Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/386 E. 2022/419 K. 17.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/386 Esas
KARAR NO : 2022/419
DAVA : Menfi Tespit (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/06/2022
KARAR TARİHİ : 17/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket müvekkili aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… eski esas 2022/… Yeni Esas numaralı dosyasıyla ilamsız icra takibi başlattığını ve süresinde itiraz edilmemesi nedeniyle, icra takibi müvekkili aleyhine kesinleştiğini, icra takibine dayanak herhangi bir hukuki belgenin olmadığını yalnızca takip talebinde borcun nedeni olarak; “kira farkı” açıklamasının bulunduğunu müvekkilinin davalı yan ile hukuki bağlamda hiçbir sorumluluk olmadığını, böyle bir borcu bulunmadığını, müvekkili firma, davalı yanın sahibi olduğu … Mah. … Sok. No: … /İSTANBUL adresindeki taşınmazda 01.02.2016 başlangıç tarihli kira sözleşmesi uyarınca kiracı olarak oturmakta iken, davalının talebi üzerine 03.10.2018 tarihinde anahtarları da teslim ederek taşınmazı tahliye ettiğini, davalı yan her ne kadar mezkur icra takibinde haciz ve tahliye istemişse de taşınmaz tahliye edildiği gibi, müvekkilinin hiçbir dönemden kalan kira borcu da bulunmadığını, kesinleşen takip nedeniyle müvekkil hakkında haciz işlemleri başlatıldığını ve müvekkiline ait banka hesaplarına bloke konulduğunu, yine 25.05.2022 … İcra Müdürlüğü’nün 2022/ … T. Numaralı dosyası ile müvekkiline ait işyerine gelinerek taşınır malların haczine girişildiğini, beyan ederek; dava konusu icra takibinin müvekkili hakkında teminatsız veya teminat karşılığı olarak dava sonuna kadar durdurulmasını, talep uygun görülmez ise icra dosyasına yapılacak ödemelerin alacaklıya ödenmemesi yönünde tedbir kararı verilmesini, müvekkilinin davalıya karşı hukuki sorumluluğunun ve borçlu olmadığının tespitini, davalının %20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Dava, dava davalı tarafından davacı aleyhine açılan … İcra Müdürlüğü’nün 2022/… esas sayılı icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemini konu almaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın 01/02/2016 başlangıç tarihli kira sözleşmesine dayalı davalı tarafından davacı aleyhine “kira farkı” açıklaması ile adi kira ve hasılat kiralarına özgü başlatılan icra takibinden kaynaklı olarak davacı tarafın menfi tespit talebinden ibaret olduğu, taraflar arasındaki ilişkinin kira sözleşmesine dayalı olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında mahkemece resen göz önüne alınır.
Ticaret Mahkemesinin görev alanını düzenleyen 6102 Sayılı TTK’nın 4 ve 5 maddeleri şu şekildedir:
“MADDE 4- (1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447,  yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde,
öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
MADDE 5- (1) Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.”
6100 Sayılı HMK’nın 4. maddesinde ise Sulh Hukuk Mahkemesi’nin görev alanı düzenlenmiş olup, bu madde;
” Sulh Hukuk Mahkemeleri, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görürler ” şeklinde düzenleme getirilmiştir.
Dava konusu olayda taraflar arasındaki ihtilaf davacı ile davalı taraf arasındaki kira sözleşmesinden kaynaklı olup, taraflar arasındaki ihtilafın kira ilişkisinden kaynaklanması nedeniyle HMK 4. madde gereğince kira ilişkisinden kaynaklanan her türlü uyuşmazlığa bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne ait olup, bu özel düzenleme gereği davaya bakmaya Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir.
Görev itirazı yargılamanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de re’sen nazara alınarak yargılamanın her aşamasında görevsizlik kararı verilebilir. HMK 4. madde ve TTK 5. maddesi gereğince davaya bakma görevi Mahkememize ait olmayıp davacı tarafça açılan davanın İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden, mahkememizin görevsizliğine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklanacağı üzere;
1-Davanın 6100 Sayılı H.M.K’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİ ile Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Görevli Mahkemenin İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna,
3- 6100 sayılı HMK’nun 20. Maddesi gereğince taraflardan birinin, bu karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren Mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli Mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
4-Bu süre içerisinde başvuru yapılmadığı takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
5-HMK’nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinin yetkili ve görevli Mahkemece hüküm altına alınmasına, açılmamış sayılmasına karar verildiği takdirde bu kararda değerlendirilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/06/2022

Katip …
e-imzalı*

Hakim …
e-imzalı*