Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/43 Esas
KARAR NO : 2022/58
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 27/09/2021
KARAR TARİHİ : 20/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 05/11/2009tarihinden beri … okulunda öğretim görevlisi olduğunu, toplamda 20 senenin üzerinde devlet memuru olduğunu, … verdiği yaşama zorluğu aşırı kalabalık, trafikte yaşanan zorluklar, maddi olarak geçinmenin daha zor olması, stresi içerisinde hayat sürmek zorunda olması nedeniyle müvekkilinin imkanı dahilinde dala küçük yerlere gitmek ve daha az stresli ve maddi anlamda daha kolay şartlarda yaşabilmek için karşısına çıkan fırsatları değerlendirmeye çalıştığını, … için 09.08.2019 son başvuru tarihi (ilanda son başvuru tarihi 12.08.2019 olarak gösterilmişse de 2019 Kurban Bayramı dolayısı ile resmi tatile ilişkin yasal düzenleme neticesinde resmi tatil öncesi son mesai günü 09.08.2019 dur.) öğretim görevlisi kadro ilanının gören müvekkil yüz yüze müracaat zorunluluğu olmadığı ve posta yolu ile de müracaat kabul edildiği için son başvuru tarihinden bir gün önce 08.08.2019 tarihinde gerekli evraklarını hazırlayıp davalı kargo şirketinin … Şubesine gidip evrakının 09.08.2019 tarihinde mesai saatleri içerisinde ‘da bulunan … nde elde edilen teslim edilerek ulaşması gerektiğini, mesai saatleri içerisinde ulaşmasının kendisi için hayati önem arz ettiğini belirterek en hızlı biçimde gönderisinin ulaştırmasını istediğini, mesai saatleri içerisinde ulaşmasının kendi için hayati önem arz ettiğini belirterek en hızlı biçimde gönderisinin ulaştırılmasını istediğini davalı kargo şirketinin … Şubesi görevlisinin de müvekkilinin gönderisinin alıcı adrese 09.08.2019 tarihinde ulaştırılacağını, kargonun gönderiminin uçak ile olacağını belirttiğini müvekkilinin gönderisi üzerine ” son gün ” ve ” Acil ” uyarıları düşüp aras uçak mal hizmeti açıklamaları fatura düzenleyerek davalı adına hizmet tahhüdünü sağladığını, bu hizmet için gereken ücreti müvekkiline normal kargo gönderim bedelinden fazla bedel ödeyerek karşıladığını, müvekkilinin davalı kargonun internet sitesinde kontrol yaptığında gönderisinin 16/08/2019 Cuma günü… müdürlüğü görevlisine teslim edildiğini gördüğünü, anca bu tarihte teslimin bir faydasının olmadığını, müvekkilinin 22 Ağustos 2019 tarihinde … Genel Müdürlüğünü arayarak mağduriyetini bildirdiğini nacak kendisine döşün yapılmadığını, 100,00TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacı müvekkiline verilmesini, haksız fiil tarihinden mahkeme aksi kanaatte ise dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, müvekkili davalının ayıplı hizmeti dolayısı ile haksız file uğraması neticesinde çektiği elem, ızdırap kederi bir nebze dindirmesi için 30.000,00 TL manevi tazminatın haksız davalıdan alınarak davacı müvekkiline verilmesine, bedel için öncelikle haksız fiil tarihinden mahkeme aksi kanaatte ise dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekilinin mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; TTK 850 .madde gereği taşıma işleri ticari işlerden olduğundan görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, dava dilekçesinden anlaşılacağı üzere dava konusu ihtilaf taşıma hizmetine ilişkin olduğunu taşıma sözleşmesi nedeniyle ortaya çıktığını, taşımaya ilişkin hükümler TTK da düzenlendiğini görevli mahkemenin Asliye ticaret Mahkemesi olduğunu, müvekkilinin adresinin Beykoz olduğunu, yetkisizlik kararı verilerek dosyanın İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini , davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava tüketici olan davacının kargosunun zamanında ulaştırılmaması nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararının tazminine yönelik açılan tazminat davasıdır.
… Tüketici Mahkemesinin 21/12/2021 tarihli 2021/… E. 2021/… K. Sayılı ilamı ile davanın mutlak ticari dava olması nedeniyle görevsizlik kararı verildiği anlaşılmıştır.
Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında mahkemece resen göz önüne alınır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde mutlak ticari davalar “(1)Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K./1.md.) ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;a) Bu Kanunda, b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde, c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde, d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta, e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K./1.md.) ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır” şeklinde düzenlenmiştir. Bunun yanında TTK’nın 21. maddesi gereğince her iki tarafın tacir olması ve tarafların ticari işletmesi ile ilgili olan davalar, taraflardan birinin ticari işletmesiyle ilgili olması kaydıyla Borçlar Kanunu’nun havale hakkındaki 457-462 ve vedia hakkındaki 463-482. maddelerinde düzenlenen hususlardan doğan nispi nitelikteki ticari davalar yönünden de ticaret mahkemesi görevlidir.
Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde, bu kanundan doğan hukuk “davalarının” ticari dava sayıldığı, aynı kanunun 5. maddesinin 2.fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan “davalara”, ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
Türk Ticaret Kanununun 3. maddesi ise, ”Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir” hükmünü içermektedir.
Bir hukuki işlemin veya fiilin Türk Ticaret Kanun’u kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bir hukuki işlemin veya fiilin olması gerekir.
28.11.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun”un (TKHK) 2. maddesinde Kanun’un kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanun’un 83. maddesinde de taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenlenmiş olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanun’un görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Davalı ticari ve mesleki amaçlarla hareket eden kargo şirketi, davacı ise tüketicidir. Davacının tacir veya mesleki olarak kar amacı ile hareket ettiğine dair somut delilin bulunmadığı anlaşılmıştır. 6502 sayılı Kanunun; tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamaların tüketici mahkemelerinde çözümünü öngören 73. maddesi hükmü ile “taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile diğer kanunlarda düzenleme olması bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun göreve ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceğini” düzenleyen 83/2. maddesinin açık hükmü nedeniyle somut uyuşmazlığa bakma görevi Tüketici Mahkemelerinin görev alanına girmiştir. Eşya taşıma işlerinden kaynaklanan uyuşmazlıklara ilişkin dava TTK.nda düzenlenmiş olmakla mutlak ticari dava niteliğindedir. Ticari dava niteliğindeki bir davanın taraflarından birinin tüketici olması halinde 6502 sayılı kanunun 83/2.maddesindeki açık hüküm nedeniyle davaya tüketici mahkemesinde bakılması gerekmekte olup davanın tüketici mahkemesinde bakılması davanın ticari dava olduğu gerçeğini değiştirmemektedir. Davacı taşıma hizmeti alan Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda tanımı yapılan tüketici sıfatında olduğu, dolayısıyla uyuşmazlığın tüketici işlemi olan taşıma sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşıldığından, uyuşmazlığa bakmaya Tüketici Mahkemesi görevli olup, mahkememiz görevli değildir. ( İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nin 2021/198 Esas ve 2021/184 Karar sayılı ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi’nin 2021/700 Esas, 2021/1820 Karar sayılı içtihatları da bu yöndedir.)
Görev itirazı yargılamanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de re’sen nazara alınarak yargılamanın her aşamasında görevsizlik kararı verilebilir. HMK 2. madde ve TTK 5. maddesi gereğince davaya bakma görevi Mahkememize ait olmadığından HMK ‘nın 114/1-c ve 115/2 madde uyarınca Mahkememizin görevsizliği sebebiyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddi ile Mahkememizin karşı görevsizliğine, görevli mahkemenin … Tüketici Mahkemesi olduğuna, karar kesinleştiğinde mahkemeler arasındaki görev uyuşmazlığının çözümlenmesi için dosyanın … Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafça açılan DAVANIN, HMK 114/1-c maddesi gereğince mahkememizin görevsiz olması nedeniyle dava şartı yokluğundan HMK 115/2 maddesi gereğince USULDEN REDDİ ile, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, … TÜKETİCİ MAHKEMESİNİN GÖREVLİ OLDUĞUNA,
2- Mahkememizce verilen görevsizlik kararı istinaf yoluna başvurulmaksızın kesinleşirse olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın merci tayininde görevli İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ … HUKUK DAİRESİ’NE GÖNDERİLMESİNE,
3- Karar kesinleştiğinde merci tayini ile görevli mahkeme … Tüketici Mahkemesi olarak tespit edildiği takdirde dosyanın re’sen görevli mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
4- Harç, yargılama giderleri, vekalet ücreti ve gider avansı hususunun görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair; tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 21/01/2022
Katip …
e-imzalı*
Hakim …
e-imzalı*