktan sonra davacı tarafından davalıya önden 30.000,00 TL ödeme yapıldığını, 2019 yılında bayilik sözleşmesi ile 10.000,00 TL’lik ödemenin 8 Haziran tarihinde iade edileceği ve caride tutara karşılık gelecek ürünü teslim edeceğinin kararlaştırıldığını ancak pandemi gerekçe gösterilerek 10.000,00 TL’lik ödeme iade edilmediği gibi ürün tesliminin de yapılmadığını, davalının sözleşmeden kaynaklı yükümlülüklerini yerine getirmediğini, bu nedenle davalı taraf aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ile alacak likit olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa çıkarılan tebligatın davalıya usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
… İcra Müdürlüğünün 2021/… E. Sayılı icra dosyasının incelemesinde; davacı/alacaklı tarafından davalı/borçlu aleyhine 17.535,00 TL asıl alacak ve 7.084,15 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 24.619,15 TL borcun ödenmesi amacıyla 29/03/2021 tarihinde icra takibi başlatıldığı, borçluya çıkartılan ödeme emrinin 27/12/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 28/12/2021 tarihinde icra takibine itiraz ettiği, takibin durdurulmasına karar verildiği, borca itiraz dilekçesinin davacı/alacaklı ya tebliğine ilişkin evrakın bulunmadığı, itirazın ve davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından sunulan 12/04/2018 tarihli sözleşmedeki imzanın davalı şirket yetkilisi veya çalışanına ait olup olmadığı hususunda HMK’nın 171 maddesi uyarınca davalı şirkete meşruhatlı isticvap davetiyesi gönderildiği belirlenen günde hazır olmadığı anlaşılmakla davalı şirketin imzaların aidiyetini ve belgelerin kapsamının doğruluğunu ve bu konudaki davacı iddialarının doğruluğunu kabul etmiş sayılmasına karar verilmiştir.
Davalı şirkete HMK’nın 222 maddesi gereğince davaya ilişkin dönemi kapsayan 2018/2022 yılları arası ticari defter ve kayıtlarının 2 haftalık kesin süre içerisinde mahkememiz kaleminde hazır bulundurması için, ihtaratlı tebligat çıkartıldığı ancak verilen kesin süre içerisinde ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı, bu nedenle ticari defter ve kayıtlarına dayanmaktan vazgeçmiş sayıldığı ve HMK 222/3. Maddesi gereği davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarının sahibi lehine delil olarak sayıldığı kabul edilmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/… Talimat Sayılı dosyasından davacı ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için alınan mali müşavir bilirkişinin 06/01/2023 tarihli 4 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Davacının tarafıma sunulan 2018 – 2019 yılı defterlerinin açılış ve kapanış onay kaydı yasal süresinde yapılmış olup, defterlerinin kabul görmüş muhasebe standartlarına uygun tutulmuş olduğu, sahibi lehine defterlerinin delil özelliğinin bulunduğu, davacının kayıtlarında davalıya verilen 30.01.2019 tarihli mal bağlantı çeki olan 30.000,00 TL ile aldığı mallara ait tanzim edilmiş faturalar kayıtlı olduğu ve cari hesabının 320 satıcılar hesabında ve 159 Verilen avans hesabında takip edildiği, davacının defter kayıtlarına göre davalıdan 24.12.2019 tarihi itibariyle 17.535,00 TL miktar karşılığı mal almadığı, davacının davalıya avans olarak verilmiş olduğu ve alacak kaydı oluştuğu, davacının davalı ile sözleşmeden kaynaklı ticari ilişkide olduğu, defter kayıtlarında faturalar ve ödemeler cari hesap olarak kayıt edildiği tespit edildiği, davacının davalıya 31.01.2019 tarihli 30.000,00 TL çek verdiği ve çekin ödenmediği ile ilgili herhangi bir bilgi esas dosyada yer almadığından çekin ödendiği kabul edildiği, çekin vadesinden sonra 24.12.2019 tarihine kadar aldığı mala ait fatura tanzim edilmiş olduğu ve bu tarihten sonra ürün teslim almadığından davalının fazla tahsil ettiği parayı iade etmediği için temerrüt oluştuğu kanaatine varılmış olup, davacının takip öncesindeki faiz talebinin 25.12.2019 tarihinden itibaren başlaması gerektiği, davacının fazla ödemesinin davalıdan TTK 1530 maddesine göre usulüne uygun talep etmediği dikkate alındığında davacı ile ilgili takip talebindeki takip öncesi faizin 25.12.2019 tarihinden talebinde bulunabileceği, davacının 1530/7. Maddesine göre hesaplanmayacağı kanaatine varılmış olup, takip öncesi işlemiş avans faizi talebinin yerinde olacağı kanaatiyle; 25.12.2019 -29.03.2021 tarihleri arası 3.167,35 TL avans faizi hesaplandığı, davacının … îcra Müdürlüğü 2021/… Esas dosyasında 29.03.2021 tarihli takip emrine esas; 17.535,00 TL Asıl alacak, 3.167,35 TL işlemiş faiz olmak üzere 20.702,35 TL davalıdan alacak talebinde bulunabileceği” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Mahkememizce yargılama sırasında toplanan deliller kapsamında, taraflar arasında düzenlenen 12/04/2018 tarihli ve 22/03/2019 tarihli bayilik sözleşmesinden kaynaklı olarak ticari ilişki bulunduğu, aralarındaki ticari ilişkiye istinaden davacının 30.000,00 TL avans ödemesinde bulunduğu, 22/03/2019 tarihli bayilik sözleşmesinde 10.000,00 TL nakit ödemenin iade edileceğinin kararlaştırıldığı, davalı tarafa isticvap davetiyesi gönderildiği, belirlenen günde hazır bulunmadığı ve böylece sözleşmedeki imzaların aidiyetini ve belgelerin kapsamının doğruluğunu ve bu konudaki davacı iddialarının doğruluğunu kabul etmiş sayıldığı, davacı tarafça nakit ödemenin iade edilmemesi ve caride tutara karşılık gelecek ürünün teslim edilmemesi nedeniyle cari hesap alacağından kaynaklı olarak icra davalı taraf aleyhine icra takibi başlattığı, talimat yoluyla incelenen davacı ticari defter ve kayıtlarına göre; davacının ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu ve davacının davalı ile ticari ilişkide bulunduğu tespit edilmiş olup, davacının defter kayıtlarında davalıdan 24.12.2019 tarihi itibari ile 29.03.2021 tarihli takibe konu 17.535,00 TL fazla ödemeden dolayı alacak bakiyesi yer almış olduğunun tespit edildiği, davacının 24.12.2019 tarihine kadar aldığı mala ait fatura tanzim edilmiş olduğu ve bu tarihten sonra ürün teslim almadığından davalının fazla tahsil ettiği parayı iade etmediği için temerrüt oluştuğu Mahkememizce kabul edilmiş olup davacı taraf cari hesap alacağından kaynaklı olarak bilirkişi raporu ile tespit edildiği üzere 17.535,00 TL alacak ve 3.167,35 TL işlemiş faiz olmak üzere 20.702,35 TL alacaklı olduğunu ispatlamış olmakla; davalı taraf borcunun bulunmadığı yönünde ispata elverişli delil sunmamış olup, Mahkememizce alınan bilirkişi raporu hükme ve denetime elverişli olmakla hükme esas alınmış olup davacı tarafça açılan davanın kısmen kabulü ile; davacı tarafın başlattığı … İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından 17.535,00 TL asıl alacak ve 3.167,35 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 20.702,35 TL alacağa yönelik yapılan itirazın iptaline, takibin takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, asıl alacak likit olduğundan hükmolunan asıl alacağın %20’si(3.507,00-TL) oranında icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN KISMEN KABULÜ ile;
a) Davacı tarafın başlattığı … İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından 17.535,00 TL asıl alacak ve 3.167,35 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 20.702,35 TL alacağa yönelik yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
b) Hükmolunan asıl alacağın %20’si(3.507,00-TL) oranında icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 1.414,18-TL nisbi karar harcından peşin yatırılan 297,34-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 1.116,84-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 9.200,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-)Davacı tarafça yatırılan 80,70-TL başvuru harcı ve 297,34-TL peşin harç olmak üzere toplam 378,04-TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-)Davacı tarafından yatırılan 1.000,00-TL Bilirkişi ücreti ve 190,50-TL posta giderinden ibaret toplam 1.190,50-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre 1.001,10-TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, kalan kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
6-)Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.560,00-TL’nin kabul red oranına göre 1.311,81-TL’sinin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine, 248,19-TL’sinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
7-)Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.
09/05/2023

Katip …
e-imzalı*

Hakim …
e-imzalı*